idare mahkemesi kararı

kınama cezasının iptali için İdare Mahkemesinde açılan davada, mahkeme; eyleme uygun ceza verilmediği için işlemi iptal etti.
Bu halde eyleme uygun uyarma cezası verilmesi ve
Dosyanın Danıştay nezdinde temyiz edilip idare lehine karar çıkması durumunda;

2. verilen uyarma cezası mı geçerli kalır yoksa kınama cezası tekrardan çanlanır.Teşekkürler...

Sayın Meslekdaşım;

İdare Mahkemesi kararları kesinleşmeksizin infaz olunamaz. Burada ikili bir ayrıma gitmek gerekecektir. Dava ile birlikte yürütmenin durdurulmasına karar verildi ise zaten kınama cezası ile ilgili işlem askıda kalacaktır. (askıda kalırdan kasıt YDK gereği işlem yapılır)

Yürütmenin durdurulmasına karar verilmedi ise İdare karar henüz kesinleşmediğinden eyleme uyan uyarma cezasını uygulamayacak sadece kınama cezası olduğu gibi kalacaktır. Danıştayda İdare lehine karar çıkarsa yani İPTAL kararı bozulur ise ve İdare Mahkemesi Karara uyarsa bu kez sizin temyiz hakkınız olacaktır. Özetle ben burada sorun göremedim. Çünkü eninde sonunda kesinleşmiş olan İdare Mahkemesi kararında geçen DİSİPLİN CEZASI geçerli olacaktır kanaatiğndeyim.

Alıntı: 2. verilen uyarma cezası mı geçerli kalır yoksa kınama cezası tekrardan canlanır.

Kararın bozulması üzerine
1- İdare mahkemesi bozmaya uyarak karar verirse anlaşmazlık Danıştay Dairesinin kararına uygun olarak çözülmüş olur.
2- İdare mahkemesi direnirse dosya Danıştay Dava Daireleri Kuruluna gider ve Kurulun kararı kesindir.

Alıntı: Yazan Av.Bülent Özkan İdare Mahkemesi kararları kesinleşmeksizin infaz olunamaz.

Sayın Av.Bülent Özkan

Aşağıdaki hükümlere göre idare mahkemesi kararlarında kesinleşme aranmamakta:

İYUK
Yürütmenin durdurulması
Madde 27 - 1. Danıştayda veya idari mahkemelerde dava açılması dava edilen idari işlemin yürütülmesini durdurmaz.
2. Danıştay veya idari mahkemeler, idari işlemin uygulanması halinde telafisi güç veya imkansız zararların doğması ve idari işlemin açıkça hukuka aykırı olması şartlarının birlikte gerçekleşmesi durumunda gerekçe göstererek yürütmenin durdurulmasına karar verebilirler.
Kararların sonuçları
Madde 28 - 1. Danıştay, bölge idare mahkemeleri, idare ve vergi mahkemelerinin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idare, gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecburdur. Bu süre hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemez. Ancak, haciz veya ihtiyati haciz uygulamaları ile ilgili davalarda verilen kararlar hakkında bu kararların kesinleşmesinden sonra idarece işlem tesis edilir.

Alıntı: İdare Mahkemesi kararları kesinleşmeksizin infaz olunamaz

SAyın Av. Bülen Özkan bu görüşünüze ben de katılmıyorum. Av.Armağan Konyalı'nın görüşüne katılıyorum. Ancak benim sormak istediğim şu idi.
Kınama cezasının iptalinin Danıştay'da bozulması üzerine İDare Mahkemesi de bozmaya uyarak davanın reddi halinde (temyiz ve karar düzeltme ile soncun değişmediğini düşünerek) idarenin yaptığı işlem (kınama cezası) hiç ortadan kalkmamış gibi aynen devam edecektir. Buraya kadar bir sorun yok. Peki 3 yıl sürecek bu dava sürecini beklemeyen idare ilk mahkeme kararına göre eyleme uygun uyarma cezası verilirse, 3. yılın sonunda hangi işlem geçerli olur. Umarım izah edebilmişimdir.

Kesinlemeden infaz olunamazdan kasıt yürütmenin durdurulmasına karar verilmediği haldir. Yoksa yürütmenin durdurulmasına karar verilse bile kararın kesinleşmesi lazım demiyorum. O zaman YDK'nın bir anlamı kalmaz. Ama YDK verilmediği hallerde tabi ki İdare MaHKEMESİ KARARININ uygulanması için kesinleşmesi gerekecek...

Alıntı: Yazan Av.Bülent Özkan O zaman YDK'nın bir anlamı kalmaz.

Çözüm yolunuz doğru ama sonuç yanlış:

Kesinleşme gerekiyor olsa temyiz aşamasında Danıştay'dan YD kararı istenmesi gereksiz ve anlamsız olurdu.

ilk mesajımda sunulan İYUK'un 27 ve 28. maddeleri sorunun doğru yanıtını yazmaktadır: Haciz ve ihtiyati haciz ile ilgili kararlar istisna olmak şartıyla kesinleşme aranmaz.