senette tahrifat

Müvekkil A, borçlu B den alacaklı olup taraflar aralarında senet duzenlemıslerdır.
Borçlu senet borcunun harıcınde baska bır borc ıcın odeme yapmak ıcın muvekkılın ofısıne gelmıs ve muvekkılın ofıste olmadıgı sekreterının ofıste oldugu bır saatte odemesını yapmıs ve senedı sekreterden ısteyerek senedın arkasına kendı el yazısı ıle su kadar alındı gerıye kalan bukadar dıye yazmıstır.
Muvekkıl ofıse geldıkten sonra durumu ogrenmıs ve senet borcuna ılıskın yapılmayan odemeye ılıskın borclu tarafından senet arkasına yazılan yazıyı kalemle cızmıs ve karalamıstır.
Borçlu B soz konusu senet borcunu odemedıgınden dolayı daha sonrakı tarıhlerde muvekkıl tarafından ıcra takıbı yapılmıs ve herhangı bır ıtıraz olmadan dosya ınfaz edılmıstır.
Aradan 5 yıl gectıkten soınra senet borclusu B savcılık makamına evrakta tahrıfat yapıldıgından dolayı sıkayette bulunmus ve savcı evrakta sahtekarlıktan ıddıaname tanzım etmıstır.
Sormak ıstedıgım hususa gelınce, ceza kanununa gore tahrıfat bu olayda gerceklesmısmidır?
tahrıfat yapıldıgı ıddıa edılen senede ılıskın baslatılan takıbe ıtıraz edılmeemsı ve odenerek ınfaz edılmesının etkısı ne olabılır?
Kast soz konusu olmadıgından ve iğfal kabılıyetı olmadıgından kı senedın arkasında acıkca karalandıgı bellıdır evrakta sahtekarlık sucunun unsurlarının olusmadıgını dusunuyorum
Vereceğiniz cevaplar ıcın sımdıden tesekkurler
Saygılar

Borçlu B senedin yetkiki hamili olmadığından senedin arkasına yazı yazmaya hakkı yoktur;yetkili hamilden şerh düşülmesini isteyebilir ancak.Dolayısıyla senedin yetkili hamilinin B nin yazdığı yazıyı silmesinde hiçbir hukuka aykırı yan yoktur.SUÇ YOKTUR:

Senedin arka yüzüne ciro dışında yapılan işlemler geçerli değil bildiğim kadarı ile. Senedin ön yüzünde herhangi bir tahrifat olmadığına göre ve senet borçlusu tarafından borca ve takibe ilişkin bir itirazda yapılmadığına göre olayda "kandırma" söz konusu değildir. Çünkü borçluya ödeme emri ile beraber senet sureti de gönderilmektedir. Borçlu senedin arkasına yazdığı "ödeme ibaresinin" olmadığını görmesine rağmen takibe hiçbir şekilde itiraz etmemiş ve borcu kabul etmişse, kandırılma da söz konusu olmamış demektir. Bu nedenle de bence resmi evrakta sahtecilik suçu oluşmamıştır. Hatta bunun ödeme yapıldıktan yıllar sonra ileri sürülmesi de bu şikayette kötü niyetin varlığını rotaya koymaktadır.Keza Yargıtay 6. Ceza Dairesi 14.06.2005 tarihli,9413-5827 Sayılı Kararına göre;

"...Belgelerde sahtecilik suçunun oluşması için, o belgenin hukuki sonuç doğurabilecek ve ilk bakışta dikkati çekmeyecek biçimde düzenlenerek belirli kişileri aldatabilecek yetenekte olması ve bu konunun objektif olarak saptanması gerekli olup, sanığın ödeme günü tarihlerindeki, (2) olan son rakamları, farklı kalemle (1) haline getirmek biçiminde gerçekleşen eyleminde maddi öğeye göre kandırıcılık yeteneği takdirde tek yetlkili ve görevli olan mahkemece senedin aldatma yeteneği konusunda inceleme ve gözlemde bulunulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması...."

Bu çerçevede soruda geçen olayda da senedin arkasındaki karalama kişiler tarafından açıkça görülen, değişiklik yapıldığı algılanabilen bir husustur. Yani bu durumda olayda kandırma-aldatma söz konusu değildir.

Bir de ceza kitabımda şöyle yazıyor;"belgede hukuki sonuç doğuracak bir bölüm, ibare veya tamamı kazımak, silmek,kimyevi araçlar ve yöntemlerle metinden çıkarmak veya metne eklemeler yapmak..." senedin arkasında yapılan değişikliğin tck 204 deki resmi evrakta sahtecilik ya da yada tck 205 deki bozma suçlarını oluşturmayacağını düşünüyorum...

Saygılarımla...