Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

bağışlamadan dönmek için...

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 20-05-2008, 16:24   #1
avsafran

 
Varsayılan bağışlamadan dönmek için...

değerli meslektaşlarım;

müvekkil şuan 75 yaşında,3 yıl önce 3 çocuğundan biri olan oğluna taşınmazlarını bağışlamıştır. Bu bağışlamadan sonra çocuk babasına iyi bakmamakta ve yurtdışında yaşamaktadır. müvekkil baba bu bağıştan dönmeyi istemekte yani bağışlamış olduğu evlerin mülkiyetini yeniden kazanmak istemektedir; sizce bu durumda nasıl bir yol izlememiz gerekir?
1-) tasarrufun iptalini baba sağken çocuklardan birinin istemesi
2-) akli zayıflığı öne sürülerek bir dava süreci vs.
bu konuda bilgisi olan arkadaşların paylaşmalarını rica ederim.
Old 21-05-2008, 12:13   #2
yacimin

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
1. Hukuk Dairesi
Esas : 1994/010102
Karar : 1994/012611
Tarih : 17.10.1994

• AİLE GÖREVLERİ
• BAĞIŞLANAN ŞEYİN GERİ ALINMASI İSTEĞİ
• MİRASTAN ISKAT NEDENLERİ
ÖZET: Yasa koyucu, aile görevlerinin yerine getirilmemesini başlı başına bağıştan dönme nedeni saymıştır. "Önemli bir biçimde" riayetsizliği öngörmüş ve böylece mirastan ıskat nedenlerini bağıştan dönme koşulunda da tekrarlamıştır. BK.nun 244. maddesinin 2. bendi, MK.nun 457. maddesinin 2. bendinin özü ve kapsamı itibarıyla bir tekrarıdır. Bu nedenle, bağıştan dönme koşulları ile mirastan ıskat kofullarının bir arada incelenmesi zorunluluğu vardır. Basit olayları bağıştan dönme nedeni kabul etmek, bağıştan yararlanan kişiyi, bağışlayanın baskısı altında tutmak sonucunu doğurur. Aksine bir düşünce yasa kovucunun BK.nun 244. ve MK.nun 457. maddeleri hükümleri ile izlediği amaca aykırı olur; hak duygularını zedeler ve irade serbestisini de büyük ölçüde kısıtlamış olur. Bu nedenle; olayların nitelikleri, kapsamı ve özellikle önem dereceleri gözetilerek delillerin değerlendirilmesi gerekir.
(818 s. BK. m. 244/2) (743 s. MK. m. 457/2)

Davacı tarafından, davalı aleyhine açılan tapu iptali tescil davasının yapılan yargılamasında, mahkemece davanın kabulüne dair verilen kararın davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli olarak temyiz edildiğinden, dosya incelendi, duruşma isteği değer yönünden reddedilip, gereği görüşülüp düşünüldü:
Dava, BK.nun 244/2. maddesine dayalı tapu iptali, tescil isteğine ilişkindir. BK.nun 244/2. maddesi; "bağışlamadan yararlanan kişi, bağışlayana veya ailesine karşı kanunen yükümlü olduğu görevleri ehemmiyetti surette ihlal eder ise, bağışlayan bağıştan rücu edebilir" hükmünü getirmiştir.
Yasa koyucu, aile görevlerinin yerine getirilmemesini başlı başına bir rücu nedeni saymamış "ehemmiyeli bir surette" riayetsizliği öngörmüş, böylece, mirastan ıskat nedenlerini burada da tekrarlanmıştır (MK. 457/2). O halde, 244. maddenin 2. bendi, Medeni Kanunun 457. maddesinin 2. bendinin özü ve kapsamı itibarıyla bir tekrarından ibarettir.
Bu görüş ilmi içtihatlarda da belirtilmiştir (Alfret Marten, BK. Şerhi, 319; Prof. Feyzi N. Feyzioğlu, Borçlar Hukuku, 1962, S.173). O halde; bağıştan dönme nedeniyle mirastan ıskat nedenlerinin bir arada incelenmesi zorunluluğu vardır.
Hukuk Genel Kurulu’nun 14.5.1976 gün, 1974/1-772 esas, 1976/2065 sayılı kararı da aynı doğrultudadır. Gerçekten, basit olayları rücu nedeni kabul etmek bağıştan yararlanan kişiyi bağışlayanın baskısı altında tutmak sonucunu doğurur. Aksine bir düşünce, yasa koyucunun BK.nun 244 ve MK.nun 457. maddeleri ile takip ettiği amaca aykırı düşer. Bununla da kalmaz, hak duygularını zedeler ve irade serbestisini de büyük ölçüde kısıtlamış olur. Onun için olayların nitelikleri, kapsamı ve özellikle önem dereceleri gözetilerek delillerin değerlendirilmesi gerekir.
Değinilen ilke ve olgulara, somut olaya bakıldığında BK.nun 244/2. maddesindeki rücu koşullarının gerçekleştiğinden sözedebilme olanağı yoktur. Davalı kızın, davacı babasına karşı olan görevlerini önemli ölçüde yerine getirmediği kanıtlanmış değildir. Hal böyle olunca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken aksine düşüncelerle kabul edilmesi isabetsizdir. Davalının temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK.nun 428. maddesi gereğince (BOZULMASINA), alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 17.10.1994 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Sayın Safran bu karar doğrultusunda olayınızda bahsetmiş olduğunuz 'iyi bakmama ve yurdışında yaşama' halini Yargıtay'ın aradığı 'ehemmiyetli surette riayetsizlik' kriterine göre değerlendirip rücu edilip edilemeyeceğine karar verebilirsiniz.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Bağışlamadan rücu-Muvazaa Avukat Kamer Akgül Meslektaşların Soruları 6 02-08-2009 22:27
harcırah konusundaki talepler için idareye başvurmak için bir süre varmıdır -betül- Meslektaşların Soruları 4 17-05-2009 17:48
Boşanma Davası ve Eşin Eve Dönmek İstemesi Yerleşik Yabancı Meslektaşların Soruları 2 11-03-2008 16:07
Eski İşime Dönmek İstiyorum muhendis Hukuk Soruları Arşivi 1 27-02-2002 19:43


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03817296 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.