Kararın kesinleştirilmesi talebinin reddi temyiz edilebilir mi?

Sevgili Meslektaşlarım,
Sitemizde epey araştırdım ama bir neticeye ulaşamadım.
Soru şu:
İki davalısı olan bir davada davanın kabul kararı davalıların ikisi tarafından da temyiz edildi. Ancak Yargıtay sadece davalılardan D1'in temyiz talebini kabul etti ve yerel mahkeme kararını bozdu. Ancak yargıtay Diğer davalının (D2) temyiz talebi hakkında hiç bir karar vermedi. Akabinde biz bozma kararının uygun olmadığından bahisle karar düzeltme yoluna gittik; davalı D2 de temyiz taleplerimiz hakkında hiç bir karar verilmedi diye karar düzeltme talebinde bulundu. Ancak Yargıtay her iki tarafın da karar düzeltme taleplerini reddetti. Akabinde bozma üzerine verilen duruşma gününde Yerel Mahkeme bozma doğrultusunda karar verdi, ancak hüküm bölümünde bu sefer sadece davanın reddine demekle yetindi. Uzatmayalım... Bu sefer kararı biz temyiz ettik, temyiz talebimiz kabul görmedi ve yerel mahkemenin davanın reddine dair kararı onandı. şimdi biz diyoruz ki; yerel mahkemenin davayı kabul kararı D1 ve D2 tarafından temyiz edilmişti, ancak Yargıtay sadece D1 yönünden inceleme yaptı ve kararı bozdu. Bozma kapsamı dışındaki kısımlar kesinleşeceğinden D2 hakkındaki ilk verilen kabul kararı da kesinleşmiştir. O halde kesinleşme şerhine;" davada verilen kabul kararı D2 yönünden kesinleşmiştir. D1 yönünden ise davanın reddi yönünde verilen karar kesinleşmiştir" şerhini işleyin. Şayet bu talebimiz reddedilirse kesinleşme talebinin reddi kararı temyiz edilebilir mi? Şimdiden saygılarımı sunarım...

Alıntı: Yazan avrecepefe Sevgili Meslektaşlarım, Şayet bu talebimiz reddedilirse kesinleşme talebinin reddi kararı temyiz edilebilir mi? Şimdiden saygılarımı sunarım...

Kesinleşme talebinin reddi kararı verilmesi durumunda bunun temyizi diye bir durumun olacağını düşünmüyorum. Yukarıda anlattığınız olayı tam olarak anlamamakla birlikte, eğer kesinleşme talebiniz reddedilirse, nasıl olur bilmiyorum ama şu an aklıma gelen birşey bir tespit davası açabilirsiniz diye düşünüyorum.

Alıntı: Yazan Av.mehmet.av Kesinleşme talebinin reddi kararı verilmesi durumunda bunun temyizi diye bir durumun olacağını düşünmüyorum. Yukarıda anlattığınız olayı tam olarak anlamamakla birlikte, eğer kesinleşme talebiniz reddedilirse, nasıl olur bilmiyorum ama şu an aklıma gelen birşey bir tespit davası açabilirsiniz diye düşünüyorum.

Üstadım,
Olayı kronolojik sıralamayla yeniden yazıyorum.
1. Yerel Mahkemenin ilk kararı:Davanın kabulü ile davalıların ...TL.tazminatı müştereken ve müteselsilen ödemesine
2. Bu karar iki davalı tarafından da temyiz edildi.
3. Yargıtay kararı bir davalı yönünden bozdu. diğer davalının temyiz talebi hakkında hiç bir karar verilmedi.
4. biz bozma kararı için, ikinci davalı da temyiz talebim hakkında karar vermediniz diye tashihi karara gittik
5. tashihi karar taleplerimiz reddedildi.
6. duruşma günü mahkeme bozmaya uydu ve davanın reddine dedi. (her iki davalı açısından demeden doğrudan advanın reddine diyerek davayı bitirdi.
7. yerel mahkemenin davayı reddeden kararını temyiz ettik
8. temyiz talebimiz uygun bulunmadı karar onandı.
9. şimdi biz diyoruz ki yerel mahkemenin verdiği davayı kabul eden ilk karar temyiz ve karar düzeltme talepleri reddedilen diğer davalı açısından kesinleşmiştir. Mahkeme bu talebimizi reddederse ne yapacağız?

