Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Israr Eden Telefon Aramalari.

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 20-06-2012, 17:21   #1
furugferruhzad

 
Varsayılan Israr Eden Telefon Aramalari.

Sürekli ısrar ile ve yapışkan bir şekilde tam 2,5 yıldır telefon ederek haklı bir sebebi olmaksızın beni baroya şikayet edeceğini söyleyen ancak şikayet etmeyen müvekkilimin davranışında ceza hukuku anlamında bir sorumluluk var mıdır?(Huzur ve sükunun bozulması)Hayatım kabusa döndü.Sekreterime infaz olan icra dosyasında kendisine ödenen paraları almadığını (BİR SÜRÜ AVUKATA DANIŞTIĞINI) söyleyeceğini(İBRANAME VAR) de söyleyerek ARAYAN kişinin eyleminin cezai sorumluluğu var mıdır?Beni sürüm sürüm süründüreceğini,meslekten attıracağını bir sürü hakaret ile birlikte....(HAKARET VAR EVET AMA BEN DİĞER ARAMALARI SORUYORUM)
Old 21-06-2012, 08:55   #2
Av.Evren Akçay

 
Varsayılan

Öncelikle bahsettiğiniz olaya sadece huzur ve sükunu bozma suçu bakımında bakılacak olursa rahatsız eden kişinin ceza hukuku bakımından sorumluluğu söz konusu. Bu durumun ( telefon kayıtları veya şahit gibi)ispatı halinde kişi ceza alabilir.
TCK 123. maddeye göre; Sırf huzur ve sükûnunu bozmak maksadıyla bir kimseye ısrarla; telefon edilmesi, gürültü yapılması ya da aynı maksatla hukuka aykırı başka bir davranışta bulunulması halinde, mağdurun şikayeti üzerine faile üç aydan bir yıla kadar hapis cezası verilir.

Madde gerekçesindeki açıklama ise şu şekilde; Madde, belirli bağımlı hareketlerle kişilerin huzur ve sükûnlarının bozulması hususunda gösterilen çabaları cezalandırmaktadır.

Suçun maddî unsuru bir kimseye ısrarla, gece gündüz demeden telefon edilmesi veya ona karşı ısrarla gürültü yapılmasıdır. Örneğin oturulan apartmanın alt veya üst katında sürekli olarak öteberi çalarak gürültü yapılması gibi.

Ancak bu hareketlerin sırf mağdurun huzur ve sükûnunu bozmak maksadıyla yapılması gerekmektedir. Böylece madde, suçun oluşması için özel bir maksatla hareket edilmesi şartını getirmektedir.

Dikkat edilmelidir ki, bu suç tanımıyla cezalandırılan fiiller, kişiler üzerinde uygulanacak maddî veya cebrî bir müdahale niteliği taşımamaktadır. Bu suç tanımı ile kişilerin psikolojik, ruhsal sükûn içinde yaşamak hakkını korunmaktadır.

Yapılan etkinlikler sonucu mağdurun dengesi bozulduğu örneğin ruhsal bir teşevvüşe uğradığı hâllerde ise, kasten yaralama suçu söz konusu olacaktır.

Maddede düzenlenen suçun soruşturulması ve kovuşturulması, suçtan zarar görenin şikâyetine bağlıdır.

Tüm bunlara göre sürekli aranma TCK 123. madde kapsamına girer. Konuyla ilgili aşağıdaki karar da bu yöndedir.

T.C. YARGITAY

2.Ceza Dairesi
Esas: 2008/33430
Karar: 2009/39858
Karar Tarihi: 26.10.2009


ÖZET: Sanığın abonesi olduğu cep telefonundan şikayetçiye ilişkin cep telefonunu birçok kez arayarak çaldırıp kapatmak suretiyle üzerine atılı kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunu işlediği sabit olduğu halde, dosyada mevcut delillere neden itibar edilmediği de açıklanmadan yazılı biçimde beraatine karar verilmesi isabetsizdir.

