Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

tutukluluk ve infazın çakışması

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 24-11-2011, 23:38   #1
Law06

 
Varsayılan tutukluluk ve infazın çakışması

Müvekkilin infazının başlamasına bir hafta varken karıştığı bir olay sonucu tutuklandı. Tahliye olduktan sonra mı cezasının infazına başlanacak yoksa infaz tarihinden itibaren cezasının infazına mı başlanacak? İnfaz kanununda bulamadım. Varsa mevzuattaki yeri ile ilgili yardımlarınızı bekliyorum. Saygılarımla
Old 27-11-2011, 21:14   #2
O.Özcan

 
Varsayılan

Müvekkiliniz hakkkında verilen tutuklama kararı, hakkında verilen mahkumiyet kararının infazına başlanmasıyla birlikte işlem görmeyecektir. Diğer bir deyişle müvekkiliniz cezaevinde artık hükümlü konumunda bulunacağından, kesinleşen mahkumiyet kararının infazını tamamlamadan, tutuklu olduğu dosyadan tahliye olsa bile pratikte müvekkilinize bir faydası olmayacaktır.

Ancak,

Müvekkilinizin hakkında kesinleşen mahkumiyet kararının infazına başlamadan önce, cezaevinde tutuklu olarak geçirdiği sürenin, kesinleşen hürriyeti bağlayıcı cezadan mahsubu mümkündür.
Old 28-11-2011, 00:47   #3
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Law06
Müvekkilin infazının başlamasına bir hafta varken karıştığı bir olay sonucu tutuklandı. Tahliye olduktan sonra mı cezasının infazına başlanacak yoksa infaz tarihinden itibaren cezasının infazına mı başlanacak? İnfaz kanununda bulamadım. Varsa mevzuattaki yeri ile ilgili yardımlarınızı bekliyorum. Saygılarımla

Sayın Law06,

Müvekkilinizin tutukluluğuna ilişkin yargılama ile önceki kesinleşmiş cezasının infazı ayrı ayrı yürüyecek ceza süreç ve işlemleridir.

Öte yandan, hükmün kesinleşmesinden önce vuku bulmuş (TCK.m.63) bir tutukluluk olmadığına göre, tutukluluğun cezadan mahsubu da söz konusu edilemeyecektir.

Saygılar.
Old 28-11-2011, 01:24   #4
O.Özcan

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Ömer Güntay
Sayın Law06,

Müvekkilinizin tutukluluğuna ilişkin yargılama ile önceki kesinleşmiş cezasının infazı ayrı ayrı yürüyecek ceza süreç ve işlemleridir.

Öte yandan, hükmün kesinleşmesinden önce vuku bulmuş (TCK.m.63) bir tutukluluk olmadığına göre, tutukluluğun cezadan mahsubu da söz konusu edilemeyecektir.

Saygılar.

Sayın Av. Ömer GÜNTAY,


Tutuklulukta geçen sürenin hürriyeti bağlayıcı cezadan mahsubuna ilişkin görüşünüze katılmıyorum.


Elbette ki mahsubun söz konusu olabilmesi için kesinleşmiş bir mahkumiyet kararının bulunması gerekmektedir.


Yukarıda ki olaya bakıldığında ise, meslektaşımızın müvekkilinin önceden almış olduğu bir mahkumiyet kararının infazına başlamasına iki hafta kala başka bir soruşturma ya da kovuşturma kapsamında tutuklandığı anlaşılmaktadır. Diğer bir deyişle önceki mahkumiyet kararına konu işlediği suçun tarihi, tutuklandığı suçun tarihinden evveldir.

Yargıtay'ın yeni kararlarında, mahsup kararının verilmesi için aradığı yeni koşullar dikkate alındığında, meslektaşımızın müvekkili açısından mahsup koşullarının oluştuğu düşüncesindeyim.


Benzer bir Yargıtay kararını cevabımda takdirinize sunuyorum. Saygılarımla.

[FONT='Arial','sans-serif']T.C.[/font]
[FONT='Arial','sans-serif']YARGITAY[/font]
[FONT='Arial','sans-serif']4. CEZA DAİRESİ[/font]
[FONT='Arial','sans-serif']E. 2010/4051[/font]
[FONT='Arial','sans-serif']K. 2010/10765[/font]
[FONT='Arial','sans-serif']T. 26.5.2010[/font]
[FONT='Arial','sans-serif']• FİRAR SUÇU ( Tutukluluk Süresinin Başka Suça İlişkin Mahkûmiyetten Mahsubu İçin Mahkûmiyete Ait Suç Tutuklu Kalınan Suçtan Verilen Hüküm Kesinleşmeden Önce İşlenmiş Olması Gerektiği )[/font]
[FONT='Arial','sans-serif']• TUTUKLULUK SÜRESİ ( Başka Suça İlişkin Mahkûmiyetten Mahsubu İçin Mahkûmiyete Ait Suç Tutuklu Kalınan Suçtan Verilen Hüküm Kesinleşmeden Önce İşlenmiş Olması Gerektiği )[/font]
[FONT='Arial','sans-serif']• MAHSUBA KONU MAHKUMİYETE AİT SUÇ ( Tutuklu Kalınan Suçtan Verilen Hükmün Kesinleşmesinden Önce İşlenmesi Olduğu - Bunun da Temel Nedeni Sanığın Daha Önceden Tutuklu Kaldığı Süreye Güvenerek Yeniden Bir Suç İşlemesine Engel Olmak Olduğu )[/font]
[FONT='Arial','sans-serif']5237/m.63[/font]
[FONT='Arial','sans-serif']ÖZET : Hüküm kesinleşmeden önce gerçekleşen ve şahsi hürriyeti sınırlama sonucunu doğuran bütün haller nedeniyle geçirilmiş süreler, hükmolunan hapis cezasından indirilir. Adli para cezasına hükmedilmesi halinde, bir gün yüz Türk Lirası sayılmak üzere, bu cezadan indirim yapılır. Tutukluluk süresinin başka suça ilişkin mahkûmiyetten mahsubu için mahkûmiyete ait suç tutuklu kalınan suçtan verilen hüküm kesinleşmeden önce işlenmiş olmalıdır. Burada önemli olan, mahsuba konu mahkûmiyete ait suçun, tutuklu kalınan suçtan verilen hükmün kesinleşmesinden önce işlenmesidir. Bunun da temel nedeni, sanığın daha önceden tutuklu kaldığı süreye güvenerek yeniden bir suç işlemesine engel olmaktır. [/font]
[FONT='Arial','sans-serif']DAVA : Firar suçundan sanık Mustafa'nın 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 298/2, 81/1- son maddeleri gereğince 1 yıl 1 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Şarkikaraağaç Asliye Ceza Mahkemesi'nin 16/12/2003 tarihli ve 2002/92 Esas, 2003/138 sayılı ilâmının infazı sırasında, adı geçenin Yalvaç Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2008/104 Esas sayılı dosyasında hâlen devam eden yargılama nedeni ile 31/08/2008 ve 24/12/2008 tarihleri arasında tutuklu kaldığı. sürenin, infaz edilmekte olan 1 yıl 1 gün hapis cezasından, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 63. maddesi gereğince mahsubuna ilişkin Şarkikaraağaç Asliye Ceza Mahkemesi'nin 05/10/2009 tarihli ve 2009/32 Değişik İş sayılı kararma karşı yapılan itirazın kabulü ile anılan kararın kaldırılmasına dair Yalvaç Ağır Ceza Mahkemesi'nin 12/10/2009 tarihli ve 2009/328 Değişik İş sayılı kararının Adalet Bakanlığı'nca 17.11.2009 gün ve 2009/65191 sayılı yazısı ile yasa yararına bozulmasının istenmesi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 08.12.2009 gün ve 2009/272100 sayılı tebliğnamesiyle dava dosyası daireye gönderilmekle incelendi: [/font]
[FONT='Arial','sans-serif']Tebliğnamede "Dosya kapsamına göre, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 31/01/2006 tarihli ve 2006/1-14-7 sayılı ilâmında da belirtildiği üzere, tutuklu kalınan sürenin mahkûmiyetten mahsup edilebilmesi için, mahsuba konu mahkumiyete ait suçun, tutuklu kalınan suçtan verilen hükmün kesinleşmesinden önce işlenmesinin yeterli olduğu gözetilmeden itirazın reddi yerine yazılı şekilde kabulüne karar verilmesinde isabet görülmemiştir" denilmektedir. [/font]
[FONT='Arial','sans-serif']Gereği görüşüldü: [/font]
[FONT='Arial','sans-serif']KARAR : 5237 sayılı T.C.Y.'nın 63/1 maddesinde, "Hüküm kesinleşmeden önce gerçekleşen ve şahsi hürriyeti sınırlama sonucunu doğuran bütün haller nedeniyle geçirilmiş süreler, hükmolunan hapis cezasından indirilir. Adli para cezasına hükmedilme- si durumunda, bir gün yüz Türk Lirası sayılmak üzere, bu cezadan indirim yapılır." hükümleri yer almaktadır. [/font]
[FONT='Arial','sans-serif']Y.C.G.K. 31.01.2006 tarih ve 2006/4-7 sayılı kararında yer alan "...1 Haziran 2005 tarihinde yürürlükten kaldırılmış bulunan 765 Sayılı Yasanın 40 ve yine aynı tarihte yürürlüğe girmiş bulunan 5237 Sayılı Yasanın 63. madde hükümlerinin benzer düzenlemeleri içermesi nedeniyle, halen mahsup konusunda geçerliliğini koruyan 06.03.1940 gün ve 5-68 sayılı Yargıtay içtihadı Birleştirme Kararı, bu karardaki ilkeler doğrultusunda gelişen yargı kararları ve öğretideki görüşler birlikte değerlendirildiğinde, mahsuba karar verilmesi için, tutuklu kalınan suçtan dolayı verilen kararın kesinleşme tarihinden önce bir başka suç veya suçların işlenmiş olması, tutuklamaya neden olan suçta tutuklu kalınan sürenin ikinci suç nedeniyle verilen cezadan fazla olması veya ikinci suçun beraetle sonuçlanması gerekmektedir. Burada önemli olan husus, mahsuba konu mahkûmiyete ait suçun, tutuklu kalınan suçtan verilen hükmün kesinleşmesinden önce işlenmesi olup bunun da temel nedeni, sanığın daha önceden tutuklu kaldığı süreye güvenerek, yeniden bir suç işlemesine engel olmak düşüncesidir..." biçimindeki açıklamalar ışığında tutukluluk veya diğer şahsi hürriyeti sınırlama sonucunu doğuran haller nedeniyle özgürlükten yoksun kalınan sürenin, mahsubuna karar verilirken dikkate alınması gereken hususları, şöyle sıralayabiliriz: [/font]
[FONT='Arial','sans-serif']1 )Tutukluluk veya diğer şahsi hürriyeti sınırlayan hallerin, mahsup yapılacak mahkûmiyete konu suça ilişkin olması zorunlu değildir. [/font]
[FONT='Arial','sans-serif']2 )Mahsuba konu mahkumiyete ait suç, tutuklu kalınan suçtan verilen hükmün kesinleşmesinden önce işlenmelidir. [/font]
[FONT='Arial','sans-serif']3 )Tutukluluk kararı verilen suça ilişkin kamu davasının, mahkumiyet veya be- raatle sonuçlanması mahsup kararı açısından önem taşımamaktadır. [/font]
[FONT='Arial','sans-serif']İncelenen somut olayda, hükümlünün, 10.06.2002 tarihinde işlediği cezaevinden kaçma suçundan kesinleşmiş mahkumiyet hükmündeki 1 yıl 1 gün hapis cezasının infazı sırasında Yalvaç Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2008/104 Esas sayılı dosyasında tutuklu kaldığı sürenin mahsubuna karar verilmesi talebinde bulunduğu, Şarkikaraağaç Asliye Ceza Mahkemesi'nin, Yalvaç Ağır Ceza Mahkemesi'yle yaptığı yazışma sonucu hükümlünün, 30.08.2008 tarihinde işlediği iddia olunan cinsel saldırı ve hürriyetten yoksun bırakma suçlarından 31.08.2008 - 24.12.2008 tarihleri arasında tutuklu kaldığı anlaşılmaktadır. Şarkikaraağaç Asliye Ceza Mahkemesi'nin, firar suçunun 10.06.2002 tarihinde işlendiği ve ağır ceza mahkemesindeki yargılamanın devam ettiği gerekçesiyle ağır ceza mahkemesinde yargılaması süren cinsel saldırı ve hürriyetten yoksun bırakma suçlarına ilişkin tutukluluk süresinin, firar suçundan verilen cezadan 5237 sayılı T.C.Y.'nın 63. maddesi uyarınca mahsubuna karar verdiği görülmektedir. Asliye ceza mahkemesinin infaza ilişkin 05.10.2009 tarihli bu kararına karşı Cumhuriyet Savcısının yasal süresindeki itirazını inceleyen merci Yalvaç Ağır Ceza Mahkemesi, mahsubu talep edilen tutukluluk süresine konu suçun, infazı yapılmakta olan cezanın kesinleşmesinden sonra işlendiği ve 5237 sayılı T.C.Y.'nın 63. maddesindeki koşulların somut olayda gerçekleşmediği gerekçesiyle itirazın kabulüne ve Şarkikaraağaç Asliye Ceza Mahkemesi'nin mahsup kararının kaldırılmasına karar vermiştir. Merci kararının gerekçesi hukuken isabetli değildir. Ağır ceza mahkemesinin kabulünün tersine mahsuba konu mahkumiyete ait suçun, tutuklu kalınan suçtan verilen hükmün kesinleşmesinden önce işlenmesi yeterlidir. İncelenen somut olayda tutuklu kalınan suçtan dolayı yapılan yargılama sürmekte olup henüz bir karar verilmemiştir. Cezaevinden kaçma suçu tutuklu kalınan cinsel saldırı ve hürriyetten yoksun bırakma suçlarına ilişkin davada henüz bir karar verilmeden önce işlenmiştir. 5237 sayılı T.C.Y.'nın 63. maddesindeki koşulun gerçekleştiği açıktır. Yalvaç Ağır Ceza Mahkemesi'nin itirazın kabulüne ilişkin kararı hukuka aykırıdır. [/font]
[FONT='Arial','sans-serif']SONUÇ : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın düzenlediği tebliğnamedeki düşünce, yukarıda belirtilen nedenlerle yerinde görüldüğünden, cezaevinden kaçma suçundan hükümlü Mustafa hakkında Yalvaç Ağır Ceza Mahkemesi'nce itiraz üzerine kesin nitelikte verilen 12.10.2009 gün ve 2009/328 D. İş sayılı kararın, C.Y.Y.'nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı yasa maddesinin 4-a fıkrası gereğince sonraki işlemlerin itiraz mercii tarafından yerinde tamamlanmasına, 26.05.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. [/font]
Old 14-03-2020, 18:31   #5
Av. Rumeysa Korkmaz

 
Varsayılan

Merhabalar, Konunun üzerinden epeyce bir vakit geçmiş ancak ben de benzer bir durumdayım.

Müvekkilim 2 yılı aşkın bir süredir tutuklu ve tutuklu olduğu suçtan 10 yılın üzerinde ceza aldı, söz konusu suça ilişkin verilen ceza temyiz aşamasında, kesinleşmedi. Aynı dosyada başka bir suçtan ise 1 yıl 8 ay ceza aldı ve kesinleşti.

Şimdi,

1- müvekkilin yatmış olduğu 2 yılı bu suç yönünden mahsup ettirsek 10 yıllık suça etkisi ne olur? (1 yıl 8 ayın yatarını her iki suça da işletebilir miyiz yoksa yalnızca geriye kalan 4 aylık süre mi 10 yıldan düşer?)

2- müvekkilin hükümlü koğuşuna geçirmeden tutuklu koğuşunda kalmasını sağlayacak bir yol var mı (hükümlü koğuşlarında yaşanan sıkıntılar nedeniyle müvekkil tutuklu koğuşunda kalma istiyor)

3- şu aşamada herhangi bir mahsup yapılmazsa en son cezalar kesinleştiğinde 1 yıl 8 ay için hükümlüde yatılan süre her iki suça da işletilebilir mi?

sorularımı biraz karışık sormuş olabilirim, ancak bu konuda görüş, yorum ve fikirlerinize çok ihtiyacım var.

Teşekkürler.
Old 16-03-2020, 11:57   #6
av.murat kılıç

 
Varsayılan

Merhaba

1- TCK 63.maddeye göre mahsup yapılması gerekmektedir. 1 yıl 8 ayın yatarı ne kadarsa o kadar gün mahsup yapılır. Mahsup yapıldıktan sonra geriye kalan süre 10 yıllık cezadan mahsup edilecektir. Görünüşe göre 2 yıllık yatar hem 1 yıl 8 aylık suçu infaz edecak kalan günler ise kesinleşmesi halinde 10 yıllık suçun cezasından mahsup edilecektir.

2-Cezaevi yönetimine dilekçe ile mahsubun kağıt üzerine yapılmasını müvekkilin yerinin değiştirilmemesini talep edebileceğinizi düşünüyorum. Cezaevinde sanığın/hükümlünün nerede kalacağına CTE müdürlüğü karar vermektedir.

3-Bu aşamada mahsup yapılması zaruridir, çünkü 1 yıl 8 aylık ceza beyanlarınıza göre kesinleşmiştir.

Yargıtay kararı;

Özellikle vurgulamak gerekir ki devam eden bir davaya ilişkin tutukluluk süresi kesinleşmiş ceza mahkûmiyetinden indirilmesi takdire bağlı değildir, tam aksine bir zorunluluktur. Başka bir anlatımla, ceza mahkûmiyeti infaz edilen bir hükümlünün başka bir davadan dolayı ister beraatla, isterse henüz içtima edilemez şekilde mahkûmiyetle sonuçlanmış olsun ya da görülmekte olan bir davaya ait bulunsun diğer koşulları varsa mutlaka mahsup yapılması gerekli ve zorunludur. Bu uygulama hükümlü yararına olduğu açıktır. Çünkü devam eden bir davadaki tutukluluğu kesinleşmiş başka cezasından indirilmesi, görülmekteki davadan beraat etmesi durumunda tutuklu kaldığı süre diğer cezasından mahsup edildiğinden bir hak kaybı söz konusu olmayacaktır (Y1CD-K:2007/288).
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
hükümlünün istemiyle infazın ertelenmesi avukatedali Meslektaşların Soruları 3 13-04-2010 22:22
yaş nedeni ile infazın iptali mümkün mü? parézer Meslektaşların Soruları 1 14-01-2008 15:15
infazın durması, infaz tamamlama Av.Bedia Özgökçe-Ertan Meslektaşların Soruları 0 04-04-2007 18:56
sigorta çakışması enver sedat Meslektaşların Soruları 4 13-06-2006 18:01


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07985091 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.