Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

sözlü kira aktine dayanarak kiracıyı çıkarma

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 30-08-2006, 10:08   #1
av.asen öznur

 
Varsayılan sözlü kira aktine dayanarak kiracıyı çıkarma

İyi günler,
Müvekkilim 3 yıl önce yazılı kira sözleşmesi yapmadan dairesini bir bayana kiralıyor.Daire 3.katta(çatı katı).Kiracı kira parasını zamanında ödüyor.Ancak 1-Balkonda odun kesiyor
2-Sobanın küllerini balkondan aşağı atıyor
3-Gece 3,4te eve değişik erkekleri eve alıyor.
kiracıyı çıkarmak istiyoruz ama ortada yazılı bir kira sözleşmesi olmaması ve kiraları düzenli ödemesi bizi zorluyor.Nasıl bir yol izlemeliyim.Yani kiracıyı çıkarabilmek için nasıl bir yol izlemem gerekiyor
Old 30-08-2006, 10:47   #2
hukukçu42

 
Varsayılan

Bahsettiğiniz şekilde kullanım her ne kadar yazılı sözleşme olmasa bile akte aykırı kullanım olacaktır. Yazılı sözleşmenin olmamasının kiracıya komşuları rahatsız etme hakkı vermeyeceği muhakkalktır. Açacağınız davada bunları ispatlarsanız tahliyeye karar verileceğini düşünüyorum.

Alıntı:
KİRA/ ADİ KİRA

Esas Yılı : 1987
Esas No : 7288
Karar Yılı : 1987
Karar No : 9639
Karar Tarihi : 12.10.1987
Daire No : 6
Daire : HD

DAVA : Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan tahliye davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla gereği görüşülüp düşünüldü :
KARAR : Dava, akde aykırılık nedeniyle kiralananın boşaltılması isteminden ibarettir. Mahkemece red kararı verilmiş, hükmü davacı vekili temyiz etmiştir.
Kiralananın kablo imalatı için kullanıldığı, ancak, kullanılan makinaların çok fazla gürültü çıkardığı, binayı sarstığı, bu sarsıntılardan yer yer çatlakların meydana geldiği, böylece kiralananın kötü kullanıldığı iddia ederek akdin feshi ile taşınmazın tahliyesi işbu dava ile istenmiştir. Davalı şirket vekili davanın yersiz olduğunu, iddiaların varit olmadığını def'i olarak ileri sürmüştür. Dinlenen davacı şahitleri makinaların çok fazla gürültü çıkartıklarını, binayı sarstıklarını ifade ile iddiayı doğrulamışlardır. Yapılan keşif sonucu uzman bilirkişi verdiği raporda kiralananda kullanılan makinaların fazla gürültü çıkardıklarını, bu gürültüyü önleyici tecritli beton blokların yapılmadığını, gürültü ve sarsıntının davacının oturduğu kattan da hissedildiğini, birinci kat döşemesinde ince uzun çatlakların meydana geldiğini, merdiven taşlarında kırıklıkların görüldüğünü belirtmiştir. Kiracının kiralananı kullanırken kiralayana ve komşularına zarar vermemesi asıldır. Olayımızda kiracının kablo imali için kullandığı makinaların, fazla gürültü çıkardığı ve sarsıntı yaptığı anlaşılmaktadır. Kiracının makinaların oturduğu zemine teckardığı ve sarsıntı yaptığı anlaşılmaktadır. Kiracının makinaların oturduğu zemine tecritli beton bloklar yapmadığı için bu halin meydana geldiği, bu itibarla kiracının önleyici tedbirleri almadığı, bu konuda çekilen ihtarın sonuçsuz kaldığı dosya kapsamı ile sabittir. Gürültü ve sarsıntıdan kiralananın bulunduğu binada oturan davacının ve komşuların rahatsız olduğu şahitlerin beyanı ile subut bulmuştur. Bu hal B.K.'nun 256/2 nci maddesinde yazılı kiralanın açıktan fena kullanılması olğusunu teşkil etmektedir. Merdiven taşlarındaki kırıklar ve bilirkişice tesbit edilen çatlaklar makinaların nakline ve yaptığı sarsıntıya bağlanmasa bile çıkarılan gürültü ve sarsıntı başlı başına fena kullanma teşkil eder. Fena kullanma halinde yasa gereği ihtar zorunluğu da yoktur. Kaldı ki davada davalıya ihtar tebliğ olunmuş, buna rağmen bir sonuç alınmamıştır. Bu hususlar gözönünde tutularak subut bulan davanın kabulü ile kiralanın tahliyesine karar verilmek gerekirken reddolunması usul ve yasaya aykırı olmakla hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.'nun 428 inci maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 12.10.1987 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Çalışmalarınızda Başarılar Dilerim.
Old 30-08-2006, 11:00   #3
Av.Selim Balku

