Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Hukuk Sohbetleri Hukuki yorumlar, görüşler ve tartışmalar.. Soru niteliği taşımayan her türlü hukuki sohbet için.

Avukatın Meslektaşının Adliye Koridorunda Tanıklarla Sohbetini Kayda Alması

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 26-04-2011, 14:03   #1
av.pınar

 
Varsayılan Avukatın Meslektaşının Adliye Koridorunda Tanıklarla Sohbetini Kayda Alması

Başıma gelen bir olayı paylaşmak istiyorum.
Buğün davalı vekili olduğum dosyanın duruşmasını beklerken , davacının tenıkları ile karşılaştım. Davacı tanıkları halen davalı işyerinde çalışmaları ve Kurum avukatı olmam sebebi ile aynı zamanda mesai arkadaşım oldukları için sohbet ettik. Bu arada tanımadığım bir bayan da yanımızda oturmakta ve bizi dinlemekteydi. Hiç şüphelenmedim. Tanıklar , tanıklık yapmak istemediklerini bana sordular. Ben de benim yerimde asıl davacının avukatı olmalı o cevaplamalı bunu dedim. İsterlerse tanıklıktan vazgeçebileceklerini hiç beyanda da bulunmayacaklarını söyledim. Davacı asilin fazla mesai talebi üzerine de gerçekler ne ise o şekilde konuştuk. Sonrasında davacı asil gelince yanımızda oturan bayanın davacı taraf avukatı olduğu anladım. MEğer tüm konuşmaları kayda almış ve hakkımda suç duyurusnda bulunacakmış! Konuşmanın içeriğinde bir suç unsuru olmasa bile bir meslektaşımın şeytanın avukatlığına soyunması ne derece etik.
Bir de tanıklardan biri tam anlamı ile onun lehine tanıklık yaptı. Ancak bir tanık olay tarihinde işyerinde olmadığı için tanıklıktan çekildi.
Old 26-04-2011, 20:14   #2
Av.Selim Balku

 
Varsayılan

[quote=av.pınar]Ben de benim yerimde asıl davacının avukatı olmalı o cevaplamalı bunu dedim. İsterlerse tanıklıktan vazgeçebileceklerini hiç beyanda da bulunmayacaklarını söyledim. Davacı asilin fazla mesai talebi üzerine de gerçekler ne ise o şekilde konuştuk.[/quote]

Altı çizilen cümleler birbiriyle çelişki değil mi? Madem yerinizde davacı vekili olmalıydı neden gerçekleri paylaştınız?

Öncelikle sizin yerinizde davacı vekili de olsa bu konuşmayı yapmamalı...

Tanıklık görevi aynı zamanda kamu görevi olduğu unutulmamalı...

Gerçekler ne ise konuşuyorsanız muhakemeye ne lüzum var? Gerçeği bulmak için tanılar konuşmayacaklar mıydı?

Tanıklıktan vazgeçebileceklerini söylemeniz, kanuni bir öneridir ancak vazifesi üzerinizde midir?

Bunlara rağmen,

Davacı vekilin, konuşmalarını kayda alması, buna dayanarak hakkınızda suç duyurusunda bulunacağım, şeklinde ki beyanını doğru bulmuyorum. Kendi aranızda bu sorun giderilebilirdi. En azından kendisini tanıtmış olsaydı, bu duruma mahal vermezdi...

Sonuç olarak,

Bana göre siz doğru birşey yapmadınız

Size göre gerçek, işçinin sabah 8 de işe başlaması, akşam 8 de paydos etmesi olsa bile ve bu hakikat da olsa, sizin biraz sonra dinlenencek tanıklara bunu hatırlatmanız, bunu belirtmeniz, bir yönlendirmedir...

Evet biraz sonra hakim isterlerse tanıklıktan çekilebileceklerini zaten söyleyecekti, ancak sizin onlara bunu belirtmeniz, istisna olan çekilmeye sebep olmuş olabilir, zira asıl olan bildiğini söylemektir. Bana göre bu da zımnen yapılan bir yönlendirmedir...

