Sosyal Hizmetlerin Mağdur Çocukla Görüşmeye Engel Olması

Değerli Meslektaşlarım , çocuğun cinsel istismarı ile ilgili bir dosyada mağdur vekiliyim. Çocuk, çocuk koruma kanunu kapsamında aileden alınarak yuvaya yerleştirilmiş. Çocukla dava hakkında görüşmek üzere yuvaya gittiğimde sosyal hizmetler görevlileri çocukla görüşmeme müsaade etmediler. Mahkemeden izin içeren bir belge getirmemi talep ettiler. Kuruma çocukla görüşmek istediğimi beyan eden bir dilekçeyi vekaletnamem ile birlikte vermek istedim ancak kurum yetkilileri dilekçeyi de almak istemediler. Bu hususta hakimle yaptığım görüşmede hakim de ilk defa böyle bir taleple karşılaştığını dosyayı incelemek istediğini bana bildirdi. Çocukla duruşmadan önce görüşmek istiyorum. İzleyeceğim yol hakkında bana bir fikir verirseniz memnun olurum.

Sayın av.araf
Yapılan uygulamanın tamamen keyfi olduğunu düşünüyorum.Kurum bünyesinde bulunan bir psikolog eşliğinde görüşmeniz daha faydalı olur görüşündeyim.Olağan olan da budur zaten hakimin vekilin müvekkiliyle görüşmesine izin veya karar vermesinin mantığını kavrayamadım.

Alıntı: Yazan av.sercan35 Sayın av.araf Yapılan uygulamanın tamamen keyfi olduğunu düşünüyorum.Kurum bünyesinde bulunan bir psikolog eşliğinde görüşmeniz daha faydalı olur görüşündeyim.Olağan olan da budur zaten hakimin vekilin müvekkiliyle görüşmesine izin veya karar vermesinin mantığını kavrayamadım.

Bir uzman eşliğinde görüşme talebim de olumsuz sonuçlandı. Bugün yazdığım dilekçede de hakimden açıkça bir izin değil mağdur vekili olduğumun kuruma bir müzekkere ile bildirilmesini talep ettim. Farklı bir yöntem tavsiyesi gelmezse pazartesi günü hakimin vereceği karara göre barodan yardım talep edeceğim.

Hukuku içselleştirememenin bariz bir örneği yukarıda meslektaşlarımızın belirtiği gibi uzman nezaretinde görüşmenin herhangi bir sakıncası yok
Eminim bir polis memuru gitseydi saatlerce çocukla görüştürülebilirdi hemde uzman olmadan
Sayın meslektaşım sonuçtan bizi de haberdar ederseniz sevinirim

Alıntı: Yazan av.araf Değerli Meslektaşlarım , çocuğun cinsel istismarı ile ilgili bir dosyada mağdur vekiliyim. Çocuk, çocuk koruma kanunu kapsamında aileden alınarak yuvaya yerleştirilmiş. Çocukla dava hakkında görüşmek üzere yuvaya gittiğimde sosyal hizmetler görevlileri çocukla görüşmeme müsaade etmediler. Mahkemeden izin içeren bir belge getirmemi talep ettiler. Kuruma çocukla görüşmek istediğimi beyan eden bir dilekçeyi vekaletnamem ile birlikte vermek istedim ancak kurum yetkilileri dilekçeyi de almak istemediler. Bu hususta hakimle yaptığım görüşmede hakim de ilk defa böyle bir taleple karşılaştığını dosyayı incelemek istediğini bana bildirdi. Çocukla duruşmadan önce görüşmek istiyorum. İzleyeceğim yol hakkında bana bir fikir verirseniz memnun olurum. ------------------

Sayın av.araf,
1. 'çocuğun cinsel istismarı' söz konusu ise 'mağdur' çocuktur. Siz çocuğun mu vekilisiniz?

2. Çocuk hangi gerekçe ile çocuk koruma kanunu kapsamında aileden alınarak yuvaya yerleştirilmiş.?

3. Aile suçlanıyor mu?

4. eğer 3 nolu soruya cevabınız evetse, kurum haklıdır derim.

Saygılarımla

Alıntı: Yazan Gemici Sayın av.araf, 1. 'çocuğun cinsel istismarı' söz konusu ise 'mağdur' çocuktur. Siz çocuğun mu vekilisiniz? 2. Çocuk hangi gerekçe ile çocuk koruma kanunu kapsamında aileden alınarak yuvaya yerleştirilmiş.? 3. Aile suçlanıyor mu? 4. eğer 3 nolu soruya cevabınız evetse, kurum haklıdır derim. Saygılarımla

Sayın Gemici
1- Ben mağdur çocuk vekiliyim.
2-Çocuk velayeti babada iken babanın bir yakını tarafından istismara maruz kalmış. Bu sebeple Ç.K.K kapsamında yurda yerleştirilmiş.
3-Olayın anne tarafından öğrenilmesi üzerine anne velayetin değiştirilmesi talepli dava açmış ve mahkemece çocuğun geçici velayeti anneye verilmiş. Anne bu mahkeme kararı ile beni vekil olarak atadı.
4-Çocuğun cinsel istismarında geçici velayet sahibi olarak bana vekalet veren anne müşteki/müdahil sıfatına sahip. Baba da müşteki idi. Ancak yakınını korumak adına şikayetten vazgeçti.

