|
Hukuk Soruları Hukukçu olmayan üyelerimizin hukukla ilgili sorularına ayrılmış iletişim alanı. Lütfen Dikkat : THS bir hukuki danışmanlık sitesi değildir ve bu foruma da "hukuki danışma" niteliği taşıyan sorular yöneltilemez. Alanda soru sormadan önce lütfen Hukuk Soruları Alanı Kural ve İlkelerimizi okuyunuz. |
19-04-2007, 16:15 | #1 |
|
Veraset İlamı Neye Göre Verilir?
Veraset ilamı almak için dava açıldığında; Mahkeme, neye göre veraset ilamı verir?
|
19-04-2007, 16:34 | #2 |
|
Mirasçıların sayısına göre...
Saygılarımla |
20-04-2007, 00:23 | #3 |
|
Neye göre derken, sanırım şunu kastettiniz;
Veraset ilamını mahkeme aile nüfus kaydına göre verir. Veraset ilamı talebi ile mahkemeye başvurduğunuzda, mahkeme öncelikle kişinin nüfus kaydını getirtir ve kayıt üzerinde kimlerin mirasçı olduğunu belirler. |
21-04-2007, 15:15 | #4 |
|
Evet Sn. av-yeliz doğru anlamışsınız teşekkür ederim.
Daha önceden alınmış veraset ilamı varken nüfus bilgileri değişirse (evlat edinme tescili vefattan sonra tescil edildiği için) eski veraset ilamı ne olur? Yeni alınan veraset ilamı bir usülsüzlük müdür? |
21-04-2007, 15:41 | #5 |
|
Sn. rain, sorduğunuz sorunun cevabı olayın özelliğine göre değişmektedir. Şöyle ki, ilgilisi tarafından dava yolu ile eski alınan veraset ilamı iptal edilerek yeni ortaya çıkan durum gereğince yeni bir veraset ilamı alınabilir. Bu husus dikkate alınmadan alınan yeni veraset ilamı bir kısım karışıklıklara yol açabilir. Netice itibari ile, yakınınızda bulunan bir hukukçudan, elinizdeki belge ve bilgileri de sunmak sureti ile, tavsiye almanızda yarar vardır kanaatindeyim.
Saygılarımla, |
21-04-2007, 15:50 | #6 |
|
Çok teşekkür ederim Sn. Av. Murat Kalkan.
Aslında bir hukukçudan yardım almaktayım ve iptal davası açmış bulunmaktayız. Ancak 5 yıldır o kadar zorluklarla mücadele ettim ki dayanacak güç kalmadı. Kısa yolu var mıdır diye fikir almak istedim. Veraset ilamı iptal davasına bile 3 ay gün atıldı ne yazık ki |
22-04-2007, 00:09 | #7 |
|
Peki önceden alınmış bir veraset ilamı var ama ben ulaşamıyorsam ve ulaşmam gerekiyorsa ne yapmalıyım? tekrar aynı veraset ilamı için mahkemeye başvurabilirmiyim.
|
22-04-2007, 00:18 | #8 |
|
Vefaat eden kişinin (murisin) mirasçılarından herhangi birinden alınmış bir vekaletiniz varsa; her zaman yeni bir veraset ilamı alabilirsiniz. Aynı şekilde vekaletiniz varsa daha önceki veraset ilamının mahkeme ve esas-karar numaralarını biliyorsanız; karar harcı yatırarak onaylı bir suretini almanız da mümkündür.
|
22-04-2007, 00:44 | #9 | |||||||||||||||||||
|
İlave
Çünkü; veraset ilamı, tüm mirasçıları yansıtan nüfus kaydı esas alınarak ve her zaman, "aksi sabit oluncaya kadar" kaydı ile tanzim olunur. |
22-04-2007, 08:43 | #10 |
|
Her zaman yeni veraset ilamı alabilir fakat önce alınan veraset ilamı ne olacak? Onun için veraset ilamının iptali davası gerekiyor. 5 yıl sürmesi anlatıma göre tuhaf sanırım daha başke nedenler vardır.Ne olursa olsun gene de iptal davasının sonucu beklenecek.
