Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

İŞÇİnİn Hakli Nedenle Fesİh Hakki

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 20-05-2010, 15:50   #1
Av.ŞAKAKLI

 
Varsayılan İŞÇİnİn Hakli Nedenle Fesİh Hakki

Öncelikle herkese merhabalar.Meslektaşlarımdan şu konuda yardım isteyeceğim.Hepimizin bildiği gibi fazla mesai ücretlerinin ödenmemesi işçiye haklı nedenle fesih hakkı verir.Ancak, işçinin uzun süre fazla mesai ücretlerinin ödenmemesine karşı itirazda bulunmaması bir hak kaybına yol açar mı?Yani işçi bu durumda kötüniyetli sayılarak fazla mesai ücretinin ödenmemesi nedeniyle haklı nedenle fesih hakkını yitirir mi? Ben işçi lehine yorumlanması gerektiği ve hak kaybına yol açmayacağı kanısındayım. Elinizde Yargıtay kararı varsa, gönderirseniz sevinirim. Teşekkürler.
Old 21-05-2010, 13:52   #2
Av.Ertan Uzunoğlu

 
Varsayılan

YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ

Tarih : 19.06.2008
Esas No : 2008/22029
Karar No : 2008/16481


1475 - İŞ KANUNU 14
4857 - İŞ KANUNU (İK) 24
1475 - İŞ KANUNUNUN YÜRÜRLÜKTEN KALDIRILMIŞ HÜKÜMLERİ (1) 14

ÖZETİ: DAVACININ, DAVALIYA AİT İŞYERİNDE ÇALIŞIRKEN FAZLA ÇALIŞMA YAPTIĞI, HAFTA TATİLİ VE BAYRAM TATİLLERİNDE ÇALIŞTIĞI VE ÜCRETLERİNİN ÖDENMEDİĞİ MAHKEMENİN DE KABULÜNDEDİR. ANILAN ÜCRETLERİN ÖDENMEMESİ NEDENİYLE DAVACININ İŞYERİNİ FİİLEN TERK ETMEK SURETİYLE İŞ SÖZLEŞMESİNİ FESHETMESİ HAKLI OLUP KIDEM TAZMİNATINA KARAR VERİLMESİ GEREKİRKEN ANILAN İSTEĞİN REDDİNE KARAR VERİLMESİ DOĞRU DEĞİLDİR.


DAVAavacı vekili, dairemize gönderdiği 05.05.2008 havale tarihli maddi hatanın düzeltilmesi talepli dilekçesinde: Davacının fazla mesai yaptığı, hafta tatili ile bayram ve genel tatillerde çalıştığı, fakat bu çalışmalarının karşılığının ödenmediğinin asıl mahkemesince de tespit edilip bu alacakların tahsiline karar verildiğini, davacının alacaklarının ödenmemesi nedeniyle işyerini terk ettiği ve bu sebeple haklı olarak iş sözleşmesini kendisinin feshettiğinin kabul edilmesi gerektiğini, kıdem tazminatının hüküm altına alınması gerekirken; kıdem tazminatının da reddedildiği yerel mahkeme kararının onanmasına dair dairemizin 22.11.2007 tarih ve 2007/7825 E- 34893 K sayılı onama kararının maddi hataya dayandığını ileri sürerek maddi hatanın düzeltilmesini istemiştir.

Davacının, davalıya ait işyerinde çalışırken fazla çalışma yaptığı, hafta tatili ve bayram tatillerinde çalıştığı ve ücretlerinin ödenmediği mahkemenin de kabulündedir. Anılan ücretlerin ödenmemesi nedeniyle davacının işyerini fiilen terk etmek suretiyle iş sözleşmesini feshetmesi haklı olup kıdem tazminatına karar verilmesi gerekirken anılan isteğin reddine dair yerel mahkeme kararının dairemizce onanmasına karar verilmesinin maddi hataya dayandığı anlaşılmakta; dairemizin 22.11.2007 tarihli onama kararının ortadan kaldırılmasına karar verildi. Dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

YARGITAY KARARI

1- 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının tüm davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

2- Davacının, davalıya ait işyerinde çalışırken fazla çalışma yaptığı, hafta tatili ve bayram tatillerinde çalıştığı ve ücretlerinin ödenmediği mahkemenin de kabulündedir. Anılan ücretlerin ödenmemesi nedeniyle davacının işyerini fiilen terk etmek suretiyle iş sözleşmesini feshetmesi haklı olup kıdem tazminatına karar verilmesi gerekirken anılan isteğin reddine karar verilmesi doğru değildir.

