Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Ebe kaydı resmi evrak mı?(Acil)

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 19-09-2007, 13:02   #1
seniz

 
Varsayılan Ebe kaydı resmi evrak mı?(Acil)

Sayın meslektaşlarım, mümkünse sorumla ligili yargıtay kararlarına ve bilgiye ihtiyacım var. şimdiden teşekkürler. 2005 yılında işlenmiş cinsel istismar suçu. Doktor, düşük yapan mağdurenin 14 yaşında olduğu gerekçesiyle savcılığa suç duyurusunda bulunmuş. Yargılama aşammasında evlilikle suçun ortadan kalkmayacağını, suçun işlendiği sırada mağdurenin 14 yaşında olduğunu belirtmiş. Mağdure 1990 doğumlu olduğuu söylese de, doğum yılının tespiti için köyün ilgili idaresine yazılan yazıya ebenin 1991 yılında mağdurenin tarifine uygun bir kız çocuğu doğurttuğunu belirtmiş. sorum şu ki; sadece ebenin sözüne dayanılarak karar verilebilir mi, ebe kaydı doktor raporu gibi resmi evrak saylıır mı? Sanık ve mağdure şu an evliler, dosya karar aşamasında, yapılabilecek bir müdahale var mı bu doyaya. İlginize teşekkürler.
Old 19-09-2007, 13:36   #2
HÜLYA ÖZDEMİR

 
Varsayılan

T.C.

YARGITAY

5. CEZA DAİRESİ

E. 2000/5787

K. 2000/7061

T. 13.12.2000

• RIZAEN ALIKOYMAK VE IRZA GEÇMEK ( Suçlarının Oluşumuna ve Niteliğine Etkili Olacağından Yaş Tesbitine Esas Olacak Kemik Grafileri Çektirilerek Sağlık Kurulundan Rapor Alınması Gereği )

• EKSİK SORUŞTURMAYLA HÜKÜM KURULAMAYACAĞI ( Rızaen Alıkoymak Ve Irza Geçmek Suçları - Yaş Tesbitine Esas Olacak Kemik Grafileri Çektirilerek Sağlık Kurulundan Rapor Alınması Gereği )

• YAŞIN SUÇA TESİRİ ( Rızaen Alıkoymak Ve Irza Geçmek Suçlarının Oluşumuna Ve Niteliğine Etkili Olacağı - Rapora Göre Sanıkların Hukuki Durumlarının Tayin Edileceği )

