Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

İcra Dosyasının Bulunamaması/ İtirazın İptalinden Sonra Takibe Devam

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 10-06-2007, 13:28   #1
köktaş

 
Varsayılan İcra Dosyasının Bulunamaması/ İtirazın İptalinden Sonra Takibe Devam

Geçenlerde ilgili icra dairesine gidip bir dosya istedim.Deftere bakıldı.Dosya 2001 senesınde takıbe konmus ve acık gozukuyor.Takıpsız degıl.Ancak 3 gun boyunca mahsene ve ıcra daıresıne ve mahkemelere bakıldı dosya yok.O dosya ilamsız olarak başlanılmış bir dosyaydı.Şimdi elimizdeki ilamı o dosya uzerınden devam ettırmek ıstıyoruz.Böyle bir durumla karsı karsıyayız.Bu durumda tekrardan eski evrakları bulup fotokopısını dosyaya koyarak ilama dayalı haciz mi istemeliyim?Yoksa ilama dayalı yeni bir taikp mi yapmalaıyım?Hangisini tavsiye edersiniz.Yardımcı olacak meslektaşlarıma tesekkurlerimi sunuyorum..
Old 10-06-2007, 13:34   #2
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

İlam, sözkonusu icra takip dosyasına yapılan itirazın iptali/kaldırılmasıyla alakalı bir ilam mıdır?

Saygılarımla
Old 10-06-2007, 13:56   #3
köktaş

 
Varsayılan

Sayın Ergin, ilam itirazın iptali ile ilgili.Dava kazanıldı.Şimdi bu ilamı olduğu yerden devam ettirmek istiyoruz.
Old 10-06-2007, 14:14   #4
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan köktaş
Sayın Ergin, ilam itirazın iptali ile ilgili.Dava kazanıldı.Şimdi bu ilamı olduğu yerden devam ettirmek istiyoruz.

Yeni bir ilamlı takip yapma şansınız yok gibi...Çünkü elinizdeki ilamda muhtemelen "İtirazın iptaliyle takibin devamına; ..YTL İnkar tazminatına;... YTL Yargılama masrafına;...YTL Vekatelt ücretine..." şeklinde yazmaktadır. Dolayısıyla asıl alacak ve faizden söz edilmemektedir.(Genellikle böyledir, sizinki farklı mı bilemem.) Bu yüzden itiraz edilen dosyaya elinizdeki ilamı koyarak, takibe devam edeceksiniz.(Ama sizin mesajınızda sözünü ettiğiniz, ilamlı takip olmayacaktır).

Dosyayı bulamazlarsa, kaim dosya yapabilirsiniz. Benim de çok eskiden başımdan böyle bir durum geçmişti. İcra Müdürünü sıkıştırmıştık, elimizdeki belgelerle kaim dosya yaptık ve icra takibine devam ettik.

Not: Sorunuza gördüğünüz gibi ilk mesajımda yanıt veremedim. Bu mesajda da olasılıkları tahmin edip, cevp verebildim. Soruyu ayrıntılı sorsaydınız, bu sıkıntıyı yaşamazdık.

Saygılarımla
Old 10-06-2007, 14:20   #5
köktaş

 
Varsayılan

Sayın Ergin çok teşekkür ederim.Hukuki tecrübeniz sayesinde soruyu ayrıntılı anlatmama gerek kalmadan herşeyi aydınlattı zatenSaygılar
Old 27-04-2012, 14:05   #6
SEDAT BAYSAL

 
Varsayılan

konuya getirilen çözüm önerisi çok orjinal "İCRA MÜDÜRÜ'NÜ SIKIŞTIRARAK..." hukuk litaratürüne yeni bir çözüm şekli, ...gülsem mi ağlasam mı karar veremedim, bunun adı da mesleki tecrübe !
Old 27-04-2012, 14:18   #7
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan SEDAT BAYSAL
konuya getirilen çözüm önerisi çok orjinal "İCRA MÜDÜRÜ'NÜ SIKIŞTIRARAK..." hukuk litaratürüne yeni bir çözüm şekli, ...gülsem mi ağlasam mı karar veremedim, bunun adı da mesleki tecrübe !

