Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Aile Hukukuna ilişkin içtihat arıyorum

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 02-10-2009, 17:01   #1
Av. Cem Arıcıgil

 
Varsayılan Aile Hukukuna ilişkin içtihat arıyorum

Müvekkilimiz aleyhine boşanma davası açılmıştır. Ancak davacı taraf boşanma davasında müvekkilimizin gizli olan msn kayıtlarını hukuk dışı yollarla elde etmiş ve mahkemeye sunmuştur. Bu hukuk dışı elde edilen msn kayıtlarının deili niteliği arz etmeyeceğini düşünüyorum Bu hukuk dışı yollarla elde edilen delillerle ilgili Yargıtyayın bir kararı var ancak elde edemedim meslektaşlar yardımıcı olursa sevinirim Bunların delil olarak kullanamayacağına dair
Old 02-10-2009, 21:55   #2
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Sayın Av. Cem Arıcıgil,

Msn kayıtlarının içeriğinin ne olduğunu bilemiyorum fakat hukuk dışı elde edilen delillerle ilgili olarak Yargıtayın yaklaşım ve değerlendirmesi konusunda aşağıdaki kararı ekliyorum:

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, 20.10.2008 T., 2007/17220 E., 2008/13614 K: " Olayda; davacı-davalı koca tarafından mahkemeye delil olarak sunulan, ses kayıtlarına ilişkin CD.’nin , davalının “özel hayatının gizliliği” ihlal edilmek suretiyle hukuka aykırı yolla elde edildiği, bu nedenle delil olarak kullanılamayacağı ileri sürülmüş; mahkemece de; “davacı eşin delil olarak sunduğu ses kaydının davalının bilgisi dışında özel hayatın gizliliği ihlal edilerek hukuk dışı yollardan oluşturulduğu, bu sebeple itibar edilemeyeceği” kabul edilerek , “davalının sadakat yükümlülüğüne aykırı davranışta bulunduğunu gösteren başkaca bir delil de getirilmediği” gerekçesiyle davacı-davalı kocanın açtığı boşanma davasının reddine karar verilmiştir.

Sunulan delil, eşlerin birlikte yaşadıkları konutta, davalının bilgisi dışında koca tarafından hazırlanan bir sistemle elde edilmiştir. Yapılan bilirkişi incelemesi sonucu, ( CD )’deki ses kayıtlarının, orjinal olduğu, üzerinde ekleme, çıkarma, kesinti ve kopyalama bulunmadığı tesbit edilmiştir. Davalı-davacı, kayıt altına alınan konuşmaların kendisine ait olmadığına ilişkin bir iddia ileri sürmemekte, bu delilin özel hayatının gizliliği ihlal edilerek elde edildiğini belirterek karşı çıkmaktadır. Bir delilin elde edilişi, kişilerin Anayasa ile tanınmış hakların ihlali suretiyle gerçekleşmiş ise, onun hukuka aykırı olarak elde edildiğinin kabulü gerekeceğinde duraksama bulunmamaktadır. Delilin elde edilişinde hukuka uygunluk nedenleri varsa, o zaman kanuna aykırılık ortadan kalkar. Kuşkusuz Anayasaya göre; herkes özel hayatına ve aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkına sahiptir. Özel hayatın ve aile hayatının gizliliğine dokunulamaz. ( Anayasa m,20/1 ) Ancak, evlilik birliğinde eşlerin, evliliğin devamı süresince birbirlerine sadık kalmaları da yasal bir zorunluluktur. ( TMK.m.185/3 ) Eşlerden birinin, bu alana ilişkin özel yaşamı, evlilikle biraraya geldiği ve birlikte yaşadığı hayat arkadaşı olan diğer eşi de en az kendisininki kadar yakından ilgilendirir. O nedenle, evlilikte, evlilik birliğine ilişkin yasal yükümlülükler alanı, eşlerin her birinin özel yaşam alanı olmayıp, aile yaşamı alanıdır. Bu alanla ilgili de eşlerin tek tek özel yaşamlarının değil bütün olarak aile yaşamının gizliliği ve dokunulmazlığı önem ve öncelik taşır. Bu bakımdan evliliğin yasal yükümlülükler alanı , diğer eş için dokunulmaz değildir. Bu nedenle, eşinin sadakatinden kuşkulanan davacı-davalının, birlikte yaşadıkları her ikisinin de ortak mekanı olan konutta, eşinin bilgisi dışında ses kayıt cihazı yerleştirerek , eşinin aleni olmayan konuşmalarını kaydetmesinde bu suretle sadakat yükümlülüğü ile bağdaşmayan davranışlarını tesbit etmesinde özel hayatın gizliliğinin ihlalinden söz edilemez ve hukuka aykırılık bulunduğu kabul olunamaz. Aksine, aile birliğine ilişkin ortak yaşanılan mekana davalının, meşru olmayan bir amaç için arkadaşlarını kabul etmesinde, aile hayatının gizliliğini ihlal söz konusudur. Bu bakımdan sözü edilen delilin elde edilişinde hukuka aykırılık bulunduğundan söz edilemez. O halde yapılan soruşturma ve toplanan delillerle; davalı-davacının; meşru olmayan bir amaç için karşı cins de dahil olmak üzere arkadaşlarını müşterek konuta aldığı ve sadakat yükümlülüğüne aykırı davrandığı gerçekleşmiştir. Bu halde, taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Gerçekleşen olaylar karşısında davacı dava açmakta haklıdır. Bu koşullar altında eşleri birlikte yaşamaya zorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre, davacı-davalı koca tarafından açılan boşanma davasının da kabulüne karar verilmesi gerekirken isteğin reddi doğru bulunmamıştır. "