3- Mahkemece, hüküm altına alınan fazla çalışma, hafta tatili, bayram ve genel tatili ücretleri için yasal faiz yürütülmesine karar verilmiştir. 4857 sayılı İş Kanununun 34. maddesi gereğince anılan alacaklara dava ve ıslah tarihinden itibaren bankalarca mevduata uygulanan en yüksek faize karar verilmesi gerekirken yasal faize karar verilmesi de hatalı olmuştur.

SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 19.06.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 29-11-2011, 12:23   #3
baharerkan

 
Varsayılan

Öncelikle iyi günler dilerim.4857 sayılı İş Kanunu' nun İşçinin haklı nedenle derhal fesih hakkını düzenleyen 24/I-b bendini okumaktaydım."İşçinin sürekli olarak yakından ve doğrudan buluşup görüştüğü işveren yahut başka bir işçi bulaşıcı VEYA işçinin işi ile bağdaşmayan bir hastalığa tutulursa." denmektedir. Maddeden çıkarılması gereken anlamın işçinin sürekli iş teması halinde olduğu işveren veya diğer işçilerin bulaşıcı bir hastalığı olması durumunda ve işçinin kendisinin işi ile bağdaşmayan bir hastalığıa tutulması durumunda şeklinde algılanması gerektiğinin farkındayım. Ancak bendi defalarca okumama rağmen "VEYA" kısmı ile: İşçinin işi nedeniyle yakın temas halinde olduğu işçi veya işveren işi ile bağdaşmayan bir hastalığa kapılmış olsa, bu işçi için haklı nedenle derhal hakkı doğuyor şeklinde bir anlam çıkıyor. Örneğin: işi nedeniyle konuşup görüştüğü işçi veya işveren AIDS, şizofreni vs. gibi bir hastalığa kapılırsa işçi bunu öne sürerek haklı nedenle derhal fesih hakkı kazanır mı? Görüşlerinizi ve bu konuda yararlanabileceğim resmi görüş ve kaynakları bekliyorum. Saygılarımla..
Old 29-11-2011, 15:04   #4
Av. Caner Arıcı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan baharerkan
Öncelikle iyi günler dilerim.4857 sayılı İş Kanunu' nun İşçinin haklı nedenle derhal fesih hakkını düzenleyen 24/I-b bendini okumaktaydım."İşçinin sürekli olarak yakından ve doğrudan buluşup görüştüğü işveren yahut başka bir işçi bulaşıcı VEYA işçinin işi ile bağdaşmayan bir hastalığa tutulursa." denmektedir. Maddeden çıkarılması gereken anlamın işçinin sürekli iş teması halinde olduğu işveren veya diğer işçilerin bulaşıcı bir hastalığı olması durumunda ve işçinin kendisinin işi ile bağdaşmayan bir hastalığıa tutulması durumunda şeklinde algılanması gerektiğinin farkındayım. Ancak bendi defalarca okumama rağmen "VEYA" kısmı ile: İşçinin işi nedeniyle yakın temas halinde olduğu işçi veya işveren işi ile bağdaşmayan bir hastalığa kapılmış olsa, bu işçi için haklı nedenle derhal hakkı doğuyor şeklinde bir anlam çıkıyor. Örneğin: işi nedeniyle konuşup görüştüğü işçi veya işveren AIDS, şizofreni vs. gibi bir hastalığa kapılırsa işçi bunu öne sürerek haklı nedenle derhal fesih hakkı kazanır mı? Görüşlerinizi ve bu konuda yararlanabileceğim resmi görüş ve kaynakları bekliyorum. Saygılarımla..

Aşağıya kısa bir özet aktarıyorum; verdiğiniz örneklerden "şizofreni" tartışılır ancak "AİDS" halinde fesih hakkı kesin vardır. Örnek hastalıklar çoğaltılabilir tabi ki...

