Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

reddedilen boşanması davasından sonra açılan boşanma davası

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 11-04-2011, 17:34   #1
garani

 
Varsayılan reddedilen boşanması davasından sonra açılan boşanma davası

Arladaşlar hayırlı akşamlar.Bir konu hakkında meslektaşlarımın fikirlerine ihtiyacım var ve yardımcı olur iseniz memnun olurum.2005 yılında açılan bir boşanma davası reddedilmiş ve karar kesinleşmiştir.Akabinde MK.166 v.d. maddeleri gereği açılacak olan boşanma davasında yeniden tazminat isteme hakkı var mıdır?Kaldı ki davalı kadın ilk davada kadının maddi veyahut manevi tazminat talebi bulunmamaktadır.Bu hususa ilişkin karar da var ise yardımlarınızı bekliyorum.Yardımcı olacak olan arkadaşlara şimdiden teşekkürler.saygılar.
Old 11-04-2011, 20:13   #2
GECE

 
Varsayılan

İlk davadakinden farklı nedene/gerekçeye dayalı olarak yeni boşanma davası açılabilir.
Old 11-04-2011, 20:47   #3
Av.Nazife Eytemiş BAŞAR

 
Varsayılan

Fiili ayrılık süreci nedeniyle her iki taraf ta dava açabilir,eğer tazminat sebebi olabilecek(şiddet,aldatma,kötü muamele,hakaret vb.)olaylar varsa davalı kadın tazminat isteyebilir.İlk dava koca tarafından ne sebeple açılmış acaba?
Old 12-04-2011, 09:19   #4
garani

 
Varsayılan

sanırım sorumu yanlış izah ettim.benim dava ile ilgili sorum reddedilen boşanma davasından sonraki 3 yıllık kesinleşme süreci dolduktan sonra açılan ve ilk boşanma davasının delil olarak gösterilen boşanma davası idi.ilk davada birşey talep etmemiş olması sonraki davada talep etmesine engel midir?talep edebilir mi?
Old 12-04-2011, 09:29   #5
Av.Nazife Eytemiş BAŞAR

 
Varsayılan

Tabi talep edebilir sonuçta ilk dava red edilmiş,davacının sebepleri yeterli görülmemiş.Bir de davalının ikl davaya verdiği cevap önemli tabi ben eşimi seviyorum,hiçbir sorunumuz yok demişse tazminat sebebi olmayacaktır elbette.Ancak ilk davada davalı kadının da evlilikle ilgili davacının kusurundan kaynaklanan sorunları varsa niye fiili ayrılıktan açılan ikinci davada ileri sürüp tazminat istemesin ki!Kusur durumu burada kıstas olacaktır,kolay gelsin!
Old 12-04-2011, 09:34   #6
garani

 
Varsayılan

yani bana biraz garip geldi.daha önceden böyle bir davada sadece nafaka konusunda uyarlama yapılıp tek celsede karar verilmişti.bence usulen ters olsa gerek çünkü ilk görülen bir dava ve sadece nafaka talebi mevcut.konumlar aynı davalı ve davacı.madem ki tazminat istenecek bir durum hasıl olmuş neden davayı kendisi açmamış gibi sinerji yaratılabilir...
Old 12-04-2011, 10:12   #7
av.kadirpolat

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan garani
yani bana biraz garip geldi.daha önceden böyle bir davada sadece nafaka konusunda uyarlama yapılıp tek celsede karar verilmişti.bence usulen ters olsa gerek çünkü ilk görülen bir dava ve sadece nafaka talebi mevcut.konumlar aynı davalı ve davacı.madem ki tazminat istenecek bir durum hasıl olmuş neden davayı kendisi açmamış gibi sinerji yaratılabilir...

Sayın meslektaşım,

Her bir davayı kendi içeriisnde değerlendirmek gerekir. İlk davada davalı tazminat istemiş olsa idi, ikinci açılacak davada tazminat talebi otomatik olarak davaya mı yansıması gerekirdi; elbette hayır.

