kasko poliçesinden kaynaklı alacak

Syn. Meslektaşlarım;

Benim sizlerden görüş almak istediğim konu, bir sigorta şirketinin vekilliğini yapmaktayım. Yani henüz yeni başladım, dolayısıyla pek bir bilgim yok bu konularla ilgili. Şirketin hesaplarını incelediğimde geçmişten gelen ve kasko poliçelerinden doğan alacaklarının olduğunu gördüm. Bazıları şirket araçlarıyla iligli bazıları da şahısların araçlarıyla ilgili. İncelediğim hesaplarda poliçe bedellerinin bir kısmı ya da tamamı ödenmemiş ve alacak olarak kayıtlı duruyor. Hesaplar 2008 den 2009 yılına kadar olan poliçelere ait. Bu arada şirketin eski avukatı 2008 yılında borçlulara mutabakat mektubu göndermiş postaneden iadeli taahhütlü ancak hiçbirine cevap gelmemiş.
Şimdi benim burada sizlere sormak istediğim şeyler şunlar:
1- 10.01.2008 - 10.01.2009 tarihleri arasında geçerli olmak üzere düzenlenen poliçe için hangi tarihten itibaren faiz isteyeceğim?
2- İsteyeceğim faiz oranı yasal faiz mi yoksa ticari faiz mi olacak? (karşı tarafların bir kısmının şirket bir kısmının şahıs olduğunu da göz önüne alırsak)
3- Poliçe tarihleri bitmeden bazı araçların satışları yapıldığı için bir kısım müşterinin sigorta şirketi tarafından geri ödemeleri hesaplanmış, ve söz konusu poliçe bedellerinden geri ödeme bedelleri düşülünce bakiye kalan kısımdan dolayı şirketin alacağı ortaya çıkmıştır. Bu durumda da yine poliçe sebep gösterilerek takip yapılabilir mi?
4- Yoksa hepsini bir kenara bırakarak cari hesap alacağı olarak takip mi açmalı ya da ihtarname gönderildikten sonra muaccel hale gelmesini mi beklemeli o şekilde mi takip yapılmalı?

Değerli cevap ve görüşlerinizi beklemekteyim. İyi günler, iyi çalışmalar diliyorum.

Merhaba.
Hiç bir talepte bulunulamaz. Çünkü, Sigortacı risk taşımamış ve fesih işlemini de çalıştırmamış. Acentenin Av. iseniz " Vekaletsiz iş görme " nin ileri sürülmesi de boşuna zaman kaybı ve masraf olur.
İyi Çalışmalar.

Nasıl yani herhangi bir işlem yapmam mümkün değil mi bu durumda? Bu arada hemen şunu da belirteyim sigorta acentesi söz konusu kişiler ve şirketlerle ahbap çavuş ilişkisi içindeymiş yani yıllarca onların araçlarının işlemlerini takip etmiş ve sigorta şirketine policeyi yaptıranlar adına para yatırmış ve hatta police sahipleri de bundan faydalanmış. Zaman zaman kaza yapan araçların zararları karşılanmış. Ancak sonrasında arada yaşanan bir gerginlik sebebi ile police sahipleri ödeme yapmamışlar. Ancak acenta yine de risk almış olmaz mi bu durumda? Cevabınızı çok net anlayamadım sayın meslektaşım konuyu biraz acarsaniz sevinirim. Teşekkürler iyi çalışmalar

Merhaba.
Dava açar, atanan BK donanımlı Sigortacı ise, dava şansınız yok. Ancak, BK SMMM ve/veya Raporu yazan ise, dava şansınız olabilir. Çünkü, sigorta tekniğine hakim olmaması nedeninden yasal defterleriniz üzerinden hareketle, sigortalıların borçlu olduğu sonucuna varacaktır. Ne var ki, temyiz aşamasında dosya ele alındığında hiç şansınız olamaz. Çünkü, yanıtınız içinde belirttiğiniz gibi, bir kısım poliçelerin primi ( acentelik tarafından ) kapatılmış. Kaza yapan araçlar açısından ise, hasar tediyesinde bakiye prim ödenen tazminattan tenzil edilmiş olmakla, bu kısım poliçeler için prim borcunu ileri sürülemez. Sonuçta kalan tek seçenek, sigorta şirketinden primlerin acente

tarafından ödendiğine dair belge ile vekaletsiz iş görme ileri sürülebilir ise de " talebimiz yoktu " itirazı karşısında bu yönden de dava şansınız olmayabilir.
İyi Çalışmalar.

Malik bey,
Öncelikle cevabını için çok teşekkür ederim. Ancak ben bu cevabınızdan sonra cari hesap alacağı olarak icra takibimi açmaya ve her halükarda da açıklama kısmında poliçelerin tarih ve numaralarını yazmaya karar verdim.
Büyük ihtimalle karşı taraf itiraz edecek ve kendisinin istemi dışında poliçelerin yapıldığı iddiasını ileri sürecektir. Ancak söz konusu poliçeler geçerli olduğu dönemde karşı taraf araç hasarlarını bildirmiş ve o poliçeler üzerinden hasar bedeli ödenmiş.Tabi bir de poliçelerin karşı tarafa gönderildiğini de göz önüne alırsak sanırım itirazın iptali davasında elimiz baya güçlü olur. Yani düşünceme göre karşı taraf her ne kadar benim isteğim dışında poliçe hazırlanmış dese bile söz konusu poliçeleri hasar dosyalarında görüldüğü üzere kullandığına göre ve bedelini ödediğini gösteren hiç bir delil olmadığına göre sanırım itiraz iptal edilir.
Tabi bu benim nacizane görüşüm.
İyi çalışmalar ve iyi günler diliyorum.

Merhaba.
Davada şansınızın olmadığını düşünüyorum. Nitekim, hasar tazminatı ödenen bir poliçenin, bakiye prim borcundan da söz edilemez. Kaldı ki, acente ( yasal defter )kayıtları sektör özelliği gereği tek başına sigortalının borçluluğuna gösterge olamaz. Hasar işlemi görmemiş poliçeler için ise, vekaletsiz iş görme hükümleri ve olası sonuçları bilginizdedir. Bunlarla birlikte, dosya hakimiyet eksikliğimden yanılma payım da olabilir!
İyi Çalışmalar.