Bilindiği üzere miras, ölen bir gerçek kişinin mamelekinin hayatta bulunan gerçek ve tüzel kişilere geçişidir. Anayasamız tarafından temel haklar arasında teminat altına alınmış; Kamu yararı amacıyla sınırlandırılabileceği hükme bağlanmıştır (Anayasa 35 m). Öte yandan Medeni Kanunun 517'nci (Yeni MK.m.575.) maddesinde mirasın ölümle açılacağı belirtildikten sonra, Anayasa'ya paralel olarak 519.maddede (Yeni MK.m.577) ancak ehil olanların mirasçı olabileceği mükteakip maddelerinde açıklanmıştır. Şu halde mirasçılık belgesi, muris ile mirasçılar arasındaki kanuni ve ölüme bağlı tasarrufla oluşan bağı; mirasın açıldığı anda sahip olduklarını veya cenin olup sağ doğduklarını; Türk Kanunlarına göre mirası almaya hak ehliyetlerinin bulunduğunu ve yine Türk Kanunlarına göre tereke paylarını gösterir. Hukukumuzda veraset belgesi, çekişmesiz yargı yolu ile mahkemelerce verilmekte olup (HUMK.8 m) unsurlarından biri üzerinde ihtalif halinde, çekişmeli yargı yolu ile iptali ve doğrusunun düzenlenmesi mümkündür. Bir yargı işlemi olması sebebiyle; hakim, düzenleme sırasında tüm Türk Kanunlarını gözetmek zorundadır (HUMK.m 76).(Hukuk Genel Kurulu 2004/2-183 E, 2004/165 K. dan alıntı) |
22-04-2007, 19:41 | #11 |
|
Eğer eski duruma göre alınmış veraset ilamının iptali öncelikle ve mutlaka gerekiyorsa; eski veraset ilamındaki kötü niyetli varisler menkul ve gayrimenkulleri kendi üzerlerine geçirir hatta satarlarsa, yeni varis ne yapacak?
Burda bir çelişki yok mu sizce? Veraset iptal davası açıldı ancak 3 ay sonraya gün verildi bu 3 ayda neler olur biter! Kaldı ki murisin isteği küçüklüğünden beri bakıp gözettiği sonuçta evlat edindiği kızının vefatından sonra kimseye muhtaç olmadan yaşayabilmesi idi, medeni kanun değişikliği nedeniyle vefatından sonra evlatlık tescili geciken ama sonuçta tescili olan kişinin veraset ilamını herşey gittikten sonra alsa ne işe yarayacak acaba? |
28-04-2007, 15:27 | #12 |
|
Olayda,'ilam'ibaresinin kullanılması bizce yanlış. Çünkü bilindiği gibi ilam,hukuki prosedür içinde,aşamalardan (derecattan) geçmiş ve kesinleşmiş karardır.
Zaten,Yetkili Mahhkemeler de(Sulh Hukuk Mah.)kararlarını şu ibare ile bitirirler:Aksi sabit oluncaya kadar.. Hukuk pratiği bakımından,'eski veraset belgesinin iptali ile toplanacak delillere göre veraset belgesinin yeniden düzenlenmesi' şeklinde başvuru,zaman kazandırır. Şansınız açık olsun. |
01-05-2007, 10:48 | #13 |
|
Çok teşekkür ederim.
