Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Belirli Süreli Iş Sözleşmesinin, Işveren Tarafindan Haksiz Olarak Feshedilmesinden Sonra, Işverenin Işinin Durdurulmasinin Işçi Alacaklarina Etkisi ??

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 13-08-2014, 18:53   #1
babima

 
Varsayılan Belirli Süreli Iş Sözleşmesinin, Işveren Tarafindan Haksiz Olarak Feshedilmesinden Sonra, Işverenin Işinin Durdurulmasinin Işçi Alacaklarina Etkisi ??

elirli süreli iş sözleşmesinin işveren tarafından, haksız olarak feshi sebebi ile açılan işçi alacakları davasında davacı işçi vekiliyiz.

Söz konusu olayda, kurulan iş ilişkisi şu şekildedir.

Davalı işverenler ile İlgili idare arasında 2012 yılının 4. ayında bir eser sözleşmesi akdediliyor.

Bu eser sözleşmesi uyarınca;
işyeri teslim tarihi: 20.05.2012
işin süresi : 600 gün
işin bitirilip teslim edileceği tarih; ilk etapta 15.01.2014 olarak belirlenmiş ise de, daha sonrasında ruhsat alınmasındaki gecikme sebebi ile süre uzatım kararı verilerek iş bitim tarihi 11.03.2014 olarak belirlenmiştir.

Davalılar, bu eser sözleşmesini yerine getirmek için bir kadro oluşturuyorlar.
Bu kadrodaki elemanlar ile BELİRLİ SÜRELİ İŞ SÖZLEŞMESİ yapıyorlar.

Davacı işçi de şantiye şefi olarak, işyeri tesliminin yapıldığı gün 20.05.2012 tarihinde işe başlıyor.
(Sigorta girişi ise daha geç bir tarihte yapılıyor.)

Maaşı yüksek olduğu için maaşının bir kısmı elden bir kısmı bankadan yatırılıyor.

İşçinin belirli süreli iş sözleşmesi, İŞÇİ İŞE BAŞLADIKTAN 8 AY SONRA 20.01.2013 tarihinde işveren tarafından hiçbir sebep gösterilmeksizin feshediliyor ve yazılı bir fesih belgesi verilmiyor.

Bunun üzerine, işçi her iki davalı işverene 23.01.2013 tarihinde "iş sözleşmesinin yüzüne karşı feshedildiğini bildirdiklerini bu durumda iş sözleşmesinin sona erdiğini kendisine yazılı olarak bildirmeleri gerektiğini" belirten bir ihtarname gönderiyor.

İşverenlerden sadece biri bu ihtarnamelere 1 ay sonra cevap veriyor (23.02.2013 tarihinde) ve işçinin mazeretsiz işe gelmediğini, buna ilişkin mazeretini bildirmesini, mazeretini bildirmez ise sözleşmenin 25/2/g uyarınca sona erdirileceğini beyan etmiş ve savunma/rapor istiyor.

İşçi bu ihtarnameyi tebliğ aldıktan 1 hafta sonra, SADECE O işverene (diğer işverene göndermeden) 01.03.2013 tarihinde, ihtar çekiyor ve “Fazla mesai ücret alacağı, bakiye ücret alacağı, kıdem ve ihbar taz. alacağı, gibi alacakların 3 gün içinde ... bankası hesabına ödenmesini” istiyor ve hemen akabinde cevabın gelmesi beklenmeksizin 02.04.2013 tarihinde dava açıyor.

İşverene gönderilen ihtarname işverene dava açıldıktan sonra tebliğ edilmiş olup, verilen 3 günlük süre 10.04.2013 tarihinde doluyor ve bu tarihe kadar da işverenler hala ödeme yapmıyor.

Ancak açılan davada tek tek alacak kalemleri belirtilmiş olup, bu davanın belirsiz alacak davası mı yoksa kısmi dava mı olduğu belirtilmemiştir. (bu halde kısmi dava açılmış sayılıyor..)


Dava açıldıktan sonra, eser sahibi idare, işi taksimde yaşanan olaylar sebebi ile DURDURMA KARARI alıyor.

Dava Dosyası bu sırada bilirkişiye gidiyor.

Bilirkişi, davacı işçinin belirli süreli iş sözleşmesinin haksız olarak feshi nedeni ile bakiye ücret alacağını talep edebileceğini, ancak bu bakiye ücret alacağını SADECE ESER SAHİBİ TARAFINDAN İŞİN DURDURULDUĞU TARİHE KADAR TALEP EDEBİLECEĞİ yönünde görüş bildiriyor.

Davayı ıslah edeceğiz ancak Bu halde, işçinin inanılmaz yüksek miktarda bir kaybı söz konusu…

Tarafımızca iş ilişkisinin sonuna kadar işçinin hak kazandığı ücret talep edilmiştir.
Ancak; Bilirkişi raporu, "zorlayıcı nedenler " olması sebebi ile işçinin alacaklarının ancak bu durdurma tarihine kadar talep edilebileceğini, çünkü işin eser sahibi tarafından durdurulduğu ve işçi çalışsaydı dahi bu tarihe kadar çalışabileceğini beyan etmiş.

