Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

sakın gülmeyin, duruşmayı kaçırdım,

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 24-03-2007, 22:54   #1
üye14072

 
Varsayılan sakın gülmeyin, duruşmayı kaçırdım,

daha doğrusu unuttum,
müvekkil aradı,
ne yapıyım, efendice söyledim,
o da efendice iyi dedi.

olay şu,
boşanma davası açtım, duruşma gününü aldım,
duruşmayı unuttum,
karşı taraf gelmiş, dava görülsün demiş,
hakim bey de sağ olsun davaya rüyet etmiş,

ve reddetmiş.

soru: eski hale iade (süre dolmadı) imkkanı varmı? bilgisi içtihadı olan varmı?

sevgiler saygılar.
Old 24-03-2007, 23:11   #2
av.naim

 
Varsayılan

duruşmaya girmediğiniz için davanın reddine nasıl karar vermiş hakim. davalı dava görülsün demiş olsa bile hangi gerekçe ile davanın reddine karar verildiğini anlamış değilim... En fazla yokluğunuzda dava görülmeye devam eder... hangi gerekçeyle reddedilmiş? bilgilendirimisiniz?
Old 24-03-2007, 23:16   #3
üye14072

 
Varsayılan

karardan yazıyorum,
davacı vekili gelmediğinden, mazeret dilekçeside göndermediğinden, davacı asil de hazır bulunmadığından davacı kadının boşanma iradesinden vazgeçtiği sonucuna varılmış..... ....
davalı davaya rüyeti istemiş. .....
sonuç olarak davalıya atfı mümkün kusura ait kanıt da bulunmadığı ... Reddine,

allah kabul etsin,
Old 24-03-2007, 23:36   #4
Av.Gülsüm Sezen

 
Varsayılan

Bence Sayın Hakimin terfi dönemi yakın, bolca karar çıkarıyor
Saygıdeğer yargıçlarımız, keşke zamanın gerçekten önemli olduğu davalarda da bu denli süratli ve pratik olsalar, ne güzel olurdu..
Old 24-03-2007, 23:51   #5
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Alıntı:
davacı vekili gelmediğinden, mazeret dilekçeside göndermediğinden, davacı asil de hazır bulunmadığından davacı kadının boşanma iradesinden vazgeçtiği sonucuna varılmış


Alıntı:
davalıya atfı mümkün kusura ait kanıt da bulunmadığı ... Reddine,


Davalının davaya yanıtından davacıyı haberdar etmeden, devamla deliller toplanmadan, bu gerekçeyle dava reddedilir mi?

Davalı davayı takip ediyorsa delillerin hasrıyla yeni duruşma gününün davacıya davalı yanın vereceği masrafla tebliğ ettirilmesi gerekirdi.

Yok davalı davayı takip etmiyorum deseydi de müracaata bırakılması.

Böyle bir takip ediyorum ve red kararını ilk kez duyuyorum.

Bu aşamada yapmanız gereken, dava dilekçenizde delillerinizi bildirdiyseniz ve özellikle tanık deliline dayandıysanız, eksik tahkikata dayalı olarak hüküm kurulduğundan bahisle kararı temyiz etmek. Ayrıca tarafınıza duruşma gününü bildiren tebliğ zarfının üzerinde HUMK.m.213/2 ihtaratı da yapılmamış ise, bu da önemli bir temyiz nedeni olacaktır.

Saygılarımla...
Old 25-03-2007, 00:10   #6
Av.Ayse E.