Ayrıca tazminat isteyecek olan kişinin ille de dava açması gerekmiyor. Davalı iken dahi kusur oranında davacıya göre daha az kusuru var ise, karşı dava açması aranmaksızın tazinata hükmedilir
Old 12-04-2011, 12:19   #8
M.SERDAR DEMİRTAŞ

 
Varsayılan

Son üç yıldır eşler bir araya gelmemiş ve dolayısıyla aralarında tazminata konu olabilecek yeni olaylar da husule gelmemişse ve önceki tazminat talepleri reddedilip red kararı kesinleşmişse ; eski olaylara dayanılıp talep edilen tazminatın reddedilmesi gerekir diye düşünüyorum.
Old 12-04-2011, 13:12   #9
av.kadirpolat

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan M.SERDAR DEMİRTAŞ
Son üç yıldır eşler bir araya gelmemiş ve dolayısıyla aralarında tazminata konu olabilecek yeni olaylar da husule gelmemişse ve önceki tazminat talepleri reddedilip red kararı kesinleşmişse ; eski olaylara dayanılıp talep edilen tazminatın reddedilmesi gerekir diye düşünüyorum.

Sayın meslektaşım,
Bu konuda sizinle tamamen ters düşünce içerisindeyim. Öncelikli olarak şunu bilmek gerekiyor, eğer ilk davayı açmadan davacının biraz da olsa haklı sebebi olsa idi, zaten dava kabul edilirdi. Demekki tamamen kusurlu yada haklılık derecesini ispatlayamamış. Bu durumda 166/4 maddeye dayalı olarak 3 yıllık süreye dayanarak boşanma davası açılıyor. Burada sebep yeni olay mıdır? Tabiki hayır. Sadece ilk davanın kesinleşmesinden itibaren 3 yıllık sürede taraflar ortak yaşam kuramamıştır. Davacının iddiası bu. Tamam da buna sebebiyet veren kişi kim? Reddedilen ilk davaya göre davacının kendisi. Demekki bu evliliğin bu noktaya gelmesinde davacının kusuru söz konusu. Ozaman evlilik birliğinin bitmesinde kusuru daha az olan taraf TMK 174/1 ve 2.maddeleri uyarınca tazminat hakkı kazanmış.

Hadi söylemlerimi destekleyecek bir de içtihat ekleyeyim. Umarım bu konuda hem fikir oluruz.

T.C.
YARGITAY
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2008-20282
Karar No. 2010/3216
Davacı tarafından açılan ve retle sonuçlanan ilk boşanma davası, Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiştir. Kesinleşen bu kararla, davalının evlilik birliğini temelinden sarsacak derecede bir kusurunun bulunmadığı hükmen belirlenmiştir. Ret kararının kesinleşmesinden sonra geçen üç yıllık süre zarfında da davalının bir kusuru kanıtlanamamıştır. Boşanma sebebi bulunmadığı halde retle sonuçlanan davayı açarak, boşanma sebebi (TMK. m. 166/4) yaratan davacı, boşanmaya sebebiyet veren olaylarda tamamen kusurludur.
Tarafların tesbit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran davalı yararına hükmolunan maddi tazminat azdır. Türk Medeni Kanunun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Borçlar Kanununun 42. ve devamı maddeleri hükmü nazara alınarak daha uygun miktarda maddi tazminat (TMK. md. 174/1) takdiri gerekirken yazılı şeklide hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.

Saygılarımla...,
Old 12-04-2011, 16:24   #10
garani

 
Varsayılan

bende serdar meslektaşımla aynı düşüncede olduğum için tartışma ortamı hazırladım.yani eğer ki tazminat olması gereken bir durum olsa idi ilk davada beyan edilir idi.diyelim ki beyan etmedi ve dava reddedildi.karar da kesinleşti.neden dava açılınca bu tarz taleplerle karşı karşıya kalabilelim ki?mantıksız bir durum olarak vasıflandırıyorum ben açıkçası
Old 12-04-2011, 16:30   #11
av.kadirpolat

