boşanma tazminatı için gayrımenkul talep edilirse durum ne olur.

Selamlar.Müvekkil adına boşanma davası açılacak ancak müvekkilenin hiçbir kusuru yok.Tazminat olarakta şu an kendisinin ve çocuklarının oturduğu ve davalı eş adına kayıtlı olan gayrımenkul talep edilecek. İşbu gayrımenkulün arsası müvekkileye düğünde takılan takılar satılmak suretiyle 1987 yılında alınmış ve daha sonra ev müvekkilenin babasının da maddi yardımlarıyla yapılmıştır. Burada bu şekilde bir talep mahkemece nasıl değerlendirilir. Mahkemeler gayrımenkulun davacı adına tesciline karar verebiliyor mu veya gayrımenkul değeri kadar bir para verilmesine mi hükmediyor. Ayrıca tazminat talepleri açısından harç alınıyor mu? ne kadar alınıyor..(Dava Adli müzaharet talepli açılacak)Teşekkürler.

Ortada mülkiyeti geçirecek geçerli bir sözleşme olmadığından tapu iptali tescil davası açılamaz,katkısı için ancak bedel talep edebilir,boşanma davasının sonucu beklenir,nisbi harca tabidir.

Tazminat talebiniz kabul edilirse o takdirde tazminata karşı evin takası istenebilir ancak bunun için takası karşı tarafın kabul etmesi gerekir.

Evin kullanımının müvekkilinize bırakılmasını da isteyebilrsiniz.

Alıntı: Yazan Av. BÜLENT NURİ KURDOĞLU Tazminat talebiniz kabul edilirse o takdirde tazminata karşı evin takası istenebilir ancak bunun için takası karşı tarafın kabul etmesi gerekir. Evin kullanımının müvekkilinize bırakılmasını da isteyebilrsiniz.

teşekkürler cevap için burada aklıma takılan bir nokta daha var. İşbu g.menkul tapusuz bir g.menkul , şayet evin kullanımının istenilmesi hukuken mümkün olur mu? zira tapusu olamadığından sükna hakkı benzeri bir istem olmamakta.acaba talebi ne doğrultuda yapmalıyız. zira bunu istemek daha olası gözüküyor şuan.müvekkil zaten bu evden sürekli atılma tehlikesinde olduğundan burada oturabilmesi bir mah.kararına bağlanırsa daha güvenceli olacaktır. teşekkürler.

Gerek tapusuz gerek tapulu bir taşınmazın tescili boşanma davasında açılamaz. Konu mal rejimine giriyor.Bahsettiğiniz edinme tarihi 2002 den önce olduğu için mal ayrılığı rejimine tabi.Bu durumda da taşınmazın ediminde katkı payını ispatlamanız gerekir.
2002 den sonra olsaydı katkıyı ıspatlamanıza gerek olmazdı.Yasadan dolayı doğrudan eşit hisseniz olacaktı.
Her iki durumda da harca tabi ve boşanmanın kesinleşmesi gerekir.
Şu an yapacağınız en iyi şey,tazminat talep etmek ve bu tazminatları tahsil etmek için tapulara haciz koymak.Ancak tapu olmadığı için,icraya koyduğunuz zaman veya mal rejimine dayalı dava açacaksanız öncelikle mülkiyetin tespitini sağlamanız gerekecek.

Alıntı: davalı eş adına kayıtlı olan gayrımenkul talep edilecek

Alıntı: İşbu g.menkul tapusuz bir g.menkul

Hangi duruma göre yanıt beklenmektedir?

Saygılarımla

Sevgili meslektaşım;

Öncelikle adli yardım hususuna bir açıklık getirmekte fayda var sanırım. Açılacak dava her ne olursa olsun, bu davanın davacı tarafça adli yardım alınarak açılıyor olması; o dava için öngörülen harcın ne miktarını ne de niteliğini değiştirmeyecektir. Adli yardım ile vatandaş sadece vekalet ücretini ödemiyor. Ancak açılacak dava ile ilgili her türlü harç ve masraf, vatandaşın bizzat kendince karşılanıyor.

