Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Havayolu Firması Çalışanı Yüzünden Uçağa Binememe

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 21-01-2016, 17:06   #1
Analiz

 
Varsayılan Havayolu Firması Çalışanı Yüzünden Uçağa Binememe

Sevgili meslektaşlarım başlık biraz saçma oldu ama bir konuda bilgilerinize ihtiyacım var.

Müvekkil uçak biletini internetten alıyor ve havalimanına vaktinde gidiyor.Uçağa biniş zamanı 19:20 kalkış ise 19:50 dir.Buraya kadar bir sorun yok. Müvekkil havaalanına 19:00 da gitmesine rağmen sair sebeplerle bekletiliyor. (sadece kendisi değil bir kaç bilet sahibi de aynı şekilde bekletiliyor- uçağın hazır olmadığı bildirilerek). Müvekkilin uçağı kaçıracak olmanın verdiği duyguyla ısrarla bankodaki memura neden alınmadıklarını soruyor ve sonunda 19:35 sularında check-in yapılıyor ve bagaj alınıyor. Ancak müvekkil uçağa gidiş için 2. giriş kapısına tam vardığında , kapının kapalı olduğunu görüyor ve bu sebepten dolayı uçağa binemiyor.O anın verdiği ruh hali ile bankoya dönüyor. Bu olayı telafi etmelerini istiyor ancak görevli birşey yapamayacaklarını söyleyerek başından savıyor.Bu sayede parası ödenmiş olan 2 kişilik bilet yanmış oluyor.
Böyle bir durum karşısında nasıl hareket etmeliyiz. Dava sanırım tüketici mahkemesinde açılacak ama açıkcası hukuki dayanağı Tük.Korunması Hakkında Kanunda bulamadım.Yardımlarınız için şimdiden teşekkür ederim.
Old 23-01-2016, 22:28   #2
Av. Hande Temeltaşı

 
Varsayılan

Havayolu taşımacılığı ile ilgili hukuki problemler taşımacılık sözleşmesinden kaynaklandığından ve TTK'da düzenlendiğinden ticaret mahkemelerinin görevli olacağı hususunda aşağıda bir karar paylaşıyorum.

T.C YARGITAY
11.Hukuk Dairesi
Esas: 2012 / 9513
Karar: 2012 / 11823
Karar Tarihi: 04.07.2012

ÖZET: Dava, hava yolu ile yolcu taşıma sözleşmesinden kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. Uyuşmazlık taşıma hukukunu ilgilendirmekte olup, Türk Ticaret Kanunu'ndaki düzenlemeye göre anılan yasada düzenlenmiş olan bütün hususlardan doğan hukuk davaları mutlak ticari dava sayılır. Bu durumda bu nitelikteki uyuşmazlığa tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılarak sonuçlandırılması mümkün olmadığından kararın bozulması gerekir.(818 S. K. m. 49) (6762 S. K. m. 4) (4077 S. K. m. 23)

Dava: Taraflar arasında görülen davada Ağrı 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce verilen 09.03.2012 tarih ve 2012/213-2012/265 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Karar: Davacı, oğlu ile birlikte Ankara'dan Ağrı'ya gitmek için davalı şirketten uçak bileti satın aldığını, check-in yaptırmasına rağmen uçak kabinine geçişinin engellendiğini, 3 yaşındaki oğlu ile ayrı yerlerde oturacağı için uçaktan indirildiğini, Van uçağına bindirildiğini, Ağrı'ya 9,5 saatte vardığını, seyahat özgürlüğünün engellendiğini, oğlunun ve eşininde bu olaydan etkilendiğini ileri sürerek olayın neden olduğu elem ve ızdırabın dindirilmesi için 10.000 TL manevi tazminatın davalıdan yasal faizi ile tahsilini istemiştir.

Mahkemece, taraflar arasındaki ilişkinin 4077 sayı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığı, bu Yasa'nın 23. maddesi uyarınca görevli mahkemenin tüketici mahkemesinin olduğu gerekçesiyle, mahkemenin görevsizliği, karar kesinleştiğinde dosyanın Ağrı Asliye Hukuk (Tüketici) Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiştir.

Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.

1-Dava, hava yolu ile yolcu taşıma sözleşmesinden kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir.

Yukarıda da açıklandığı gibi uyuşmazlık taşıma hukukunu ilgilendirmekte olup, TTK'nun 4. maddesinin 1. bendi uyarınca anılan yasada düzenlenmiş olan bütün hususlardan doğan hukuk davaları mutlak ticari dava sayılır. Bu durumda bu nitelikteki uyuşmazlığa tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılarak, sonuçlandırılması mümkün olmadığından kararın açıklanan bu gerekçe itibariyle davalı yararına bozulması gerekmiştir.

