Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

ihalenin feshinde usulsüz tebligatlar

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 05-07-2010, 22:30   #1
av.ertürkyıldız

 
Varsayılan ihalenin feshinde usulsüz tebligatlar

sayın meslektaşlarım asıl borçlu olmayan ve evini ipotek veren şahısın evi borç ödenmeyince satılıyor. dosya incelendiğinde tebligatlar hep usulsüz ve dosyada tebligattan başka da bir çok usulsüzlük var;ancak ev satılalı yaklaşık olarak bir buçuk sene olmuş burada evin kurtarılması eğer ev kurtarılamıyorsa tazminat açısından bir sonuca varılabilir mi?ihalenin feshindeki bir yıllık süreyi biliyoruz tebligatlar bu süreyi uzatır mı?
Old 06-07-2010, 10:37   #2
Av. Bülent Sabri Akpunar

 
Varsayılan

Taşınmaz mülkiyetini geçiren ve onun sebebini teşkil eden cebri ihale işleminin feshedilmesi durumunda tescil yolsuz hale geldiğinden tapu kaydının iptali için genel mahkemede dava açılmalıdır. Genel mahkemede ihalenin feshi ve tapu iptali tescili davası açılmışsa, ihalenin feshi davasının görev yönünden reddi gerekir. Ancak ihalenin feshi yoluna gidilmesinin engellenmesi durumunda genel mahkemede tescilin yolsuzluğuna ilişkin dava da açılabilir. Alıcının tapu kaydının yolsuzluğunu bile bile ve kötü niyetle bu artırmaya girip taşınmazı aldığının kanıtlanması halinde davanın kabulü gerekir. Somut olayda, ikinci el durumunda olan davalı hakkında MK.'nun 931. maddesi uyarınca deliller tümüyle değerlendirilmeden ve gerekçe gösterilmeden karar tesisi isabetsizdir. (1 HD, 2000/7189 E)
Old 06-07-2010, 11:06   #3
Av.Özgür KARABULUT

 
Varsayılan

Sn. Akpunar'ın da belirttiği gibi İİK 134/7'ye göre ihale tarihinden itibaren 1 yıllık süre içerisinde ihalenin feshi davası açılmalıdır. Süresinde açılmayan davanın dinlenme ihtimali yoktur. Genel mahkemelerde tapu iptali ve tescil davası açabilirsiniz.

Saygılarımla...
Old 06-07-2010, 13:37   #4
av.ertürkyıldız

 
Varsayılan

teşekkür ederim sayın meslektaşlarım;ancak tapu siciline güven ilkesinden ötürü tapu iptalinden sonuç alamayız diye düşünüyorum acaba yanlış düşündüğüm bir nokta mı var.bu davayı alacak ya da tazminat şeklinde açmamamız mümkün mü?
Old 06-07-2010, 14:51   #5
Av.Özgür KARABULUT

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av.ertürkyıldız
teşekkür ederim sayın meslektaşlarım;ancak tapu siciline güven ilkesinden ötürü tapu iptalinden sonuç alamayız diye düşünüyorum acaba yanlış düşündüğüm bir nokta mı var.bu davayı alacak ya da tazminat şeklinde açmamamız mümkün mü?

Sn. av.ertürkyıldız;

Sn. Akpunar'ın eklediği kararda "Ancak ihalenin feshi yoluna gidilmesinin engellenmesi durumunda genel mahkemede tescilin yolsuzluğuna ilişkin dava da açılabilir." şeklindeki cümleye dayanarak ben de tapu iptali ve tescil davası açılabileceğini düşünüyorum.

Tapu siciline güven ilkesi ise rızai satış veya devirler için geçerli bir ilke olduğundan olayda değerlendirilmemelidir, diye düşünüyorum.

Eğer, ihalenin feshi davası açma imkanı (eski) malik için mümkün olmamışsa ve bu da kendi kusuruna (adres değişikliğini tapuya bildirmeme gibi) dayanmıyorsa bu imkansızlık nedeniyle tapu iptali davası açabilmelidir.

Sayıglarımla...
Old 01-02-2012, 18:59   #6
AV.FİLİZ AY

 
Varsayılan

2000 yılında açılan ortaklığın giderilmesi davasında karar çıkmış 2002 yılında da kesinleşmiştir.Kararın kesinleşmesinden sonra 2005 yılında ihaleler yapılmıştır.2012 yılında hissedarlardan birisi yapılan tebligatlar usulsüz ben hissedar olduğum yerin satıldığını yeni öğrendim iddiasıyla kesinleşen kararı temyiz etmiş yapılan ihale içinde ihalenin feshi davası açmıştır.tebligat parçasında ölü olduğu kişinin teyzesi olduğu söylenen kişiye tebligat yapıldığı tespit edilmiştirdosya da da dava dilekçesi gazete ilanı ile yapılmıştır.yapmış olduğumuz ihalede kararın verilmesinden 9 yıl 6 ay sonra karar temyiz ediliyor.sizce bu olay nasıl çözlür meslektaşların görüşünü merak ediyorum doğrusu teşekkürler.
Old 02-02-2012, 11:56   #7
GÜLSÜM ÖNAL