Alıntı: Yazan avrecepefe Üstadım, Olayı kronolojik sıralamayla yeniden yazıyorum. 1. Yerel Mahkemenin ilk kararı:Davanın kabulü ile davalıların ...TL.tazminatı müştereken ve müteselsilen ödemesine 2. Bu karar iki davalı tarafından da temyiz edildi. 3. Yargıtay kararı bir davalı yönünden bozdu. diğer davalının temyiz talebi hakkında hiç bir karar verilmedi. 4. biz bozma kararı için, ikinci davalı da temyiz talebim hakkında karar vermediniz diye tashihi karara gittik 5. tashihi karar taleplerimiz reddedildi. 6. duruşma günü mahkeme bozmaya uydu ve davanın reddine dedi. (her iki davalı açısından demeden doğrudan advanın reddine diyerek davayı bitirdi. 7. yerel mahkemenin davayı reddeden kararını temyiz ettik 8. temyiz talebimiz uygun bulunmadı karar onandı. 9. şimdi biz diyoruz ki yerel mahkemenin verdiği davayı kabul eden ilk karar temyiz ve karar düzeltme talepleri reddedilen diğer davalı açısından kesinleşmiştir. Mahkeme bu talebimizi reddederse ne yapacağız?

Anlattığınız olaylara göre ben temyiz isteğinin değerlendirme dışı bırakıldığını söylediğiniz davalı için onun aleyhine bir sonuç doğurmayacağını düşünüyorum. Çünkü temyiz talebi değerlendirilmeyen davalı üzerine düşeni yapmış ve temyiz başvurusunu yapmış. Yargıtay kararında her iki davalının temyiz talebinde bulunduğu yazıyor mu ve her ikisinin temyiz talebinin kabul edildiği yazıyor mu bilmiyorum. Ancak durum böyle ise yargıtayın karar verirken her iki davalı için de bozma kararı verdiği sonucu çıkar diye düşünüyorum.

Alıntı: Yazan Av.mehmet.av Anlattığınız olaylara göre ben temyiz isteğinin değerlendirme dışı bırakıldığını söylediğiniz davalı için onun aleyhine bir sonuç doğurmayacağını düşünüyorum. Çünkü temyiz talebi değerlendirilmeyen davalı üzerine düşeni yapmış ve temyiz başvurusunu yapmış. Yargıtay kararında her iki davalının temyiz talebinde bulunduğu yazıyor mu ve her ikisinin temyiz talebinin kabul edildiği yazıyor mu bilmiyorum. Ancak durum böyle ise yargıtayın karar verirken her iki davalı için de bozma kararı verdiği sonucu çıkar diye düşünüyorum.

Ancak malumdur ki bozma dışındaki kısımlar kesinleşir. biz buradan hareket ediyoruz

Alıntı: Yazan avrecepefe Ancak malumdur ki bozma dışındaki kısımlar kesinleşir. biz buradan hareket ediyoruz

Temyizi değerlendirilmediğini söylediğiniz davalının temyiz talebinin reddine diye de bir karar yok ama. Bu davalının "benim temyiz talebim değerlendirilmemiş" diye karar düzeltmeye gittiğini belirtmiştiniz. Yargıtayın ona cevabı ne olmuş

Alıntı: Yazan avrecepefe 9. şimdi biz diyoruz ki yerel mahkemenin verdiği davayı kabul eden ilk karar temyiz ve karar düzeltme talepleri reddedilen diğer davalı açısından kesinleşmiştir. Mahkeme bu talebimizi reddederse ne yapacağız?

Davalılar müştereken sorumlu, birinin talebi hakkında verilen bozma kararı diğeri için de geçerli olabilir.

Misal, davalıların asıl işveren ve alt işveren olduğunu kabul edelim. Kabul edilen davayı her iki işverenin temyiz ettiğini varsayalım, bozma gerekçesinde, alt işverenin sunduğu ödeme belgesinin mahkemenin dikkate almadığı nedeniyle hükmün bozulmasına karar verildiğini düşünelim, karar reddedilmişse bu her iki davalı açısından kesin olduğu düşünülmelidir.

Sorunuzda somut olayı anlatmanızı tavsiye ederim...