Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

sermaye taahhüdünü yerine getirmenin zamanaşımı nedir?

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 01-06-2007, 17:26   #1
köktaş

 
Varsayılan sermaye taahhüdünü yerine getirmenin zamanaşımı nedir?

Yine merhabalar meslektaşlarım
Bir anonim şirket var ve bu anonim şirkete devredilmesi gereken gayrimenkuller var.Seneler önce taahhüt edilmiş ancak yerine getirilmemiş.Biz bunu tespit ettirdik. Şimdi bu tespite dayanarak dava açacağız "sermaye taahhüdünü yerine getirmemekten dolayı".1965 yılında taahhüd ediliyor.Şirket 1928 kuruluşlu bir şirket.Şimdi ben taahhüdü yerine getirmeyenler aleyhıne dava acacağım.Davayı Ticaret mahkemesine açacağımı biliyorum.Eğer yanılmıyorsam.Bildiğim kadarıyla da gayrımenkullerın şirkete devri ile ilgili taahhütlerin yerine getirilmesinde zamanaşımı yok.ama emin olmak istiyorum.YRG kararı veya yardımlarınızı beklıyorum bu konuda..Başarılar
Old 01-06-2007, 17:55   #2
halit pamuk

 
Varsayılan

1.sermaye taahhüdünü yerine getirilmemesinden doğacak bir dava taşınmazın tescili talebi de olsa ayni değil şahsi hak talebidir.B u talebin yerine getrilmesi ile ilgili olarak ilk önce TTK'ya bakacağız, orda bir hüküm bulamazsak Borçlar kanuna bakacağız.

2. TTK'ya bakalım: Gerçekten bu konuda zamanaşımı ile ilgili bir hüküme rastlamadım.O zaman Borçlar Kanuna bakalım: BK.m 126/4 'e gidelim;

bakın orda bir hüküm var:

"Aşağıdaki alacak veya dâvalar hakkında beş senelik müruru zaman cari olur.

Ticari olsun olmasın bir şirket akdine dayanan ve ortaklar arasında veya şirketle ortaklar arasında açılmış bulunan bütün dâvalar ile şirketin müdürleri, temsilcileri, murakıplariyle şirket veya ortaklar arasındaki dâvalar, vekâlet akdinden, komüsyon akdinden, acentalık mukavelesinden, ticari tellâkllık ücreti dâvası hariç, tellâllık akdinden doğan bütün dâvalar, mütaahhidin kasıt veya ağır kusuru ile akdi hiç veya gereği gibi yerine getirmemiş ve bilhassa ayıplı malzeme kullanmış veya ayıplı bir iş meydana getirmiş olması sebebiyle açılacak dâvalar hariç olmak üzere istisna akdinden doğan bütün dâvalar."

şirketle ortaklar arsında açılmış tüm davalar 5 yıllık zamanaşımına tabi...

diye düşünüyorum.




2.
Old 01-06-2007, 20:44   #4
halit pamuk

 
Varsayılan

Ancak,sizin lehinizi de bir şeyler söyleyelim:

Yargıtay bir içtihatında; demiş ki, eğer sen taşınmazını şirket adına tescil edeceğini taahhüt et,

sonra da bunları şirketin kullanımına sun,

ayrıca bunlara dayanarak yönetim kurulu üyesi ol,

daha sonra da zamanaşımı defi kullanacam de.

bu kabul edilemez işte. Çünkü,dürüstlük kuralına uymaz.




"Müflis şirketin lehine ayni sermaye olarak konulan taşınmazların davalı Nurettin adına mevcut mülkiyet kayıtlarının iptali ile şirket adına tapuya tescili davası ise BK. nun 126/b.4 maddesindeki ( 5 ) yıllık zamanaşımının dolduğu gerekçesiyle reddedilmiştir.

MK.nun 642 maddesine göre, bir taşınmazı temellük etme hakkını veren bir sözleşmeye dayanan kimse malikin imtina halinde mülkiyetin kendisine tanınmasını ve adına tesciline karar verilmesini mahkemeden isteyebilir.