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan garani
bende serdar meslektaşımla aynı düşüncede olduğum için tartışma ortamı hazırladım.yani eğer ki tazminat olması gereken bir durum olsa idi ilk davada beyan edilir idi.diyelim ki beyan etmedi ve dava reddedildi.karar da kesinleşti.neden dava açılınca bu tarz taleplerle karşı karşıya kalabilelim ki?mantıksız bir durum olarak vasıflandırıyorum ben açıkçası

Sayın meslektaşlarım,

Bu ülkede yargıtay'ın da onadığı bir kararda asgari ücretle çalışan ve başka geliri olmayan ve ahkkında SEK araştırması yapılmayan bir kişi aleyhine sadece davacı için 500 Tl tedbir nafakasına hükmedilmesi de bana mantıksız gelmişti; ama oldu.

Şimdi tartışma konusu yapacaksanız tartışalım da, sorunuzun cevabını arıyorsanız size daha önceki mailde cevabı göndermiştim.

Nasıl düşündüğümüz mü; neyle karşılaşacağımız mı daha önemli?
Old 12-04-2011, 16:34   #12
garani

 
Varsayılan

sayın kadir ben zaten cevap noktasında yukarıda sizin gibi değerli meslektaşlarım sayesinde cevap bulabildim ve yardımlarınız için herkese ayrı ayrı teşekkür ederim ama sadece son yazdıgım 2 iletide ben tartışma ortamı yarattım dedim.yanlış anlaşıldıysam kusuruma bakmayın...
Old 12-04-2011, 16:53   #13
av.kadirpolat

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan garani
sayın kadir ben zaten cevap noktasında yukarıda sizin gibi değerli meslektaşlarım sayesinde cevap bulabildim ve yardımlarınız için herkese ayrı ayrı teşekkür ederim ama sadece son yazdıgım 2 iletide ben tartışma ortamı yarattım dedim.yanlış anlaşıldıysam kusuruma bakmayın...

Burada yanlış anlaşılan bir husus yok. Ben de yanlış anlamadım zaten. Bu tür konularda avukat, duruma göre savunmasını yapar. Savunmayı yaparken lehine olan durumları beyan eder. Bu konuda sizin yaklaşımınızı eleştirmek mümkün değil. Ben sadece uygulamanın bu olduğunu söyledim.

Ama size sadece bu konuyla ilgili yukarıdaki bilgilerime ek olarak haddime düşmeyerek de olsa bir öneride bulunabilirim, bu tür davalarda yani 3 yıllık süreye dayalı davalarda manevi tazminat hususunu araştırın. Sanırım işinize yarayacak ve karşı tarafın bu konudaki talebini eğale edecek sonuçlara varabilirsiniz.

Saygılarımla...,
Old 12-04-2011, 22:16   #14
garani

 
Varsayılan

yardımcı olabileceğiniz bir konu veya bilginiz var ve bunu paylaşırsanız sevinirim ben de
Old 13-04-2011, 10:47   #15
ATARAS

 
Varsayılan

Sayın Meslektaşım,

İlk davası reddedilen davacı, aradan 3 yıl geçtikten sonra açacağı davada şartları mevcutsa boşanacaktır. Yargıtay böyle durumlarda davacının kendisinin boşanma sebebi yarattığını kabul ediyor. "İlk davada talep etmese bile, 3 yıl sonraki davada davalının talebi halinde tazminata karar verilmelidir" diyor.. iyi çalışmalar
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Reddedilen Davadan Sonra Yeni Açılacak Boşanma Davası Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 1 22-12-2010 12:11
Reddedilen Boşanma Davasından sonra Velayetin Durumu gerol Meslektaşların Soruları 1 08-06-2010 17:24
Reddedilen boşanma davasından sonra geçmesi gereken 3 yıllık süre vkguzel Meslektaşların Soruları 5 09-12-2009 12:13
Red Kararının Kesinleşmesinden Üç Yıl Sonra Açılan Boşanma Davası Kemosabe Meslektaşların Soruları 1 13-06-2009 14:06
erkeğin reddedilen Boşanma davasından sonra, kadının yeni dava açması av_mine Meslektaşların Soruları 8 03-03-2007 15:43


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05130696 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.