GeÇİt Hakki Davasina Aslİ MÜdahale

Sevgili Meslektaşlar,

Geçit hakkı davamıza 3. bir şahıs asli müdahil oldu. Bu şahsın geçit talep ettiği taşınmaz bizim geçit talep ettiğimiz parselden başka bir parsel. Asli Müdahil diyor ki; davacının talep ettiği yerden geçilmesin, benim geçit talep ettiğim taşınmazdan geçilsin, böylece hem ben hem davacı ikimiz birden geçit hakkı edinmiş olalım. Yani anlayacağınız asli müdahilin geçit talep ettiği yerden benim müvekkilim de yola çıkabilecek durumda. ancak bu halde benim müvekkilimin yola çıkacağı yol uzayacak. Ayrıca tek bir parselden geçiş sağlanacakken asli müdahilin dediği yerden geçiş verilirse bir çok kişinin taşınmazına müdahale etmek gerekecek. Oysa ki benim müvekkilimin geçit talep ettiği taşınmaz sadece tek bir parsel. Yani burdan geçit verilirse sadece tek bir kişinin mülkiyet hakkına müdahale edilmiş olacak. Asli müdahilin talebi kabul olursa birden çok kişinin (6 kişi) mülkiyet hakkına müdahale edilmiş olacak.

Ben bu yönleri ile bilirkişi raporuna itiraz edeceğim. Ancak yargıtay kararı bulamıyorum. Bu hususa ilişkin Yargıtay Kararı bulan arkadaşlarım yardımcı olurlarsa çok sevinirim. Konuya ilişkin fikirlerinizi de bekliyorum

Saygılarımla,

Öncelikle asli müdahil üzerinde duralım.
Asli müdahalede iki kişi arasında bir dava ederken 3. kişinin dava konusu olan şey veya hak üzerinde davacının değil kendisinin hak sahibi olduğunu ileriye sürmesidir.

Somut olayda bu koşulların bulunmadığı ortadadır. 3. kişi ancak kendi parseli yönünden geçit hakkı talep edebilir. Bir başkasının nereden geçeceğine 3. kişinin karışma hakkı bence bulunmamaktadır. Ortada zorunlu dava arkadaşlığı mevcut değildir. Her ikimiz de şurdan geçelim diye asli müdahale talebi olamayacağı kanısındayım. 3. kişinin asli müdahale talebinin reddi ile ile davasının tefrik edilmesinin talep edilmesi bence uygun olur.

Geçit hakkı en uygun en ekonomik ve tarafları en az zararlandırıcı yerden verilir. Zarar yarar dengesi kurulmaya çalışılır. Parsellerin bütünlüğünün bozulmamasına dikkat edilir. Genelde içtihatlar bu şekildedir. Somut olaya bu ölçütlerin uyup uymadığı itirazda tartışılabilir.

Ortada bir taşınmazdan geçit sağlanması imkanı varken 6 taşınmaza birden külfet yüklenmesi en uygun çözüm yolu sayılamaz. A yrıca ikincisinin ekonomik külfeti de fazla olur. Sağladığı yarar azalır. Fakat diyelim ki davacının lehine gözüken tek taşınmazın bütünlüğü bozuluyorsa geçit diyelim ki ortadan verilebiliyorsa o zaman diğer alternatifler üzerinde durulur. Diye düşünüyorum.
Saygılarımla.

Sayın Kocabaş,
Bende sizinle aynı fikirdeyim. Ancak bu hususta mahkemeyi anlamakta güçlük çekiyorum. Zira mahkeme asli müdahilin müdahil sıfatı ile duruşmalara katılmasına karar verdi. Ben asli müdahilin talebinin ayrı bir dava konusu olduğunu müdahale şartlarının gerçekleşmediğini ileri sürerek ara karardan dönülmesini talep ettim. Ancak mahkeme bu yazılı talebimi hala değerlendirip netice bildirmedi. Rapora söylediğiniz noktalardan itiraz edeceğim. Zira olayda zarar-yarar dengesi, ekonomiklik unsuru, az masraf-kısa yol gibi etkenlerden hepsi lehimize görünüyor.

Değerli görüşleriniz için teşekkür ederim

Saygılarımla

Nihayet davamız sonuçlandı ve mahkeme asli müdahilin müdahale talebini red etti. Dava lehimize sonuçlandı.

Saygılarımla