Kolay Gelsin...
Old 27-04-2011, 08:35   #3
av.sally

 
Varsayılan

[quote=Av.Selim Balku]
Alıntı:
Yazan av.pınar
Ben de benim yerimde asıl davacının avukatı olmalı o cevaplamalı bunu dedim. İsterlerse tanıklıktan vazgeçebileceklerini hiç beyanda da bulunmayacaklarını söyledim. Davacı asilin fazla mesai talebi üzerine de gerçekler ne ise o şekilde konuştuk.[/quote]

Altı çizilen cümleler birbiriyle çelişki değil mi? Madem yerinizde davacı vekili olmalıydı neden gerçekleri paylaştınız?

Öncelikle sizin yerinizde davacı vekili de olsa bu konuşmayı yapmamalı...

Tanıklık görevi aynı zamanda kamu görevi olduğu unutulmamalı...

Gerçekler ne ise konuşuyorsanız muhakemeye ne lüzum var? Gerçeği bulmak için tanılar konuşmayacaklar mıydı?

Tanıklıktan vazgeçebileceklerini söylemeniz, kanuni bir öneridir ancak vazifesi üzerinizde midir?

Bunlara rağmen,

Davacı vekilin, konuşmalarını kayda alması, buna dayanarak hakkınızda suç duyurusunda bulunacağım, şeklinde ki beyanını doğru bulmuyorum. Kendi aranızda bu sorun giderilebilirdi. En azından kendisini tanıtmış olsaydı, bu duruma mahal vermezdi...

Sonuç olarak,

Bana göre siz doğru birşey yapmadınız

Size göre gerçek, işçinin sabah 8 de işe başlaması, akşam 8 de paydos etmesi olsa bile ve bu hakikat da olsa, sizin biraz sonra dinlenencek tanıklara bunu hatırlatmanız, bunu belirtmeniz, bir yönlendirmedir...

Evet biraz sonra hakim isterlerse tanıklıktan çekilebileceklerini zaten söyleyecekti, ancak sizin onlara bunu belirtmeniz, istisna olan çekilmeye sebep olmuş olabilir, zira asıl olan bildiğini söylemektir. Bana göre bu da zımnen yapılan bir yönlendirmedir...

Kolay Gelsin...

Meslektaşımıza eleştirinizi açıkçası çok ağır buldum.Hangimiz zaman zaman aynı şeyi yapmak durumunda kalmıyoruz ki? Aynı kurumda çalıştığınız insanlar adliye ve mahkeme söz konusu olduğunda tabiki soluğu yanınızda alıyor ve tabiki ne yapmalıyız sorularını yanıtlamak zorunda kalıyorsunuz.Elbette burada kastım kötü niyetli olarak hareket etmek değil ancak bütün gün beraber olmanız münasebetiyle adliye koridorunda karşılaştığınız bu insanları tanımamazlıktan gelemeyeceğiniz gerçeğidir.
Old 27-04-2011, 08:42   #4
Av.Cengiz Aladağ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan avsevil
Meslektaşımıza eleştirinizi açıkçası çok ağır buldum.Hangimiz zaman zaman aynı şeyi yapmak durumunda kalmıyoruz ki? Aynı kurumda çalıştığınız insanlar adliye ve mahkeme söz konusu olduğunda tabiki soluğu yanınızda alıyor ve tabiki ne yapmalıyız sorularını yanıtlamak zorunda kalıyorsunuz.Elbette burada kastım kötü niyetli olarak hareket etmek değil ancak bütün gün beraber olmanız münasebetiyle adliye koridorunda karşılaştığınız bu insanları tanımamazlıktan gelemeyeceğiniz gerçeğidir.

Sayın Balku'nun eleştirilerini ben doğal karşılıyorum. Tanıdığımız tanıklarla adliyede selamlaşmak başka, soru sahibinin mesajında anlatılan olaylar başka. Meslek Kurallarımızın 24. maddesi ( http://www.turkhukuksitesi.com/mevzuat.php?mid=311 ) avukatın bu durumlarda nasıl davranması gerektiğinin sınırlarını çizmiştir. Diğer avukatın davranışı da elbette eleştirilmelidir. Ancak iki yanlıştan bir doğru çıkmaz.
Old 27-04-2011, 09:16   #5
Admin

 
Varsayılan

Kendi adıma ben de, Sayın Balku ve Sayın Aladağ gibi düşünüyorum.

Kimsenin adliye koridorunda karşılaştığımız tanıklara selam bile vermeyelim diye düşündüğünü sanmıyorum ancak hal hatır soran zararsız bir sohbetle, tanıkları etkileyecek bir sohbet arasında ciddi bir fark var.