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
1. HUKUK DAİRESİ
E. 2010/5029
K. 2010/5612
T. 12.5.2010
• YOLSUZ TESCİL İDDİASI ( Tapu İptal ve Tescil - Bu Tür Davaların Mülkiyet Hakkına Dayalı Olarak Her Zaman Açılabileceği/Kaydın İlletini Teşkil Eden İhalenin Geçersiz İşlemlere Dayanması Durumunda Yolsuz Tescilin Oluşmasına Neden Olacağı )
• TAPU İPTAL VE TESCİL ( Yolsuz Tescil İddiası - İhalenin Geçersiz İşlemlere Dayanması Durumunda Yolsuz Tescilin Oluşmasına Neden Olacağı )
• İHALENİN FESHİ ( Davalı İhaleye Katılan Sıfatını Taşıyor İse Olayı Bilen Hatta Daha Ötesi Olayı Yaratan ve Yürüten Kişi Olduğu - Bu Kişinin İktisapta 3. Kişi Sayılmasına Olanak Olmadığı/İhalenin Geçersiz İşlemlere Dayanması Durumunda Yolsuz Tescilin Oluşmasına Neden Olacağı )
818/m.226
2004/m.18, 134
ÖZET : Dava, yolsuz tescil iddiasına dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Davanın, çekişme konusu taşınmaz kaydının davalı taraf adına oluşumunun illetten yoksun olduğu, bu nedenle yolsuz tescil niteliğinde bulunduğu iddiasına dayalı olduğu açıktır. Bu tür davaların mülkiyet hakkına dayalı olarak her zaman açılabileceği de kuşkusuzdur.

Diğer yandan, davalı ihaleye katılan sıfatını taşıyor ise, olayı bilen, hatta daha ötesi olayı yaratan ve yürüten kişidir. Bu kişinin iktisapta 3. kişi sayılmasına olanak yoktur. O halde, kaydın illetini teşkil eden ihalenin geçersiz işlemlere dayanması durumunda yolsuz tescilin oluşmasına neden olacağı açıktır.

DAVA : Taraflar arasında görülen davada:

Davacılar, alınan kredi borcunun zamanında ödenmemesi sebebiyle davalı Banka tarafından yapılan icra takibi sonucu, davacı Bekir'e ait 34 parsel sayı taşınmazın cebri icra yoluyla alacağına mahsuben davalı Bankaya ihale edildiğini, icra takip dosyasında usulsüz işlemler yapıldığını, ihalenin geçersiz olduğunu, bu nedenle davalı adına tescilin yolsuz tescil niteliğinde bulunduğunu ileri sürüp, tapu iptali ve tescil istemişlerdir.

Davalı Banka, davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.

Karar, davacılar vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 26.01.2010 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat R.Kemal Çelik ile temyiz edilen vekili Avukat Erkan Yenilmez geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi Şükran Dağlı İlgün tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Dava yolsuz tescil iddiasına dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.

Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; Davacıların,davacı Tezcan ile davalı Banka arasında düzenlenen kredi sözleşmesinde davacı Bekir'in kefil olduğunu, kredi borcunun süresinde ödenmemesi üzerine davalı Bankanın Bursa 4. İcra Müdürlüğünün 2008/609 esasında kayıtlı icra takibi başlattığını, yapılan icra takibi sonucu davacı Bekir'e ait 2688 ada Parsel sayılı taşınmazın cebri ihale sonucu alacağına mahsuben davalı banka tarafından ihalede satın alındığını; icra takip dosyasında yapılması gereken tebligatların usulsüz olduğunu, bu nedenle 34 parsel sayılı taşınmazın ihale ile davalı bankaya satışına ilişkin işlemin yasal olmadığını ileri sürerek, tapu iptal ve tescil isteğinde bulundukları; öte yandan, davacılar tarafından davalı banka aleyhine açılan ihalenin feshi davasının Bursa 5. İcra Hukuk Mahkemesinin 30.12.2008 günlü, 2008/822-889 esas-karar sayılı ilamıyla reddedilip kesinleştiği anlaşılmaktadır.

Hemen belirtmek gerekir ki; önceden İcra Tetkik Merciindeki ihalenin feshi davası ile taşınmazın aynına ilişkin uyuşmazlık irdelenmeyip, İcra Hukuku ile sınırlı olarak yapılan işlemlerin uygunluğu ve ihalenin yöntemine uygun icra edilip edilmediği değerlendirilmiştir.