Sayın Baysal,

"Orijinal icra müdürleri" olunca, çözümler de orijinal olabiliyor. Dosya icra müdürlüğünde kaybolmasına rağmen, haftalarca bulunmuyorsa alacaklı vekili ne yapmalıdır? Eldeki belgelerle kaim dosya yapılması istenilmiş, ancak şifahi olarak red edilmiştir. O halde yasal hakkını kulllanırsa, memuru savcılığa şikayet etmelidir. Biz bunun yerine "savcılığa şikayet etmek zorunda bırakılmamamızı, kaim dosya yapılmasını" istedik. Çünkü amacımız üzüm yemekti; bağcıyı dövmek değil. Talebimiz kabul edildi ve alacağımızı tahsil ettik.

Şu anda da bir dosyamız kayıp. Yardımcımızı gönderiyoruz, icra müdürü "bulamadık, 3 gün sonra gel" deyip duruyor. Meslektaşımız her adliyeye gidişinde soruyor. 1 aydan fazla zaman geçti, dosya hala yok. Ne yapmamız gerektiğine dair çözüm öneriniz var mı?
Old 27-04-2012, 15:49   #8
Avrasya

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Suat Ergin
Sayın Baysal,

"Orijinal icra müdürleri" olunca, çözümler de orijinal olabiliyor. Dosya icra müdürlüğünde kaybolmasına rağmen, haftalarca bulunmuyorsa alacaklı vekili ne yapmalıdır? Eldeki belgelerle kaim dosya yapılması istenilmiş, ancak şifahi olarak red edilmiştir. O halde yasal hakkını kulllanırsa, memuru savcılığa şikayet etmelidir. Biz bunun yerine "savcılığa şikayet etmek zorunda bırakılmamamızı, kaim dosya yapılmasını" istedik. Çünkü amacımız üzüm yemekti; bağcıyı dövmek değil. Talebimiz kabul edildi ve alacağımızı tahsil ettik.

Şu anda da bir dosyamız kayıp. Yardımcımızı gönderiyoruz, icra müdürü "bulamadık, 3 gün sonra gel" deyip duruyor. Meslektaşımız her adliyeye gidişinde soruyor. 1 aydan fazla zaman geçti, dosya hala yok. Ne yapmamız gerektiğine dair çözüm öneriniz var mı?


Sayın ERGİN,

Benim bir önerim var; Bence dosyayı aramak yerine icra müdürünün keyfinin kahyasını arayın. Bulursanız sonuca daha rahat ulaşırsınız.
Old 27-04-2012, 16:00   #9
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan SEDAT BAYSAL
konuya getirilen çözüm önerisi çok orjinal "İCRA MÜDÜRÜ'NÜ SIKIŞTIRARAK..." hukuk litaratürüne yeni bir çözüm şekli, ...gülsem mi ağlasam mı karar veremedim, bunun adı da mesleki tecrübe !

"Sıkıştırmayı" müdürlük nezdindeki dosyalardan görev tanımı gereği sorumlu olduğu tartışmasız olan icra müdürünün iş sahibince, hukuksal sınırlar içinde "tazyik edilmesi" olarak anlamak, yani hüznüzan içinde yorumlamak gerekir.

Eğer, bir dairede dosyalar kayıp ise, kayboluyor ise; iş sahiplerinin bu sebeple takibi ilerletici işlem yapmaları akim kalıyorsa bu sıkıştırmaya/tazyike/dosyamı bul baskısına maruz kalmaya mecbursunuzdur.
Old 27-04-2012, 16:46   #10
kezzy

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan SEDAT BAYSAL
konuya getirilen çözüm önerisi çok orjinal "İCRA MÜDÜRÜ'NÜ SIKIŞTIRARAK..." hukuk litaratürüne yeni bir çözüm şekli, ...gülsem mi ağlasam mı karar veremedim, bunun adı da mesleki tecrübe !