765/m.414, 430

1412/m.260

ÖZET : Mağdurenin yaşının rızaen alıkoymak ve ırza geçmek suçlarının oluşumuna ve niteliğine etkili olacağından yaş tesbitine esas olacak kemik grafileri çektirilerek suç tarihinde kaç yaşında olduğu hususunda sağlık kurulundan rapor alınması, gerektiğinde Adli Tıp Kurumundan da görüş alınarak gerçek yaşının bilimsel biçimde saptanması ve sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının tayin ve takdiri gerekirken eksik soruşturmaya dayanılarak yazılı şekilde hüküm kurulamaz.
DAVA : Reşit olmayan mağdureyi rızaen kaçırıp alıkoymak, ırza geçmek ve bu suçlara katılmaktan sanıklar Nuriye, Abdullah , Recep, Hakan, Recai ve Fevzi'nin yapılan yargılamaları sonunda; TCK.nun 64/2, 414/1, 80, 430/2, 59, 74. maddeleri gereğince sanık Nuriye'nin 5 yıl 10 ay ağır hapis, 6 ay hapis, sanık Recep'in 4 yıl 10 ay 10 gün ağır hapis, sanıklar Hakan, Abdullah, Recai ve Fevzi'nin 4'er yıl 2'şer ay ağır hapis cezasıyla mahkumiyetlerine, sanık Nuriye hakkında 31,33, diğer sanıklar hakkında 31. maddenin tatbikine dair Ankara 2.Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 30.4.1999 gün ve 1998/23 Esas, 1999/67 Karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtayca incelenmesi sanıklar vekilleri tarafından istenilmiş sanıklar Nuriye ve Abdullah yönünden incelemenin duruşmalı yapılması talep edilmiş olduğundan dava evrakı C.Başsavcılığından tebliğname ile daireye gönderilmekle 29.11.2000 Çarşamba saat 14.00 duruşma günü tayin olunarak sanıklar vekillerine davetiye gönderilmişti.
Belli günde Hakimler duruşma salonunda toplanarak Yargıtay C.Savcılarından Osman Baş hazır olduğu halde oturum açıldı.
Sanık Nuriye adına tebligatı alan Avukat'ın duruşmaya gelmediği anlaşıldı.
Yapılan tebligat üzerine dosyadaki vekaletnameye dayanarak sanık Abdullah adına gelen Avukat huzura alınarak duruşmaya başlandı.
Duruşma isteğinin süresinde ve yerinde olduğu anlaşıldıktan sonra uygun görülen talep ve mütalaa dairesinde sanık Abdullah hakkında duruşmalı sanık Nuriye hakkında duruşmasız inceleme yapılmasına oybirliğiyle karar verilerek tefhim olunduktan sonra işin açıklanmasına dair raportör tarafından düzenlenen rapor okundu.
Raportör rapora ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirdi.
Sanık vekili temyiz layihasını açıklayarak savunmada bulunup müvekkili hakkındaki hükmün bozulmasını istedi.
Yargıtay C.Savcısı tebliğname içeriğini tekrar etti.
Son sözü sorulan sanık vekili savunmasına ilave edecek bir cihet bulunmadığını bildirmekle dosya incelenerek karar verilip tefhim olunmak üzere duruşma 13.12.2000 Çarşamba saat 14.00'e bırakılmıştı.
Belli günde oturum açıldı. Dava evrakı incelenip gereği görüşülmüş olduğundan aşağıda yazılı karar ittihaz olundu.
KARAR : Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanıklar Nuriye ve Abdullah vekilleri ve diğer sanıkların yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
17.8.1984 tarihli doğum tutanağının, mağdurenin ebe nezaretinde evde doğduğunu söyleyen müdahil baba Sadullah'ın bildirimi sonucu Sin. Sağlık Ocağının 16.5.1984 tarihli doğum raporuna istinaden düzenlendiği, doğum raporunun da tarihsiz ve kayıt nosu olmayacak şekilde düzenlenip doğum tarihinin 16.5.1983 olarak gösterildiği Sin. 1. Nolu Sağlık Ocağının 21.4.1998 tarihli yazısından da doğum defterine göre Mayıs 25 sırasında kayıtlı olup doğum tarihinin 17.5.1983 olduğunun belirtilmesi karşısında tarihler arasında farklar bulunmasına göre, bu raporun mağdurenin hangi tarihte doğduğunu kanıtlamaya yeterli bulunmadığı gibi mağdurenin 15 yaşını bitirmesine 5 aya yakın kritik bir süre de kaldığı gözönüne alınarak, mağdurenin yaşının rızaen alıkoymak ve ırza geçmek suçlarının oluşumuna ve niteliğine etkili olacağından yaş tesbitine esas olacak kemik grafileri çektirilerek suç tarihinde kaç yaşında olduğu hususunda sağlık kurulundan rapor alınması, gerektiğinde Adli Tıp Kurumundan da görüş alınarak gerçek yaşının bilimsel biçimde saptanması ve sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının tayin ve takdiri gerekirken eksik soruşturmaya dayanılarak yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanıkların temyiz itirazları ile sanık Abdullah vekilinin duruşmalı inceleme sırasındaki savunmaları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 13.12.2000 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Old 19-09-2007, 13:50   #3
Av.bozkara

 
Varsayılan

Ebenin beyanına resmi evrakmış gibi itibar edileceğini sanmıyorum. Zira yukarıda Sayın Hülya Özdemir'in eklediği yargıtay kararında da belirtildiği gibi önemli olan ve itibar edilen adli tıp raporudur. şahsın kemik grefileri ve tıbbi incelemeleri yapıldıktan sonra mahkeme kanaat tesis eder. Sırf ebenin beyanı ile hareket etmesi mantık dahilinde değil düşüncesindeyim.

Saygılarımla,
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Sahteliği Bilinmeden Resmi İşlemde Kullanılan Resmi Evrak Av. Mehmet Demirezen Meslektaşların Soruları 6 17-02-2007 15:16
Seydişehirde dosyadan evrak Av. O. TEKGUL Şehirlerarası Nöbetçi Avukat 3 19-01-2007 17:38
acil/iş sözleşmesinin feshi ve kıdem sorunu/ acil avenginakbaba Meslektaşların Soruları 5 18-01-2007 09:46
Bağ-Kur , Yaşlılık aylığının iptali, Oda Kaydı mı, Vergi Kaydı mı ? Av.Aslı Meslektaşların Soruları 1 28-11-2006 18:40


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06589508 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.