 
Varsayılan

sayın meslektasım...
eski hale iade icin ılk once yapmanız gereken ısı neden yapamadıgınızı kanıtlamanız gerekmektedır...
mesela sehır dısında olan bır durusmada otobusun yada ucagın rotar yaptıgından dolayı gırememıs ısenız bu durumu ıspat edıp..oturuma gıremedıgınız durusma olmamıs gb devam edersınız...
veya agır hastalıktan dolayı gıremedım dersenız bunuda hastane raporu ıle ıspatlayacaksınız...
baska bır yolu da afet deprem su baskını vb...
ama sızın olayınızdakı davanın red edılmesı durumu temyızden doner gb hakkıkaten enterasan...kolay gelsın...
Old 25-03-2007, 00:12   #7
üye14072

 
Varsayılan

tüm meslektaşlarıma bana moral verdikleri için teşekkürler.
Old 25-03-2007, 01:04   #8
Av.H.Sancar KARACA

 
Varsayılan

"olay şu,
boşanma davası açtım, duruşma gününü aldım,
duruşmayı unuttum,
karşı taraf gelmiş, dava görülsün demiş,
hakim bey de sağ olsun davaya rüyet etmiş" se

Yapılacak şey; Sayın Demirel'in işaret ettiği gibi " eksik tahkikata dayalı olarak hüküm kurulduğundan bahisle kararı temyiz etmek" tir.
Old 25-03-2007, 11:56   #9
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

Davacıya HUMK 213/2 mad. uyarınca meşruhatlı davetiye tebliğ edilmişse , davacının duruşmaya gelerek TMK 6 ıncı maddesinde öngörülen ispat teorisi gereği öncelikle iddiasını ispat etmesi gerekir. Yahut mazereti nedeniyle gelemediğini mahkemeye bildirmelidir. Davetiyede gelmediği takdirde yokluğunda yargılama yapılacağı konusunda taraflar uyarılmıştır.Kanıtlanmayan bir iddianın aksinin kanıtlanması için davalıdan delil istenemeyeceği açıktır.

Davalı davanın reddini istemiş ve karşıt delil göstermemiş ise , Hâkim ilk oturumda meşruhatlı davetiye tebliğine rağmen gelmeyen davacının yokluğunda “davacının gelerek davasını kanıtlamaması nedenle reddine “ şeklinde karar verebilir.( Biz de hâkimliğimiz sırasında bu şekilde pek çok karar vermişizdir. ) Bu karar esasa yönelik olmadığından kesin hüküm teşkil etmez. Fakat kesin hüküm teşkil edecek şekilde davanın "sabit olmaması nedeniyle reddine "karar verilmişse ve davetiyeye gereken şerh konulmamışsa bu yönden bozma nedeni olabilir. Diye düşünüyorum.
Saygılarımla
Old 25-03-2007, 21:17   #10
ragıp

 
Varsayılan

Alıntı:
Kanıtlanmayan bir iddianın aksinin kanıtlanması için davalıdan delil istenemeyeceği açıktır.
Pardon?
Delil olmadan nasıl kanıtlanacak onu anlamadım. Daha önce avukatın azledilmesine ilişkin ir forumda; " Avukatı azletmek, davadan feragat ettiğini gösterir" gibi bir ileti vardı. Ona da pardon demiştim. Yanlış yazıldığını sandım. Ama burada da, duruşmaya gelmemek, davanın reddi sebibi olur derseniz, pardon derim.
Eğer, kanıtları bildirmek ve masrafını vermek üzeremeşruatlı davetiye yollanmış ve kanıt bildirilmediği veya masraf yatırılmadığı takdirde, kanıt bildirme hakkından vazgeçmiş sayılacağı ihtar edilmişse, kanıt bldirilmediği için dava red edilir.
Ama davayı takip etmediği için dava red edilemez
Old 25-03-2007, 22:45   #11
TTT

 
Varsayılan

Temyiz etmek yerine kararı temyiz etmeyerek kesinleştirmek ve yeni bir dava açmak daha pratik bir çözüm değil mi?
Old 25-03-2007, 23:08   #12
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Sayın TTT,

Öneriniz hatalı. Karar kesinleştirilirse aynı nedene dayalı olarak yeniden dava açılamaz. Taraflar aynı çatı altında da değilse, nasıl bir "yeni neden" bulunacak?

Saygılarımla...
Old 26-03-2007, 04:40   #13
Av. Muzaffer ERDOĞAN

 
Varsayılan sakın gülmeyin, duruşmayı kaçırdım,

Sayın Kocabaş iyi bir açıklama yapmış ama benim de anlamadığım bir kaç şey var;
Öncelikle tebligatlar usule uygun mu, taraf teşkili sağlandı mı?

Yanılmıyorsam taraf teşkili sağlanmadan delil ibrazı için mehil verilmez. Kesin mehil olması ve hasren bildirilmesi için süre verildi mi? (hasren delil bildirilmesi için kesin mehil verilmeden delil ibrazından vaz geçtiği sayılamaz)

Diğer anlamadığım:
Dava açıldı gitmedim;
Dava nasıl reddedilir? Hakim benim yerime nasıl karar verir/yorum yapar?

Bir dava başlamadan nasıl biter?

409'u değiştirmeyi öneririm.İLK DURUŞMAYA GELMEYEN DAVACININ DASININDAV VAZ GEŞMİŞ SAYILACAĞINA

Saygılar
Old 26-03-2007, 19:40   #14
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

213/2 ihtaratı yapılmışsa karar verebilir, zira yargılamaya yokluğunda devam edilebileceği ihtarı, hüküm verilebileceğini de kapsar. Eğer bu ihtar duruşma günü davetiyesiyle birlikte tebliğ edilmişse, temyizin en esaslı dayanağı, dava dilekçesinde yer alan deliller toplanmaksızın, eksik tahkikatla hüküm kurulmuş olmasıdır.

Saygılarımla...
Old 26-03-2007, 21:40   #15
üye14072

 
Varsayılan

sayın meslektaşılarım,
sizlerin hakkı ödenmez,
özellikle meslektaşım Şehper Ferda DEMİREL'in

bana tebligat kalemde yapıldı,
bende yanlış hatırlamıyorsam, "duruşma gününü aldım" şeklinde imzaladım,

yani zarf yok,

eğer imzamın üstüne o meşhur kaşeyi vururlarsa,
güm.

ama, kalem personeli çok iyi niyetli,
bunu yapacağını sanmıyorum.

delil olarak
nüfus kaydı,
kabul,
tanıklar,
ve sair yasal deliller,

dedim.

tanıklarımı belirtmedim,

durum bu

hepinize sevgiler
saygılar,

Av. M. Emin ÖZTÜRK
Kocaeli
Old 26-03-2007, 22:18   #16
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
delil olarak
nüfus kaydı,
kabul,
tanıklar,
ve sair yasal deliller,

dedim.

Bu olayda epeyce bir pardon olacak gibi.


Alıntı:
DÖRDÜNCÜ FASIL: TAHKİKAT

Madde 213 - (Değişik madde: 26/02/1985 - 3156/10 md.)

Davanın her aşamasında tahkikat hakimi iki tarafı veya vekillerini çağırarak davanın maddi olguları hakkında beyanlarını dinleyebilir ve sonuç vereceği umulan hallerde bunları sulha da teşvik edebilir.

Tahkikat sırasında taraflara çıkartılacak çağırı kağıtlarında, tarafların belli edilen günde mahkemede hazır bulunmadıkları takdirde, tahkikata yokluklarında devam edileceği bildirilir.

Geçerli bir özürü olmadan gelmeyen taraf yokluğunda cereyan eden işlemlere itiraz edemez.

Madde 214 - İki taraf arasında layihalar teati edildikten veya bunun için muayyen günler geçtikten sonra davanın muhakeme ve hüküm için kafi derecede tavazzuh ettiğini tahkikat hakimi anlarsa tahkikatın bittiğini kendilerine bildirir.

Aksi halde tahkikat hakimi iki tarafı davet ve noksan gördüğü cihetleri istizah eder.

Madde 215 - Tahkikat hakiminin ispatı vücut etmeleri için iki tarafa vereceği mühlet laakal on gündür. Müstacel hallerde hakim re'sen veya iki taraftan birinin talebiyle bu müddeti azaltabileceği gibi icabı halinde temdit de edebilir.


