tapuda vekalet ile işlem yapan sağlık raporunda % 80 engelli yazan kişinin işleimi geçerli mi????

sayın meslektaşlarım çok acil cevap bekliyorum.
müvekkil babasına ait olan arsayı, önce 3. kişiye sonra kendisine geçmek suretiyle 5 yıl boyunca mülkiyetine sahip olmuştur. Başka bir işlem için 2 yıl kadar önce, müvekkil babasına kiralama, alım-satım işlemlerinde kullanması için vekalet vermiştir. bu vekaleti de geri almamıştır. daha sonra yaklaşık 7-8 ay önce babası rahatsızlanmıştır. Koa hastası olan mirasçı % 85 sağlık raporu ile engelli sayılmıştır. Bu rapor düzenlendikten sonra miras bırakan müvekkile vermiş olduğu yukarıda bahsi geçen arsayı müvekkilin vermiş olduğu vekalet ile üstüne geçirmiştir. ve kısa zaman içinde de vefat etmiştir. Söz konusun arsayı vekaletin kötüye kullanılmış olmasından bahisle geri almamız mümkün değil gibi, çünkü bu arsada saklı payı zarar gören kız çocukları var. Peki sağlık raporuna rağmen ehliyetsiz kişinin tapuda yaptığı işlemin geçersiz olduğundan bahisle dava açılabilir mi? Farklı fikri olan varsa paylaşırsanız sevinirim iyi çalışmalar.

''..davranışlarının, eylem ve işlemlerinin sebep ve sonuçlarını anlayabilme, değerlendirebilme ve ayırt edebilme kudreti ( gücü ) bulunmayan bir kimsenin kendi iradesi ile hak kurabilme, borç ( yükümlülük ) altına girebilme ehliyetinden söz edilemez. Nitekim Türk Medeni Kanununun "fiil ehliyetine sahip olan kimse, kendi fiilleriyle hak edinebilir ve borç altına girebilir biçimindeki 9. maddesi hükmüyle hak elde edebilmesi, borç ( yükümlülük ) altına girebilmesi, fiil ehliyetine bağlamış. 10. maddesinde de, fiil ehliyetinin başlıca koşulu olarak ayırtım gücüyle ergin ( reşit ) olmayı kabul ederek "ayırt etme gücüne sahip ve kısıtlı olmayan bir ergin kişinin fiil ehliyeti vardır." hükmünü getirmiştir. "Ayırtım gücü" eylem ve işlev ehliyeti olarak da tarif edilerek, aynı Kanunun 13. maddesinde faşının küçüklüğü yüzünden veya akıl hastalığı, akıl zayıflığı, sarhoşluk yada bunlara benzer sebeplerden biriyle akla uygun biçimde davranma yeteneğinden yoksun olmayan herkes bu yasaya göre ayırt etme gücüne sahiptir." denmek suretiyle açıklanmış, ayrıca ayırtım gücünü ortadan kaldıran önemli nedenlerden bazılarına değinilmiştir...''(T.C.YARGITAY 1. HUKUK DAİRESİ E.2014/3524 K. 2015/3752 T. 18.3.2015)
Malul olma hali ile fiil ehliyetinin olmaması aynı kavram değildir.Ancak vekalet görevinin kötüye kullanılması sebebine dayanmanız uygun olacaktır. Müvekkilinize ilk satışa dayanan bir iptal davası olmadığı için saklı pay iddiasının bu davada dinlenilmemesi gerekir. . Mülkiyetin el değiştirmesine konu Hukuki sebepler birbirinden farklıdır kanısındayım..

sayın meslektaşım, cevabınız için teşekkür ederim. bende vekaletin kötüye kullanılması olarak düşündüm fakat, netice itibariyle, karşı taraf tenkis davası açtığında zaten otomatik olarak bu arsa için saklı payları oranında iptal söz konusu olacak diye öngördüğüm için, dava açıp uğraşmanın yerinde olmayacağına karar verdim. belki de yanlıştır, bilmiyorum. ayrıca vekaletin kötüye kullanılması açısından bir yola gittiğimizde diğer mirasçıların asıl kötü niyetli olan kişi olarak müvekkilimi mal kaçırma amacıyla bu işlemleri yaptığı savunması ile karşılaştığımızda ne olacağı düşündürüyor.