 
Varsayılan

BK. 256 maddesine göre, kiracı binada oturanlara karşı icap eden vazifelerle yükümlüdür, bu hükme göre kiracı hakkaniyet dâhilinde diğer sakinlerine saygı göstermelidir.

Ayrıca kiracı Medeni kanunda zikredilen komşuluk hakkını ihlal etmemelidir (MK.737) Burada komşuluk hukukundan kaynaklanan bazı ödevler vardır, komşuları rahatsız edecek taşkınlıkları yasaklamaktadır, bu taşkınlıklar yerel âdetin öngördüğü sınırlar içinde kalmasına rağmen kaçınılmaz mıdır değil midir, bu duruma göre denkleştirici adalet yoluna gideceğiz.

Kat Mülkiyeti kanunun 18. maddesinde de kat maliklerinin birbirini rahatsız etmemeleri ve doğruluk kaidelerine göre birbirlerine saygılı olma yükümlülüğü getirmiştir.

Bu 3 kanun hükmüne göre olayınızı irdelediğimizde dikkat edeceğimiz husus kiracının rahatsız edici fiilleri süreklilik arz ediyor mu? Taşınmazın bulunduğu yerdeki yerel adetlere göre bu fiiller hoş görülebilir mi?

Sizin olayınızda balkonda odun kırdığından bahsettiniz peki ama yaz mevsiminde olmamıza rağmen bu odunları sürekli mi kırmaktadır, sobanın küllerini sürekli olarak mı aşağıya dökmüştür, eve getirdiği erkekler fuhuş amaçlı mı gelmektedir? Yada bu yeri randevu evi olarak mı kullanmaktadır? Bu hususlara dikkat etmek gerekir…

Şayet yukarda irdelemeye çalıştığım husus komşuluk hukukuna ihlal edecek durumdaysa ve bina sakinleri için kaçınılmaz bir durum teşkil etmişse, kiracı kiralayanın “ihtarına” rağmen devamlı olarak bu yükümlülüklere aykırı davranıyorsa kiralayan tazminat talebi ile birlikte kira sözleşmesinin feshini isteyebilir. Saygılar…
Old 06-09-2006, 11:12   #4
kırmızı

