GÖrev-dava Konusu

Sevgili Meslektaşlarım,

Elimdeki davayla ilgili gerek hakim gerek avukat, görüştüğüm değerli hukuk insanlarınca genel görüş birliği oluşmadığı için bir de siz sevgili meslektaşlarımın benzer konuyla ilgili bilgi ve tecrübelerine başvurmak istedim.

Konu şöyle; "akıl malüllüğünden" "memur emeklisi" bir bey 3 aylık emekli maaşını çektiği bankadan son çektiği maaşında kesinti yapıldığını fark ediyor. Nedenini sorduğunda banka tarafından, kendisinin 10.000 tl. ye yakın toplu para çektiğini dolayısıyla maaşından bu paranın her ay kesintisi yapıldığı söyleniyor. Müvekkilim anlıyor ki, 3. şahıs, üzerine kendi fotoğrafını ibraz ederek, müvekkilimin muhtarından aldığı ikamet ve nüfus bilgileriyle "nüfus dairesinden yenileme suretiyle" sahte kimlik çıkartıyor ve bu kimlikle gidip bankadan toplu para çekiyor.

3. şahıs, banka ve nüfus dairesi aleyhine savcılıkta suç duyurusunda bulunulmuş. Savcılık sadece banka memuresi hakkında takipsizlik vermiş.

Şimdi ben işin hukuki boyutuyla ilgileniyorum. Bahse konu banka bir kamu bankası, müvekkilim emekli sandığına bağlı emekli. Ben öncelikle müvekkilimin maaşından haksız olarak kesilen para için menfi tespit davası açma taraftarıyım. Bankanın burada kredi verirken ibraz edilen evrak ve imzaları incelemede gerekli objektif özeni göstermediği aşikar. Dolayısıyla ağır ihmali olduğunu düşünüyorum. Müvekkilim bir yıla yakındır maaşını kesintiyle almakta. Geçmişe dönük kesintilerin iadesi ve halihazır/gelecekteki kesintilerin de durdurulmasını talep edeceğim. Görüştüğüm bir kaç hakimin görüşü de bu yönde, yani öncelikle menfi tespit davası açılması yönünde. Ancak, davanın bankaya karşı alacak davası, tazminat davası olacağı yönünde ya da emekli sandığına karşı idari dava olması gerektiği yönünde görüşler olduğu gibi, görev yönünden ise Ticaret mahkemesi, Asliye hukuk ve (çekilen toplu paranın ihtiyaç kredisi olduğundan bahisle) Tüketici mahkemesi'nde açılacağı yönünde ÇOK FARKLI GÖRÜŞLER mevcut :S taktir edersiniz ki kafam epeyce karıştı.

Benzer bir davayla birebir alakalı olan ya da bu konuda elinde içtihat bulunan meslektaşlarım bilgilerini paylaşırlarsa çok memnun olacağım.

Şimdiden teşekkür ediyorum, saygılar..

sayın meslektaşım;
olayda eksik teselsül nedeniyle sorumlu farklı kişiler bulunmaktadır.Zaten de haklarında ceza soruşturması sürmektedir.en kısa yol bence;banka ve diğer kişiler aleyhine tazminat davası açmaktır. Bu davayı tedbirli açarak bankanın maaşı kesmesini de önlemiş olursunuz.Bu davada geçmiş kesintileri de talep ediniz.İdari dava olduğunu düşünmüyorum,zira kamu bankası bile olsa ortada bir idari işlem veya eylem değil kesinlikle haksız fiil bulunmaktadır.Banka kendi dikkatsizliğinin bedelini maaş keserek müvekkilinize ödetemez.Tüketici mahkemesinin de olayla ilgisi olmadığını düşünüyorum çünkü söz konusu uyuşmazlık ihtiyaç kredisini çeken 3. şahısla banka arasında değil, mağdur olan müvekkiliniz ile diğer kişiler arasındadır. Yargıtay kararı bulursam sizinle paylaşırım..kolay gelsin..

görev yönünden Tüketici mi Asliye Hukuk mahkemesinde mi açılmalı peki?

ihtiyaç duyduğu mal ve hizmetleri satın alan kişiye tüketici denmektedir.olayda ise müvekkiliniz değil 3. kişi çekmiştir ihtiyaç kredisini.siz ise müvekkilinizi zarara uğratan bu kişilere karşı tazminat davası açacaksınız.dolayısıyla görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğunu düşünüyorum..