Aslında Sayın Güntay gerekli açıklama yapmış, yapılan açıklamaya katılmakla birlikte bir kaç ekleme yapmadan edemeyeceğim.

Çok çalışmak bazen ne acıdır ki kin, nefret, düşman kazandırmaktadır. Çalışan kişi yükümlendiği işleri yerine getirmekle sorumludur. Çalışmayı- işini sevmeyenler için, çalışan kişi her zaman şikayet konusu olur.
Sayın Ergin üstadımız gibi mesleğini layıkıyla yerine getiren meslektaşlarımız hiçbir zaman sevilmemiştir. Çünkü iş sahiplerini de çalışmaya zorlamışlardır.

O zaman ÇALIŞMAYA ve ZORLA DA OLSA ÇALIŞTIRMAYA DEVAM… İşte biz buna mesleki tecrübe diyoruz.
Old 11-05-2012, 09:50   #11
SEDAT BAYSAL

 
Varsayılan

"Bir dokun, bin ah işit" deyimi tam da burada yerini buldu. Değerli avukatlarımız icra müdürlerinden ziyadesi ile şikayetçi anladığım kadarı ile. Yazılanlara baktığımda haksız da sayılmazlar.(Sayın avrasyanın kahya aramasını bir kenara bırakıyorum.) Evet dediğim gibi avukatlar bu hususlarda haksız değiller. Ancak iğne-çuvaldız misali hırsızın hiç mi suçu yok. Fiziki ortamlar, personel sayısı, iş yoğunluğu vs.yasal olarak bunların hiç birisi tabiki mazeret olarak görülemez, ancak realite olduğunun kabulü de gerekir. Burada sayın Ergin'e bir noktada sonuna kadar katılıyorum. O da yerinde bulunamayan bir dosya olması halinde yasal olarak sorumlu olan icra dairesi çalışanlarının en azından dosyayı arama noktasında daha gayretli ve sorumlu davranmaları gerektiğidir. Ancak kimin girip çıktığı belli olmayan bir başka resmi kurum olduğunu da zannetmiyorum. Böylesi bir çalışma ortamında her zaman söylediğim bir sözü burada da yazmak isterim "Değil dosya dairenin yarısını götürseler fark edemeyiz" evet bizler İcra Müdürleri olarak olarak bu şartlar altında çalışmak zorundayız. Bir çoğumuz Hukuk mezunu değil, bir çoğumuz hukuku yeterince yorumlayarak uygulayamıyoruz bunlar doğru, ancak bunu yapabilecek kapasite ve bilgi birikime sahip olanların bunu uygulama imkanı varmıdır? Dosya veya evrak kayıp olmasın diyerek banko uyguluyoruz. Herkesten önce avukatlar şikayetçi oluyor, çünkü sadece dosya incelemek için bile o dosyayı hemen çıkartacak bir memur olmadığından uzun süre beklemek zorunda kalıyorlar. Bence bunların da gözönünde tutularak bazı şeylerin yazılması gerekir. Çok acımasız şekilde İcra Müdürlerinin yerden yere vurulması adaleti temsil eden avukatlara pek de yakışmıyor gibi
Düzce 3.İcra Müdürü
Old 11-05-2012, 10:05   #12
SEDAT BAYSAL

