Kesin süreden sonra sunulan delille muvakafat edip etmediğimiz belirtmediysek ne olur ?

Merhaba,
Haksız fesih nedeniyle kıdem tazminatının ödenmesini talep ettiğim dava da, tanıklar dinlendi, dosya bilirkişiye gitti, bilirkişi raporunu duruşma da aldık hakim rapora karşı beyanlarımızı sunmamız için 2 hafta süre verdi. Biz bir sonra ki celseye ıslah dilekçemiz ile gittik, davalı taraf ( daha önce sunmamış olduğu)maaş bordrolarını eklediği beyan dilekçesi ile bordrolar gözetilerek tekrar ek rapor alınmasını talep etti. Ne yazık ki duruşma da süresinde sunulmayan delille muvafakatım yoktur demedim. Hakim davalının sunduğu belgeler doğrultusunda ek rapor için bilirkişiye tevdii etti dosyayı.
Tüm delillerin sunulma süresi geçtikten sonra, karar aşamasında bu belgelerin sunularak davanın uzatılmaya çalışıldığı açık. Hakim resen kesin süreyi dikkate almalımıydı ? Benim bu durumda yapacağım bir itiraz var mı ?

İş mahkemelerinde basit yargıla usulü geçerli olduğundan HMK'ın basit yargılama usulüne ilişkin delil ikame etme maddesini düzenleyen 318. madde ile delillerin dilekçe ile birlikte verilmesini gerekti düzenlenmiştir. Ancak davalı süresinde delillerini sunmamaış olduğundan bence, Mahkemeden süresinde sunulmayan bordrolar dikkate alınarak tekrardan dosyanın bilirkişiye tevdii edilmesi ara kararından rücu etmesini talep edin. Hele ki, karşı taraf dosyaya sunduğu delil listesinde bordrolardan hiç bahsetmemiş ise dah avantajlı olursunuz.

Alıntı: Yazan fyz Merhaba, Haksız fesih nedeniyle kıdem tazminatının ödenmesini talep ettiğim dava da, tanıklar dinlendi, dosya bilirkişiye gitti, bilirkişi raporunu duruşma da aldık hakim rapora karşı beyanlarımızı sunmamız için 2 hafta süre verdi. Biz bir sonra ki celseye ıslah dilekçemiz ile gittik, davalı taraf ( daha önce sunmamış olduğu)maaş bordrolarını eklediği beyan dilekçesi ile bordrolar gözetilerek tekrar ek rapor alınmasını talep etti. Ne yazık ki duruşma da süresinde sunulmayan delille muvafakatım yoktur demedim. Hakim davalının sunduğu belgeler doğrultusunda ek rapor için bilirkişiye tevdii etti dosyayı. Tüm delillerin sunulma süresi geçtikten sonra, karar aşamasında bu belgelerin sunularak davanın uzatılmaya çalışıldığı açık. Hakim resen kesin süreyi dikkate almalımıydı ? Benim bu durumda yapacağım bir itiraz var mı ?

Sevgili Meslektaşım,
Kıdem tazminatı zaten işçinin en son aldığı giydirilmiş brüt ücreti üzerinden hesaplanır. Dosyanın bilirkişiye hesap için gitmesi ve bilirkişinin rapor vermesi demek, işçinin ücretinin dosya kapsamında zaten belirlenebildiği manasına gelir. bu hesaplamalar yapılırken işyeri şahsi dosyası, sgk kayıtları, bordrolar vs. tamamlanmadan nasıl gitti bilirkişiye dosyanız anlayamadım. Davalı tarafın sunduğu bordrolarla bilirkişinin hesaba esas aldığı rakamlar (işçinin ücreti) farklı mı ki? iddianın ve savunmanın genişletilmesi buna itiraz edilmemesi halinde mümkündür.

Alıntı: Yazan ssblll İş mahkemelerinde basit yargıla usulü geçerli olduğundan HMK'ın basit yargılama usulüne ilişkin delil ikame etme maddesini düzenleyen 318. madde ile delillerin dilekçe ile birlikte verilmesini gerekti düzenlenmiştir. Ancak davalı süresinde delillerini sunmamaış olduğundan bence, Mahkemeden süresinde sunulmayan bordrolar dikkate alınarak tekrardan dosyanın bilirkişiye tevdii edilmesi ara kararından rücu etmesini talep edin. Hele ki, karşı taraf dosyaya sunduğu delil listesinde bordrolardan hiç bahsetmemiş ise dah avantajlı olursunuz.

Sayın SSBlll,
Sanırım aynı dakikalar içinde cevap verdik)) ancak şunu hatırlatmak isterim ki bilirkişinin hesap yapması demek dosya kapsamında zaten ücretin tespit edilebilmesi demektir. yoksa nasıl hesap yapılmış olsun ki... Ben çok iyi anlayamadım doğrusu.