Saygılarımla...
Old 03-10-2009, 07:21   #3
av.murat kılıç

 
Varsayılan

Yargıtay çok güzel karar vermiş. Ceza yargılaması değilki delillerin hukuka uygun şekilde elde edilip edilmediği tahkik edilsin. Boşanma davası sonuçta.
Old 03-10-2009, 09:29   #4
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

"Aile içinde ve ortak konutta yaşanan olayların özel niteliği olsa da bu özel nitelik aile içi mensupların birbirlerine karşı ileri sürülemez" temelindeki anlayışa katılıyorum. Ancak bu tür sadakat ihlallerinde sadece aile mensubu yoktur, bir de 3.kişi vardır. Bu ihlal o kişinin de muhakkak özel hayatına dahildir. Olayın bir de o boyutunu irdelemek gerekebilir.

Katılmadığım husus hukuk dışı elde edilen delil kavramının ceza yargılamasında farklı, hukuk yargılamasında farklı değerlendirilmesi noktasındadır. Delil, hukuka aykırı elde edilmişse bunun her iki yargılama (Ceza-Hukuk) bakımından da aynı "hukuki" değeri taşıması gerekir. Aksi düşünce hukuka ve adalete olan güveni zedeleyebilir düşüncesindeyim.
Old 03-10-2009, 09:35   #5
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av.murat kılıç
Ceza yargılaması değilki delillerin hukuka uygun şekilde elde edilip edilmediği tahkik edilsin. Boşanma davası sonuçta

Yargıtay, kararında "delillerin hukuka aykırı elde edildiği" boşanma davasında tartışılmaz demiyor; hukuka aykırı elde edilen deliller kullanılmaz, fakat;
Alıntı:
Yazan Hades
Delilin elde edilişinde hukuka uygunluk nedenleri varsa, o zaman kanuna aykırılık ortadan kalkar.

diyor, bunu da ayrıntılı şekilde açıklamış; iki durum farklıdır (diye düşünüyorum )

Saygılarımla...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Aile Hukukuna İlişkin 2 Soru ve Yanıtları! Kemal Yıldırım Aile Hukuku Çalışma Grubu 0 26-03-2008 13:11
iş hukukuna ilişkin... adilane Meslektaşların Soruları 2 01-03-2008 12:58
aile hukukuna ilişkin ilamın kesinleşmeden icrası uugur Meslektaşların Soruları 4 15-11-2007 19:04
icra ve iflas hukukuna ilişkin bir soru? ahmetyılmaz Meslektaşların Soruları 3 13-11-2007 18:14


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04662704 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.