 
Varsayılan

Sayın Ergin'in çözüm önerisine ilişkin sorusuna gelince;
Bu baskı/tazyik adına ne denir ise, sorunun asıl çözüm mercii olan makamlara yapılarak personel sayısı, fiziki mekan sorunu gibi sorunların çözümlenmesi olabilir. Size somut ve çok basit bir çözüm önerisi (ancak öncelikle yukarıda yazdığım sorunların çözümü gerekir.) Düzce İcra Dairelerinde şahsi talebim dairesinde yaklaşık 6 aydır tüm tebligatlar uyap ortamında hazırlanmaktadır. Dolayısı ile kayıp olması halinde uyap ortamında akibet sorgulaması yapılabilmektedir. Ayrıca dönen tebligatlar, tüm cevabi yazılar taranmakta ve gerek fiziki dosyasına gerekse uyap ortamında kayıt altında tutulmaktadır. Uygulamanın ilk döneminde takip açıldığında dosya taranmakta, devam eden tüm işlemlere ait evraklar taranmakta idi, ancaaaak personel yetersizliği sebebi ile bundan vazgeçilerek sadece yapılan yazışmalara dönen evrakların taranması ile yetinilmek zorunda kaldık. Şimdi personelim olsa (fiziki ortamım müsait) takibin ilk açılışından itibaren tüm evraklar taransa ne olur? 1) Avukatın gelip icra dosyasını incelemesi, tebligat döndü mü? maaş haciz müzekkeremizin neticesi ne oldu vs.için daireye gelmesine gerek yok, avukat ta rahat, icra dairesi de rahat. 2) Dosyanın kaybolması imkansız. Fiziki dosya kayıp olsa dahi tüm evraklar tarandığı için hak kaybı, beklemek, dosyayı aramak gibi bir sorun kalmayacak. Buyurun size çözüm. Kezzy çalışmaya ve ZORLA ÇALIŞTIRMAYA DEVAM şeklinde bir vecize yazmış! Buyrun küçücük olan bu sorunu ilgilileri ZORLA ÇALIŞTIRARAK çözün, icra dairelerinin fiziki mekan, personel sorununu çözüp bir de tarayıcı oldun mu sorun kaldı mı? e-imza uygulaması çıktı, avukat arkadaşların bir kısmı hala "fax ile talep gönderdim, neden kabul etmiyorsunuz" diyor. Dediğim gibi iğne-çuvaldız misali...
Sayın Ergin, yazdıklarınızdan anladığım kadarı ile samimi ve iyi niyetli olduğunuzu düşünüyorum. Neticede tabiki sizde üzerinize düşen görevi yapmak zorundasınız. Bunun da bilincindeyim, ancak çözüm ortada, buyrun avukatlar olarak (Baroları kastediyorum) ilgililerin bu sorunu çözmesi için gereğin yapın ve beni de attığınız adımla hakkında bilgilendirirseniz sevinirim. Buyrun Kezzy çalışmaya ve çalıştırmaya devam edin LÜTFEN
Old 11-05-2012, 10:19   #13
Avrasya

 
Varsayılan

Sayın Sedat BAYSAL,

Öncelikle tartışmanın icra müdürlüğü çalışanlarının çalışma koşullarından değil ''İCRA MÜDÜRÜNÜ SIKIŞTIRARAK'' konusuna getirdiğiniz yorumdan çıktığını hatırlatmak isteriz.

Ayrıca biz avukatların bir nevi mesai arkadaşı olan icra müdür ve memurlarına gösterdiği anlayışın karşılığını gördüğümüzü maalesef söyleyemiyorum.

Hatta ne kadar anlayışlı olursak işlerimizin o kadar geciktiğini de özellikle belirteyim.

Bunun dışında icra müdürlerinde çokça gördüğümüz yasa ve normların açık olduğu konularda ''benim uygulamam böyle, git dava aç'' mantığı da varken müdürün keyfinin kahyası tabirim aslında çok da ağır değil. Ancak burada dikkat etmek gereken husus iş yapan, yapmaya niyetli olan memur ve müdürleri ayrı tutmaktır. İsim vereyim, mesela Bakırköy ( ) İcra Müdürlüğü'nde müdür yrd Necdet Bey vardı. Taleplerimin reddine yönelik verdiği kararlara rağmen iş yapma arzusu ve sonuca yönelik davranışlarından dolayı kendisine her zaman müteşekkir olmuşumdur.