2- Bozma sebep ve şekline göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.

Sonuç: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle kararın davalı yararına BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 04.07.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Old 25-01-2016, 10:45   #3
Analiz

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Hande Temeltaşı
Havayolu taşımacılığı ile ilgili hukuki problemler taşımacılık sözleşmesinden kaynaklandığından ve TTK'da düzenlendiğinden ticaret mahkemelerinin görevli olacağı hususunda aşağıda bir karar paylaşıyorum.

T.C YARGITAY
11.Hukuk Dairesi
Esas: 2012 / 9513
Karar: 2012 / 11823
Karar Tarihi: 04.07.2012

ÖZET: Dava, hava yolu ile yolcu taşıma sözleşmesinden kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir. Uyuşmazlık taşıma hukukunu ilgilendirmekte olup, Türk Ticaret Kanunu'ndaki düzenlemeye göre anılan yasada düzenlenmiş olan bütün hususlardan doğan hukuk davaları mutlak ticari dava sayılır. Bu durumda bu nitelikteki uyuşmazlığa tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılarak sonuçlandırılması mümkün olmadığından kararın bozulması gerekir.(818 S. K. m. 49) (6762 S. K. m. 4) (4077 S. K. m. 23)

Dava: Taraflar arasında görülen davada Ağrı 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce verilen 09.03.2012 tarih ve 2012/213-2012/265 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Karar: Davacı, oğlu ile birlikte Ankara'dan Ağrı'ya gitmek için davalı şirketten uçak bileti satın aldığını, check-in yaptırmasına rağmen uçak kabinine geçişinin engellendiğini, 3 yaşındaki oğlu ile ayrı yerlerde oturacağı için uçaktan indirildiğini, Van uçağına bindirildiğini, Ağrı'ya 9,5 saatte vardığını, seyahat özgürlüğünün engellendiğini, oğlunun ve eşininde bu olaydan etkilendiğini ileri sürerek olayın neden olduğu elem ve ızdırabın dindirilmesi için 10.000 TL manevi tazminatın davalıdan yasal faizi ile tahsilini istemiştir.

Mahkemece, taraflar arasındaki ilişkinin 4077 sayı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığı, bu Yasa'nın 23. maddesi uyarınca görevli mahkemenin tüketici mahkemesinin olduğu gerekçesiyle, mahkemenin görevsizliği, karar kesinleştiğinde dosyanın Ağrı Asliye Hukuk (Tüketici) Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiştir.

Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.

1-Dava, hava yolu ile yolcu taşıma sözleşmesinden kaynaklanan manevi tazminat istemine ilişkindir.

Yukarıda da açıklandığı gibi uyuşmazlık taşıma hukukunu ilgilendirmekte olup, TTK'nun 4. maddesinin 1. bendi uyarınca anılan yasada düzenlenmiş olan bütün hususlardan doğan hukuk davaları mutlak ticari dava sayılır. Bu durumda bu nitelikteki uyuşmazlığa tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılarak, sonuçlandırılması mümkün olmadığından kararın açıklanan bu gerekçe itibariyle davalı yararına bozulması gerekmiştir.

2- Bozma sebep ve şekline göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.

Sonuç: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle kararın davalı yararına BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 04.07.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Hande Hanım yanıtınız için çok sağolun. Ama ben halen hukuki dayanağımın ne olacağı konusunda net değilim
Old 25-01-2016, 11:31   #4
Av.Selim Balku

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Analiz
Dava sanırım tüketici mahkemesinde açılacak ama açıkcası hukuki dayanağı Tük.Korunması Hakkında Kanunda bulamadım.Yardımlarınız için şimdiden teşekkür ederim.

1911 yılında, müşteri yer muşambası almak için mağazaya gider, çalışan muşamba topunu açarken müşteriyi yaralar, satıcının sorumluluğuna karar verilir.

1961 yılında, AVM'de muz kabuğuna basıp düşen müşteriler için de,

1976 yılında, mağazada ki yaprağa basıp düşen müşteri için de mağazanın sorumluluğuna karar verilmiş.

