Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

yeni tck evlenme vaadi ile ilgili

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 01-09-2007, 19:02   #1
denizizm

 
Varsayılan yeni tck evlenme vaadi ile ilgili

merhabalar tck kapsmın da bir sorum olacaktı
evlenme vaadiyle kız lık bozma yeni tck da kaldırıldı.kaldırılan madde yerine bu hükmü karşılayan bir hüküm getiril di mi? Örnek olay :reşit kızla cinsel ilişkiye giren kişi yeni tck kapsamın da hangi haller de ceza alır? evlen me vaadinin değişik görünümü mevcut mudur?

şimdiden blgi için teşekkürler
Old 02-09-2007, 10:57   #2
Doç. Dr. Özge Yücel

 
Varsayılan

Reşit bir kadınla zor olmadan cinsel ilişkiye girmiş olması bir suç oluşturmamaktadır ancak hamile kalmışsa 223/2'ye göre sürekli birlikte yaşadığı ve kendisinden gebe kalmış bulunduğunu bildiği evli olmayan bir kadını çaresiz durumda terk etmek suç olarak tanımlanmıştır.
Old 02-09-2007, 12:29   #3
denizizm

 
Varsayılan

çok teşekkür ederim .madde si 233/2 sanırım.. tekrar teşekkürler.ancak olayda hamile kalma durumu söz konusu değil..sadece eski tck kapsamın da değdlendirebileceğimiz bir evlenme vaadi var..
Old 03-09-2007, 08:43   #4
Av. Ela

 
Varsayılan

yeni TCK da düzenlenmeyen bu durum, madde102/5 te yer alan 'suçun sonucunda mağdurun beden ve RUH SAĞLIĞININ bozulması' olarak değerlendirilebilir belki de. tabi ruh sağlığının bozulduğu doktor raporu ile de sabit olmalı.
Old 03-09-2007, 19:14   #5
denizizm

 
Varsayılan

teşekkür ederim yalnız şu konu da yardımcı olabilir misi niz?102- 5 hükmünü kendi rızasıyla illşkiye giren ve reşit olan birisi için işletmek mümkün değildir galiba. yani eğer reşit olup da kendi isteğiyle ilişki kurup sonra sın da terk durumu var sa ve bu nedenle ruh sağlığı bozuldu ise bu hüküm işletilebilir mi?( bu neden le evlenme vaadiyle kızlık boz ma gibi bir hüküm var mı diye merak ettim)bir de evlen me vaadii gibi herhangi bir HİLE ile ile bu durum olursa bunu kar şılayan bir hüküm var mıdır ? olay da RIZA olduğu için ve REŞİT olduğu için suç unsurları oluşmuyor sanırım...ancak kandır ma ,hile vs var ise ne olur? veya suç olmaz mı
teşekkür
Old 04-09-2007, 02:51   #6
Av. Can DOĞANEL

 
Varsayılan

102. maddenin gerekçesinde "Cinsel saldırı suçunun özelliği, bu suçu oluşturan fiillerin mağdurun iradesi dışında gerçekleştirilmesidir. Mağdura karşı cebir veya tehdit ya da hile kullanılabileceği gibi, örneğin bilincinin yitirilmesine neden olmak veya örneğin uyku hâli dolayısıyla bilincinin kapalı olmasından yararlanmak suretiyle de bu suçlar işlenebilirler. Maddenin dördüncü fıkrasına göre, bu suçun işlenmesi sırasında mağdurun direncinin kırılmasını sağlayacak ölçünün ötesinde cebir kullanılması durumunda, ayrıca kasten yaralama suçundan dolayı cezaya hükmetmek gerekecektir. " denilmektedir.

