Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

çok acil şahsi dava için yargıtay kararı

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 08-09-2014, 20:21   #1
hayalihakime

 
Varsayılan çok acil şahsi dava için yargıtay kararı

T.C. YARGITAY
Ceza Genel Kurulu
E: 1993/4-19
K: 1993/43
T: 1.3.1993 kararının tam metnini paylaşabilir misiniz. Teşekürler..
Old 09-09-2014, 07:35   #2
Av.Denizcan Sarıkaya

 
Varsayılan

YARGITAY CEZA GENEL KURULU

Tarih : 01.03.93
Esas No : 1993/4-19
Karar No : 1993/43



YALAN TANIKLIK YAPMAK

ÖZET
YALAN TANIKLIK YAPMAK SUÇU, OLAYLARA İLİŞKİN BİLDİKLERİNİ, TANIK DİNLEMEYE YETKİLİ MERCİLER ÖNÜNDE AÇIKLAMAYA ZORUNLU OLAN KİMSELERİN YALAN SÖYLEMESİ VEYA GERÇEĞİ İNKÂR ETMESİ YAHUT DİNLENDİĞİ KONULARDAKİ BİLGİLERİNİ AZ VEYA ÇOK SÖYLEMEMESİ İLE OLUŞUR. ANCAK BU EYLEMİN BİLEREK, İSTEYEREK KASTEN İŞLENMESİ GEREKİR. YALAN GERÇEĞİN KASTEN DEĞİŞTİRİLMESİDİR.

DAVA VE KARAR : Yalan tanıklık yapmak suçundan sanık Alime Çakan'ın TCY.nın 286/1, 55/3, 647 Sayılı Yasanın 4. maddeleri gereğince 300.000 lira ağır para cezası ile Cezalandırılmasına ilişkin Dursunbey Asliye Ceza Mahkemesince verilen 14.2.1990 gün 237/17 sayılı hükmün, sanık vekili tarafından süresinde temyizi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 4. Ceza Dairesi 20.12.1991 gün 6742/7753 sayı ile;

"Yalan tanıklığa konu davada, müşteki sanık Cemile Mercan, Ümmü Mercan ve Hatice Mercan ile tanık Alime Çakan'ın anlatımları arasındaki çelişkinin ancak bir vicdani kanıyı oluşturabileceği, yalancı tanıklık cürmü için kesin kanıt olmayacağı gözetilmeden ve tanığın yalan söylediği gerçeğe uygun biçimde saptanmadan hükümlülük kararı verilmesi" isabetsizliğinden bozmuş,

Yerel Mahkeme 12.3.1992 gün 27/24 sayı ile; eski hükmün doğru olduğundan bahisle direnmiştir.

Bu hükmün de Yargıtayca incelenmesi sanık vekili tarafından süresinde istenildiğinden dosya, Yargıtay C. Başsavcılığının bozma istemli 21.1.1993 tarihli tebliğnamesiyle Birinci Başkanlığa gönderilmekle, Ceza Genel Kurulunca okundu, gereği konuşulup düşünüldü:

YARGITAY CEZA GENEL KURULU KARARI

Sanık hakkında yalan tanıklık yapmak suçundan açılan kamu davasında, Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasındaki uyuşmazlık suçun sübutuna ilişkindir.

Dosya içeriğine göre; Dursunbey Sulh Ceza Mahkemesinin 1989/281 esas sayılı dosyasında şikayetçi sanıklar Cemile ve Ümmü Mercan hakkında sövme ve etkili eylem, Hatice ve Nursel Mercan hakkında sövme ve konut dokunulmazlığını bozmak, sanık Mustafa Mercan hakkında ise bıçakla yaralama ve konut dokunulmazlığını bozma suçlanndan dava açılmıştır. Bu dosyada tanık olarak dinlenen Alime Çakan, Karakolda yeminsiz olarak alınan ifadesinde "evde olduğunu, olayı görmediğini," duruşmada ise "görgüye dayalı bir bilgisi olmadığını" söylemiş, şikayetçi sanıkların "Alime'nin olay yerinde olduğünu" ileri sürrneleri üzerine tanık hakkında suç duyurusunda bulunulmuş ve direnme konusu olan bu dava açılmıştır.

Sanık hakkında açılan davada dinlenen ve Sulh Ceza Mahkernesindeki davanın şikayetçi sanığı olan tanık Cemile Mercan, "kavga sırasında" sanığın çeşme başında olduğunu, münakaşa bittikten sonra ayrıldığını tanık Hatice Mercan ise "münakaşa sırasında sanığın yakında bulunduğunu, münakaşa bitince orada olup olmadığını farketmediğini" beyan etmişlerdir.

Türk Ceza Yasasının 286. maddesinde yer alan yalan tanıklık yapmak suçu, kendisinin katılmadığı olaylara ilişkin bildiklerini, tanık dinlemeye yetkili merciler önünde açıklamaya zorunlu olan kimselerin yalan söylemesi veya gerçeği inkâr etmesi yahut dinlendiği konudaki bilgilerini az veya çok söylememesi ile oluşur. Ancak bu eylemin bilerek, isteyerek yani kasten işlenrnesi gerekir. Yalan; gerçeğin kasten değiştirilmesidir. Dikkatsizlik, unutma, başka şeylerle meşgul olma nedeniyle olayı görememe ve benzeri durumlarda bir tanığın tanıklığının, diğer bir tanığın beyanına uymaması yalan tanıklık olarak kabul edilemez.

Maddi olayda; sanığın yalan söylediğı,gerçeği inkar ettiği, bilgisini az veya çok ketmettiği veya maksatlı hareket ettiğine dair kesin delil yoktur. Sanığın tanık olarak alınan beyanı ile şahit olarak dinlendiği olayın şikayetçi sanıklarının anlatımları arasındaki çelişki, delillerin takdiri ile ilgili olup yalancı tanıklık cürmü için kesin kanıt olarak kabul edilemez. Kaldı ki tanık Hatice Mercan, münakaşanın başında sanığı olay yerinin yakınında gördüğünü, kavga bittiğinde farkına varmadığını söylemekle savunmayı da doğrulamaktadır. Bu itibarla, sanığın yüklenen suçu ışlediğine dair savunmasının aksini gösterir, tanıkların çelişkili beyanından başka cezalandırılmasına yeterli ve kesin kanıt bulunmadığından, direnme hükmünün bozulmasına karar verilmelidir.

SONUÇ : Açıklanan nedenlerle, Yerel Mahkeme direnme hükmünün istem gibi Bozulmasına, bozmanın niteliğine göre yeniden yargılama yapılmasına gerek görülmediğinden C.M.U.Y.nın 322/1. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak sanığın BERAATİNE, oybirliğiyle karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Yargıtay kararı -Acil- uSaRe01 Meslektaşların Soruları 5 25-07-2012 15:36
yargıtay kararı (acil) miss_lawyer Meslektaşların Soruları 7 03-11-2008 09:03
yargıtay kararı-acil KAANKAL Meslektaşların Soruları 1 24-06-2008 09:07
yargıtay kararı acil cmuk Meslektaşların Soruları 0 17-04-2008 10:30


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05001402 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.