Yargıtay genel kurulunda 2013 yılında verdiği kararda, yukarıda ki Alman Federal mahkemesi kararlarını örnekleyerek, mağazada müşterinin üzerine düşen mankenin yaralaması neticesinde görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi olduğuna karar vermiştir.(YHGK 2012/13-1220 2013/239 T. 13.2.2013)

Sizin olayınızda da satıcının veya çalışanın eyleminden veya hakimiyetinden kaynaklanan bir sebeple, tüketici uçağa binememişse, başvuracağı görevli mahkeme Tüketici mahkemesidir.

Kararda dayanakları bulursunuz...

Kalay gelsin...
Old 25-01-2016, 11:40   #5
Av. Hande Temeltaşı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Analiz
Hande Hanım yanıtınız için çok sağolun. Ama ben halen hukuki dayanağımın ne olacağı konusunda net değilim

TTK taşımacılık sözleşmesi hükümleri ile Montreal Protokolü ile değiştirilen Varşova Antlaşmasını dayanak gösterebilirsiniz, burada bilet bedelleri kadar zarara uğradığınızdan zararınızın tazminini talep etmelisiniz diye düşünüyorum.



T.C. YARGITAY

11.Hukuk Dairesi
Esas: 2014/3213
Karar: 2014/11299
Karar Tarihi: 12.06.2014


TAZMİNAT DAVASI - TAŞIMA HUKUKU - GÖREVLİ MAHKEMENİN TİCARET MAHKEMESİ OLDUĞU GÖZETİLEREK GÖREVSİZLİK KARARI VERİLMESİ GEREĞİ - İŞİN ESASINA GİRİLEREK KARAR VERİLMESİ - HÜKMÜN BOZULMASI

ÖZET: Dava, TTK.’da düzenlenen taşıma hukukundan kaynaklanmakta olup, uyuşmazlığa Montreal Protokolü ile değiştirilen Varşova Antlaşmasının uygulanması gerekmektedir. Uyuşmazlığın bu niteliğine göre dava, hava taşımasından kaynaklandığından ve davacılar husumeti davalı Hava Yolu Şirketi aleyhine de yöneltmiş bulunduğundan, aynı Yasa'nın maddesi gereğince görevli mahkemenin ticaret mahkemesi olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.

(6102 S. K. m. 5)

Dava: Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 9. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 14/11/2013 tarih ve 2013/12-2013/548 sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı, davalılar THY ve TGS Yer Hizmetleri A.Ş. vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Sibel Demir Saldırım tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Karar: Davacı vekili, müvekkilinin 11/01/2012 tarihinde başlayacak olan eğitim için davalı Türk Havayolları A.Ş. uçağı ile Londra'ya gitmek amacıyla 09/01/2012 günü saat 11;45 sıralarında Atatürk Havalimanı Dış Hatlar Terminaline geldiğini, THY ofisine check in yaptırmak için Türkiye Cumhuriyeti ve Kanada Pasaportunu, diğer belgeleri davalı TGS.Yer Hizmetleri A.Ş. çalışanı olan davalı Z. K.'ye teslim ettiğini, yapılan işlemler sırasında bagaj ağırlığının fazla çıkması üzerine müvekkilinin 31 nolu kontuara yönlendirildiğini, ancak işlemler devam ettiği için pasaport ve diğer evraklarının davalı Z. K.'de kaldığını, müvekkilinin bagaj işlemlerini tamamladıktan sonra işlemi yapan davalı Z. K.'den evrakları talep ettiğinde davalının evrakların kendisinde olmadığını, teslim ettiğini ve kendisine iftira atıldığını beyan ve iddia ederek müvekkilini suçladığını, ancak kayıp evrakların aynı gün davalı THY tarafından Londra’da bulunduğunu ve ilgilisine teslim edilmek üzere aynı gün THY’nin Londra İstanbul seferini yapan uçak ile İstanbul'a geri gönderildiğini, fakat müvekkiline bu konuda haber verilmediğini, bilgilendirme yapılmadığını ve söz konusu evrakların teslim edilmediğini, müvekkilinin daha önceden ayarlanmış olan master programının aksamaması için yeniden Türkiye Cumhuriyeti ve Kanada pasaportu ile İngiltere vizesi almak için işlemlere başladığını, 10 gün içerisinde bu işlemleri tamamladığını ve yeniden masraf yaptığını, davalıların her üçünün de ihmalkar bir tutum sergileyerek müvekkilinin maddi ve manevi büyük sıkıntılar yaşamasına sebep olduklarını bildirerek, 50.000,00 TL manevi ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.500,00 TL maddi tazminatın 09/01/2012 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı THY vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı TGS vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

Davalı Z. ., davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Mahkemece, tüm dosya kapsamına ve toplanan delillere göre, davacının davalılar aleyhine açmış olduğu maddi tazminat isteminin kabulüne, 1.500,00 TL maddi tazminatın masrafların yapıldığı tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine; davacının davalılar aleyhine açmış olduğu manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 3.000,00 TL manevi tazminatın 09/01/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin isteminin reddine karar verilmiştir.