Boşanma davaları ile birlikte yada sonrasında açılacak harici davalar ile birlikte maddi ve manevi tazminat talep etme olanağı vardır. Bahsini ettiğiniz tazminat, "katkı payı tazminatı" niteliğinde olduğundan nisbi harca tabidir. Ancak katkı payı tazminatı haricindeki maddi ve manevi tazminat talepleri, boşanma davasının fer'i niteliğinde olduğundan; harca tabi olmayacaktır. Maddi ve manevi tazminat talepleri Türk Medeni Kanununun 174. maddesi ile koruma altına alınmıştır. Yine kanun uyarınca da 174. maddede tanınan haklar, boşanma davasının fer’i niteliğinde olduğundan; harca tabi olmadığı gibi iş bu talepler için istenecek faiz de boşanma kararının kesinleşme tarihinden itibaren istenebilecektir.

Boşanma davasına gelince. Boşanma davasında ancak somut ve belli bir tutarda paranın davalıdan tahmiline karar verilmesini isteyebilirsiniz. Ancak iş bu talep edilen paranın verilecek karar neticesi, ödenmesini temin amacıyla, ihtiyati tedbir kararı verilerek, belli bir gayrimenkul kaydı üzerine tedbir konulmasını talep edebilirsiniz. Somut olayda tapuda kayıtlı bir gayrimenkul yok. Bilindiği üzere taşınmaz mallarda mülkiyet ancak ve ancak tescil ile mümkün olabilmektedir. Dolayısıyla bu şekilde bir ihtiyati tedbir de talep edemeyeceksiniz.

Ancak anladığım kadarıyla, evin bulunduğu arsa davalı adına kayıtlı. Bu arsa üzerindeki eve tescilsiz olduğu için tedbir koyduramazsanız da; arsa üzerine tedbir konulmasını talep edebilirsiniz.

Baro tarafından adli yardım gereği olarak yapılan görevlendirmelerde ,görevi üstlenen avukat ,müvekkilinden vekalet ücreti almaz.Ancak dava sonucuna göre karşı tarafa yüklenen vekalet ücretini alır.

Yargılama gideri olarak düşünülebilecek harç için adli yardım talepli davanın açılması,nispi harç gerektiren durumlarda maktu harçla yapılır.Genellikle önmesele olarak çözülür.Adli yardım kararı verildiğinde de yeniden harç ödenmediği gibi yargılama giderleri de adli yardım bütçesinden veya suçüstü ödeneğinden karşılanmaktadır.

Saygılar

Adli Yardımdan yararlananın mahkeme masraflarını ödeme zorluğu varsa bunun için de adli müzaharet talebinde bulunabiliyor.

Müvekkiliniz evin sahibi olmasa dahi evin kullanımının kendisine bırakılmasını isteyebilir. Söylediğiniz gibi bu durum daha garantilidir.

İhtiyati tedbire gelince arazi üzerine konması mümkündür. Ancak yine TMK m. 194/I'e göre ortak yerleşim yerinin eşin izni olmadan satışı mümkün olmadığı için yapılan satışın iptali istenebilir. Madde metninde hakimin müdehalesinden bahsediliyor. Ev tapusuz olabilir ama arazinin tapu kaydı varsa arazinin tapu kaydına üzerinde gecekondu gibi konut bulunuyor olması nedeniyle aile konutu şerhi düşülmesi de istenebilir. Hakimin müdahalesini istemek açısından makul bir taleptir.

Alıntı: Yazan Av.Suat Ergin Hangi duruma göre yanıt beklenmektedir? Saygılarımla

sayın Suat Ergin, işbu g.menkul tapusuz bir g.menkul Beykoz'da, sanırım orman vasfına giren bir yer üzerine yapılmış. Ancak vergisini müvekkilin eşi ödüyor (ki bu da anlamadığım bir konudur devletin tanımadığı, yani hukuken yok olan bir şeye nasıl vergi alınıyor?) bu evde müvekkil ve çocukları oturuyor. Ancak kocası sürekli evden çıkmaları için baskı yaptığından hukuken müvekkil ve çocuklarının daimi bir şekilde bu evde oturmalarını nasıl sağlayabiliriz.Teşekkürler.

Asliye Hukuk Mahkemesinden evle ilgili olarak "aile konutunun müvekkilinize tahsisine dair karar almanız mümkündür diye düşünüyorum. Zira verilecek bu kararda, konutun mülkiyeti önem taşımamaktadır. Ayrıca eş rahatsız edici boyutlarda ise müvekkiliniz ve çocuklara yaklaşmaması için tedbir de alabilirsiniz.