tapu iptal ve tescil mahkeme kararının uygulanmaması???

merhaba arkadaşlar.

2003 yılında müvekkilin açmış olduğu tapu iptal ve tescil davasında mahkemece, davalı müteahhit şirket adına kayıtlı taşınmazın müvekkil adına tesciline karar veriliyor. bu karar 2004 yılında kesinleşiyor. müvekkil 3 ay önce tapu müdürlüğüne elindeki kararla birlikte giderek adına tescil yapılmasını talep ediyor. ancak ilgili tapu müdürlüğü, taşınmaz üzerindeki çok sayıda haczi ve de vergi dairesi ile ssk borçları sebebiyle tescil talebini reddediyor.

bu aşamada müvekkilin elindeki mahkeme kararı ile tescil yaptırabilmesi için tapu müdürlüğü aleyhine hangi dava açılabilir? tescile zorlama davası diye bir dava çeşidi var ancak bu özel kişiler için geçerli diye biliyorum. tapu müdürlüğüne de tescile zorlama davası açılabilir mi?

cevaplarınınız için çok teşekkürler.

Sayın meslektaşım kolay gelsin!
Tescile zorlama davası satış vaadi sonucu açılan davadır.Açmamız mümkün değil.
1-İlamın verildiği mahkemeden tescil yazısı göndertebilirseniz daha kolay yoldan çözülebilir.
2-Öncelikle tapu müdürlüğüne yazılı olarak başvuralım. Müdürlük talebimizi reddedince idare mahkemesine dava açalım. Zira tapu müdürlüğünün tescil etmeme eylemi için adli yargıda açılacak bir dava kanımca yok.

Kararı veren mahkemeye tapu müdürlüğünün infazın reddine ilişkin cevabı ekleyerek, infazın sağlanması için tavzih kararı istenebilir.Üzerindeki İİY 28.maddesi gereğince hüküm özetine rağmen takyidatlar hükümden sonra konulmuş olduğundan geçersiz olur.İİY 28.maddesi gereğince hüküm özeti tapu müdürlüğüne gönderilmemiş ise mahkemenin dolayısıyla Adalet Bakanlığının kusurunun varlığı da gözden kaçırılmamalıdır.

Benim bildiğim "gayrimenkulün aynına ilişkin" davalarda, "mahkeme kararının kesinleşmesine müteakip" ilgili mahkemenin kalemince "KARAR GEREĞİNİN İFASI İÇİN" gayrimenkulün kayıtlı olduğu tapu sicil memurluğuna gönderilir.

Şöyle yorumladım;

Eğer mahkeme ilamındaki taraflar şu anki tapu kaydını karşılıyorsa, yani davacı ile tapu maliki aynı kişi ise, tapu, ilamın gereğini taleple yerine getirmelidir.

Davacı, ilk davada taşınmaz üzerindeki takyit sahiplerini de davaya taraf etmediğinden ve bu sınırlamaların da kaldırılmasını istemediğinden tescil hükmü, taşınmaz üzerindeki sınrılamaları ortadan kaldırılmadığından, davacı mevcut hacizler, ipotekler vs ile taşınmazın mülkiyetini devralmalıdır.

Açacağı bir başka davada, bu kesinleşmiş gerekçeli tescil hükmünü delil gösterip, taşınmaz üzerindeki yolsuz tescilden kaynaklı sınırlamaların da kaldırılmasını talep etmelidir. Diye düşünüyorum.

Ve sadece Kadastro Mahkemesinin tescil kararları kesinleşmeden sonra re'sen Tapu Müdürlüğü'ne gereğinin infazı için gönderilir.

Saygılarımla