Tahkikat aşamasının bittiğinin tefhim edilmemesi

Girdiğimiz duruşmada tahkikat aşamasının sona erdiği tefhim edilmedi ve esas hakkında son söz verilmedi Gereği düşünüldü gelecek celse sözlü yargılama aşamasına geçilecek şeklinde hüküm verildi. Tazminat davası ve bilirkişi raporu neticesinde talep miktarımızı artırmak için Islah dilekçesi verecektik veremedik.Şimdi sayın meslektaşlar biz bu dosyayı istinafa göndersek sırf bu yüzden bozulsa sonradan ıslah dilekçesi verebilir miyiz ? Sonuçta usuli bir hata var. Bununla ilgili Yargıtay kararı bulabilen ya da bilgilendiren herkese şimdiden teşekkürler..

Meslektaşım merhaba,

Usule uygun olmayan bir gidişat izlenmiş.
Dolayısıyla bu konudaki itirazlarınızı ve ara karardan dönülerek ıslah dilekçenizi sunmak üzere süre verilmesi isteminizi içeren bir dilekçe sunmanızı öneririm. Buna rağmen, usule uygun davranılmaz ise en azından istinaf için elinizi güçlendirmiş olursunuz.

HMK m.177 ve Yargıtay kararları gereği, bozma sonrası ıslah dilekçesi verilemeyeceğini düşünüyorum. Ek dava yolunu ya da ıslah edilemeyen kısım yönünden karar sonrası ilamsız icra yoluna başvurmayı düşünebilirsiniz...

T.C.
YARGITAY
11. HUKUK DAİRESİ
E. 2016/3616
K. 2017/2273
T. 19.4.2017

...

Somut uyuşmazlıkta taraf vekillerinin hazır olduğu 05/11/2014 tarihli duruşmada, davacılar vekili, önceki beyan ve taleplerini tekrar ettiğini, davanın kabulüne karar verilmesini talep ettiğini beyan etmiş; davalı vekili ise önceki beyanları ile inceleme yaptırılması yönündeki taleplerini tekrar ettiğini ifade etmiş, aksi takdirde davanın reddine karar verilsin demiştir. Mahkemece, davalı vekilinin inceleme yaptırılması yönündeki talepleri hakkında bir karar verilmemiş, tahkikatın bittiği tefhim edilmediği gibi, taraf vekillerinin sözlü yargılama için yeni duruşma günü verilmesi hususunda beyanları alınmamış, sözlü yargılamaya geçildiği belirtilmemiş ve taraf vekillerinin son sözleri de sorulmadan duruşmanın bittiği belirtilerek hüküm verilmiştir. Bu suretle; yukarıdaki açıklanan yasal düzenlemelere uyulmadan hüküm kurulması, savunma hakkının kısıtlanması niteliğinde olduğundan, adil yargılanma hakkı ile hukuki dinlenilme hakkına aykırıdır. Mahkemece, bu hususlar nazara alınmadan yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir.

2-) Bozma sebep ve şekline göre, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının, şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.

SONUÇ : Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan sebeplerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulüyle hükmün davalı yararına BOZULMASINA ... 19/04/2017 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

Sayın Meslektaşım,
İşinizi istinaf sonrası oluşacak duruma bırakmayınız. İstinaftan sonra ıslah mümkün değildir.
Av. Duygu Hanımın da dediği gibi ara karardan rücu ile ıslah için süre talep ediniz.