İlam ibaresi alışılagelmiş söylemden kaynaklansa gerek. Sayın Ahmet Yıldırım; 5 yıl süren veraset belgesi davası değil, evlatlığın nüfusa tescili davasıdır. Nüfusa tescilimiz oldu ocak ayından bu yana da veraset belgesi için beklemekteyiz. Bu dava da bitecek inşallah . Sizlere kolay gelsin, ilginiz nedeniyle hepinize teşekkür ederim. |
11-01-2008, 19:04 | #14 |
|
Eski Verasetin iptali ve yenisinin verilmesi davasını kazandık ancak temyize giderek zaman kazanıyor davalı taraflar. Yargıtay kaleminde 2 seneye anca çıkar diyor. Şubat ta Yargıtay a giden bir dosyamız için 2008 haziranına belki deniliyor Kayıplarımız nasıl telafi olacak merak ediyorum .
|
17-01-2008, 13:47 | #15 |
|
Diğer meslektaşlarımın cevaplarını okuyamadım ama,daha önce almış olunan veraset ilamı hatalı ise veya sonradan değişen durumlar sözkonusu ise (Ki bu durum muristen değil sanırım mirasçıların değişen durumlarından kaynaklanır) Ya aldığınız eski veraset ilamının iptali ve yenisi için dava açacaksınız ya da eski ilamdan hiç bahsetmeyip-yeni veraset ilamı için mahkemeye müracaat edeceksiniz....Her iki halde de,mahkeme murisin nüfus kayıtlarına göre veraset ilamı verir.
|
20-01-2008, 21:41 | #16 |
|
Sn avukat-21 çok teşekkür ederim. Veraset ilamı iptali ve yenisinin verilmesi talepli dava açtık. İptal ve yeni duruma göre ilam verildi. Ancak Karşı taraf temyiz yoluna gitti. Şimdi Yargıtay sürecini ve kararını beklemekteyiz.
Kolay gelsin. Saygıyla.. |
21-01-2008, 12:19 | #17 |
|
İptal edilen veraset ilamında mirasçı görünen,ancak,2. veraset ilamında mirasçı kabul edilmeyen mi temyiz etti.Biraz ayrıntılı yazarsanız belki bişeyler ekleyebilirim.Ama dosyanız Yargıtaydaysa zaten beklemekten başka çare yok
|
21-01-2008, 12:26 | #18 |
|
Yine tüm cevapları okumadım ama anladığım kadarıyla,murisin mirasçıları bir veraset ilamı almış ve bu ilamda evlat edililen kız yok.(Tescili ölümden sonra olduğu için görünmüyor?) Sonra nüfusa tescil ile,ilk ilamın iptali ve yenisinin verilmesini istediniz...istediğiniz gibi karar aldınız (Yani 2.veraset ilamında evlatlığı da mirasçı olarak gördünüz...)Ama bu kez diğer mirasçılar kararı temyiz etti.Sıkıntınız: iptal edildiği bilinmeyen veraset ilamına göre diğer mirasçılar iylem yapabilir mi? Soru bu ise;İlk veraset ilamının iptal edildiğine dair 2.veraset ilamını (Henüz kesinleşmeyen) bence ilgili (Gayrimenkulun bağlı bulunduğu) tapu dairesine ibraz edin.(Bir dilekçe ile,mahkeme numaralarını da belirterek durumu özetleyin) ve henüz temyiz edildiğinden,kesinleşmemiş olsa da,alınan ilk ilamın iptali sebebiyle,geçersizliğinden ve geçersiz olan ilama istinaden işlem yapıldığı takdirde tapu memurlarının sorumluluğuna da gidileceğinden bahseden tatlı sert bir dilekçe...(Tabi 2 nüsha hazırlayıp-sizde kalacak suretine de kaşe ve imza alın...)
|
23-01-2008, 07:53 | #19 |
|
Sayın avukat-21 ilginiz ve bilgilendirmeniz için çok teşekkür ederim. Konuyu anlamış ve istediğim cevabı vermişsiniz. İyiki varsınız. Kolay gelsin.
