İştirak Nafakası Artırım ve Kişisel İlişki Kurulması kararının değiştirilmesi davaları

Merhaba meslektaşlarım,

Müvekkil kadın eş, 2019 yılında anlaşmalı boşanıyor. Müşterek çocuk için aylık 350,00 TL iştirak nafakasına hükmediliyor. Protokolde ve mahkeme kararının hüküm kısmında nafaka taleplerinin olmadığı belirtilmiş ancak duruşma zaptında erkek eş aylık 350 TL iştirak nafakası ödemeyi kabul ederim şeklinde beyanda bulunmuş ve yıllardır 350 TL ödeme yapıyor.

Müvekkilin herhangi bir geliri yok ve 11 yaşındaki müşterek çocuğun ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanıyor. Erkek eşin maaşı 15.000,00 TL civarına yükselmiş. Hesaplamalarıma göre normalde 350 TL olan nafakanın, Tüik yıllık ÜFE oranlarına göre 2020 yılında 437,50 TL, 2021 yılında 787 TL, 2022 yılında 1.088,00 TL olması gerekiyor. Ancak nafakanın maaşın %25'i oranında belirleneceğini de okumuştum.

1 - Böyle bir durumda ortalama ne kadar artırım talep edebiliriz?
2 - Mahkeme direkt olarak maaşın %25'ine yükseltebilir mi, yoksa ÜFE oranında mı artırım yapılır?
3 - Akdi vekalet ücreti olarak en düşük ne talep edebilirim?

Ayrıca boşanmaya sebep olan olay erkek eşin aldatması. Müşterek çocuk bu durumu kaldıramamış ve bir süre terapi görmüş, pedegoğu ise babasının yeni sevgilisi ile aynı ortamda bulunmaması gerektiğini söylemiş. Ancak kişisel ilişki kurulması kararı nedeniyle istemeye istemeye görüşmek zorunda kalıyor. Aynı davada kişisel ilişkinin yeniden düzenlenerek sınırlandırılması talep edilebilir mi?

1.)Çocuk için ödenecek nafaka miktarı; çocuğun yaşı, eğitim durumu, günün ekonomik koşullarındaki paranın alım gücü ve ÜFE artış oranları ile, genel ihtiyaçlarına uygun olarak, ana babanın değişen mali durumları da gözetilmek suretiyle hakim tarafından hakkaniyet esaslarına göre takdir edilir. (TMK m. 330). Yasada herhangi bir oran belirtilmemiştir. Uygulamada,yükümlü gelirinin %25'i civarında bir miktarın takdir edildiğini söyleyebiliriz.

Sadece ÜFE oranında artış ise , çocuğun ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsünün gelirinde olağanüstü bir artış olmaması halinde söz konusudur "...nafaka alacaklısının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; nafaka TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır." (Yargıtay 2. HD.28.6.2022 T.2021/4645 E.2021/5308 K.)

2.)Kişisel ilişkide çocuğun üstün yararı gözetilir. Çocuğun sağlık güvenliğinin korunması gerekir. Bana göre kişinin sevgilisinin olması genelde velayetin sınırlandırması nedeni değil ise de, babanın yaşantısının küçük üzerinde psikolojik yönden olumsuz etki yarattığı kanıtlanırsa, buna dayanılarak kişisel ilişkinin yeniden düzenlenip sınırlandırılmasının istenebileceğini düşünüyorum.

Merhaba Üstadım,

Bir başka nafaka artırım davamızda İlkokul 4. sınıf ve 8. sınıfa giden (lise sınavlarına hazırlanan) 2 müşterek çocuk için 350'şer olmak üzere toplam 700 TL olan iştirak nafakasının 2.000'er TL olmak üzere toplam 4.000 TL'ye artırılmasını talep ettik. Müvekkil, eski eşinin ekonomik durumu hakkında herhangi bir bilgiye sahip değildi. Şifahen yaptığım araştırma ile ekonomik durumunun normal düzeyde olduğunu öğrenmiştim. Müvekkil ile nafakanın 4.000 TL'ye artırılmasını kararlaştırdık. Fakat ekonomik durum araştırma yazısına göre aylık 30.000 TL civarında bir kazancı olduğu ortaya çıktı. Bizim talebimiz davalı kazancının %25'inin oldukça altında kalıyor.

Bu aşamada müvekkilin menfaatini korumak adına ne yapmamız gerekir, talebimizi ıslah ile yükseltmeli miyiz?

Nafaka miktarının belirlenmesi hakimin takdirinde olamsına karşın, hakim davacının talebini resen aşarak karar veremez. Davalının gelir durumuna göre talep edilen miktar bana göre yetersiz kalıyor. Talebin arttrılması bence de uygun olur.

Dilekçerin verilmesi aşaması geçmemiş ise, talep ıslaha göre arttrılabilir. Bu aşama tamamlanmış ise ıslah yoluna başvurulmasının uygun olacağını düşünüyorum.