Tahliye sonrası muacceliyet - Kira Sözleşmesindeki Muacceliyet Şartı Ne Zamana Kadar Geçerlidir?

İyi günler,
Taraflar arasında yapılmış olan kira sözleşmesinin hususi şartlar başlıklı bölümünde bir ayın kiranın ödenmemesi halinde bundan sonraki ayların kiralarının muaccel hale geleceği hükmü yer almaktadır.Kiracı bu maddeyi kabul ederek sözleşmeyi imzalamıştır.Kira bedeli aylık 300.00TL'dir.3.aydan sonra kira borcunu ödemekte geç kalınca kiralayan hem ödenmeyen kiralar için hem de kira sözleşmesinin sonuna kadar muaccel olan kira bedellerinin tahsili için icra takibi açmıştır.Kiracının borcun bir kısmına itiraz etmesi üzerine de itirazın kaldırılması ve tahliye davası açarak itirazı kaldırtmış ve kiracıyı da 26/11/2010 tarihinde tahliye etmiştir.Ancak;akabinde kiralayan aynı taşınmazı 15/12/2010 tarihinde başka birine 175.00TL'ye kiraya vermiş,28/12/2010 tarihinde de başkasına satmıştır.Buna rağmen mevcut icra dosyası devam ettiğinden dolayı kiracı bir süre sonra icra tehdidi altında dosya borcunun tamamını kapatmış ve ardından istirdat davası açmıştır.
Benim düşünceme göre muacceliyet şartı kiralayanın taşınmazı başka birine kiralaması yada satmasına kadar devam etmektedir.Bundan sonrası için kiracı kira borçlarından sorumlu değildir.Bu konuda sayın meslektaşlarımın görüşlerini beklemekle birlikte kiralayanın ikinci sefer 175.00TL'ye kiraya vermesi üzerine,eski kiracı aradaki fark olan 125.00TL'lik kira bedelinden de sorumlu tutulabilir mi?Bu konuda görüşlerinizi paylaşırsanız çok sevinirim.Saygılarımla.

Sorunuzun yanıtı aşağıdaki konuda mevcut:
http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=22168

Ancak kiracının muacceliyet maddesi gereğince kira borcunun nerede sınırlanacağını tartışırken, akdin onun kusuru nedeniyle fesh olması nedeniyle BK'nın genel esasları çerçevesinde kiralayana tazminat yükümlüğü doğduğunu da unutmamak gerek. Bkz BK 108/2:

Alıntı: c) RÜCUUN HÜKÜMLERİ MADDE 108. Akitten rücu eden alacaklı, vaidolunan şeyi vermekten imtina ve tediye eylediği şeyi istirdat edebilir. Bundan başka borçlu kendisine hiç bir kusurun isnat edilemiyeceğini ispat edemezse alacaklı akdin hükümsüzlüğünden mütevellit zararın tazminini de talep edebilir.

Dolayısıyla bu şekilde karşılıklı zarar ziyan hesaplarına hiç girmeden sözleşme sonuna kadarki kirayı ödemek suretiyle mahsuplaşılmasının adaletsiz olmayacağı kanaatindeyim ve uygulamada da genelde böyle yapılıyor. Ancak siz illa ki, "ben fazla ödendiğim kirayı geri alacağım!" diye işlem yapmayı düşünürseniz, karşı tarafın da "senin sözleşme şartlarına uymaman nedeniyle ben de mağdur oldum, o zaman ben de tazminat istiyorum" diyebileceğini ve sonuçta kimin alacağının kimden fazla çıkacağının da şüpheli olduğunu hesaba katmak gerek.

Eski kiracı kendi yapmış olduğu sözleşme ve kararlaştırılmış olan bedelinden sorumludur. Her sözleşme tarafları hakkında sonuç doğurur.