 
Varsayılan

T.C
Y A R G I T A Y
1.HUKUK DAİRESİ
Sayı:
Esas 2003 Karar
8764 9128
YARGITAY İLAMI
Mahkemesi :G As.H.H.
Tarihi :13.3.2003
Nosu :183-17
Davacı :Afife
Davalı :Reşat vs.
Üçüncü Şahıs :
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı,kayden maliki bulunduğu 900 parsel sayılı taşınmazı davalıların rızası dışında kullandıklarını bedel ödemediklerini ileri sürüp elatmanın önlenmesi,ecrimisil isteğinde bulunmuştur.
Davalı Hüseyin,dava konusu taşınmazı kira karşılığı kullandığını 2001 yılında davacı ile aralarında sorun çıktığını 2002 yılında başka bir kişinin kullandığını bildirip davanın reddini savunmuştur.
Davalı Reşat,taşınmazı kendisinin hiç kullanmadığını bildirip davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece,dava konusu taşınmazın kira karşılığı kullanıldığı,haksız bir el atmanın olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karar,davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla,Tetkik Hakimi raporu okundu.Düşüncesi alındı.Dosya incelendi.Gereği görüşülüp,düşünüldü:
-KARAR-
Dava,elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
Mahkemece,taraflar arasında kira ilişkisinin varlığından söz edilerek davanın reddine karar verilmiştir.
Bilindiği üzere,özel yasa hükümleri saklı kalmak koşuluyla, gerek taşınır gerekse taşınmaz mallara ilişkin kira sözleşmelerinin geçerli olması hiçbir biçim koşuluna bağlı değildir.Kira sözleşmeleri yazılı veya sözlü yapılabileceği gibi zımni (üstü kapalı) olarak da vücuda getirilebilir. Yeter ki taraflar kira sözleşmesinin esaslı unsurlarında anlaşmış olsunlar.Nitekim bu kural l8.3.l942 tarih 37/6 sayılı inançları birleştirme kararında açıkça vurgulanmıştır.
Ne var ki kira ilişkisi bir hukuki fiil (vakıa) değil,bir hakkın doğumuna,değiştirilmesine veya ortadan kaldırılmasına neden olma niteliği itibariyle bir hukuki işlem (muamele)dir.
Bu nedenle,HUMK.nun 288.maddesi uyarınca l.l.1998 tarihinden itibaren 40.000.000 lirayı aşan (23.6.1996 gün ve 4146 sayılı yasaya göre) sözleşmeler hakkında tanık dinlenilebilmesine olanak yoktur; kira sözleşmesinin varlığı, ancak yazılı delille ispat edilebilir.Hemen belirtilmelidir ki, sözü edilen miktar, yıllık kira tutarına bakılarak belli edilir.Sözlü kira sözleşmesi kurulduğu yolundaki savunmanın,ilgilisine (davalıya yada davalılara) yemin teklif etme hakkı verebileceği; ayrıca HUMK.nun 292 ve 293.maddelerinde değinilen ayrıcalıklarında gözetilmesinin gerekeceği kuşkusuzdur.
Hal böyle olunca,yukarda belirtilen ilkeler gözetilerek kira ilişkisinin mevcudiyetinin araştırılması sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru değildir.Davacının temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün yukarıda açıklanan nedenlerden ötürü H.U.M.K.'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA,alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,17.9.2003 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

karardan da anlaşıldığı üzere kira sözleşmeleri yazılı delille ispat edilmelidir ve kira akdinin ispatı konusunda (belirtilen miktar dikkate alınarak) tanık dinletilmesi mümkün değildir. eğer kiracı kira bedelini banka havalesi yoluyla yapmamış ise yada ev sahibi tarafından kendisine alınan kira karşılığı yazılı bir belge vermemişse, haksız işgal nedeniyle müdahalenin men'i davası açarak evi tahliye edebilirsiniz düşüncesindeyim. aksi halde kira akdini kabul ederek sayın Hukukçu 42 nin de belirttiği şekilde kötü kullanım nedeniyle tahliye talep edebilirsiniz kanaatimce. iyi çalışmalar
Old 06-09-2006, 13:40   #5
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Sayın av.asen öznur

Tahliye konusunda benden önce yazan Sayın Üyelerin düşüncelerine katılıyorum.

Bence kira sözleşmesinin yazılı olmamasında asıl sorun kiraları ödemediğinde ya da kira arttırımları sırasında çıkacaktır.

Kiranın ne kadar olduğunun belirlenmesi yazılı sözleşme bulunmadığı durumlarda çok zor olmaktadır. Bu nedenle kiraların elden alınmayıp, bir banka şubesine yatırılmasının istenmesinde fayda bulunmaktadır. İleride bu banka dekontları kira miktarı konusunda kanıt olacaktır.

Saygılarımla
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
İşten Çıkarma erkanakca84 Hukuk Soruları Arşivi 2 26-11-2006 22:28
Yeni Malikin Kiracıyı Tahliyesi haşimeker Hukuk Soruları Arşivi 2 13-10-2006 12:02
Danıştayın sözlü sınav kararı stj_sevda Meslektaşların Soruları 2 04-09-2006 15:57
Sözlü Kira Akdi Ve Kayıp Kiracı Desarac Meslektaşların Soruları 5 28-01-2006 00:21
Sözlü Anlaşma premier@superonline. Hukuk Soruları Arşivi 2 15-02-2002 00:31


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05797291 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.