Anlattıklarınızdan hareketle sizin de samimi ve iyi niyetli bir müdür olduğunuzu görüyorum. Anlaşmazlığa düştüğümüz husus ise iş yapmak istemeyen - geciktirme niyetinde olanlara karşı tavır hakkında. Maalesef bu niyetteki memurlar ancak sıkıştırma yöntemi ile iş yapıyorlar.

İyi çalışmalar dilerim.
Old 11-05-2012, 10:29   #14
SEDAT BAYSAL

 
Varsayılan

Sayın Avrasya, öncelikli son yazdıklarınıza (Bir icra Müdürü olarak ne yazıkki demek beni üzse de) katılıyorum. Daha önceki yazınızda bu ayrımı yapmamanız beni üzmüştü. Son yazınızda sorunu detaylandırdığınız için teşekkürler. İcra Müdürlerini sıkıştırma konusu gelince, hala aynı noktada olduğumu söylemem gerekiyor. Çünkü ortada bir sorun olduğunda hepimiz hemfikiriz, sadece çözüm noktasında ayrılıyoruz. Ben halen çözümün İcra Müdürü sıkıştırmak yada şikayet etmek olmadığını düşünüyorum. Hakim ve Savcı adayları mesleğe başlamadan önce uzun süre eğitim merkezinde eğitim almakta, adliyede staj yapmaktadır. Oysa bizler sınavı kazanıp masaya oturuyoruz ve usta-çırak ilişkisi içerisinde yanımızda oturandan mesleği öğrenip uyguluyoruz, şanslı olan yazınızda bahsettiğiniz Necdet beyin yanına düşüyor, şansız olan da benim uygulamam böyle diye öğreniyor. Maalesef böyle geldi, böyle gidiyor.
Old 11-05-2012, 11:50   #15
üye7160

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan SEDAT BAYSAL
Sayın Avrasya, öncelikli son yazdıklarınıza (Bir icra Müdürü olarak ne yazıkki demek beni üzse de) katılıyorum. Daha önceki yazınızda bu ayrımı yapmamanız beni üzmüştü. Son yazınızda sorunu detaylandırdığınız için teşekkürler. İcra Müdürlerini sıkıştırma konusu gelince, hala aynı noktada olduğumu söylemem gerekiyor. Çünkü ortada bir sorun olduğunda hepimiz hemfikiriz, sadece çözüm noktasında ayrılıyoruz. Ben halen çözümün İcra Müdürü sıkıştırmak yada şikayet etmek olmadığını düşünüyorum. Hakim ve Savcı adayları mesleğe başlamadan önce uzun süre eğitim merkezinde eğitim almakta, adliyede staj yapmaktadır. Oysa bizler sınavı kazanıp masaya oturuyoruz ve usta-çırak ilişkisi içerisinde yanımızda oturandan mesleği öğrenip uyguluyoruz, şanslı olan yazınızda bahsettiğiniz Necdet beyin yanına düşüyor, şansız olan da benim uygulamam böyle diye öğreniyor. Maalesef böyle geldi, böyle gidiyor.

Sayın BAYSAL ,

İcra müdürlerinin staj eğitimine tabi tutulmaksızın usta çırak ilişkisi ile işi öğrendiği hususuna katılıyorum.
Ancak ;
Siz ve sizler de müdür olarak böyle gidiyor bende şanssızlardanım demek yerine,görevinizin öğrendiklerinizden ibaret olmadığını,hukuki çalışmaları,mevzuatları daha yakın takip etmek,bildikleriniz ile red kararları vermek yerine bir kez daha sormak araştırmak yoluna gitmelisiniz.Tabiki işler uygulamaya gelince gerek personel yetersizliği gerekse de iş yoğunluğu sebebi ile bunların uygulanması da zor.Müdürün başını kaşıyacak vakti yokken nasıl araştırsın konusunda da haklısınız.Ama hukukçular olarak birlikte hareket ile çözüm yollarını tartışmayı tercih etmedik birbirimiz ile tartışmaya girdik..hep birlikte daha sağlıklı çözümler üretilebileceğini,müdürlerimiz ve icra personelinin daha fazla öğrenmeye ve araştırmaya çaba göstereceğini umut ederek,tartışmaya son noktayı koyayım..
saygılarımla...
Old 11-05-2012, 12:11   #16
hciyiltepe

