Tasarrufun iptali

Selamlar;
Davalı vekili olarak takip etmekte olduğum ve derdest olan tasarrufun iptali davasında müvekkil davanın açıldığı tarihten yaklaşık 3,5 yıl önce bir taşınmazını 3. dereceye kadar hısmı olan x'e devretmiştir. Davacı banka olup, ticari kredinin ödenmemesi ve müvekkilin acze düşmesi nedeniyle işbu dava açılmıştır. Ticaret Mahkemesinde görülen davada davacı, satış işleminin 3. dereceye kadar hısımlar tarafından yapılmış olması nedeniyle muvazzalı olduğu iddiasıyla davasını açmıştır. Ancak söz konusu satış davanın açıldığı ve acze düşüldüğü tarihten yaklaşık 3.5 yıl önce açıldığı için muvzaya ilişkin hısımlık hükümlerinin uygulanamayacağı ve davanın reddi gerektiğini belirttik. Hısımlar arasında yapılan satış ve buna ilişkin tasarrufun iptali davalarına ilişkin davalı lehine yargıtay kararı olan meslektaşlarımın yardımlarını rica ediyorum.
Saygılarımla.

Alıntı: Yazan levi Selamlar; Davalı vekili olarak takip etmekte olduğum ve derdest olan tasarrufun iptali davasında müvekkil davanın açıldığı tarihten yaklaşık 3,5 yıl önce bir taşınmazını 3. dereceye kadar hısmı olan x'e devretmiştir. Davacı banka olup, ticari kredinin ödenmemesi ve müvekkilin acze düşmesi nedeniyle işbu dava açılmıştır. Ticaret Mahkemesinde görülen davada davacı, satış işleminin 3. dereceye kadar hısımlar tarafından yapılmış olması nedeniyle muvazzalı olduğu iddiasıyla davasını açmıştır. Ancak söz konusu satış davanın açıldığı ve acze düşüldüğü tarihten yaklaşık 3.5 yıl önce açıldığı için muvzaya ilişkin hısımlık hükümlerinin uygulanamayacağı ve davanın reddi gerektiğini belirttik. Hısımlar arasında yapılan satış ve buna ilişkin tasarrufun iptali davalarına ilişkin davalı lehine yargıtay kararı olan meslektaşlarımın yardımlarını rica ediyorum. Saygılarımla.

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi, 05.10.2005 T., Esas: 2005/5271, Karar: 2005/5215: "Yanlar arasındaki uyuşmazlık İİK'nun 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılmış, tasarrufun iptali davasına ilişkindir. Mahkemece tasarrufun iptali talep edilen taşınmazların bilirkişi tarafından belirlenen gerçek değerleri ile tapu kaydındaki satış bedelleri arasında İİK'nun 278. maddesinde belirtildiği şekilde pek fahiş fark bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, kararı davalılar A. ve C. ile davacı temyiz etmiştir.

İİK 'nun 278. maddesinin 1. fıkrasında "Mutad hediyeler müstesna olmak üzere, haciz olan veya haczedilecek mal bulunmaması sebebiyle acizden yahut iflasın açılmasından, haczin veya aciz vesikası verilmesinin sebebi olan yahut masaya kabul olunan alacaklardan en eskisinin tesis edilmiş olduğu tarihe kadar geriye doğru olan müddet içinde yapılan bütün bağışlamalar ve ivazsız tasarruflar batıldır" hükmüne, 2. fıkrasında da "Ancak bu müddet haciz veya aciz yahut iflastan evvelki iki seneyi geçemez" hükmüne yer verilmiş, 3. fıkrada ise üç bent halinde bağışlama niteliğinde olan tasarruflar gösterilmiştir. Görüldüğü gibi 278. maddeye giren tasarrufların iptal davasına konu olabilmesi için bunların belli bir süre içerisinde yapılmış olması şart olup bu süre haciz veya aciz yahut iflastan önceki iki seneyi geçemez. Bu iki senelik süre iptale tabi tasarrufların sınırını gösteren bir süredir. Zira maddedeki açıklığa göre hacizden veya acizden önceki iki seneyi geçen tasarruflar iptale tabi değildir. Somut olayda, borçlu hakkındaki borç ödemeden aciz belgesi 18.09.2003 tarihinde verilmiş, iptali istenen tasarruflar ise 15.02.1999, 16.03.1999 ve 21.04.1999 tarihlerinde yapılmıştır. Bu durumda iptali istenen tasarrufların aciz tarihinden önceki iki seneden daha önce yapıldığı ve böylece az yukarıda sözü edilen 278. madde unsurlarının gerçekleşmediği anlaşılmaktadır. Öte yandan davada İİK'nun 280. maddesinde yer alan koşulların gerçekleştiği de ispatlanmış değildir. O halde, davada iptali istenen tasarrufların İİK'nun 278. maddesindeki iki senelik süreden önce yapıldıkları, bu nedenle iptale tabi olmadıkları dikkate alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir."

Sayın levi,
Yukarıda eklediğim karar müvekkilinizin lehine olmakla birlikte; dava dosyanız ayrıntılarını ancak siz bilebileceğiniz için değerlendirmeniz gerektiğini düşündüğüm kısmın koyulaştırarak altını çizdim

Saygılarımla...