Eğer Sn.av.pınar'ın konuşması Sn.Aladağ'ın işaret ettiği meslek kuralına aykırı nitelikte değilse, zaten ne suç duyurusundan ne sesinin kayda alınmasından endişe edeceği bir durum da yok demektir ve böyle bir durumda diğer meslektaşımızın davranışı elbette eleştiriye açıktır.

Öte yandan kendisi burada cevap hakkını kullanamadığına göre, ben de onun adına şunu sorayım (Sn.av.pınar mazur mesajından anladığım kadarıyla "şeytanın avukatlığından" hiç hazzetmiyor ama umarım beni mazur görür): Konuşma tanıkları etkileme niteliğinde bürünmeyen, "nasılsınız iyi misiniz, bu sene de bir türlü yaz gelmedi" tarzında bir sohbette, diğer meslektaşımız niçin konuşmayı kayıt altına alma ihtiyacı hissetmiştir ve bilahare de niçin suç duyurusunda bulunacağını belirtmiştir?

Bu konuda onun görüş açısını da dinlemeden, doğrudan X haklıdır, Y haksızdır demeyi ben kendi adıma mümkün görmüyorum. Bu olaydan bağımsız olarak tek söyleyebileceğim, bir avukatın tanıklarla yaptığı konuşmalarda AZAMİ özenli olması ve ayaküstü bir sohbet bile olsa onları etkilememek için dava konusu olaylara vs. hiç girmemesi gerektiği.
Old 27-04-2011, 10:02   #6
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Cevapların bir çoğu doğru görüşler içeriyor. Ben şahsen, değil karşı tarafın şahidi, müvekkilimin şahidi ile bile görüşmüyorum. Şahid, biliyorsa bildiğini mahkemeye söyler. Bize ihtiyacı yok.

Ama sayın Av.pınar'ın, "havadan sudan sohbet ettik, tanıklık yapmak istemediklerini söylediler, ben de tanıklıktan çekinme hakları olduğunu hatırlattım..." şeklindeki ifadesinin bir başka meslektaşımız tarafından kayda alınmasını ve şikayet edileceğinin belirtilmesini de doğru ve etik bulmuyorum.

Ancak neticede söylenen sözler disiplini veya cezai müeyyideyi gerektiren bir söz değilse endişe edilecek bir durum yoktur.
Old 27-04-2011, 10:41   #7
advocat63

 
Varsayılan

Aleni olamayan sohbetin kayda alınması TCK'133/1. maddesi gereği suçtur. Suçun konusu teşkil eden kayıtlar hukuka aykırı olduğundan delil niteliği taşımamaktadır. Bu nedenle de tanığı yönlendirmiş olsanız bile cezai ve hukuki anlamada bir sorumluluğunuz bulunmamaktadır.
Old 27-04-2011, 12:30   #8
Av. Güneş

 
Varsayılan

Alıntı:
Bu arada tanımadığım bir bayan da yanımızda oturmakta ve bizi dinlemekteydi.
Adliye koridorunda, diğer insanların rahatlıkla duyabileceği şekilde yapılan bir konuşmanın aleni olmadığını söylemek mümkün müdür Sayın meslektaşım?
Old 27-04-2011, 12:52   #9
AV.MERT ERYILMAZ

 
Varsayılan kayda alma

MADDE 133.– Madde metninde, kişiler arasındaki aleni olmayan konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suç olarak tanımlanmaktadır.
Bir arada bulunan kişiler arasında yapılan konuşmanın aleni olmayan konuşma olarak kabulü için konuşmanın yapıldığı yerin önemi yoktur. Bu bakımdan, örneğin bir parkta iki kişi arasında geçen konuşmanın başkaları tarafından ancak özel gayret gösterilerek duyulabilecek olması hâlinde, aleni olmayan konuşma söz konusudur. Keza, örneğin bir evde sınırlı sayıda kişiler arasında yapılan konuşma, aleni olmayan bir konuşmadır.
Birinci fıkrada tanımlanan suç, aleni olmayan konuşmanın bir aletle dinlenmesi veya bir ses alma cihazı ile kayda alınması ile oluşur. Söz konusu suçu, aleni olmayan konuşmanın tarafı olmayan kişi işleyebilir. Suçun oluşabilmesi için, konuşmanın taraflarından herhangi birinin rızasının olmaması yeterlidir. Bu bakımdan konuşmanın taraflarından birinin rızasının olması, fiili suç olmaktan çıkarmayacaktır.
Maddenin ikinci fıkrasında, kişiler arasındaki aleni olmayan konuşmaların, söyleşiye katılan kişilerden biri tarafından diğerlerinin rızası olmadan kayda alınması, suç olarak tanımlanmıştır.
Old 27-04-2011, 13:25   #10
Av. Güneş