Saygılarımla.. |
22-02-2008, 11:59 | #20 |
|
iyi günler
Açılmış bu konuya ilişkin olarak; 1993 yılında alınmış bir veraset ilamı nüfüs bilgilerine göre 2007 yılında iptal edilirse,eski veraset ilamına göre yapılan tapudaki işlemlerin akıbeti tapu iptali ve tescilmi olacaktır? Herkese teşekkürler... |
22-02-2008, 13:00 | #21 |
|
İlk tapu kaydı,dayanak veraset belgesninin iptali ile yolsuz hale gelir.Bu nedenle Tapu iptali ve tescili yeni veraset belgesine göre talep edilecektir. Saygılarımla T.C. YARGITAY 1. HUKUK DAİRESİ E. 2005/7178 K. 2005/8707 T. 12.7.2005 • TAPU İPTALİ VE TESCİL ( Ketmi Verese İddiasına Dayalı/Yanılgılı Veraset İlamına Göre Yapılan İntikalin Yolsuz Tescil Niteliği Taşıdığı - TMK. Md. 1023'ün Uygulanma Koşulları ) • KETMİ VERESE İDDİASINA DAYALI TAPU İPTALİ VE TESCİL ( TMK. Md. 1023'ün Uygulanma Koşulları - Edinen Şahıstan Satın Alan Davalının İktisabının İyiniyetle Gerçekleşmiş Olması Koşulu ) • YOLSUZ TESCİL ( Yanılgılı Veraset İlamına Göre Yapılan İntikal/TMK. Md. 1023'ün Uygulanması İçin Edinen Şahıstan Satın Alan Davalının İktisabının İyiniyetle Gerçekleşmiş Olması Koşulu - Tapu İptali ve Tescil ) • YANILGILI VERASET İLAMINA GÖRE YAPILAN İNTİKAL ( Ketmi Verese İddiasına Dayalı Tapu İptali ve Tescil - Yolsuz Tescil Niteliği Taşıdığı/TMK. Md. 1023'ün Uygulanma Koşulları ) • İYİNİYET SAVUNMASINA DEĞER VERİLEMEMESİ ( Ketmi Verese İddiasına Dayalı Tapu İptali ve Tescil - Edinen Şahıstan Satın Alan Davalının Konumu İtibariyle TMK. Md 3 Anlamında Özen Borcunu Yerine Getirememesi ) 4721/m. 2, 3, 1023 ÖZET : Somut olayda, yanılgılı veraset ilamına göre yapılan intikalin yolsuz tescil niteliği taşıdığı,iddia edildiği üzere davacının ketmedilmesi suretiyle sağlandığı açıktır. Taşınmazı yolsuz tescille edinen şahıstan satın alan davalı iktisabını iyiniyetle gerçekleşmiş olması halinde Türk Medeni Kanununun 1023. maddesi hükmünce korunur. Davalının konumu itibariyle Türk Medeni Kanunun 3. maddesi anlamında özen borcunu yerine getirdiği söylenemez. Hal böyle olunca,davalının Türk Medeni Kanununun 1023. maddesi anlamında iyiniyet savunmasına değer verilmesi olanağının bulunmadığı gözetilerek davanın ayın olarak karara bağlanması gerekirken bedele hükmedilmesi isabetsizdir. DAVA : Taraflar arasında görülen davada; Davacı,davalılardan Hüseyin ile birlikte miras bırakan Nesime'nin mirasçısı bulunduğunu,adı geçen davalının kendisini ketmederek miras bırakana ait 19 sayılı parseli önce kendi üzerine geçirip daha sonra da diğer davalıya sattığını ileri sürmüş,tapunun payı oranında iptaliyle adına tescilini,olmadığı takdirde satış tarihindeki rayiç değerinin satış tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı Hüseyin'den tahsilini istemiştir. Davalı Hüseyin,iddianın doğru olmadığını belirtmiş,diğer davalı Mustafa ise kayda güvenerek taşınmazı iyiniyetle satın aldığını ve davanın reddini savunmuştur. Mahkemece,davalı Mustafa'nın iyiniyetle taşınmazı satın aldığının anlaşıldığı gerekçesiyle hakkındaki davanın reddine,davacının mirasçılığının veraset belgesi ile ispatlandığından davalı Hüseyin yönünden davanın kabulüyle 22.500.000.000 TL. nin tahsiline karar verilmiştir. Karar,davacı ve davalı Hüseyin tarafından süresinde duruşma istemli temyiz edilmiş olmakla; duruşma günü