Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

İpotek Takibi

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 03-02-2011, 12:30   #1
Aydinho

 
Varsayılan İpotek Takibi

Banka vekili olarak borçlu aleyhine ipotek takibi yaptık. Borçlu itiraz etti ve takip durdu. Daha sonra borçlu bankayla yapılandırma yaptı ve dosyadaki itirazından vazgeçti. Dosyaya talep açmak için gittiğimizde dosyanın durdurdulduğunu söylediler. İtirazdan vazgeçmeye rağmen takibin devam etmeyeceğini söyledile. Olaya ilişkin Yargıtay Kararı ya da Tetkik mercii kararı var mıdır?
Old 03-02-2011, 19:33   #2
abay

 
Varsayılan

Sayın Ayınho;
Ödeme emrine itiraz etmiş olan borçlu bu itirazından her zaman vazgeçebilir, yani itirazını geri alabilir. Ancak vazgeçmenin kayıtsız ve şartsız olmalıdır. Borçlunun itirazından vazgeçtiğinin icra tutanağına geçirilmesi ve altının borçlu ve icra müdürü tarafından imza edilmesi gerekir.

19. HD. E.2005/7687 K. 2006/2461 T.10.3.2006 “ Dava, itirazın iptaline ilişkindir. Bu nevi davaların dayanağı icra takibidir. Dava açıldıktan sonra icra takibine itiraz edenlerin itirazlarından vazgeçmeleri halinde davanın konusu kalmayacağından esas hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmelidir. Yerel mahkemece takibe itirazdan vazgeçildiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.

Ancak Takibe itiraz edilmesinden sonra, gerek borçlunun itirazdan vazgeçmesi ve gerekse alacaklının itirazı kabul etmesi yahut takip şekline göre icra dairesine başvurup takipten feragat etmesi halleri tazminat isteminin reddini gerektirmez.

T.C. YARGITAY
12.Hukuk Dairesi

Esas: 2003/18373
Karar: 2003/21979
Karar Tarihi: 07.11.2003

İTİRAZIN KALDIRILMASI DAVASI - İCRA İNKAR TAZMİNATI - TAKİBE İTİRAZ EDİLMESİNDEN SONRA GEREK BORÇLUNUN İTİRAZDAN VAZGEÇMESİ VE GEREKSE ALACAKLININ İTİRAZI KABUL ETMESİ-TAZMİNAT İSTEMİ

ÖZET : Takibe itiraz edilmesinden sonra, gerek borçlunun itirazdan vazgeçmesi ve gerekse alacaklının itirazı kabul etmesi yahut takip şekline göre icra dairesine başvurup takipten feragat etmesi halleri tazminat isteminin reddini gerektirmez. Aksinin kabulü halinde itiraz üzerine haklı olmadığını anlayan tarafın talebinden vazgeçmesi sureti ile aleyhine tazminata hükmedilmesini engellemesi gibi kabulü mümkün olmayan bir durum ortaya çıkar Somut olayda; borçlu dayanak belgenin teminat için verildiği yönündeki iddiasını kanıtlayamamıştır. Borçlu vekilince itirazdan vazgeçilmediği için işin esası hakkında karar verilmemesi temyiz edenin sıfatına göre bozma nedeni yapılamaz ise de; borçlu iddiasını ispat edemediği için alacaklı yararına tazminata hükmedilmesi gerekir.

(2004 S. K. m. 68)

Dava: Yukarıda tarih ve numarası yazılı merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki Alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

Karar: Borçlunun yasal süresinde takibe itiraz etmesinden sonra, alacaklı vekili tarafından 26.5.2003 tarihinde icra dosyasına alacağın tahsil edildiği yönünde beyanda bulunduğu gerekçe gösterilerek mercice davanın konusu kalmadığı için karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmiş ve alacaklının tazminat isteminin reddine karar verilmiştir. Takibe itiraz edilmesinden sonra, gerek borçlunun itirazdan vazgeçmesi ve gerekse alacaklının itirazı kabul etmesi yahut takip şekline göre icra dairesine başvurup takipten feragat etmesi halleri tazminat isteminin reddini gerektirmez. Aksinin kabulü halinde itiraz üzerine haklı olmadığını anlayan tarafın talebinden vazgeçmesi sureti ile aleyhine tazminata hükmedilmesini engellemesi gibi kabulü mümkün olmayan bir durum ortaya çıkar ( HGK 16.10.1996 tarih 1996/601-711; HGK.nun 21.3.2001 tarih, 2001/266 sayılı kararları ) Somut olayda; borçlu dayanak belgenin teminat için verildiği yönündeki iddiasını kanıtlayamamıştır. Borçlu vekilince itirazdan vazgeçilmediği için işin esası hakkında karar verilmemesi temyiz edenin sıfatına göre bozma nedeni yapılamaz ise de; borçlu iddiasını ispat edemediği için alacaklı yararına tazminata hükmedilmesi gerekirken, bu istemin reddi yasaya aykırı bulunmuştur.

Sonuç: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile merci kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 07.11.2003 gününde oybirliği ile karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
İpotek takibi - Borçlunun ölümü - Terekenin tasfiyesi ... Av.Hülya Büyükoğlu Meslektaşların Soruları 7 29-01-2018 13:52
Temlik Alınan Banka Alacağın Takibi (İpotek) slnn Meslektaşların Soruları 1 08-02-2010 11:27
İpotek - İyiniyetli İpotek Hakkı Sahibi - Tapu İptali ve Tescil Av.Mehmet_Ali Meslektaşların Soruları 1 17-01-2009 00:41
İpotek M.PORTAKAL Meslektaşların Soruları 6 14-04-2006 16:27
İpotek S.Soner Hukuk Soruları Arşivi 1 18-02-2002 20:26


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04458499 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.