 
Varsayılan ?

Değerli avukat meslektaşlarımdan serzenişlerini Sedat Bey üzerinden yapmamalarını istiyorum... Zira 11 yılı aşkın bir süredir icra hukuku alanında çalışan bir avukat olarak icra dairelerinde ki sıkıntıları en iyi bilenlerden birisiyim.

Özetle şu söylenebilir:
İcra dairelerinde işini iyi yapan araştıran müdür arkadaşlarımızla zaten hiçbir sorun yaşanmamaktadır. (konu bağlamında dosya kaybolması bu dairelerde sorun olmaz. mutlaka bir çözüm bulunur)
Bu şekilde çalışan müdür arkadaşların dairelerinde sorun çıktığını da hiç görmedim.

sıkıntı işini bilmeyip, ben bilirim havasında olan müdürlerden çıkmaktadır.

Ancak şu da unutulmamalıdır ki aynı tavır ve nezaketsizlik bazı avukat arkadaşlarda da bulunmaktadır. bilmediği bir icra hukuku konusunda gereksiz yere direten, usulsüz talep te bulunan meslektaşlarda vardır.

Yani sorun insanın çalışma ahlakı, makam/statü ve unvanını kaldırıp kaldıramadığı ile ilgilidir.

Sedat Bey gibi işini seven, araştıran, çözüm üreten arkadaşlara ise elbette ki teşekkür etmek gerekir.

İzmirde olmama rağmen Düzceye gelirsem Sedat Beyi ziyaret edip tanımakta ister, selamlarımı gönderirim.
Old 14-05-2012, 07:35   #17
SEDAT BAYSAL

 
Varsayılan

tartışmanın özü ve sonu budur. Teşekkürler ve yolu düşen herkesi bir acı kahvemi içmeye beklerim. Saygılarımla...
Old 15-05-2012, 16:56   #18
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan SEDAT BAYSAL
Sayın Ergin, yazdıklarınızdan anladığım kadarı ile samimi ve iyi niyetli olduğunuzu düşünüyorum. Neticede tabiki sizde üzerinize düşen görevi yapmak zorundasınız. Bunun da bilincindeyim, ancak çözüm ortada, buyrun avukatlar olarak (Baroları kastediyorum) ilgililerin bu sorunu çözmesi için gereğin yapın ve beni de attığınız adımla hakkında bilgilendirirseniz sevinirim. Buyrun Kezzy çalışmaya ve çalıştırmaya devam edin LÜTFEN

Evet iyi niyetli ve samimiyim. O yüzden, ilk mesjınızdaki üslubunuzu hak etmediğimi belirteyim. Çünkü icra müdürleri o üslubu kullandıkları müddetçe hiçbir soruna çözüm bulunamaz. Ben meslek hayatım boyunca hiçbir icra müdüründen yasal olmayan bir talebime evet demesini istemedim. THS'de olabildiğince objektif yorumlar yapmaya çalışıyorum. Belki de avukatları bu sitede en çok eleştiren benim. O yüzden birçok tartışma yaşadım. O yüzden birçok meslektaşım beni sevmez. Çünkü "muvazzaf dayanışmasının" avukatlık mesleğinde yeri yoktur. Yine hakim ve savcıları da eleştirdiğim için de sevilmem. İcra memur/müdürlerini de eleştiririm. Onlar da pek sevmez. Ama tüm saydığım meslek gruplarını övdüğüm yazılarım da vardır. İşte bunlar nedense, okunmaz.