Oysa kural olarak madde gerekçeleri bağlayıcı değildir. Kanunsuz Suç ve Ceza Olmaz ilkesinin doğal sonucu olarak. Hangi eylemin ne şekilde cezalandırılacağının açık ve anlaşılır bir biçimde yasa hükmü haline getirilmesi gerekmektedir. Bu durumda maddenin muğlaklığı nedeniyle mecburen TCK 26/2 "Kişinin üzerinde mutlak surette tasarruf edebileceği bir hakkına ilişkin olmak üzere, açıkladığı rızası çerçevesinde işlenen fiilden dolayı kimseye ceza verilmez." Kuralı ile birlikte değerlendirilerek bir suç tanımı yapma zorunluluğu doğmaktadır.

Hile iradeyi ortadan kaldıran bir sebep olarak belli durumlarda ele alınabilirse de ceza hukukunda böylesi hukuki kavramın kullanılmasında çok dikkatli olunması gerekmektedir. Zira eski yasa döneminde dolandırıcılık suçu bakımından ceza hukukunda nasıl bir hilenin iradeyi ortadan kaldıran nitelikte sayılacağı her olayın özelliğine göre ayrı ayrı tartışılarak, eylemin objektif olarak kandırma niteliğini taşıyıp taşımadığı tartışılmıştır.

Söz konusu olan bireylerin vücut dokunulmazlıkları yani üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri alanlarıdır. Yine dikkat edilmesi gereken bir diğer nokta ise suçun mağdurunun kadın olabileceği gibi erkek de olabilmektedir. Yani cinsel birliktelik her iki taraf için de rızanın bulunmaması veya hilenin varlığı halinde mağduriyet konusu olabilecektir. Bu durumda kendisi ile evleneceğini vaadeden bir kadınla cinsel ilişkide bulunan bir erkek, kadının ilerleyen safhada evlenmekten vazgeçmesi durumunda, hile ile iradesinin etkilendiği iddiasıyla şikayetçi olup kadının cezalandırılmasını isteyebilecek midir? Bu sorunun cevabı çok önemlidir. Çünkü evlilik öncesi cinsel birleşmelerin arttığı günümüzde, böyle bir yolun açılması halinde cezaevlerinin kapasitesi ciddi biçimde zorlanacaktır.

Evlenmek insan hayatında verilmesi gereken önemli bir karardır. İnsanlar birlikteliklerini evlilikle sonlandırabilecekleri gibi çok değişik nedenlerle evlilik kararlarını hayata geçiremeyebilirler. Bu noktadan bakıldığında böylesi şikayetlerde kolayca cezalandırma yoluna gidilmesi toplumsal barış ve huzuru olumsuz yönde etkileyebilecektir.

Öte yandan 102/5'te yer alan düzenlemede mağdurun beden ve ruh sağlığının bozulması suç tipi değil, 102/1 ve 2 de düzenlenen eylemlerin neticesi sebebiyle ağırlaşmış halleridir. Bu anlamda, salt bekaretin bozulmasının beden sağlığının bozulması olarak görülüp, görülemeyeceği noktasında Yargıtay doktor raporunu esas almakta, Adli Tıp ise salt kızlık zarının bozulmasını beden sağlığını bozucu bir sonuç olarak değerlendirmemektedir.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Bono'da Sebep, Bağışlama Vaadi-ödeme Vaadi (bono) Ilişkisi, Ödememe Ve Sonuçları :-) Av.Mehmet Saim Dikici Meslektaşların Soruları 9 04-01-2008 10:55
Küçükle Evlenme Vaadi ile Birlikte Yaşama - Babalık Davası - Eylemin Suç Niteliği sumeyra Meslektaşların Soruları 4 14-08-2007 20:56
Yeni Doğan Bebeğin Velayeti İle Ilgili Bilgi Verir Misiniz? cano Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 2 17-06-2007 09:32
Evlenme Vaadi - Gebe Kalma - Nişanlılık seymen Hukuk Soruları 15 30-04-2007 08:38
Evlenme mert tellibaba Hukuk Soruları Arşivi 4 15-11-2006 17:22


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05035996 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.