Delil listesinde kuvvetle muhtemeldir ki işyeri özlük dosyası belirtilmiştir. Bordro da işyeri özlük dosyasının bir parçası olduğu için daha sonra sunulmasında savunmayı genişletme yasağına girmeyeceğini düşünüyorum.

Sayın avrecepefe,
Belirttiğiniz gibi, tazminat miktarı son aldığı brüt ücret dikkate alınarak hesaplanmaktadır.
İşin açıkçası Sayın Fyz'in bordoların dosyaya sunulmadan önce hesaplama yapıldığını okuduğumda Mahkeme'nin İto'ya yada ilgili sendikaya'dan işçinin maaşının ne kadar olabileceğinin öğrenilerek hesaplama yapıldığı aklıma ilk gelmişti.
Bir de uygulamada Mahkeme taraflara delil listesinde belirttiği delillerinin dosyaya sunmaları için kesin süre veriyor. Gerçi böyle bir karar olsaydı gözünüzden kaçmazdı ama yine de ihtimalleri deniyorum.
Bence sansınızı deneyin, dosyaya bilirkişiye gönderilmeden muvafakatiniz olmadığını ara karardan rücu edilmesini talep edin.

Alıntı: Yazan ssblll Sayın avrecepefe, Belirttiğiniz gibi, tazminat miktarı son aldığı brüt ücret dikkate alınarak hesaplanmaktadır. İşin açıkçası Sayın Fyz'in bordoların dosyaya sunulmadan önce hesaplama yapıldığını okuduğumda Mahkeme'nin İto'ya yada ilgili sendikaya'dan işçinin maaşının ne kadar olabileceğinin öğrenilerek hesaplama yapıldığı aklıma ilk gelmişti. Bir de uygulamada Mahkeme taraflara delil listesinde belirttiği delillerinin dosyaya sunmaları için kesin süre veriyor. Gerçi böyle bir karar olsaydı gözünüzden kaçmazdı ama yine de ihtimalleri deniyorum. Bence sansınızı deneyin, dosyaya bilirkişiye gönderilmeden muvafakatiniz olmadığını ara karardan rücu edilmesini talep edin.

Dosya benim değil.))

İşçinin ücreti SGK kayıtlarında düşük gösteriliyor, asgari ücreti alan kısmı elden verilmekte. Biz işçi,nin aldığı maaşın gerçekte asgari ücret olmadığını tanık beyanları ile ispat ettik. Ancak işveren vekili işçinin asgari ücret aldığını, bordrolarda imzasının mevcut olduğunu bu sebeple hesaplamanın tanık beyanları ile iddia edilen tutar üzerinden değil, bordrolarda belirtilen tutar üzerinden olması gerektiğini belirtti. Mahkeme; öncelikle emsal ücret için ilgili kuruma müzekkere yazılmasına sonrasında da gelen cevaba göre bordrolarda göz önüne alınarak tekrar hesaplama yapılmasına karar verdi. Eksik olarak belirttiğim asıl husus şu; biz fazla mesai de talep etmekteyiz. Bilirkişi fazla mesai hesaplaması yaptı. Ancak davalı sunduğu belgelerde işçinin fazla mesai ücretlerini aldığına dair imzası bulunduğunu bu sebeple fazlaya dair talebin reddi gerektiğini belirtiyor.

Alıntı: Yazan fyz İşçinin ücreti SGK kayıtlarında düşük gösteriliyor, asgari ücreti alan kısmı elden verilmekte. Biz işçi,nin aldığı maaşın gerçekte asgari ücret olmadığını tanık beyanları ile ispat ettik. Ancak işveren vekili işçinin asgari ücret aldığını, bordrolarda imzasının mevcut olduğunu bu sebeple hesaplamanın tanık beyanları ile iddia edilen tutar üzerinden değil, bordrolarda belirtilen tutar üzerinden olması gerektiğini belirtti. Mahkeme; öncelikle emsal ücret için ilgili kuruma müzekkere yazılmasına sonrasında da gelen cevaba göre bordrolarda göz önüne alınarak tekrar hesaplama yapılmasına karar verdi. Eksik olarak belirttiğim asıl husus şu; biz fazla mesai de talep etmekteyiz. Bilirkişi fazla mesai hesaplaması yaptı. Ancak davalı sunduğu belgelerde işçinin fazla mesai ücretlerini aldığına dair imzası bulunduğunu bu sebeple fazlaya dair talebin reddi gerektiğini belirtiyor.

Fazla çalışma yaptığını ispat işçiye, fazla çalışma ücretinin ödendiğini ispat ise işverene aittir. İş davaları bir yönüyle kamu düzenine ilişkindir. Kıdem tazminatı noktasında kanaatimce hakimin re'sen delil toplama yetkisi de vardır. Bu açıdan değerlendirilmelidir. Üstelik işçinin fazla mesai ücretlerini aldığına dair imza atmış olması halinde bile gerçeğin bu miktarda olmadığı ispat edilebilir diye düşünüyorum.