Başka bir forumda da yazdınız. İcra müdürleri şikayet edilmekten korkarlar ve karar vermekte zorlanırlar. İcra müdürlerini kim şikayet eder? Yaptığı muamelenin taraflarından birisi değil mi? Pekiyi neden icra müdürleri sadece serbest çalışan avukatların aleyhine karar verirler?

Dün yaşadığım örneği anlatayım. Bir kamu bankasına hacze gitmek istedik. Sözlü olarak "Devlet malının haczedilemeyecği" uyarısıyla karşılaştık. Oturduk dersimize çalıştık. Bankanın kuruluş yasasını çıkardık. Orada der ki, " bu bankalar A.Ş. statüsündedir.". O bölümü çizdik. Ne kuruluş yasasında ne de bankacılık kanununda bankaların menkul ve gayrımenkullerinin hazcedilemeyeceğine dair bir hüküm yoktur. Bir HGK kararı sunduk. Orada der ki kamu tüzel kişisinin kendi kanununda benzer hüküm yoksa, malları haczedilebilir. Müdüre Hanıma dedk ki " Velev ki, haczedilemezlik kuralı olsun. Ama sizin benim haciz talebimi red etme yetkiniz yok". Savımızı destekleyen 5-6 tane Yargıtay kararı sunduk. Bize şifahen "Avukat Bey, ben dilekçenizi okuyayım. Gerekirse, merciye şikayet edersiniz. Çünkü bizi savcılığa şikayet ediyorlar." Ben de " Dilekçemi ve eklerini okuyun ve lütfen cesur karar verin "dedim. Aslında ihsas-ı reyde bulunmuştu.

Bugün arakadaşımız gitti, red kararı verildiğini öğrendi. Müdüre Hanımın korkusu banka avukatının onu savcılığa şikayet etmesi idi. Aynı mekanizmayı ben kullanamam mı? Pekiyi benim talebimi kabul etseydi, ne olacaktı? Borçlu vekili, haczedilemezlik şikayetinde bulunacaktı. Hukuki veya cezai sorumluluk var mı?

Bunun personel yetersizliği ve altyapı ile alakası var mı?
Old 15-05-2012, 18:00   #19
Özgür Kınay

 
Varsayılan

İcra Müdür ve Müdür yardımcıları içerisinde hukuk fakültesi mezunlarının sayısının artmasını diliyorum. Zira İstanbul'da hukuk fakültesi mezunu olan ve olmayan müdürler arasında çok ciddi bir fark görüyorum.
Tabi işini iyi yapan tüm müdürlere teşekkür etmemiz lazım. Ne mezunu olursa olsun... Ben sadece daha genel bir yaklaşım önerdim, hepsi bu.
Old 18-05-2012, 07:54   #20
SEDAT BAYSAL