Alıntı:
Madde 375 - Tahkikat hakimi, iki tarafın iddia ve müdaafalariyle delillerini ve dava dosyasını tetkik eder ve talep vukuunda neticei müddealarını mübeyyin birer layiha verebilmeleri için de bir müddet tayin eder. Bu müddet içinde hakim verilen layihaları dosya ile birleştirir ve tahkikatın hitamını tefhim eder ve dosyayı mahkeme reisine takdim eyler. Tahkikatın hitamından sonra da mahkeme iki tarafa layiha vermelerini emredebilir.

Madde 377 - (Değişik madde: 26/02/1985 - 3156/14 md.)

Asliye mahkemesinde 375 inci maddede yazılı işlemler bittikten sonra sözlü yargılama ve hüküm için tayin olunacak günde mahkemede hazır bulunmak üzere iki taraf davet olunur. Taraflara çıkarılacak davetiyede belli edilen günde mahkemede hazır bulunmadıkları takdirde yargılamaya yokluklarında devam edileceği ve hüküm verileceği belirtilir. Tayin edilecek gün, acele durumlar dışında yedi günden az olamaz.



TAHKİKATA yokluklarında devam edilmesi ve yoklukta yapılan işlemlere meşruhat uyarınca itiraz edilememesi hususu ile davacı gelmediği için davasını kanıtlayamadığını iddia etmek ayrı ayrı şeylerdir. Davacının bir duruşmaya gelmemesi sadece 213/2 uyarınca onun yokluğunda da davaya devam edilebileceği anlamına gelir. Tahkikatın bitmesi için 214. madde uyarınca davanın vuzuha ermesi şarttır.

Davacı dava dilekçesinde tanık delili yanında sair deliller demek suretiyle başkaca delil sunma isteğini de dile getirmiş bulunduğundan mahkemenin 10 günlük süre vermesi 215. maddenin icabıdır. 213/2'de yokluklarında davaya devam edileceği hususu sadece belirtillmiş olup, asliye mahkemelerinde 377. maddedeki gibi "Devam edileceği ve HÜKÜM VERİLECEĞİ" hususu 213/2 de söz konusu değildir. Başka bir ifade ile asliye mahkemelerinde yoklukta karar verilebilmesi için "hüküm verileceği" hususu da meşruhatlı olarak davetiyeye yazılmak zorundadır.

Bu anlamda kararın temyizde bozulacağından hiç bir kuşku duymamak gerekir.

Saygılarımla.
Old 03-04-2009, 00:13   #17
zübeyde kamalak

 
Varsayılan

duruşmayı müvekkil haber vermeyi unutmuş kendisine gelen ihbarı getirmemiş mahkeme iki duruşma yapmış birbirine çok yakın tarihlerde davacını tanıklarını dinlemiş boşanmaya karar vermiş oysa davalının davacıdan 8 gün sonra açılmış bir boşanma davası var dvacınında kendi mahkemesinde birleştirme talebi var birleştirme gerçekleşmeden hkim boşanmaya karar vermiş hatta ayı dava ile altınlarınıda istemiş boşanma diğer mhkemede bittiğinden sadec takılara devamedlim demesi olurmu karşı taraf 2 duruşmaya gelmemiş hemem bu arada dava bitmiş ne yapmak gerekir savunma hakkı engellenmiş olmuyormu?
Old 18-04-2010, 17:31   #18
üye14072

 
Varsayılan

yıllar yıllar geçti,

bu davayı temyiz ettim,
temyiz reddildi,

bu esnada ikinci bir boşanma açtım

(başka mahkemeye düştü)

bu da muhkem kaziye sebebi ile reddedildi,

dün yargıtay onadı,

derken efendim

ben olağan üstü mal rejimi için dava açtım, kazandım,

tasfiye için dava açtım, ihtiyati tedbir aldım,

yıllarca uğraştım,

bu arada sürekli okuyorum (araştırmacı avukat )

davalı koca mal rejimine tabi mülkü satmaya çalışıp duruyor,
üzerinde tedbir var,
bu tedbir beni korur mu?