Kararı, davacı, davalılar THYve TGS Yer Hizmetleri A.Ş. vekilleri temyiz etmiştir.

1- Dava, 6102 sayılı TTK.’da düzenlenen taşıma hukukundan kaynaklanmakta olup, uyuşmazlığa Montreal Protokolü ile değiştirilen Varşova Antlaşmasının uygulanması gerekmektedir. Uyuşmazlığın bu niteliğine göre dava, hava taşımasından kaynaklandığından ve davacılar husumeti davalı Hava Yolu Şirketi aleyhine de yöneltmiş bulunduğundan, aynı Yasa'nın 5. maddesi gereğince görevli mahkemenin ticaret mahkemesi olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.

2- Bozma sebep ve şekline göre, taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,

Sonuç: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, kararın BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, bozma sebep ve şekline göre, taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 12.06.2014 tarihinde oybirliği ile, karar verildi.

T.C. YARGITAY

11.Hukuk Dairesi
Esas: 2014/511
Karar: 2014/8166
Karar Tarihi: 30.04.2014


ALACAK DAVASI - TARAFLAR ARASINDAKİ UYUŞMAZLIĞIN AÇIKLANAN NİTELİĞİNE GÖRE DAVANIN TİCARET MAHKEMESİNİN GÖREV ALANINA GİRMESİNE RAĞMEN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNCE KARARA BAĞLANMASININ İSABETSİZLİĞİ

ÖZET: Taraflar arasındaki uyuşmazlığın açıklanan niteliğine göre davanın Ticaret Mahkemesinin görev alanına girmesine rağmen, Asliye Hukuk Mahkemesince karara bağlanması doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.

(6102 S. K. m. 4)

Dava ve Karar: Taraflar arasında görülen davada İstanbul 10. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 10/10/2013 tarih ve 2012/537-2013/467 sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dava konusu meblağ 18.563 YTL’nin altında bulunduğundan HUMK’nın 3156 sayılı kanunla değişik 438. maddesi gereğince duruşma isteğinin reddiyle tetkikatın evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacı vekili, müvekkilinin davalı acenteden 24.10.2011 tarihinde İstanbul/Newyork, Newyork/İstanbul arası aktarmasız gidiş dönüş biletini 7.577 TL bedelle satın aldığını, gidiş yolculuğunu sorunsuz yaptığını, dönüş yapacağı sırada biletinin Tunus aktarmalı ve satın aldığı bilet bedelinin 5.638 TL olduğunu THY yetkililerinden öğrendiğini, bileti direk uçuşa çevirmek için 66 USD ceza ödediğini, biletin kendilerine fahiş olarak satıldığını, aktarmadan bahsedilmediğini ileri sürerek, haksız olarak fazla tahsil edilen 2.060 TL ile ödediği ceza bedeli 120 TL olmak üzere toplam 2.180 TL'nin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, davanın taşımadan kaynaklandığını, ticaret mahkemesinin görevli olduğunu, bilet fiyatının fahiş olmadığını, davacının eşine de aynı fiyatla bilet satıldığını buna itirazda bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davanın ticari dava niteliğinde bulunmadığı, genel mahkemelerin görevli olduğu, davalının satış bedelinden 735 EURO komisyon ücreti aldığı, davacının bu bedelin fahiş olduğunu öne sürmediği, aldatmanın söz konusu bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.

1-Davacı, THY acentesi olan davalıdan İstanbul/Newyork arası gidiş dönüş uçak bileti aldığını, kendisine biletin dönüşte aktarmalı olduğunun söylenmediğini, bilet ücretinin fahiş satıldığını ileri sürerek işbu davayı açmış olup, mahkemece yukarıda açıklanan gerekçelerle davanın reddine karar verilmiş ise de, taraflar arasındaki uyuşmazlık Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen taşıma ilişkisinden kaynaklanmakta olup, anılan Kanun’un 4 ncü maddesinde tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın anılan Kanunda düzenlenen hususlardan doğan hukuk davalarının ticari dava sayılacağının belirtilmiş bulunmasına göre, davaya konu uyuşmazlıkla ilgili davada görevli mahkeme ticaret mahkemesidir. Bu durumda, taraflar arasındaki uyuşmazlığın açıklanan niteliğine göre davanın Ticaret Mahkemesinin görev alanına girmesine rağmen, Asliye Hukuk Mahkemesince karara bağlanması doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.