 
Varsayılan

Bugün arakadaşımız gitti, red kararı verildiğini öğrendi. Müdüre Hanımın korkusu banka avukatının onu savcılığa şikayet etmesi idi. Aynı mekanizmayı ben kullanamam mı? Pekiyi benim talebimi kabul etseydi, ne olacaktı? Borçlu vekili, haczedilemezlik şikayetinde bulunacaktı. Hukuki veya cezai sorumluluk var mı?
Sayın Ergin; sizi gayet iyi anlıyorum. Sorunuza cevap olur mu bilemiyorum ancak; Hastanelerin döner sermaye gelirlerinin haczi hususunda HGK verilmiş bir kararda; Döner sermaya gelirinin kamu malı olduğu, kamu mallarının haczedilemeyeceği, devletin basiretli tüccar gibi davranarak borcunu ödeyeceği ve haciz işlemi gerçekleştiren memurun GÖREVİ İHMAL suçunu işlemiş olacağı belirtilmiştir. Sizin örnek olarak vermiş olduğunuz olaydaki sıkıntınızı gerçekten anlıyorum, ancak red kararı veren meslektaşımın sıkıntısını da. Ne yazıkki bu tür olaylarda icra müdürlerinin karar verme kriteri hangi taraf şikayet eder ise daha az zarar görürüm, daha az sorumlu olurum düşüncesi. acı ama gerçek. Eğer biz icra müdürleri (bir hakim veya savcı olmadığımızın farkındayım) yasa uygulayıcısı ve karar makamı isek, hukuki sorumluluğumuzun en az bir hakim kadar daraltılması gerekmektedir. Aksi takdirde tüm icra müdürleri hukuk fakültesi mezunu olsa da mevcut durumun fazla değişeceğini düşünmüyorum. (Burada Adalet Y.O. ve Hukuk Fakültesi mezunlarının icra müdürü olmasının icra dairelerindeki iş kalitesini arttırdığına kesinlikle katıldığımı da belirteyim.) Çünkü arka arkaya yaşanan sıkıntılar bizleri bu noktaya sürüklemektedir. Saygılarımla
Old 18-05-2012, 10:34   #21
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan SEDAT BAYSAL
Bugün arakadaşımız gitti, red kararı verildiğini öğrendi. Müdüre Hanımın korkusu banka avukatının onu savcılığa şikayet etmesi idi. Aynı mekanizmayı ben kullanamam mı? Pekiyi benim talebimi kabul etseydi, ne olacaktı? Borçlu vekili, haczedilemezlik şikayetinde bulunacaktı. Hukuki veya cezai sorumluluk var mı?
Sayın Ergin; sizi gayet iyi anlıyorum. Sorunuza cevap olur mu bilemiyorum ancak; Hastanelerin döner sermaye gelirlerinin haczi hususunda HGK verilmiş bir kararda; Döner sermaya gelirinin kamu malı olduğu, kamu mallarının haczedilemeyeceği, devletin basiretli tüccar gibi davranarak borcunu ödeyeceği ve haciz işlemi gerçekleştiren memurun GÖREVİ İHMAL suçunu işlemiş olacağı belirtilmiştir.

HGK kararını buraya alıntılarsanız üzerine tartışırız. Ancak HGK kararında ceza hukuku kapsamına giren "görevi ihmal suçundan" söz edilmesi hayli ilginç.

Alıntı:
Ne yazıkki bu tür olaylarda icra müdürlerinin karar verme kriteri hangi taraf şikayet eder ise daha az zarar görürüm, daha az sorumlu olurum düşüncesi. acı ama gerçek

Bu düşüncenize tamamiyle katılıyorum. O halde benim adımı zikrederek yazdığınız ilk mesajdaki "sıkıştırma" ifadesi ile neyi kastettiğimi de net bir şekilde anlamış oldunuz, sanırım. Çünkü bugüne kadar şikayet yolunu tercih etseydim, sanırım yüzlerce kez müdür/memur şikayet etmek zorunda kalacaktım.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
İcra dosyasının aslının Yargıtay' a gönderilmesi Av. Gediz Eranıl Meslektaşların Soruları 6 16-12-2014 16:01
ilamsız takibe itirazdan sonra alacak davası açılması mümkün mü?? av.murat kalkan Meslektaşların Soruları 15 27-09-2007 14:10
İcra Takibine İtirazın Yanlışlıkla yetkisiz merciye gönderilmesi İc.Md.Volkan Savaş Meslektaşların Soruları 10 03-04-2007 17:04
Kaybolan İcra Dosyasının İhyası (Yenilenmesi) mulin Hukuk Soruları Arşivi 13 14-11-2006 18:52
Kaybolan İcra Dosyasının Yenilenme Prosedürü zafert Hukuk Soruları Arşivi 2 27-02-2002 16:59


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04604793 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.