Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Hizmet tespiti davasında yetki sorunu..

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 20-05-2015, 22:16   #1
starsailor

 
Varsayılan Hizmet tespiti davasında yetki sorunu..

Müvekkilim 1977 yılında Malatya'nın Akçadağ ilçesinde bir şahsa ait işletmede kısa bir süre çalışmış ve askere gitmiştir.

-Bu çalışması hizmet dökümünde sadece giriş olarak gözükmekte olup, prime esas kazanç ve gün sayısı karşılığı gözükmemektedir.
-İşvereni vefat etmiş olup,tek mirasçısının ikameti de Adana'dadır.Böyle bir durumda;

1)Hizmet başlangıcının tespiti davasını(1 günlük hizmet tespiti davasını) güncel yetki değişikliğinden sonra Adana İş mahkemesinde açabilir miyim?

2)Bordrosuz tanıklarla sonuca ulaşabilir miyim?Şimdiden teşekkür ederim.
Old 21-05-2015, 13:18   #2
Av. Ferman Kaya

 
Varsayılan

Merhabalar,

İş Mahkemelerinin yetkisi 5521 Sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 5'inci maddesinde düzenlenmiştir. Söz konusu madde: "İş mahkemelerinde açılacak her dava, açıldığı tarihte dava olunanın Türk Medeni Kanunu gereğince ikametgahı sayılan yer mahkemesinde bakılabileceği gibi, işçinin işini yaptığı işyeri için yetkili mahkemede de bakılabilir. Bunlara aykırı sözleşme muteber sayılmaz." hükmünü amirdir.

6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 6'ncı maddesinde ise genel yetki kuralı belirlenmiş olup buna göre: "Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. Yerleşim yeri, 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu hükümlerine göre belirlenir. hükmünü haizdir.

Bu bilgiler kapsamında hizmet tespiti davası da ya işverenin ikametgahı mahkemesinde ya da işçinin işi gördüğü yer mahkemesinde açılabileceği kanaatindeyim.

İyi günler dilerim,
Av. Ferman Kaya
Old 14-11-2015, 15:12   #3
Yeni Hukukçu

 
Varsayılan Kamu Tanıkları

Bordrosuz tanıklara başvurabilirsiniz.Bu hallerde tespitini talep ettiğiniz çalışma konusunda görgüsü olan , davalı iş yerine yere yakın yerde çalışanlar / iş yeri sahipleri "Kamu Tanığı" sıfatıyla dinlenebiliyor.
Old 15-11-2015, 14:07   #4
sailor1981

 
Varsayılan

Bana göre yetkili mahkeme işçinin işni yaptığı yer mahkemesi,mahkeme resen aynı dönemdeki tüm bordro çalışanlarını dınlıyor, zabıta tahkikatı ile adreslerine ulaşıyor.birde şirketin hala ticaret sicilde var olup olmadığı sorunu var.
Old 15-11-2015, 22:12   #5
Av. Bülent Sabri Akpunar

 
Varsayılan

Meslektaşım,

1 gün çalışmanın tespiti davasında işverene karşı da dava açmanız gerekmez.

Alıntı:
"...Eldeki dava, kanun koyucunun gerçekleştirdiği düzenlemede öngörülen hizmet akdine tabi çalışmaları nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti değil, işverence yasal süresinde verilmekle zorunlu sigortalılık tescilinin dayanağını oluşturan bildirgede işe giriş günü olarak yazılı tarihin kabul edilmemesi yönündeki Kurum işleminin iptali ile anılan 1 günlük çalışma süresinin geçerliliğinin tespiti niteliğinde olduğundan ve özellikle bu tür uyuşmazlıklarda işverenin taraf olarak yer alması zorunluluğu da bulunmadığından 5521 sayılı Kanunun 7/4. maddesi kapsamı dışında kalan dava yönünden başvurunun reddi gerekmektedir.10. HD – 2014/27446 Esas 2015/ 327 Karar)

Sadece SGK'na karşı açılacak davalarda ise merkezin ya da şubenin bulunduğu yerde dava açılabileceğine dair içtihatlar bulunmaktadır.Bulunduğunuz yer şubesine sigortalığın kabulü için bir dilekçe verin. Reddi durumunda şubenin bulunduğu yerde dava açılabilir düşüncesindeyim. (Riski size ait )