Alıntı:

İş Kanunu’nun 24/I-b maddesi uyarınca işçi lehine fesih hakkının doğabilmesi için her şeyden önce işverenin veya diğer bir işçinin tutulduğu bulaşıcı hastalığın örneğin grip gibi sadece bulaşıcı olması yeterli olmayıp işçinin sağlığı için ciddi bir tehlike oluşturması gerekir. Örneğin verem ve deri hastalıkları, tifo bu niteliktedir. Aynı şekilde işçinin derhal fesih hakkını kullanabilmesi için bulaşıcı hastalığa tutulan işveren veya diğer işçi ile sürekli olarak yakından buluşup görüşmesi gerekir. Ender olarak bulaşıcı hastalığa tutulan kişi ile görüşülmesi halinde bu koşul gerçekleşmiş sayılmaz.
Old 30-11-2011, 09:44   #5
baharerkan

 
Varsayılan

Katkınız için teşekkür ederim meslektaşım,
Şizofreni hastalığını kapılan bir işçinin haklı nedenle derhal fesih hakkının doğduğuna ilişkin 9.HD. 'nin 31.1.1992, 12816/824 ile 24.03.1987,2832/3146 sayılı kararları mevcut. Bu doğrultuda işçinin sürekli olarak yakından ve doğrudan buluşup görüştüğü işveren yahut başka bir işçi bu hastalığa kapılırsa bu işçi için de derhal fesh hakkı doğar mı? Böyle bir dava karşımıza gelmiş olsaydı yukarıda belirttiğim kararlar delil olarak kullanılabilir miydi? Bu konuda bir yargıtay kararı bulabilmiş olsa idim tereddütlerim ortadan kalkardı. Saygılarımı sunuyorum..
Old 30-11-2011, 12:39   #6
Av. Caner Arıcı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan baharerkan
Katkınız için teşekkür ederim meslektaşım,
Şizofreni hastalığını kapılan bir işçinin haklı nedenle derhal fesih hakkının doğduğuna ilişkin 9.HD. 'nin 31.1.1992, 12816/824 ile 24.03.1987,2832/3146 sayılı kararları mevcut. Bu doğrultuda işçinin sürekli olarak yakından ve doğrudan buluşup görüştüğü işveren yahut başka bir işçi bu hastalığa kapılırsa bu işçi için de derhal fesh hakkı doğar mı? Böyle bir dava karşımıza gelmiş olsaydı yukarıda belirttiğim kararlar delil olarak kullanılabilir miydi? Bu konuda bir yargıtay kararı bulabilmiş olsa idim tereddütlerim ortadan kalkardı. Saygılarımı sunuyorum..
Sevgili meslektaşım; şizofreni bulaşıcı bir hastalık olmadığından, işveren veya bir başka işçinin şizofreni hastasi olmasının 'işçinin yaptığı iş ile bağdaşmaması' aranacaktır ki, bu da işçinin yaptığı işin niteliğine göre değişir. Işçinin işyerinde hangi işi yaptığı önemlidir. Kanaatimce bir çok iş alanında işveren veya bir başka işçinin şizofreni hastasi olması işçiye 'bu maddeye dayalı olarak haklı nedenle fesih hakkı' vermez. Yapılan işi bilmek gerekir tam bir değerlendirme yapabilmek için. Belirttiğiniz ictihatlar, tamamını görmek gerekmekle birlikte, birebir bahsettiğiniz bu durumla ilgili değildir ve bu olayda kullanılamaz bence...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Yillik Ücretlİ İzİn - Hakli Fesİh tolga doğan Meslektaşların Soruları 4 24-11-2010 19:50
SaĞlik Sorunlari Nedenİyle İŞÇİnİn Derhal Fesİh Hakki vekaleten Meslektaşların Soruları 1 28-10-2009 14:23
İŞÇİnİn Ücretİne Zam Yapilmamasi Nedenİyle Hakli Fesİh Olur Mu Seher Meslektaşların Soruları 1 28-02-2007 17:00
İşçının Hakli Nedenle Feshı Seher Meslektaşların Soruları 6 30-01-2007 10:26


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07342601 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.