Çocukla görüşme yapmak için yanınızda bir de psikolog bulunmalıdır diye düşünüyorum.

Ceza dosyası hakimi görüşme yapamanız için Sosyal Hizletler Kurumuna bilgi yazısı yazmalıdır.

Eğer sonuç alınamazsa aile mahkemesi hakimine müracaatla acil olarak mağdur çocukla görüşmenin sağlanması için tedbir kararı verilmesi istenebilir.[Hatta devam eden velayetin değiştirilmesi mahkemesine de talepte bulunabilirsiniz.]

Oysa konunun hassasiyeti, korunması gereken çocuk menfaati gereği talepte bulunduğunuz ilk makamın ivedilikle bir hal çaresi bulması gerekirken..Bekliyoruz.

Kolay gelsin, saygılarımla..

Alıntı: Yazan Av.Ufuk Bozoğlu Ceza dosyası hakimi görüşme yapamanız için Sosyal Hizletler Kurumuna bilgi yazısı yazmalıdır.

Ceza mahkemesi hakimi, dilekçem arkasına el yazısı ile "çocukla görüşmem konusunda kuruma yazı yazılmasına yönelik talebimin" yetkileri kapsamında olmadığından reddettiğini yazmış. Mağdur çocuk vekili olarak tarafımın kabulünü de duruşmada değerlendireceğini eklemiş.
Mücadele devam ediyor gelişmelerden sizleri de bilgilendireceğim...

Sayın av.araf,

çocukla görüşüp görüşemiyeceğiniz hakkında mahkeme veya kurum ne gibi bir karar verir bilemiyeceğim. Sonuçta çocukla görüşmeniz gerçekleşebilir ya da gerçekleşmez. Bu konu üzerinde fikir yürütmek bir nevi zar atmaktır, uygulamadaki değişik çözümleri göz ününde bulundurduğumuzda.

Ben olayın, sizin sorularınızın ve genel olarak sorgulamanın, şimdiye kadar en azından beş altı sefer olayı anlatmak zorunda bırakılmış çocuk üzerinde, bırakacağı etkiye değinmek istiyorum.

1. Çocuk olayı her anlatışında başından geçenleri yeniden yaşar ve psikolojik olarak baskı altında kalır,

2. Bu durum göz önünde bulundurulduğunda, çocuğun uzman bir psikolog tarafından dinlenmesi çocuğun yararınadır,

3. çocuğun ailenin tutmuş olduğu bir avukat tarafından dinlenmesi konusunda da 'çocuğun yüksek menfaati' olarak adlandırılan ve dillerden düşmeyen durum göz önünde bulundurulmalıdır,

4. Ben Sizi sadece THS'den tanıyorum. Bu sebeten çocuğu çocuk psikolojisine uygun olarak dinleyip sorgulamak konusundaki ehliyetiniz konusunda bir yargıda bulunamıyacağım. Ama genel olarak bir avukatın bir psikologta bulunacak ehliyete sahip olmadığı düşüncesindeyim.

5. Çocuğa soru sorulurken çocuğun, özellikle cinsel istismara uğramış bir çocuğun hangi etkenlerin tesirinde olduğunun ve cevaplarının belirli durumlarda gerçekle örtüşemiyeceğinin bilincinde olmak ve buna göre davranmak ve verilen cevapları ona göre değerlendirmek gerekir,

6. Çocuklar belirli durumlarda gerçekle fanteziyi birbirinden ayıramaz,

7. Başlangıçta velayet anneye verilmemiştir. Velayet kendisine verilen ve çocuğu korumakla görevli olan baba bu görevini yerine getirememiştir. Bu sebebten de çocuk yuvaya yerleştirilmiştir. Sonuç olarak, velayet olaydan sonra anneye verilmiş olsa bile, aile çocuğu koruyamamıştır.

8. Siz velayet kendisine sonradan verilmiş olan anne tarafından görevlendirilmiş olsanız bile, belirli durumlarda aile ile çocuğun menfaatinin çatışabileceği gerçeği göz önünde bulundurulduğunda, eninde sonunda annenin görevlendirdiği bir avukatsınız. Çocuğun menfaatinin annenin menfaati ile çatışabileceğinin göz önünde bulundurularak çocuğa bir kayyım atanması doğru olur.

Saygılarımla