Yukarıda açıklandığı üzere taşınmazın şirkete ayni sermaye olarak konulmasına ilişkin taahhüdü içeren anasözleşme şirkete tescili talep hakkını bahs eden geçerli bir hukuki sebep olup ihtilaf halinde şirketin tescil davası açabileceği tartışmasızdır. Ancak MK.nun 642 maddesi gereğince mülkiyetin tanınmasını istemek yetkisi bahseden bütün şahsi talep hakları gibi davacı şirketin bu hakkı da zamanaşımına tabi olup bu zamanaşımı süresi mahkemenin belirttiği üzere ( 5 ) yıldır ( BK. m. 126/b.4 ).

Ancak, öğretide haklı olarak belirtildiği ve Yargıtay'ın benzer bir müessese olan gayrimenkul satış vaadi sözleşmelerine ilişkin davalarda istikrarlı olarak uyguladığı üzere taahhüdün ifa edileceği hususunda alacaklıda haklı bir güven duygusu yaratan fiil ve davranışlarda bulunarak onu oyalayan ve dava açmaktan alıkoyan, özellikle taşınmazı vaad alacaklısına teslim eden borçlunun açılan davaya karşı zamanaşımı def'ini ileri sürmesi MK.nun 2. maddesinde ifadesini bulan dürüstlük kuralına aykırı olup yasal himaye görmez ( Kenan TUNÇOMAĞ / Türk Borçlar Hukuku, C: 1 , Genel Hükümler, 1976, sh: 1269 vd; Mustafa ÇENBERCİ / Gayrimenkul Satış Vaadi, 3. Baskı, 1986, sh: 274 vd ).

Olayımızda ise, davalı Nurettin 2114 ada ( 22 ) parsel sayılı taşınmazının tamamı ile aynı anda ( 29 ) parsel sayılı taşınmazının 17/20 payını ortağı olduğu davacı şirkete ayni sermaye olarak koymayı anasözleşmede taahhüt etmiş, ayni sermayeye değer biçilmesine ilişkin olarak Ankara ikinci Ticaret Mahkemesi'nin 971/1452 sayılı dosyasına sunulan 2.12.1971 tarihli bilirkişi raporunda belirtildiği üzere bu taşınmazları şirketin tasarruf ve kullanımına tahsis etmiş, mütemmim cüz'üleri ve teferruatı ile birlikte ( 3.910.597 ) TL. kıymet takdir olunan bu taşınmazlara karşılık şirket sermayesinin yarısına yakın bir payını iktisap ederek uzun yıllar Yönetim Kurulu üyeliği görevini yürütmüş, şirket karına iştirak etmiş olup şirketin tüzel kişilik kazanmasından ( 16 ) yıl geçtikten ve şirket iflas ettikten sonra açılan tescil davasına karşı zamanaşımı def'ini ileri sürmesi hakkın açıkça kötüye kullanılması mahiyetinde olup caiz görülemez." (11.HD.1988/2888,1989/2366)

Kazancı'dan
Old 01-06-2007, 21:48   #5
Ayşe BİLGİÇ TAHTACI

 
Varsayılan

Bakiye sermaye taahhütlerinin erine getirilmemesi ortaklıktan çıkartılma nedenidir. Ayrıca taşınmazın ayni sermaye olarak konulması da belli prosedürü izlemeyi gerektirir. Acele etmeyiniz. Sermaye arttırımı ve bakiye sermaye taahhütlerinin yerine getirilmesi konusunda anasözleşme ve varsa tadil metinlerini inceleyerek bilgi veriniz.

Saygılar.
Old 01-06-2007, 23:16   #6
köktaş

 
Varsayılan

soruma yanıt veren tüm arkadaslara tesekkurlerımı sunuyorum
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Namus Nedir? Namussuzluk Nedir? Av.Habibe YILMAZ KAYAR Kadın Hakları Çalışma Grubu 47 15-01-2010 12:02
Sermaye Arttırımı Av.Hüsnü YILDIRIMER Meslektaşların Soruları 3 19-03-2007 20:40
Sermaye Azaltilmasi gürbüz Ticaret Hukuku Çalışma Grubu 1 28-11-2006 14:37
Tahliye Taahhüdünü İhlal Suç Oluşturur mu? Hoca Meslektaşların Soruları 1 30-07-2006 18:38
Hastanelerde Döner Sermaye mehmet Hukuk Soruları Arşivi 0 14-02-2002 02:17


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05348301 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.