Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Teblİgat Yapildiktan Sonra BorÇlunun Ölmesİ

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 21-08-2008, 15:10   #1
TRINITY

 
Varsayılan Teblİgat Yapildiktan Sonra BorÇlunun Ölmesİ

Sayın Meslektaşlarım,
Aleyhine kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlattığım borçlu tebligatı bizzat kendisi almış ve sonrasında takip kesinleşmiştir. Yakın zamanda borçlunun öldüğünü haricen öğrendim. Sitede araştırma yaptım ama yeterince emin olamadım. Mirasçıları için takibe devam etmem için ayrıca mirasçılara tebligat yapmama gerek var mı? İcra Dairesinden yetki belgesi aldıktan sonra veraset ilamı alıp, icra dosyasına eklemem mirasçılar aleyhine takibe devam etmem için yeterli midir?
Saygılar...
Old 21-08-2008, 15:21   #2
hukukcu1985

 
Varsayılan

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************
Kanun No: 2004
İcra ve İflas Kanunu

Kabul Tarihi: 09.06.1932
R.G. Tarihi: 19.06.1932
R.G. No: 2128



3 - Terekenin borçlarında:

Madde 53 - Terekenin borçlarından dolayı ölüm günü ile beraber üç gün içinde takip geri bırakılır. Mirasçı mirası kabul veya reddetmemişse bu hususta Kanunu Medenide muayyen müddetler geçinceye kadar takip geri kalır.

İcra takibi sırasında borçlu öldüğünde tereke henüz taksim edilmemiş veya resmi tasfiyeye tabi tutulmamış yahut mirasçılar arasında aile şirketi tesis olunmamışsa borçlu hayatta olsaydı hangi usul tatbik olunacak idi ise terekeye karşı ona göre takip devam eder.

Bu takibin mirasçıya karşı devam edebilmesi ancak rehinin paraya çevrilmesi veya haciz yollarıyla kabildir.
Old 21-08-2008, 15:23   #3
hukukcu1985

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
12.Hukuk Dairesi

Esas: 1982/1830
Karar: 1982/2810
Karar Tarihi: 15.03.1982

ÖZET: Davacı, davalı borçlunun ölümü üzerine davayı mirasçılara teşmil ederek mirasçıların iflasına karar verilmesini istemiş değildir. Tereke hakkında davaya devam edilebilmesi için mirasçılara ya da miras şirketi mümessiline tebligat yapılması gerektiğinden dolayı mirasçılara tebligat yaptırmıştır. Miras bütün mirasçılar tarafından reddolunmadığına, terekenin taksim edildiği veya resmi tasfiyeye tabi tutulduğu ya da mirasçılar arasında aile şirketi tesis olunduğu iddia edilmediğine göre davaya tereke hakkında devam edilmesi gerekir.

(2004 S. K. m. 53, 58, 180, 183, 220)

Dava: Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın 26.11.1981 tarih ve 7415 sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye 25.2.1982 tarihinde gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

Karar: İ.i. Kanununun 53. maddesinin 2. fıkrasına göre (icra takibi sırasında borçlu öldüğü takdirde tereke henüz taksim edilmemiş veya resmi tasfiyeye tabi tutulmamış yahut mirasçılar arasında aile şirketi tesis olunmamışsa borçlu hayatta olsaydı hangi usul tatbik olunacak idi ise terekeye karşı ona göre takip devam eder). Aynı maddenin 3. fıkrası gereğince (bu takibin mirasçıya karşı devam edebilmesi ancak rehinin paraya çevrilmesi veya haciz yoluyla kabildir.)

Madde metninden de açıkça anlaşıldığı üzere 2. fıkra takibin (tereke hakkında), 3. fıkra da (mirasçılar hakkında) devamı ile ilgilidir. 2. fıkrada bir tefrik yapılmadığından tereke hakkındaki takibe iflas, haciz veya rehinin paraya çevrilmesi yolları ile devam edilebilir.