Ayrıca not: "Bu tür davalar yalnızca bir günlük çalışmanın tespitinden ibaret olarak görülmemeli, bir günlük çalışmanın kabulü ile saptanacak sigortalılık başlangıcının sigortalıya sağlayacağı sigortalılık süresi ile birlikte kazandıracağı haklar dikkate alınmalı ve giriş bildirgesi ile birlikte eylemli çalışmanın bulunup bulunmadığı özellikle belirlenmeli, buna göre dönem bordrosunda yer alan ve davacının talep ettiği tarihte çalışması mevcut tanıklar ile gerektiğinde komşu işyerleri çalışanları olduğu kayıtlarla ya da emniyet yolu ile yaptırılacak araştırma ile belirlenen kimselerin beyanlarına başvurulmalı, sonucuna göre karar verilmelidir."HHGK. 2011/21-575 E.N , 2011/697 K.

Alıntı:

21 HD Esas : 2003/7375 Karar: 2003/7217 Tarih: 23.09.2003

Sosyal Sigortalar Kanununda, yetki ile ilgili bir düzenlemenin mevcut olmadığı da ortadadır. Hal böyle olunca, uyuşmazlığın 5521 Sayılı Yasanın 15. maddesinin yollamada bulunduğu Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunun 9.ve 17. maddeleri gereğince çözümlenmesi gerektiği söz götürmez. Sözü geçen 9. maddeye göre, kurum merkezinin bulunduğu Ankara İş Mahkemesinde dava açabileceği gibi, 17. maddeye göre de, şubenin bulunduğu Gaziantep´de de dava açılabilir.(1086 s. HUMK. m. 9, 17) (506 s. SSK. m. 80) (5521 s. İMK. m. 15)

Davacı, Kurum tarafından tahakkuk ettirilen prim ve gecikme zammı borcunun iptaline ve borcu olmadığının tesbitine karar verilmesini istemiştir.

Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, mahkemenin yetkisizliğine karar vermiştir.

Hükmün taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi B.Mustafa Şimşek tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

KARAR

Dava, nitelikçe, Sosyal Sigortalar Kurumunca yasaya aykırı olarak yapılan işlemin iptali istemine ilişkindir. Bu yönüyle, uyuşmazlığın Sosyal Sigortalar Kanunundan kaynaklandığı açıktır. Öte yandan, Sosyal Sigortalar Kanununda, yetki ile ilgili bir düzenlemenin mevcut olmadığı da ortadadır. Hal böyle olunca, uyuşmazlığın 5521 Sayılı Yasanın 15. maddesinin yollamada bulunduğu Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunun 9.ve 17. maddeleri gereğince çözümlenmesi gerektiği söz götürmez. Yukarıda sözü geçen 9. maddeye göre, kurum merkezinin bulunduğu Ankara İş Mahkemesinde dava açabileceği gibi, 17. maddeye göre de, şubenin bulunduğu Gaziantep´de de dava açılabilir.

Somut olayda, davacının Kurum merkezinin bulunduğu yerde, yetkili mahkemede dava açtığı dosyadaki bilgi ve belgelerden açıkca anlaşılmaktadır.

Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular ve özellikle henüz 506 sayılı yasanın 80. maddesi gereği 6183 sayılı yasa kapsamında başlatılmış bir takib olmadığı, göz önünde tutulmaksızın dava dilekçesinin yetki yönünden reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

Kabule göre de, dava dilekçesinin yetki yönünden reddine karar verildiği halde vekille temsil edilen davalı yararına tarife hükümleri gereği vekalet ücreti verilmesi gerektiğinin gözardı edilmesi isabetsiz olmuştur.

O halde, tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA,
temyiz harcının istek halinde temyiz edenlerden davacıya iadesine 23.9.2003 gününde oybirliğiyle
karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Hizmet Tespiti Davasinda Yetki Ve Sona Ermiş Kollektif şirketin Pasif Dava Ehliyeti ahmetcan2014 Meslektaşların Soruları 3 10-03-2015 15:55
hizmet tespiti davasında zamanaşımı sorunu ayse1728 Meslektaşların Soruları 8 13-09-2014 16:32
hizmet tespitinde yetki sorunu parézer Meslektaşların Soruları 2 13-03-2014 14:22
hizmet tespiti davalarında yetki av.ersen Meslektaşların Soruları 10 27-10-2010 10:09
hizmet tespiti davasında husumet zeliha ert Meslektaşların Soruları 2 24-02-2009 11:59


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03773808 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.