(5237 S. K. m. 123)

Dava ve Karar: Dosya incelenerek gereği düşünüldü;

Şikayetçinin aşamalardaki iddiaları ve bu iddiaları doğrulayan Türkcell HTS raporuna göre; sanığın abonesi olduğu cep telefonundan şikayetçiye ilişkin cep telefonunu birçok kez arayarak çaldırıp kapatmak suretiyle üzerine atılı kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunu işlediği sabit olduğu halde, dosyada mevcut delillere neden itibar edilmediği de açıklanmadan yazılı biçimde beraatine karar verilmesi,

Bozmayı gerektirmiş, O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 26.10.2009 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)


Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı
Old 21-06-2012, 09:32   #3
av.medine

 
Varsayılan

Sayın evren akçay 'ın görüşüne katılmak ile birlikte ; konunun şikayet safhasına geldiği zaman karşı taraf hakkını aramak için avukatı ile görüşmek istediği şeklinde beyanı ile soruşturma makamının kafasını kurcalar ve tabiki avukatlara karşı daima önyargılı olan ilgili makamlar acaba böyle bir şikayet hakkında ilgili maddedeki cezai soruşturmayı yürütürler mi ???
Olaya ilişkin olarak bankalar , telefon şirketleri ve birtakım pazarlama şirketleri tarafından devamlı surette yapılan aramalarda acaba ilgili madde kapsamına girer mi ? Çünkü artık bu türden aramalar tarafımda ve çevremde pek çok kişinin dahil olmak üzere huzur ve sükununu bozmaktadır. . Bu konuda görüşü olan arkadaşları konuyu başlatan sayın meslekdaşımın sorusundan uzaklaşmadan görüşlerini paylaşamaya davet ediyorum.
Old 21-06-2012, 09:53   #4
Av.Evren Akçay

 
Varsayılan

TCK 123. madde de yer alan Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu gerek içtihat bakımından gerekse doktrinde işlenmesi bakımından çok incelenmiş bir suç türü değil. İçtihat programlarında bile çok az sayıda içtihadın bulunduğu ve aynı zamanda TCK 183. maddeyle de ( Gürültüye neden olma suçu ) bazen karıştırılan bir suç. Benim Sayın Av. Medine' nin sorusuyla ilgili görüşüm şu şekilde.
Birçok şirket tarafından yapılan aramaların kayıt altına alındığı telfon görüşmesinden önce söyleniyor. Eğer ben beni arayan şirket operatörüne bir daha rahatsız edilmek istemediğimi söylersem ( kayıt altına alınıyorsa) veya bu konuda e-mail veya iletişim formu gibi ispatı mümkün olan yollarla bu iddiamı ispatlarsam neden suç oluşmasın ki?
Old 21-06-2012, 09:57   #5
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan furugferruhzad
Sürekli ısrar ile ve yapışkan bir şekilde tam 2,5 yıldır telefon ederek haklı bir sebebi olmaksızın beni baroya şikayet edeceğini söyleyen ancak şikayet etmeyen müvekkilimin davranışında ceza hukuku anlamında bir sorumluluk var mıdır?(Huzur ve sükunun bozulması)Hayatım kabusa döndü.Sekreterime infaz olan icra dosyasında kendisine ödenen paraları almadığını (BİR SÜRÜ AVUKATA DANIŞTIĞINI) söyleyeceğini(İBRANAME VAR) de söyleyerek ARAYAN kişinin eyleminin cezai sorumluluğu var mıdır?Beni sürüm sürüm süründüreceğini,meslekten attıracağını bir sürü hakaret ile birlikte....(HAKARET VAR EVET AMA BEN DİĞER ARAMALARI SORUYORUM)

Merakımdan soruyorum: 2,5 yıldır neden şikayet etmiyorsunuz?
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Boşanmak İstiyorum/ telefon mesaj içerikleri/ telefon ayrıntısı konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 5 23-11-2011 19:30
Israr kararının idari dava daireleri kurulu tarafından bozulması üzerine yapılacak iş Yaşar GÜÇLÜ Anayasa ve İdare Hukuku Çalışma Grubu 1 08-07-2009 22:34


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04108906 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.