Gayrimenkul satışı

Sayın meslektaşlar, bir izaleyi şüyu davası sonucunda satışa karar verildi.Tarafımızdan kıymet takdirine itiraz edildi.Bu kararda sadece paydaşlara payları oranında x bedelin ödenmesi hükmü yer alıyor.Bunun üzerine satış dosyası şu an satış memurunda ve satış ilanı hazırlanıyor.Ancak bir sorun var.Biz yargılama safhasında satılacak taşınmazın özel durumu ile ilgili özelliklerini gösteren deliller sunmuştuk.(ruhsat vs)Bu özel durum müvekkilin x senesine kadar taşınmazdaki intifa hakkı ile ilgili.Hakim bu durumdan kararda hiç bahsetmemiş.İzaleyi şüyu davası onandı kesinleşti ,kıymet takdirine itiraz davası ise kesin yani temyize açık değil.Benim bu özel durumu mutlaka satış ilanına yazdırmam gerekiyor ki alacak olan 3.kişiler nasıl bir yer aldıklarını bilsin.Hakimle görüştüm dilekçe verdim.Hakim bana"iş benden çıktı,satış memuru ister yazsın ister yazmasın "dedi.Satış memuru ise "ben yazamam çünkü mahkeme kararının hüküm kısmında bu durumdan bahsedilmemiş" demekte.bu durumda ne yapmamı tavsiye edersiniz?Elim kolum bağlandı.sonuçta olmayan birşeyin yazılmasını istemiyoruz.Kaldı ki bu özel durum o taşınmazın esaslı özelliklerinden biri.Bunun satış ilanına yazılması kadar doğal bir husus olamaz diye düşünüyorum..

Ortaklığın giderilmesi davası, bir malın taksim ya da satış suretiyle mi ortaklığının giderileceği üzerinedir. Taksimi ya da satışına karar vermekten ibaret bir hüküm kurulmaktadır.
Bu hükme göre, satış memurluğu malın kıymetini, somut bütün durumlarını gözeterek, özelliklerini satış şartnamesinde göstererek satışa çıkarmalıdır.
Aksi halde, alıcı, yanıltılmış olacağından, ihalenin feshini isteyebilir ve satış iptal edilebilir. Çünkü satın almış olduğu mal, ayıplı bir mal niteliğinde olacaktır.
Satış memuru, tapuda kayıtlı bir intifa hakkını kendiliğinden fekkedemez. Bunun fekki için kıymet durumuna göre genel mahkemede dava açmak gerekir. Böyle bir dava açılmamış ise, taşınmazın satışı aşamasında, tapuda yazılı olan haklarıyla birlikte satın alınmış sayılır ki, intifa hakkı sahibinin haklarına halel gelmemesi gerekir.
Örneğin malın üzerinde ipotek ya da rehin bulunmuş olsaydı, satış memuru bunu gözetecek, ipotek ya da rehin alacaklısının alacak beyanı karşısında, ona karşı iptal davası ikame olunmadığı sürece, dikkate alınacak ve ipotek ya da rehin miktarı, alacaklısına ayrıca satıştan elde edilen paradan öncelikle ödenecekti.
Somut durumda ise intifa hakkı sahibinin haklarının korunması, gözetilmesi ve halel gelmeyecek şekilde satışın yapılması gerekir. Alıcının da bunu bilme, buna göre yeri satın alma hakkı olmalıdır.
Her iki halde de, hakkı zail olan tarafın, ihalenin feshi davası açmakta hukuki yararı olacağı kanaatindeyim.
Diğer yandan satış memurunun, taşınmazın özelliklerini tam olarak satış şartnamesinde göstermemesi görevin ihmali niteliğinde bir tutum olarak da değerlendirilebilir. Bunun da kendisine hatırlatılmasında yarar bulunmaktadır.

Sayın Duygulu cevsbınıza teşekkür ederim.Hakime gidiyorum "iş benden çıktı diyor".Satış memuruna gidiyorum"tapu kaydında bu hakla ilgili şerh yok yazamam satış ilanına "diyor.Satış memuruna "jeotermal alanın imtiyaz hakkının tapuya şerh edilmediğini,o hakkın maden sicilinde şerh edilebildiğini,bu yerin önemli bir özelliği olduğunu,eğer bu yazılmazsa ihalenin feshi davası ile memurun işlemini şikayet yoluna gideceğimizi söylememe rağmen ikna olmadı.Sizce nasıl ikna etmem gerekir?Şayet işin başında ikna edebilir yazdırabilirsem boşuna o kadar teminat yatırıp ihalenin feshi davası açmak zorunda kalmayacğız..

Çok "duygusal" haller var gibi görünüyor.
Çok çeşitli ikna yöntemleri var.
Ama biz avukatların yapabileceği ikna yöntemleri, hukuki olmalıdır. Çünkü Maden Sicili de resmi olarak tutulan bir sicil ise, bunun da dikkate alınması gerekir. Siz bu taleplerinizi satış memurluğuna yazılı olarak yapınız ve yerine getirilmemesi halinde, yani satış şartnamesinde yer ettirmemesi halinde, C. Savcılığına başvuru yaparak, ihalenin feshi için de uygun zemini hazırlamış olursunuz, diye düşünüyorum.