OYSA Kİ, İşçinin belirli süreli iş sözleşmesi, eser sahibi idare tarafından bu iş DURDURULMADAN çok önce işveren tarafından haksız ve tek taraflı olarak feshedilmiştir.

Durdurma halinde, okuduğum ve araştırdığım kadarı ile belirli süreli iş sözleşmesi feshedilmemiş olsaydı dahi, bu iş sözleşmesinin ASKIYA ALINDIĞI belirtilmektedir. (yani sözleşme yine feshedilmemiş sayılmaktadır.)

Bu halde, kısmi dava ile talep edilen ve düşük tutulan meblağ için İŞÇİNİN TALEP ETTİĞİ ALACAKLAR - DAVA TARİHİNDE; dava açılmadan önce işverene gönderilen ve dava açıldıktan birkaç gün sonra tebliğ olan ihtarnamede verilen 3 günlük sürenin dolması ile de ıslah (kısmi ıslah) yaptığımızda talep edeceğimiz alacaklar MUACCEL OLMUŞ OLMAYACAK MIDIR??
Dolayısı ile faiz başlangıç tarihleri olarak bu tarihler esas alınmayacak mıdır?


SORULARIM:
1) İşverene, belirli süreli iş akdinin haksız feshi sebebi ile işçinin alacaklarının ödenmesi için 3 günlük süre veren ihtarnamenin DAVA AÇILMADAN ÖNCE ÇEKİLEREK, DAVA AÇILDIKTAN SONRA TEBLİĞ EDİLMESİ HALİNDE,
- Dava açılırken talep edilen alacakların dava tarihinden itibaren,
- ıslah yolu ile talep edilecek alacakların ise DAVA AÇILIŞ TARİHİNDEN SONRA tebliğ edilen ihtarnamede verilen sürenin dolduğu tarihten işletileceğine dair YARGITAY KARARI VAR MI??

2) Davalı işverenin, belirli süreli iş akdini haksız feshi sebebi ile işçinin alacak davası açmasından sonra bahsi geçen işin durdurulması halinde, BU DURDURMANIN işçilik alacaklarına etkisi ne olacaktır??
Sonuçta kanımca burada işçi lehine BiR KAZANILMIŞ HAK SÖZ KONUSU DEĞİLMİDİR?
BELİRLİ SÜRELİ İŞ AKDİNİN HAKSIZ FESHİNDEN KAYNAKLANAN İŞÇİLİK ALACAKLARI NE ZAMAN MUACCEL OLMUŞTUR ?
Buna ilişkin Yargıtay kararı mevcut mudur??
Old 14-08-2014, 10:04   #2
alper olgun

 
Varsayılan

Belirli süreli iş akdinin işveren tarafından haksız nedenle feshinden kaynaklanan işçi alacağı sadece işçinin maaşı olacaktır. Belirsiz alacak davası değil, belirli alacak davası açmanız gerekmektedir. Muacceliyet ise, iş sözleşmesinin işveren tarafından fesih edildiği tarihtir. Talep edeceğiniz miktar, iş sözleşmesinin bitimine kadar işçinin alacağı maaşıdır. Bu süreç içerisinde işçi yeni bir iş bulur ve çalışmaya başlarsa, bu durumda talep edeceğiniz miktardan bu ücret tutarı düşürülecektir. Daha açık deyişle, 5.000TL ücretle çalışırken iş sözleşmesi haksız fesih olunan belirli süreli iş sözleşmesi ile çalışan işçi yeni bir iş bulur ve 3.000TL ücretle çalışmaya başlarsa bu durumda aylık 2.000TL üzerinden dava açmanız gerekmektedir.
Old 14-08-2014, 10:32   #3
babima

 
Varsayılan

Alper bey cevabınız için çok teşekkür ederim.
Ancak, işçinin bakiye ücreti, fazla mesai alacağı, haftasonu çalışması ve sair alacakları için kısmi dava açtık ve mahkeme davayı kabul etti..
Şimdi asıl sorun davanın ıslahı hususunda..

Sizce kısmi dava tamamen ıslah edilerek belirsiz alacak davası haline çevrilebilir mi?
Old 18-08-2014, 09:33   #4
alper olgun

 
Varsayılan

sorunuzun yanıtı bu içtihatta mevcut. iyi çalışmalar

T.C.