Bilindiği gibi, İİK.' nun 18. maddesi uyarınca icra yargılaması basit yargılama usulüne tabidir. Öte yandan 134. Maddenin ikinci fıkrasında öngörüldüğü üzere ihalenin feshi BK.' nun 226. maddesinde yazılı sebeplerde dahil olmak üzere yalnız İcra Mahkemesinden şikayet yoluyla ihale tarihinden itibaren yedi gün içinde istenebilir, ilgililerin ihale yapıldığı ana kadar cereyan eden muamelelerdeki yolsuzluklara en geç ihale günü ıttıla peyda ettiği kabul edilir şeklindeki düzenlemeler icra hukuk ile sınırlı ve basit yargılamayı ve ihalenin hazırlanış ve ifası ile sonuçlandırması sırasında vuku bulan İcra Mahkemesinden şikayet yoluyla istenebilen fesihleri tanımlamaktadır.Bu çerçevede kalan bir soruşturma ve değerlendirmenin mülkiyet hakkının illetini teşkil eden nedenin varlığına yada yokluğuna delalet edemiyeceği kabul edilmelidir. Türk hukuk sisteminde, tapu kayıtlarının oluşumunda illilik prensibi esastır.İhalenin feshi isteğinin reddedilmiş olması keyfiyeti temelde yolsuz tescil nedenini ortadan kaldırmaz .

Eldeki davada yukarıda açıklanan iddianın içeriği ve ileri sürülüş biçimi itibariyle, davanın, çekişme konusu taşınmaz kaydının davalı taraf adına oluşumunun illetten yoksun olduğu, bu nedenle yolsuz tescil niteliğinde bulunduğu iddiasına dayalı olduğu açıktır. Bu tür davaların mülkiyet hakkına dayalı olarak her zaman açılabileceği de kuşkusuzdur.

Diğer yandan, davalı ihaleye katılan sıfatını taşıyor ise, olayı bilen, hatta daha ötesi olayı yaratan ve yürüten kişidir. Bu kişinin iktisapta 3. kişi sayılmasına olanak yoktur.

O halde, kaydın illetini teşkil eden ihalenin geçersiz işlemlere dayanması durumunda yolsuz tescilin oluşmasına neden olacağı açıktır.

Hal böyle olunca; yolsuz tescil iddiasına dayalı olarak tarafların iddia ve savunmaları doğrultusunda tüm delillerinin toplanması, soruşturmanın eksiksiz tamamlanması, toplanan ve toplanacak olan taraf delillerinin birlikte değerlendirilmesi ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, aksine düşüncelerle yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.

SONUÇ : Davacıların, temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.'nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 24.12.2009 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 750.00.-TL. .duruşma avukatlık parasının temyiz edilenden alınmasına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 12.05.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Old 02-02-2012, 14:00   #8
AV.FİLİZ AY

 
Varsayılan

ortaklığın giderilmesi davasında yapılan usulsüz tebligatın;yapılan ihalelerin tamamını mı sakatlanması durumu sözkonusu yoksa kısmi olarak temyiz edilmesi halinde bu istek dikkate alınırmı.sorun tek taşınmazda ama dosyada 11 taşınmaz bulunmaktaydı.ayrıca burada başka bir durumda var;aradan yaklaşık 9 yıl 4 ay geçtikten sonra böyle bir temyiz iddiası ve sonrasında ihalelerin feshi haksızlık olmuyormu.taşınmazları satın alan insanlar bu kadar zamanda aldıkları yerleri imar ve ihya ettiler.emlak vergileri ödendi.son 10 yılda yerler çok kıymetlendiği için bunun yapılması ayrı bir durum.olay daha büyük bir kent yada şehirde olsa belki duymadım diyebilir ama küçücük kasabada duymadım deme şansının olması biraz zorlama yorum geliyor bana..tamam kurala uyulmamış olabilir ama bunun 9,5 yıl sonra söylenmesi hemde zamanaşımına 4-5 ay kala söylenmesi çok ilginç geldi bana..bu arada Gülsüm hanım size tekrar teşekkür ederim.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Şartnameye aykırı yapılan bir ihalenin feshinde 3. ihale dışındaki kişinin durumu edaaltinel Meslektaşların Soruları 4 15-08-2012 11:51
iş sözleşmesinin feshinde süre miraypamuk Meslektaşların Soruları 7 31-07-2009 16:22
iş akdinin feshinde ihtarname eda.s Meslektaşların Soruları 1 12-09-2008 15:42
iş aktinin feshinde hak düşürücü süre Gürkan Çalışkan Meslektaşların Soruları 2 17-09-2007 21:36
İş Akdi Feshinde İhbar Devamsız Hukuk Soruları Arşivi 1 21-02-2002 22:13


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05952191 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.