 
Varsayılan

Maddenin gerekçesini kopyalamak yerine (ya da bunun yanı sıra) kendi düşüncenizi de yazsaydınız keşke Sayın Mert Eryılmaz.
Old 27-04-2011, 14:29   #11
av.pınar

 
Varsayılan

Burada tartışmak istediğim benim hareketim doğruluğu ya da yanlışlığı değil. Tanıklarla konuşurken de ifade ettiğiniz ihtimamı gösterdiğim için zaten müsterihim. Hatırlatmalarınız için sağolun!

Burada tartışmak istediğim asıl sorun;
biz meslektaşlar olarak birbirimeze bunları yapar hala gelmemiz, bir adım öteye geçerek sonuçlarını düşünmeden hukuka aykırı davranılması. ( Bunu yapılması Ceza kanunu anlamında suç ve mesleki disiplin kurallarına aykırı . )Asıl problem konuşamamak, konuşmak istememek, bir meslektaşınızı haddiniz olmamasına rağmen yargılar hale gelindiği idi (!)
Old 27-04-2011, 15:54   #12
Av. Mehmet Demirezen

 
Varsayılan

Bence burada tartışılması gereken husus konuşmanın içeriği değil,konuşmamın kanuna aykırı olarak kaydedilmesidir.
Konuşmamın içeriğinin tartışılması yasalara aykırı şekilde dinlenen telefon kayıtlarından dolayı cezalandırmaya benziyor.
Konuşmanın içeriği siyaside olabilirdi o zaman biz burada siyasi tercihlerden dolayı kişileri eleştirecek yada destekleyecek miydik.

Kaldı ki meslektaş bir soru sormuş ve yardım talep etmekte.
Sorunun konusu konuşmamın içeriği değil ,konuşmanın hukuka aykırı kaydedilmesi.


Ben meslektaşımın yerinde olsam bu konuşmayı kaydeden kişi hakkında suç duyurusunda bulunurdum. O meslektaş aynı zamanda haddini de aşarak yetkisi ve görevi olmadığı bir konuşmayı hukuka aykırı olarak kaydetmiş ve açıkça suç işlemiştir.
Old 27-04-2011, 16:22   #13
av.pınar

 
Varsayılan

mehmet bey'e aynen katılıyorum .Buradaki sorun, bir hukukçunun bunu yapar hale gelmesi....
Old 27-04-2011, 17:24   #14
ISIL

 
Varsayılan

Kayıt yapan meslektaşın, kendini tanıtıp, meslektaşını uyarması yeterli idi bence. Gitgide toplum içine, hayat akışımız içine, telefon dinleme, kapı dinleme, birbirini dinleme, istihbarat mantığı siniyor. Bence bu çok acı ve tehlikeli.
Old 28-04-2011, 10:17   #15
AV.ARZU KILIÇ

 
Varsayılan

bende Mehmet Bey'e aynen katılıyorum... bir avukatın gizlice bir başka avukatın konuşmasını kayda alması ne demektir.. ceza hukuku anlamında kesinlikle bu bir suçtur ve bence de muhakkak baroya ve savclığa şikayet edilmelidir... bu davranışın kabul edilebilir hiçbir yanı bulunmamaktadır...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Avukat mı davaya gitmeli, Dava mı avukata gelmeli? av. ömer sinikan Hukuk Sohbetleri 29 28-12-2010 19:09
Bİr Avukat DİĞer Avukata Vekalet Verİrse Bu GeÇersİz Mİ Olur? ismailduygulu Avukatlık Hukuku Çalışma Grubu 1 11-12-2009 18:49
hacizli araç kaza yaparsa? ozlm Meslektaşların Soruları 4 11-02-2009 09:56
eski eş kafasına göre mal paylaşımı yaparsa Desarac Meslektaşların Soruları 1 31-05-2008 10:06


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07283902 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.