Yüzümüze duruşma günü söylendiği halde dosyanın karara çıkması

Başka bir ilde icra ceza davasında müşteki vekiliyim.Dosyanın duruşmasının evrak eksiği nedeni ile 9 hazirana talik edildiği ve zabtı yoğunluk nedeni ile daha sonra almamız söyleniyor ve tabii anlayışla karşılayıp duruşma salonundan ayrılıyoruz.Daha sonra kaleme tekrar gittiğimde zabtın henüz hazır olmadığı bildiriliyor.Talik edilen duruşma gününü duruşma defterimize not edip şehirden ayrılıyoruz. Aradan geçen zamanda bugüne kadar uyaptan sürekli dosyayı sorguluyoruz ve ne zabıt ne de başka bir işlem görünüyor.Ve,

Bugün bir de bakıyoruz ki zabıt yazılmış ve hatta gerekçeli karar yazılmış
" Sanığın beraatine müşteki ve sanık vekilinin yüzüne karşı...."

1- Yüzümüze duruşma günü söylendiği halde dosya karara çıkmış,
2- Karar yüzümüze okunmuş görünüyor
3- Yüzümüze okunmuş göründüğü için ve 4 Mayısa kadar da uyap da herhangi bir kayıt yer almadığı için ancak bugün öğreniyoruz ki resmen aldatılmışız.

Değerli meslekdaşlarım az önce dosyanın tüm uyap safahatini taradım ve dökümanları aldım.Şimdi temyiz süresi kaçtı mı kaçmadı da bir ihtimal var mı?

Not:Her ne olursa olsun duruşma zabtını özelkle imzalı olanı almak şart ve şart olmuş

Alıntı: Yazan Av.ÜLKÜ Not:Her ne olursa olsun duruşma zabtını özelkle imzalı olanı almak şart ve şart olmuş

İçimden bir ses bu kadar karamsar olmamak gerektiğini söylüyor. Olayınızda kandırma değil ama vahim bir hata olduğu kanısındayım: Örneğin duruşma günü verilecek olan dosya, karar verilecek dosyalar arasına karışmış olabilir. Kararı katip yazınca hakim farkına varmadan imzalamış olabilir.

Hukukun dışına bir adım bile atılmamalı. Yoksa bataklığa düşülür. Hukuk duruşma zaptı tutulmasını istiyorsa duruşma zaptı tutulmalı. Tutulmamakla büyük bir hata yapılırsa takip eden bir diğer küçük hata yüzünden avukat müvekkiline karşı, hakim avukata karşı zor duruma düşüyor. Zaten avukat hakimi sevmez; hakim avukatı sevmez; müvekkil ikisini de sevmez. Herkesin herkesi sevdiği günleri görmenizi dilerim.

Kararları katipler yazmamalı. Küçümsenen yoğunluk daha büyük olaylara yol açmadan aşılmalı. Herkesin kendi işini yaptığı günleri görmenizi dilerim.

Ben o günleri göremeyeceğim.

Saygılarımla

Alıntı: Yazan Av.Armağan Konyalı İçimden bir ses bu kadar karamsar olmamak gerektiğini söylüyor. Olayınızda kandırma değil ama vahim bir hata olduğu kanısındayım: Örneğin duruşma günü verilecek olan dosya, karar verilecek dosyalar arasına karışmış olabilir. Kararı katip yazınca hakim farkına varmadan imzalamış olabilir. Hukukun dışına bir adım bile atılmamalı. Yoksa bataklığa düşülür. Hukuk duruşma zaptı tutulmasını istiyorsa duruşma zaptı tutulmalı. Tutulmamakla büyük bir hata yapılırsa takip eden bir diğer küçük hata yüzünden avukat müvekkiline karşı, hakim avukata karşı zor duruma düşüyor. Zaten avukat hakimi sevmez; hakim avukatı sevmez; müvekkil ikisini de sevmez. Herkesin herkesi sevdiği günleri görmenizi dilerim. Kararları katipler yazmamalı. Küçümsenen yoğunluk daha büyük olaylara yol açmadan aşılmalı. Herkesin kendi işini yaptığı günleri görmenizi dilerim. Ben o günleri göremeyeceğim. Saygılarımla

Kesinlikle katılıyorum. Katipler, kendi görevlerini yapmalı, hakimin işine karışmamalıdır.

Benzer bir olayı duyunca şok olmuştum: Mahkeme karar veriyor, taraflardan birisi temyiz ediyor. Yargıtay, kararı "onama" ile geri gönderiyor. Onama kararından fotokopi alınmak için Yargıtay kararı katip tarafından dosyadan çıkarılıyor ve sonra da yerine (dosyaya) koymayı katip unutuyor. Masasında dosya bir tarafta karar diğer tarafta bir köşede duruyor. Dosya katibin önünde dururken, ertesi gün dosyayı açıp bakıyor ki temyiz dilekçesi var, alıp temyize gidecek dosyaların arasına koyuyor. Dosya bir kez daha Yargıtaya gidiyor. Nasıl oluyorsa Yargıtay kararı inceleyip, bu defa da bozuyor. ))

Bu yaşanmış bir olaydır.

Alıntı: Yazan Av.Mehmet Saim Dikici Kesinlikle katılıyorum. Katipler, kendi görevlerini yapmalı, hakimin işine karışmamalıdır. Benzer bir olayı duyunca şok olmuştum: Mahkeme karar veriyor, taraflardan birisi temyiz ediyor. Yargıtay, kararı "onama" ile geri gönderiyor. Onama kararından fotokopi alınmak için Yargıtay kararı katip tarafından dosyadan çıkarılıyor ve sonra da yerine (dosyaya) koymayı katip unutuyor. Masasında dosya bir tarafta karar diğer tarafta bir köşede duruyor. Dosya katibin önünde dururken, ertesi gün dosyayı açıp bakıyor ki temyiz dilekçesi var, alıp temyize gidecek dosyaların arasına koyuyor. Dosya bir kez daha Yargıtaya gidiyor. Nasıl oluyorsa Yargıtay kararı inceleyip, bu defa da bozuyor. )) Bu yaşanmış bir olaydır.

Çok şaşırdığımı belirtmek istiyorum. Bu kadarına da pes doğrusu

Alıntı: Yazan Av.Barış Çok şaşırdığımı belirtmek istiyorum. Bu kadarına da pes doğrusu

Ben şaşırmanın yanında, inanmamıştım da ama doğruymuş... )

Neden şaşırıyorsunuz ki!!!!Ben şaşırmıyorum doğrusu.Kimseyi töhmet altında bırakmak gayesinde değilim ancak gerek ilk derece mahkemelerinde gerekse de Yüksek Yargı da dosyaların incelenip ,incelenmediği hususunda çoğu zaman şüphelerle boğuştuğumdan şaşırmıyorum sanırım...

Alıntı: Dosya bir kez daha Yargıtaya gidiyor. Nasıl oluyorsa Yargıtay kararı inceleyip, bu defa da bozuyor.

Demek ki katip sadece hakimin değil Yargıtay'ın da işini yapıyor, Yargıtay kararını hatalı bulmuş ki "al bir daha incele" diyor, Yargıtay da hatasından dönüyor.

Bunda yadırganacak ne var!!!?

karar usule ugun olarak verilmediğinden kararı temyiz edebilirsiniz