ana adı tashihi davası

Herkese merhabalar...Müvekkilim 1987 yılında evlenmiş fakat evliliklerinin daha ilk aylarında eşi onu sürekli dövmeye başlamıştır.müvekkilimin eşi önceki evliliğinden olan çocuğunu da zorla müvekkilemin üzerine kayıt ettirmiştir.Halbuki müvekkilim bu çocuğu istememiştir.müvekkilim boşanma davası açmış yeterli tanık dinletemediğinden ve ana adı tashihi davası açmadığından dava reddedilmiştir.Taraflar 20 yıla yakın ayrı yaşamaktadırlar ve müvekkilimde başka birisiyle gayrı resmi evlenmiş ve çocukları olmuştur.Çocukları da eski eşinden boşanamadığı için mağdur durumdalar.Bu ana adı tashihi davasını nasıl açmam gerekiyor ayrıca elinizde örnek dilekçeler varsa gönderirseniz çok sevinirim herkese teşekkür ederim

Dilek Hanım;

Müvekkiliniz Asliye Hukuk Mahkemesine nüfus kaydının tashihi davası açmalıdır. Davalı olarak ta,nüfus müdürlüğü , kocası ve resmi nikahlı eşini,yani hatalı kayıt yaptıranları göstermelidir.Mevcut kaydın düzeltilmesini ve çocuğun kendi hanesine yazılmasını isteyecektir. Bizim benzer bir olayımız şu anda Bozova Asliye Hukuk Mh.de sürmekte. Hatta,ikinci karısından olan çocuğunu resmi nikahlı karısının nüfusuna kaydettirmek resmi evrakta sahtecilik ve soybağını değiştirme suçunu da teşkil ettiğinden C. Savcılığına suçduyurusu yaptık.Sanık olarak hem hatalı kaydı bilerek yaptıran koca ile,annelik kaydının hanesinde olmasını kabul eden ve itiraz etmeyen resmi nikahlı eşi gösterdik.Bu durumun suç teşkil ettiğine dair içtihatlar var. (Mustafa Ekinci-Sinan Esen isimli yazarların Sahtecilik Dolandırıcılık ile ilgili kitaplarında bu içtihatlar mevcut.) Ben içtihatları aktarmayı bilmiyorum. Umarım kitabı bulabilirsiniz.İyi çalışmalar.

EK:
Önceki eş -gerçek ana- sağ ise kendisi, değilse mirasçılarının da davalı tarafta yer alması gerektiği, çocuğa da kayyum tayiniyle davanın görülmesi gerekeceği kanaatindeyim.
Saygılarımla.

Değerli Meslektaşım Turhan Bey;

Çocuğunu kendi nüfusuna kaydettirmek isteyen anne kendi adına nüfus kaydının tashihi davası açacağından,kayyum tayinine gerek olmadığını düşünüyorum. Zira anne,kendi adına dava açmaktadır. Bu konuda açılan davalar mevcut olup kayyum tayini istenmemiştir. Nüfus kayıtlarının tutulması idari işlem olduğu ve kayıtlar kamu düzenine ilişkin olduğu için bu davaları C Savcıları da açabilmekte,kayyum tayini gerekmemektedir.

Sayın Olguner,
*Olayda davayı açacak olan gerçek değil "kayden" anne olan kişi olduğu için, çocuğun davada temsili gerekir diye düşünüyorum.
*Babanın temsil edebileceği düşünülse de, çocukla arasında menfaat çatışması var sayılıp kabul görmeyebilir.
*Verilecek hüküm, tüm tarafların miras haklarına müessir olabilecektir. Soybağı değişecek, çocuğun doğum tarihinin tesbiti dahil pekçok teferruat gündeme gelebilecektir.
*Dava basit bir nüfus kaydının tashihinden öte, analığın tesbiti gibi zannediyorum.
Saygılarımla.

Turhan Bey;

Davayı kayden anne olan da,gerçek anne olup kaydın kendi adına yapılmasını isteyen bayan da açsa,kendi adlarına,nüfus kayıt tashihi davası açabilmektedirler. Mevcut kayıt gerçekleri yansıtmadığından yanlış haneden silinmesi ve doğru haneye yazılması istenmektedir. Ancak dava çocuk adına değil,istem sahibi anne adına ve anne tarafından nüfus dairesi ve hatalı kaydın adına olduğu anne ve bu kaydı yapan baba aleyhine açılmaktadır. Zira burada babalık davasında olduğu gibi baba tartışmalı değildir. Doğuran anne bellidir ve yanlış olan nüfus kayıtlarıdır. Bu tür davalara rastladım,ancak kayyum tayini istenmedi. Yürüyen dava da mevcut. Ama yine de dilerseniz konu hakkında daha geniş araştırma yapıp kesin yargıya varalım.