YARGITAY

22. HUKUK DAİRESİ

E. 2012/10557

K. 2013/749

T. 24.1.2013

• İŞÇİLİK ALACAKLARI İSTEMİ ( İşçinin Kıdemi de Dikkate Alınarak Emsal Saat Ücreti Sorulup Her Ay Kaç Saat Çalıştığının Tespit Edilmesi Gerektiği – Çalıştığı İşyerinin Faaliyet Gösterdiği Alanda Uzman Bir Bilirkişiden de Görüş Alınarak Davacı İşçinin Fesih Tarihindeki Gerçek Ücretinin Saptanması Gerektiği )


• EMSAL ÜCRET ( Sorulup İşçinin Kıdemi de Dikkate Alınarak Her Ay Kaç Saat Çalıştığının Tespit Edilmesi Gerektiği – İşçilik alacaklarının İstemi )

• BİLİRKİŞİ ( Görüşü Yanında Davacı İşçinin Kıdemi de Dikkate Alınarak Emsal Saat Ücreti Sorulup Her Ay Kaç Saat Çalıştığının Tespit Edilmesiyle Fesih Tarihindeki Gerçek Ücretinin Saptanması Gerektiği – İşçilik alacak İstemi )

• GERÇEK ÜCRET SAPTANMASI ( İşçinin Kıdemi de Dikkate Alınarak Emsal Saat Ücreti Sorulup Her Ay Kaç Saat Çalıştığının Tespit Edilmesi Gerektiği/Çalıştığı İşyerinin Faaliyet Gösterdiği Alanda Uzman Bir Bilirkişiden de Görüş Alınarak Fesih Tarihine Göre Belirlenmesi Gerektiği – İşçilik alacak İstemi )

4857/m.32

ÖZET : Dava, kıdem tazminatı, ücret, bakiye süre ücreti ile ek ders ücreti alacağıı istemine ilişkindir. Davacının Türkçe öğretmeni olarak ders saat ücretine göre çalıştığı ve haftada otuzbeş saat derse girdiği anlaşıldığından: kıdemi de dikkate alınarak Milli Eğitim Müdürlüğünden emsal ders saati ücreti sorulmalı, her ay kaç saat derse girdiği tespit edilmeli, çalıştığı işyerinin faaliyet gösterdiği alanda uzman bir bilirkişiden de görüş alınarak davacının fesih tarihindeki gerçek ücreti saptanmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir sonuca gidilmelidir.

DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, ücret, bakiye süre ücreti ile ek ders ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, istemi kısmen hüküm altına almıştır.

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi F. Yücesoy tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Davacı, iş sözleşmesini haklı olarak feshettiğini ileri sürerek, kıdem tazminatıyla ücret, bakiye süre ücreti ve ek ders ücreti alacaklarını istemiştir.

Davalı, davacının belirli süreli iş sözleşmesiyle çalıştığını, feshin haksız olduğunu, davacının asgari ücretle çalıştığını, fiilen çalışmadığı dönemler için ücret talep edemeyeceğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Kararı davalı temyiz etmiştir.

Taraflar arasında işçiye ödenen ücretin miktarı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.4857 Sayılı İş Kanun’unda 32. maddenin ilk fıkrasında, genel anlamda ücret, bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve parayla ödenen tutar olarak tanımlanmıştır.

İş sözleşmesinde ücretin kararlaştırılmadığı hallerde ücretin miktarı, işçinin kişisel özellikleri, işyerindeki ya da meslekteki kıdemi, meslek unvanı, yapılan işin niteliği, iş sözleşmesinin türü, işyerinin özellikleri, emsal işçiler o işyerinde ya da başka işyerlerinde ödenen ücretler, örf ve adetler göz önünde tutularak belirlenir.

İşçinin kıdemi, meslek unvanı, fiilen yaptığı iş, işyerinin özellikleri ve emsal işçilere ödenen ücretler gibi hususlar dikkate alındığında imzalı bordrolarda yer alan ücretin gerçeği yansıtmadığı şüphesi ortaya çıktığında, bu konuda tanık beyanları gözetilmeli ve işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek sendikalarla, ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceği araştırılmalıdır.

Dosyadaki bilgi ve belgelere göre: davacının Türkçe öğretmeni olarak ders saat ücretine göre çalıştığı ve haftada otuzbeş saat derse girdiği anlaşıldığından: kıdemi de dikkate alınarak Milli Eğitim Müdürlüğünden emsal ders saati ücreti sorulmalı, her ay kaç saat derse girdiği tespit edilmeli, çalıştığı işyerinin faaliyet gösterdiği alanda uzman bir bilirkişiden de görüş alınarak davacının fesih tarihindeki gerçek ücreti saptanmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir sonuca gidilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Temyiz olunan kararın, yukarda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, bozma sebebine göre de sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istenmesi halinde ilgiliye iadesine, 24.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Belirli süreli iş sözleşmesinin feshi, cezai şart madlock Meslektaşların Soruları 3 26-11-2013 16:56
belirli süreli hizmet sözleşmesinin işçi tarafından haklı sebeple feshi Av.Servet Serkan UZ Meslektaşların Soruları 2 10-07-2012 22:46
belirli süreli iş akti işe iade asıl alt işveren av.23 Meslektaşların Soruları 6 15-02-2010 15:15
Belirli süreli iş sözleşmesinin feshi Hak ve Nisfet Meslektaşların Soruları 7 08-04-2009 18:19


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03132105 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.