Borçlu, hakkındaki iflas yolu ile takipten sonra öldüğünde takip tereke hakkında devam edeceğine göre, iflası davası da tereke hakkında istenir. İflas takibine tereke hakkında devam edileceğine göre borçlunun iflas davası sırasında ölmesi halinde iflas davasının tereke hakkında devamı gerekir. İ.İ.K.nunun 180, 183, 220. maddeleri tereke hakkında iflas hükümlerinin uygulanabileceği anlamındadır.

Davacı, davalının (borçlunun) ölümü üzerine davayı mirasçılara teşmil ederek mirasçıların iflasına karar verilmesini istemiş değildir. Tereke hakkında davaya devam edilebilmesi için mirasçılara (ya da miras şirketi mümessiline) tebligat yapılması gerektiğinden dolayı mirasçılara tebligat yaptırmıştır.

Miras bütün mirasçılar tarafından reddolunmadığına, terekenin taksim edildiği veya resmi tasfiyeye tabi tutulduğu ya da mirasçılar arasında aile şirketi tesis olunduğu iddia edilmediğine göre davaya tereke hakkında devam edilmesi gerekir.

Özetlenen şu duruma göre davaya tereke hakkında devam etmek gerekirken mirasçı aleyhine iflas takibine devam edilemeyeceğinden bahisle davanın reddine karar verilmesi isabetsiz olduğundan, kararın bozulması gerekirken onanmış olması nedeniyle karar düzeltme isteğinin kabulüne, 26.11.1981 tarih ve 7415/8915 sayılı onama kararının kaldırılarak 13.7.1981 tarih ve 598-226 sayılı kararın İ.i.K. 336 ve H.U.M.K. 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 15.3.1982 gününde, oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY YAZISI

Takibe mirasçılar hakkında devam edilebilmesi için takibin haciz veya rehnin paraya çevrilmesi yoluyla yapılmış olması gerekir.(İ.İ.K. 58/son). Muris hakkındaki iflas yolu ile takibe devam edilemez. Mirasçılara yeniden iflas ödem emri tebliği gerekir. Bu takip muris hakkındaki takibin devamı sayılamayacağından mirasçı her türlü itirazı ileri sürebilir. Muris hakkındaki iflas takibinin kesinleştiğinden dahi bahsolunamaz. Zira yukarıda açıklandığı gibi takibin mirasçılara kaldığı yerden tevcihi ancak, haciz veya rehnin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takiplerde mümkündür. 53. madde davada değil takipte uygulanır, (12.2.1981,285/1325 sayılı İcra İflas Dairesi Kararı). Ayrıca hakiki veya hükmi şahsın iflasının istenmesi için tacir olması gerekir ve davanın ticaret merkezinin bulunduğu yerde açılması icap eder.

İflas davacısı M.Kanunun 573. ve 576. maddesi gereğince Sulh Mahkemesinden terekenin iflas yolu ile tasfiyesini de isteyebilir. Tashih isteğinin reddine karar verilmesi reyindeyiz.
Old 21-08-2008, 20:05   #4
Av.Ayse E.

 
Varsayılan

http://www.turkhukuksitesi.com/showt...=13577...Sayın Demirelin linkteki aytınlatıcı-bilgilendirici-öğretici(özellikle pratiği sunması açısından) mesajları faydalı olacaktır...(özellikle 6 numaralı mesajı sorunuzun cevabı)...linkteki diğer cevaplarda ilerki aşamaları anlatıyor...iyi çalışmalar...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Kredi Sözleşmesinde Bildirilen Adrese 35'e Göre Tebligat radikal Meslektaşların Soruları 10 23-05-2013 16:27
LÜbnan Ve Panama Teblİgat Pınar Meslektaşların Soruları 3 08-04-2008 11:11
borçlunun eşinin 2001 den sonra edindiği bir taşınmazını haciz edebilir miyiz? avönder Meslektaşların Soruları 2 25-07-2007 17:37
Vasİyet Alacaklisinin Mİrasbirakandan Önce Ölmesİ sincap Meslektaşların Soruları 1 15-05-2007 13:19
Bonoya takipten sonra borçlunun soyadı yazılır mı? hukukcu34 Meslektaşların Soruları 17 20-03-2007 11:53


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07010698 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.