T.C.
YARGITAY
HUKUK DAİRESİ 2
Esas No.
2003/4589
Karar No.
2003/8416
Tarihi
09.06.2003
ÖZET
NÜFUSTA ANNE ADININ TASHİHİ KONULU DAVADA HUKUKİ MENFAATİ SÖZ KONUSU OLAN TÜM İLGİLİLER VEYA MİRASÇILARIN DAVAYA DAHİL EDİLMESİ GEREKİR.

(Karardan anladığım kadarıyla çocuğun da davada temsili zorunludur. Hukuki menfaati sözkonusudur. -Kayden anne görünen kişinin mirasçısı olamayacaktır-. Mesele, çocuğun temsilinde. Babalık davasında çocuğa kayyum atandığı düşünülürse, tersinden hareketle bu davada da atanmalıdır şeklinde düşünüyorum.)
Saygılarımla.

Turhan Bey ;

Konu ile ilgili kitabı açıp okudum. GERÇEKTEN YAŞI KÜÇÜK ÇOCUKLA İLGİLİ NÜFUS KAYDI TASHİHİ DAVALARINDA KAYYUMLA TAYİN EDİLMESİ GEREKECEĞİNE AİT 4 İÇTİHAT (1998 TARİHLİ) BULDUM. BU KARARLARI NE YAZIK Kİ,AKTARMA TEKNİĞİNİ BİLMİYORUM. AÇIP OKUMAK ÇOK FAYDALI OLDU. UYGULAMADA KAYYIM TAYİNİ YAPILMAYAN DAVALARA RASTLADIĞIM İÇİN HATALI KANAAT SAHİBİ OLMUŞUM. AMA BİR KEZ DAHA ORTAYA ÇIKTI Kİ, OKUYUP ARAŞTIRMAK EN SAĞLIKLI BİLGİYE ULAŞMA YOLU.

ANCAK ŞU ÇÖZÜMÜ DE DÜŞÜNEBİLİRİZ :

GERÇEK ANNE BABA KENDİ HANELERİNE HER ZAMAN BEYAN USULÜ İLE ÇOCUKLARINI YAZDIRABİLİR. BU DURUMDA TASHİH DAVASI DEĞİL,MÜKERRER KAYDIN İPTALİNİ İSTEMEK MÜMKÜN OLUR. BU YOLDA DA İÇTİHAT OKUDUM,ARAŞTIRMA SIRASINDA. MÜKERRER KAYDIN İPTALİ DAHA KOLAY BİR DAVA. BAŞKASININ HANESİNDE HATALI OLARAK YER ALAN KAYITLARA RAĞMEN KENDİ ÇOCUĞUNU KENDİ HANESİNE YAZDIRABİLECEĞİNE VE GERÇEK DURUMU TAŞIYAN KAYITLAR GEÇERLİ OLACAĞINA GÖRE MÜKERRER KAYDIN İPTALİNİ İSTEMEK PRATİK YOL GİBİ GÖRÜNÜYOR.

YARGITAY 2. HUKUK DAİRESİ 25.6.1998 6924-8095

" Dava niteliği itibariyle gerçeğe aykırı olan nüfus kaydının düzeltilmesine ilişkindir. Zamanaşımı ya da hak düşürücü süreye tabi değildir. Kayden davacılar Leyla nın anne ve babası olarak gözüktüklerine göre Medeni Yasanın 376/3 maddesi uyarınca 1982 doğumlu olan Leyla ya kayyım tayin ettirilmek gerekir. Yazılı gerekçe ve eksik hasımla davaya bakılması doğnu değildir."

YARGITAY 2. HD 3.12.1998 11363-13104
"Dava yanlış nüfus kaydının tashihi olup bu davada çocuk ile davacılar ve davalıların menfaati çatışmaktadır.Bu sebeple küçüğe kayyım tayin ettirilerek .... sonucuna göre karar verilmesi gerekir.Eksik hasım ve eksik tahkikatla karar verilmesi doğru görülmemiştir."

aynı doğrultuda : Y 2. HD 7.4.1999 994-3182

Teşekkür ederiz Sayın Olguner, ben de (uzun aramalar sonucu itiraf ederim) eski tarihli bir kararı ancak bulabildim. Sayfada bulunsun diyerek ekliyorum.
Saygılarımla.
.C.
YARGITAY
HUKUK DAİRESİ 2


Esas No.
1984/6412
Karar No.
1984/6938
Tarihi
24.09.1984
ÖZET
NÜFUS KAYDININ TASHİHİ DAVASINDA, KÜÇÜĞE KAYYIM TAYİN EDİLİP, VARSA ONUN GÖSTERECEĞİ DELİLLER DE TOPLANMADAN KARAR VERİLMESİ İSABETSİZDİR.