bir gece rüyamda ak sakallı dede
dedi ki korur ama az korur
git ihtiyati haciz al
nasılolsa keşif yapılmış değer belli

yazdım bi dilekçe,

istedim ihtiyati haciz

buradan istanbula havale ettirecem,
burdaki hakim : gerek yok boşa uğraşıyosun, satamaz dedi,
yan mahkemeye gittim hakim bey böle böle napıyım : aynı fikirdeyim dedi.

icra müdürüne sordum,
senin davan tedbirli mülkün aynına mı müteallik dedi,



ben yine de dilekçeyi gönderdim

dosyanın hakimi de red kararı verdi.

iyi,
ben çalıştım,
ne yapıyım,

derken efendim,

geldi duruşma günü,
yıllardır duruşma yapan hakim yok,
başka bir hakim çıkmış,

mübaşir ve kalem yıllardır git gel halime acır olmuşlar

mübaşir abiye sordum bu kim
el cevap : filan mah hakimi, (yani benim unuttuğum duruşmanın hakimi)

sıramı beklemeye başladım.

hakim bey arızi çıkmış,

ve fakat
kararı görüyor ve karar
ve karar
bu kadar çalışkan ve zeki ve titiz bir hakim.

iki duruşma arası gerekçeli karar yazdırıyor,

pes
allah devlete millete bağışlasın.

ve fakat vatadaşa biraz sert
ancak avukata karşı çok anlayışlı,

sıram geldi,

bir eksik çıktı duruşma ertelenecek,

ihtiyati haciz talebimiz reddedilmiş
ama
bir umut
bir daha tetkikini saygıyla talep ederiz, ezilir ve de büzülürüz,



avukat bey,

ben yıllar önce filan yerde hakim iken, avukat ... ile bu konuyu çok uzun tartıştık, dedi,

ve ihtiyati haczi kabul kararı verdi.


ne güzel dimi,

bu durumu da sizlerle paylaşmak istedim,
sevgiler saygılar
Old 19-04-2010, 09:48   #19
av_sibelll

 
Mutlu

Alıntı:
Yazan isim bulamadım
yıllar yıllar geçti,

bu davayı temyiz ettim,
temyiz reddildi,

bu esnada ikinci bir boşanma açtım

(başka mahkemeye düştü)

bu da muhkem kaziye sebebi ile reddedildi,

dün yargıtay onadı,

derken efendim

ben olağan üstü mal rejimi için dava açtım, kazandım,

tasfiye için dava açtım, ihtiyati tedbir aldım,

yıllarca uğraştım,

bu arada sürekli okuyorum (araştırmacı avukat )

davalı koca mal rejimine tabi mülkü satmaya çalışıp duruyor,
üzerinde tedbir var,
bu tedbir beni korur mu?

bir gece rüyamda ak sakallı dede
dedi ki korur ama az korur
git ihtiyati haciz al
nasılolsa keşif yapılmış değer belli

yazdım bi dilekçe,

istedim ihtiyati haciz

buradan istanbula havale ettirecem,
burdaki hakim : gerek yok boşa uğraşıyosun, satamaz dedi,
yan mahkemeye gittim hakim bey böle böle napıyım : aynı fikirdeyim dedi.

icra müdürüne sordum,
senin davan tedbirli mülkün aynına mı müteallik dedi,



ben yine de dilekçeyi gönderdim

dosyanın hakimi de red kararı verdi.

iyi,
ben çalıştım,
ne yapıyım,

derken efendim,

geldi duruşma günü,
yıllardır duruşma yapan hakim yok,
başka bir hakim çıkmış,

mübaşir ve kalem yıllardır git gel halime acır olmuşlar

mübaşir abiye sordum bu kim
el cevap : filan mah hakimi, (yani benim unuttuğum duruşmanın hakimi)

sıramı beklemeye başladım.

hakim bey arızi çıkmış,

ve fakat
kararı görüyor ve karar
ve karar
bu kadar çalışkan ve zeki ve titiz bir hakim.