2-Bozma neden ve şekline göre de davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.

Sonuç: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle kararın bozulmasına; (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 30.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Old 25-01-2016, 12:58   #6
Analiz

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Selim Balku
1911 yılında, müşteri yer muşambası almak için mağazaya gider, çalışan muşamba topunu açarken müşteriyi yaralar, satıcının sorumluluğuna karar verilir.

1961 yılında, AVM'de muz kabuğuna basıp düşen müşteriler için de,

1976 yılında, mağazada ki yaprağa basıp düşen müşteri için de mağazanın sorumluluğuna karar verilmiş.

Yargıtay genel kurulunda 2013 yılında verdiği kararda, yukarıda ki Alman Federal mahkemesi kararlarını örnekleyerek, mağazada müşterinin üzerine düşen mankenin yaralaması neticesinde görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi olduğuna karar vermiştir.(YHGK 2012/13-1220 2013/239 T. 13.2.2013)

Sizin olayınızda da satıcının veya çalışanın eyleminden veya hakimiyetinden kaynaklanan bir sebeple, tüketici uçağa binememişse, başvuracağı görevli mahkeme Tüketici mahkemesidir.

Kararda dayanakları bulursunuz...

Kalay gelsin...

Üstadım teşekkürler yanıt için. Tüketici mi yoksa Ticaret Mahkemesi mi ? Aşağıdaki kararlar hep Ticaret Mahkemesini işaret etmiş Bir de sanırım sizce çalıştıranın sorumluluğuna mı gideceğiz? Yani hukuki dayanağımız tam olarak ne olacak?
Old 25-01-2016, 16:16   #7
Av. Hande Temeltaşı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Analiz
Üstadım teşekkürler yanıt için. Tüketici mi yoksa Ticaret Mahkemesi mi ? Aşağıdaki kararlar hep Ticaret Mahkemesini işaret etmiş Bir de sanırım sizce çalıştıranın sorumluluğuna mı gideceğiz? Yani hukuki dayanağımız tam olarak ne olacak?

Araştırdığımda aşağıdaki yönetmeliğe ulaştım, burada uçağa irade dışı kabul edilmeme durumu olduğu ileri sürülebilir. Ki müvekkilinizin zamanında hazır olduğunu ve yanlış yönlendirmelerle sorun yaşadığını da ifade ediyorsunuz.

Önüme gelen bir dava değil ancak bu hükümler umarım size faydalı olur.


Havayolu İle Seyahat Eden Yolcuların Haklarına Dair Yönetmelik madde 5;

Uçağa kabul edilmeme

MADDE 5 - (1) Uçuşu icra eden hava taşıma işletmesi, bir uçuşta uçağa kabul edilmeme durumunun öngörülmesi halinde, öncelikle ilgili yolcu ile uçuşu icra eden hava taşıma işletmesi arasında mutabık kalınacak menfaatler karşılığında rezervasyonundan feragat edecek gönüllüler bulmak için duyuru yapar; gönüllülere, 9 uncu madde hükümlerine uygun olarak yardımcı olur. Söz konusu yardım, bu fıkrada öngörülen menfaatlere ek olarak gerçekleştirilir.

(2) Rezervasyonu olan geriye kalan diğer yolcuların uçuşa kabul edilmelerine olanak verecek yeterli sayıda gönüllü çıkmadığı takdirde, uçuşu icra eden hava taşıma işletmesi, yolcuları kendi iradeleri dışında uçağa kabul etmeyebilir.

(3) Yolcuların iradeleri dışında uçuşa kabul edilmemeleri durumunda, uçuşu icra eden hava taşıma işletmesi derhal 8 inci, 9 uncu ve 10 uncu maddelerde belirtilen yükümlülükleri yerine getirmek zorundadır.

Devamında 8 ve 9. maddeler;

Tazminat hakkı

MADDE 8 - (1) Bu maddeye atıfta bulunulması durumunda, yolculara iç hat uçuşlar için 100 Avronun Türk Lirası cinsinden karşılığı tutarında tazminat verilir. Dış hat uçuşlarında ise yolculara;

a) 1500 kilometre veya daha kısa tüm uçuşlar için 250 Avronun Türk Lirası cinsinden karşılığı,

b) 1500 ile 3500 kilometre arası uçuşlar için 400 Avronun Türk Lirası cinsinden karşılığı,

c) 3500 kilometreden daha uzun uçuşlar için 600 Avronun Türk Lirası cinsinden karşılığı,

tutarında tazminat verilir. Tazminat alacaklarının Türk Lirası cinsinden karşılığı hesaplanırken biletin satın alındığı, yani bilet için ödemenin yapıldığı güne ait Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası döviz satış kuru esas alınır.

(2) Uçuşa kabul edilmeme veya iptal durumunda mesafeyi belirlerken, planlanan son varış noktası esas alınır.

(3) Yolculara, 9 uncu madde uyarınca, rezervasyonu yapılan uçuşun planlanan varış zamanını;

a) 1500 kilometre (1500 km dahil) veya daha kısa uçuşlar için iki saat,

b) 1500 ile 3500 (3500 km dahil) kilometre arası uçuşlar için üç saat,

c) 3500 kilometreden daha uzun uçuşlar için dört saat,

aşmayan alternatif bir uçuş ile son varış yerlerine güzergah değişikliği teklif edilmesi halinde, uçuşu icra eden hava taşıma işletmesi, birinci fıkrada öngörülen tazminatı % 50 oranında düşürebilir.

(4) Birinci fıkrada belirtilen tazminat nakit olarak, elektronik banka havalesi, banka ödeme emirleri veya banka çekleri ile ödenebilir. Ancak, yolcunun imzalı mutabakatı olması durumunda seyahat fişleri ve/veya diğer hizmetler şeklinde de ödenebilir.

(5) Birinci ve ikinci fıkrada verilen mesafeler hesap edilirken büyük çember yöntemi kullanılır.



Geri ödeme veya güzergah değişikliği hakkı

MADDE 9 - (1) Bu maddeye atıfta bulunulan hallerde, yolculara aşağıdaki seçenekler arasında tercih yapma hakkı verilir:

a) Seyahatin gerçekleştirilmeyen bölüm veya bölümleri ile yolcunun planlamış olduğu seyahatin tamamlanmasının artık herhangi bir anlamı kalmaması durumunda seyahatin gerçekleştirilen bölüm veya bölümleri için, bilet ücretinin tamamının satın alınmış olduğu fiyat üzerinden nakit olarak veya elektronik banka havalesi, banka ödeme emirleri, banka çekleri ile ödenmesi veya yolcunun imzalı mutabakatı olması durumunda seyahat fişleri ve/veya diğer hizmetler şeklinde en geç yedi gün içinde iade edilmesi; ayrıca yolcunun seyahatinin ilk başlangıç noktasına ilk fırsatta dönmesini sağlayacak bir dönüş uçuşunun ücretsiz sağlanması.

b) Benzer taşıma şartları altında, en erken fırsatta son varış yerine güzergah değişikliğinin sağlanması.

c) Son varış yerine, boş koltuk durumuna bağlı olarak, yolcunun uygun göreceği daha sonraki bir tarihte, benzer taşıma şartları altında güzergah değişikliğinin yapılması.

(2) Birinci fıkranın (a) bendinde yer alan hükümler, Paket Tur Sözleşmeleri Uygulama Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik hükümlerinden doğabilecek tazminat hakkı hariç, uçuşları bir paketin parçasını oluşturan yolcular için de geçerlidir.

(3) Bir şehir veya bölgeye birden fazla havaalanının hizmet etmesi durumunda, uçuşu icra eden hava taşıma işletmesinin rezervasyonu onaylanmış olan yolculara alternatif bir havaalanına bir uçuş teklif etmesi halinde, uçuşu icra eden hava taşıma işletmesi, yolcunun o alternatif havaalanından rezervasyonun yapılmış olduğu havaalanına veya yolcu tarafından kabul edilen başka yakın bir varış noktasına transfer edilmesine ait masrafı karşılamak zorundadır.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Yapı Denetim Firması'nın masrafı kime ait Av.Serhat Doğan Meslektaşların Soruları 10 07-08-2014 12:12
Havayolu Taşimaciliği av.murat kılıç Meslektaşların Soruları 3 16-06-2014 23:42
rent a car firması, kaza, icra takibi av.sahin67 Meslektaşların Soruları 1 11-04-2013 11:42
uçak firması sefer iptali HakiMavi Meslektaşların Soruları 2 15-06-2009 15:19


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05653906 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.