olarak saptanan 12.7.2005 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden M.Ali vekili,yine temyiz eden Hüseyin ile temyiz edilen vekili geldiler,duruşmaya başlandı,süresinde verilen ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin ve asilin sözlü açıklamaları dinlendi,duruşmanın bittiği bildirildi,iş karara bırakıldı bilahare Tetkik Hakimi raporu okundu,düşüncesi alındı.Dosya incelendi gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR : Dava, ketmi verese iddiasına dayalı tapu iptali-tescil,olmadığı takdirde tazminat isteğine ilişkindir. Mahkemece,bedele hükmedilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden,çekişmeli 19 parsel sayılı taşınmazın,kayıt maliki Nesime'nin 21.1.2003 tarihinde ölümü ile davalı Hüseyin tarafından ibraz edilen veraset ilamına dayalı olarak bu kişi adına intikalinin sağlandığı,aynı tarih bir sonraki yevmiye ile diğer davalı Mustafa'ya satış yoluyla temlik edildiği görülmektedir. Davacı tarafından dosyaya sunulan hasımlı veraset ilamından ise davalı Hüseyin'in miras bırakanın tek mirasçısı olmadığı,davacının da murisin mirasçısı bulunduğu sabittir. Bu durumda,yanılgılı veraset ilamına göre yapılan intikalin yolsuz tescil niteliği taşıdığı,iddia edildiği üzere davacının ketmedilmesi suretiyle sağlandığı açıktır.Esasen bu olgu mahkemenin de kabulündedir.Davalı Hüseyin'in temyiz itirazı yerinde değildir.Reddine. Diğer taraftan, taşınmazı yolsuz tescille edinen Hüseyin'den satın alan davalı Mustafa'nın iktisabının iyiniyetle gerçekleşmiş olması halinde Türk Medeni Kanununun 1023. maddesi hükmünce korunacağında da kuşku yoktur.Ne var ki, mevcut deliller ve tanık anlatımlarından ,çekişme konusu taşınmaza komşu dükkan sahibi davalı Mustafa'nın ketmiverese olgusunu bilebilecek konumda bulunduğu,hatta bu hususta uyarıldığı anlaşılmaktadır. Öte yandan,anılan davalının konumu itibariyle Türk Medeni Kanunun 3. maddesi anlamında özen borcunu yerine getirdiği de söylenemez. Hal böyle olunca,davalı Mustafa'nın Türk Medeni Kanununun 1023. maddesi anlamında iyiniyet savunmasına değer verilmesi olanağının bulunmadığı gözetilerek davanın ayın olarak karara bağlanması gerekirken bedele hükmedilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Davacının temyiz itirazı yerindedir.Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenden ötürü H.U.M.K.'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA,4.12.2004 tarihinde yürürlüğe giren Avukat Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 400,00 YTL. duruşma Avukat parasının temyiz edilenden alınmasına,alınan peşin alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,12.7.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Kotu haber nasil verilir? :)) | Cest la vie | Site Lokali | 5 | 28-11-2009 19:47 |
2006 - 2007 yılları kira artış bedelini neye göre hesaplayacağız? | Av.Can | Meslektaşların Soruları | 2 | 14-04-2007 21:13 |
Takdiri indirimler (TCK) neden ve neye göre yapılır? | ekinhan | Hukuk Sohbetleri | 1 | 03-04-2007 16:20 |
G.Menkul Davalarında Bedel Neye Göre Hesaplarnır. | Brusk | Meslektaşların Soruları | 0 | 14-02-2005 08:44 |
Veraset İlamı Yapmak Gerekli Mi | selim | Hukuk Soruları Arşivi | 3 | 14-04-2003 00:43 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |