Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Taahüdü İhlal Suçu - şikayet tarihine kadar ödeme yapıldığı taktirde cezanın düşmesi

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 01-03-2012, 17:17   #1
yasa2721

 
Dikkat Taahüdü İhlal Suçu - şikayet tarihine kadar ödeme yapıldığı taktirde cezanın düşmesi

Merhaba Arkadaşlar; Müvekkilim sanık hakkında 9 aylık olan taahütten 3,4,5 ayların ödenmemsi nedeniyle 5. ayda şikayet edilmiş ve tazyik hapsine hükmedilmiştir. 9. ayda son taksit günü de geçtiğinde hakim borcun tamamını kapatırsanız ben cezayı düşürürüm diyor. Hernekedar Kanunda İİK354 madde de borcun bu durumda tamamı ödenecek densede bazen icra mahkemeleri şikayet tarihine kadar ödeme yapıldığı taktirde cezayı düşürmekte. Bizde Böyle yapmaya çalışacağız hakimin karşısına yargıtay kararıyla çıkmak istiyoruz ancak bulamadım olmadığını da tahmin ediyorum. Acaba elinde butür yargıtay kararı olan arkadaşlar var mı paylaşabilir misiniz. Şimdiden Teşekkürler.
Old 01-03-2012, 18:04   #2
tiryakim

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan yasa2721
Merhaba Arkadaşlar; Müvekkilim sanık hakkında 9 aylık olan taahütten 3,4,5 ayların ödenmemsi nedeniyle 5. ayda şikayet edilmiş ve tazyik hapsine hükmedilmiştir. 9. ayda son taksit günü de geçtiğinde hakim borcun tamamını kapatırsanız ben cezayı düşürürüm diyor. Hernekedar Kanunda İİK354 madde de borcun bu durumda tamamı ödenecek densede bazen icra mahkemeleri şikayet tarihine kadar ödeme yapıldığı taktirde cezayı düşürmekte. Bizde Böyle yapmaya çalışacağız hakimin karşısına yargıtay kararıyla çıkmak istiyoruz ancak bulamadım olmadığını da tahmin ediyorum. Acaba elinde butür yargıtay kararı olan arkadaşlar var mı paylaşabilir misiniz. Şimdiden Teşekkürler.

İİK 340 maddesi açık ;

Borçlunun ödeme şartını ihlali halinde ceza:
Madde 340 - (DEĞİŞİK MADDE RGT: 01.06.2005 RG NO: 25832 KANUN NO: 5358/11)
(KOD 3)(KOD 2)(KOD 1)
111 inci madde mucibince veya alacaklının muvafakati ile icra dairesinde kararlaştırılan borcu ödeme şartını, makbul bir sebep olmaksızın ihlal eden borçlunun, alacaklının şikâyeti üzerine, üç aya kadar tazyik hapsine karar verilir. Hapsin tatbikine başlandıktan sonra borçlu borcun tamamını veya o tarihe kadar icra veznesine yatırmak zorunda olduğu meblağı öderse tahliye edilir; ödemelerini tekrar keserse, hakkında tazyik hapsine yeniden karar verilir. Ancak, bir borçtan dolayı tazyik hapsinin süresi üç ayı geçemez.
Old 01-03-2012, 18:11   #3
tiryakim

 
Varsayılan Yargıtay Kararı

T.C. YARGITAY
16.Hukuk Dairesi

Esas: 2010/1588
Karar: 2010/1779
Karar Tarihi: 08.03.2010

ÖZET: Disiplin hapsi tanımı, Türk Ceza Kanunu'nda düzenlenen yaptırımlardan farklı niteliktedir. Bu sebeple de, duruşma açılarak yapılan bir yargılama sonunda verilmelerine karşılık, gerek disiplin hapsi gerekse hapsen tazyik yaptırımı tayin edilen kararlar Ceza Muhakemesi Kanunu'nda belirtilen "hüküm" niteliğinde değildirler. Her iki müeyyide ile yükümlülüğün yerine getirilmesi sağlanmak istenmiştir. Sanığın üç aya kadar tazyik hapsi cezası yerine üç ay süreyle hapsen tazyikine ait karara itirazın kabulü yerine reddine karar verilmesi isabetsizdir.

(2004 S. K. m. 340) (5271 S. K. m. 223, 309) (YCGK. 14.11.2006 T. 2006/16-220 E. 2006/231 K.)

Dava: Ödeme şartını ihlal eyleminden borçlu U. E.'un 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 5358 sayılı Kanun’la değişik 340. maddesi uyarınca 3 ay süreyle hapsen tazyikine dair, Çay İcra Mahkemesinin 26.5.2009 günlü ve 2009/71-101 sayılı kararına karşı itirazın reddine ait Bolvadin Ağır Ceza Mahkemesinin 17.9.2009 günlü ve 2009/531 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya aleyhine Adalet Bakanlığından verilen 5.2.2010 tarih ve 7097 sayılı yasa yararına bozma talebini içeren Yargıtay C. Başsavcılığının 17.2.2010 tarih ve KYB:2010/30954 sayılı tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle incelendi,

Tebliğname ile;

Tüm dosya kapsamına göre; 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 340. maddesinde yer alan <111 inci madde mucibince veya alacaklının muvafakati ile icra dairesinde kararlaştırılan borcu ödeme şartını, makbul bir sebep olmaksızın ihlal eden borçlunun, alacaklının şikâyeti üzerine, üç aya kadar tazyik hapsine karar verilir. Hapsin tatbikine başlandıktan sonra borçlu borcun tamamını veya o tarihe kadar icra veznesine yatırmak zorunda olduğu meblağı öderse tahliye edilir; ödemelerini tekrar keserse, hakkında tazyik hapsine yeniden karar verilir. Ancak, bir borçtan dolayı tazyik hapsinin süresi üç ayı geçemez.>, şeklindeki düzenleme karşısında sanığın 3 aya kadar hapsen tazyikine karar verilmesi gerekirken, 3 ay süreyle hapsen tazyikine, ait karara karşı yapılan itirazın kabulü yerine yazılı biçimde karar verilmesinde isabet görülmemekle anılan hükmün 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca bozulması gereğine işaret edilmiştir. Gereği görüşüldü:

Karar: Taahhüdü ihlal eylemi 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 340. maddesinde <111. madde mucibince veya alacaklının muvafakatı ile icra dairesinde kararlaştırılan borcu ödeme şartını, makbul bir sebep olmaksızın ihlal eden borçlu, alacaklının şikayeti üzerine icra mahkemesi tarafından bir aydan üç aya kadar hafif hapis cezası ile cezalandırılır.> biçiminde müeyyide altına alınmış iken, 1.6.2005 gününde yürürlüğe giren 5358 sayılı Yasa'nın 11. maddesi ile değişik İcra ve İflas Kanunu'nun 340. maddesi, <... üç aya kadar tazyik hapsine...> şeklinde yaptırıma bağlanmıştır.

Disiplin-Tazyik hapsinin niteliği öğretide şu biçimde açıklanmıştır. <Kişinin yükümlülüğe aykırı davranmamak konusunda mecburiyeti bulunmamaktadır. Ancak, kişi bazı durumlarda bir yükümlülüğe uygun davranmaya belirli ölçüde icbar edilebilmektedir. Başka bir deyişle; kişi, bazı durumlarda yükümlülüklerinin gereğini yerine getirmesini sağlamak için belirli ölçüde icbar edilebilmekte ve bu amaçla bir süreye kadar hürriyetinden yoksun bırakılabilmektedir. Bu hürriyetten yoksun bırakma olgusu, bir disiplin hapsi niteliği taşımaktadır. Ancak, yükümlülüğün yerine getirilmesi halinde bu yaptırımın uygulanmasına derhal son verilmektedir. Bu bakımdan söz konusu disiplin hapsine ait olarak kanunda yalnızca azami bir sürede belirlenmektedir. Kişi kendisine terettüp eden yükümlülüğün gereğini yerine getirmeye zorlanmak amacıyla ancak belirli bir süreye kadar hürriyetinden yoksun bırakılabilecektir. Bu sürenin dolması halinde; kişi yükümlülüğünün gereğini yerine getirmemiş olsa bile, hürriyetinden yoksun bırakılmasına ait yaptırım uygulanmasına son verilerek, serbest bırakılacaktır. Bu nedenle, söz konusu disiplin hapsine kanunda tazyik hapsi denilmiştir. (Doç. Dr. İzzet Özgenç, Ceza Hukuk Genel Hükümler, 3. BasayılıSh.623)

Disiplin hapsi tanımı, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nda düzenlenen yaptırımlardan farklı niteliktedir. Bu sebeple de, duruşma açılarak yapılan bir yargılama sonunda verilmelerine karşılık, gerek disiplin hapsi gerekse hapsen tazyik yaptırımı tayin edilen kararlar 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223. maddesinde belirtilen <hüküm> niteliğinde değildirler. Her iki müeyyide ile yükümlülüğün yerine getirilmesi sağlanmak istenmiştir.

Açıklamalar çerçevesinde somut olaya dönüldüğünde, sanığın üç aya kadar tazyik hapsi cezası yerine üç ay süreyle hapsen tazyikine ait karara itirazın kabulü yerine reddine karar verilmesi isabetsiz olup, Yargıtay C. Başsavcılığının yasa yararına bozma istemine atfen düzenlediği tebliğname bu itibarla yerinde görülmekle Bolvadin Ağır Ceza Mahkemesinin 17.09.2009 tarih ve 2009/531 değişik iş sayılı karanının BOZULMASINA,

Bozma üzerine 5271 sayılı CMY'nın 309/4-d maddesi gereğince yeniden uygulama yapılması gerektiğinden;

Sonuç: Borçlu U. E.'un taahhüdü ihlal eyleminden dolayı İİK'nun 340. maddesi gereğince 3 aya kadar tazyik hapsi cezasıyla cezalandırılmasına, hakkındaki sair hususların aynen yerinde bırakılmasına, dosyanın mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay C. Başsavcılığına TEVDİİNE, 08.03.2010 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı
Old 27-03-2012, 15:55   #4
Avukat Cem BİÇİCİ

 
Varsayılan Bence hapsin tatbik tarihi esastır.

Bu problem benimde başıma yakın zamanda geldi. Problem Şudur;
İ.İ.K.madde 340 bu durumu düzenlemiş, yani şunu diyor, "Hapsin tatbikine" başlandığı tarihe kadar borcun tamamını veya "o tarihe kadar" icra veznesine yatırmak zorunda olduğu meblağı öderse tahliye edilir. Bence burada şunu tartışmak gerekir, o tarihe kadar ibaresinden ne anlamak gerekir, benim anladığım cümlenin başladığı hapsin tatbiki tarihidir. Diyelim borçlu kişi tazyik hapsi cezası nedeniyle yakalandı, diyelim 10 taksit yaptık ve ilk taksit geçince şikayet ettik, borçlu yakalandığı tarihte diyelim 10 taksidin tamamının da süresi geçmiş ise bu durumda 10 taksit tutarını da ödemelidir. Ancak uygulamada bana göre yanlış olarak "Şikayet tarihine kadar" olan taksitler yatırıldığında düşme yapılıyor, ancak bu bence çok yanlış, çünkü öyle olsaydı kanun bunu açıkça yazardı, bu bence hakimlerin yanlış bir uygulaması, benim bir dosyamda böyle bir uygulama yapıldı itiraz ettim sonucunu bekliyorum, yazılı emir yoluna kadar gideceğim eğer ret cevabı alırsam, çünkü hakimler kanunda yeri olmayan bir uygulama yaratılmıştır, bir an için şöyle düşünelim, eğer her taksitten dolayı şikayette bulunsak bu bir kaosa yol açar, adam 60 ay taksit yapmışsa nasıl olacak her ay için ayrı şikayet mi yapacağız, fakat 340. madde 3 aydan fazla ceza verilemez deniliyor, bu nasıl izah edilecek. Benim bu konudaki görüşüm budur, yaklaşık 3 gün bu konuya çalıştım ve bu kanaate ulaştım. Sonuç olarak şikayet tarihine kadar olan taksitlerin ödenip düşme kararı verilmesi bence yanlıştır, yani sizin başınıza gelen olaydaki hakimin uygulaması bence doğru bir uygulamadır.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Kabul Muhtırası ve Taahhüdü İhlal Suçu AV.YILDIZ Meslektaşların Soruları 11 12-07-2012 08:28
Ayni İcra Dosyasi İÇİn Hem Asİlden Hem De Kefİlden Alinan TaahhÜtten Dolayi İkİ Tane TaahhÜdÜ İhlal SuÇu OluŞur Mu?‏ onur_k Meslektaşların Soruları 1 01-12-2011 13:32
Taahhüt tarihinden sonra borcun haciz yoluyla tahsil edilmesi-Taahhüdü İhlal suçu Av.meric Meslektaşların Soruları 6 07-01-2010 10:02
Taahhüdü İhlal Suçu kaldırıldı mı? Onur dönmez Meslektaşların Soruları 5 31-01-2007 20:59


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07703209 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.