iki duruşma arası gerekçeli karar yazdırıyor,

pes
allah devlete millete bağışlasın.

ve fakat vatadaşa biraz sert
ancak avukata karşı çok anlayışlı,

sıram geldi,

bir eksik çıktı duruşma ertelenecek,

ihtiyati haciz talebimiz reddedilmiş
ama
bir umut
bir daha tetkikini saygıyla talep ederiz, ezilir ve de büzülürüz,



avukat bey,

ben yıllar önce filan yerde hakim iken, avukat ... ile bu konuyu çok uzun tartıştık, dedi,

ve ihtiyati haczi kabul kararı verdi.


ne güzel dimi,

bu durumu da sizlerle paylaşmak istedim,
sevgiler saygılar
Sayın İsim bulamadım ( enterasan bir rumuz) araştırmacı avukatlığınızı ve azminizi kutlamak gerekir. tebrik ederim. Sonunda yanlış anlamadıysam lehinize bir kara almışsınız olayı anlatışınız sabah sabah bir gülümsemeye sebep oldu: İyi çalışmalar.
Old 19-04-2010, 11:32   #20
avukat1980

 
Varsayılan

Delil toplama safhası bertaraf edilmeden taraflardan birinin yokluğunu feragat gibi değerlendirmenin usulde yari olamaz..Karşı taraf eğer takip ediyorsa size dellirenizi sunmak üzere mehil verilmesi icabederdi.
Old 20-04-2010, 12:15   #21
ATARAS

 
Varsayılan

Değerli Meslektaşım,

Karşı taraf bir cevap dilekçesi vermişse, size en azından cevaba cevaplarınızı sunmanız için dilekçenin tebliğ edilmesi gerekirdi. Dilekçeler safhası bittikten sonra delillerin toplanması gerekir. Bunlar yapılmadan, sanki delil bildirmeye davet edilen davacı delil bildirmemiş gibi davanın reddedilmesi usule aykırıdır..
Old 20-04-2010, 23:04   #22
Av. Muzaffer ERDOĞAN

 
Varsayılan

Sn. Arkadaşlar. O zaman başvuruya bırakma kurumu nedir ne işe yarar?

Hakimin yapması gereken karşı taraf da takip etmiyorsa dosyanın başvuruya bırakılmasıdır. Bu koşullarda davanın reddedilmemesi gerekir.

Saygılar.
Old 22-04-2010, 10:48   #23
av_sibelll

 
Varsayılan

Bencede davacı taraf ilk duruşmaya gelmemesi halinde dosyanın işlemden kaldırılması gerekirdi. Ama maalesef bazen böyle kararlar çıkabiliyor. Bazen hakimlerin tayini çıktığında dosya üzeridne bir an önce karar vermek için red kararı verip tarafları uğraştırıyorlar. Benimd ebir dosyada daha ilk celsesinde davamda hiç bir araştırma ( keşif, tanık) yapılmadan ( ecri misil ve müdahalenin meni) davada red kararı verildi. Ben çok şaşırmıştım. Neyse ki karar yargıtaydan bozuldu geldi. Olan 1 buçuk seneye oldu. Paylaşmak istedim. iyi çalışmalar herkese
Old 22-04-2010, 11:36   #24
furugferruhzad

 
Varsayılan

Karar külliyen yanlış.Hele ki aile mahkemesi gibi bir sürü yetkiye(re'sen tedbir alma,tarafların beyanları ile bağlı olmama vs..) sahip bir mahkeme için.Davalı takip ettigi için işin esasına girip tüm delilleri toplayıp sonucuna göre bir karar vermelidir.Yargıtay kuvvetle muhtemel bozar.Temyiz edin.Temyiz süresini kaçırmayın amaSaygılar.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Zırnık (Yasal uyarı!: Sakın Okumayın) Kıvılcım Hukuk Sohbetleri 0 23-10-2002 13:10


THS Sunucusu bu sayfayı 0,11213493 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.