Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Fesih Tazminatı/Cezai Şartın Sadece Düzenlendiği Madde Kapsamında Uygulanabileceği

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 31-10-2019, 12:12   #1
fides2903

 
Varsayılan Fesih Tazminatı/Cezai Şartın Sadece Düzenlendiği Madde Kapsamında Uygulanabileceği

Değerli meslektaşlarım,

Fesih tazminatının veya sözleşmede belirlenen cezai şartın yalnızca belirlendiği madde kapsamındaki fesihler için uygulanabileceği, bu kapsama girmeyen fesihlerde tazminat talep edilemeyeceği yönünde bir karar arıyorum. Herhangi bir bilginiz var mıdır acaba?
Old 31-10-2019, 14:17   #2
Av. Musa TAÇYILDIZ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Gamze Kozak
Değerli meslektaşlarım,

Fesih tazminatının veya sözleşmede belirlenen cezai şartın yalnızca belirlendiği madde kapsamındaki fesihler için uygulanabileceği, bu kapsama girmeyen fesihlerde tazminat talep edilemeyeceği yönünde bir karar arıyorum. Herhangi bir bilginiz var mıdır acaba?

Meslektaşım, genel olarak belirtmek gerekirse;
- Cezai şart sadece bir madde için belirlenmişse o madde için uygulanır.
- Ancak; sözleşmenin tamamı için cezai şart belirlenmişse, tüm sözleşmeye aykırılıklarda cezai şart uygulanır.


Lakin cezai şart uygulaması konusunda; yargıtayın değişik kararları var. İncelemenizi tavsiye ederim.


BKMADDE 179 - Bir sözleşmenin hiç veya gereği gibi ifa edilmemesi durumu için bir ceza kararlaştırılmışsa, aksi sözleşmeden anlaşılmadıkça alacaklı, ya borcun ya da cezanın ifasını isteyebilir.

Ceza, borcun belirlenen zaman veya yerde ifa edilmemesi durumu için kararlaştırılmışsa alacaklı, hakkından açıkça feragat etmiş veya ifayı çekincesiz olarak kabul etmiş olmadıkça, asıl borçla birlikte cezanın ifasını da isteyebilir.

Borçlunun, kararlaştırılan cezayı ifa ederek sözleşmeyi, dönme veya fesih suretiyle sona erdirmeye yetkili olduğunu ispat etme hakkı saklıdır.



T.C YARGITAY
15.Hukuk Dairesi
Esas: 2016/ 1849
Karar: 2017 / 1764
Karar Tarihi: 25.04.2017

Dava: Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan edimlerin yerine getirilmemesi nedeniyle, peşin ödenmiş iş bedelinin iadesi ve cezai şartın tahsili istemiyle başlatılan icra takibine itirazın iptali, takibin devamı, icra inkar tazminatı istemiyle İİK'nın 67 nci maddesi uyarınca açılmış olup, mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Davacı vekili müvekkiliyle davalı yüklenici arasında ev, cafe, otel tadilatı yapılması konusunda 24.03.2013 tarihli iki sözleşme yapıldığını, ev tadilatını gecikmeli teslim eden davalı yüklenicinin cafe ve otel tadilatına hiç başlamadığını, sözleşmeler uyarınca davalıya otel masrafları için ödediği 31.350,00 TL ile cafe masrafları için ödediği 34.350,00 TL'nin istirdadı, ayrıca ifa edilmeyen sözleşmede ifaya ekli ceza olarak kararlaştırılan; otel için 40.000,00 TL, cafe için 30.000,00 TL cezai şart olmak üzere toplam 135.700,00 TL'nin tahsili için başlattığı icra takibine itirazın iptalini istemiştir.

1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.

2-Taraflar arasında imzalanmış bulunan, cafe tadilatına ilişkin 24.10.2013 ve otel tadilatına ilişkin 24.10.2013 tarihli sözleşmelerde kararlaştırılan ceza, belirtilen sürede işin bitirilmemesi halinde ödenmesi öngörüldüğünden, 6098 sayılı Yasa'nın 179/2 nci maddesinde düzenlenen ifaya ekli cezai şart olup bunun istenebilmesi için sözleşmenin feshedilmemiş olması ya da sözleşmede fesih halinde de ceza koşulu istenebileceğine dair hüküm bulunması gerekir. Taraflar, ifaya eklenen cezayla asıl borcun zamanında ve belirlenen yerde ifa edilme ihtimalini kuvvetlendirmek istediğinden, cezanın istenebilmesi için alacaklının ifayı talepten vazgeçmemesi gerekir. Başka bir deyişle sözleşme feshedilmemelidir. Akdin feshi istendiğinde ve feshe karar verildiğinde artık varlığı kalmayan sözleşmeye dayanarak o sözleşmede kararlaştırılmış bulunan cezai şart istenemez.

Davacı işin yapılmadığını ileri sürerek, her iki sözleşme gereğince ödediği iş bedelinin iadesini talep etmekle, sözleşmeden dönme iradesini açıkladığından ve sözleşmelerde, fesih halinde dahi cezai şartın istenebileceğine dair hüküm bulunmadığından, davacının cezai şartla ilgili talebinin tamamen reddi yerine, yanlış değerlendirmeyle cezai şart yönünden kısmen kabul kararı verilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.

Sonuç: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz taleplerinin reddine, 2. bent uyarınca davalı vekilinin temyiz talebinin kabulüne, hükmün bu bentte açıklanan nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 25.04.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)





T.C YARGITAY
15.Hukuk Dairesi
Esas: 2018/ 919
Karar: 2018 / 2564

Taraflar arasında ... 7. Noterliği'nde 31.08.2009 tarihinde akdedilen Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi ve Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesinin 11. maddesinde "... taraflardan herhangi biri sözleşmeyi bozduğu takdirde diğer tarafa 50.000,00 TL tazminat ödeyecektir..." şeklinde kararlaştırılan cezai şartın istenebilmesi fesheden değil, diğer tarafça talep edilmesi mümkündür, sözleşmenin ise davalı-birleşen dosya davacısı ... tarafından ... 14. Noterliği'nin 18.01.2013 tarih 1608 yevmiye nolu ihtarnamesi ile feshedildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece davalı birleşen davada talep edilen cezai şart isteminin de reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.



T.C YARGITAY
15.Hukuk Dairesi
Esas: 2017/ 2402
Karar: 2017 / 4258

2- 07.03.2011 tarihli sözleşmesinin 6. maddesinde "taraflar sözleşmeye aykırı hareket ederse 20.000,00 TL (yirmibin lira) peşinen ödemeyi kabul eder" şeklinde düzenleme yapılmıştır. Bu düzenlemeyle kabul edilen ödeme cezai şart niteliğinde olup, sözleşmenin hiç veya gereği gibi ifa edilmemesi durumu için kararlaştırılmış olduğundan 07.03.2011 sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı BK'nın 158/1 ve 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı TBK'nın 179/1. maddesinde ifadesini bulan seçimlik cezadır. Bu yasal düzenlemelere göre aksi sözleşmede kararlaştırılmadıkça alacaklı ya borcun ya da cezanın ifasını isteyebilecektir. Sözleşmede borcun ifasıyla birlikte cezanın da istenebileceğine dair hüküm bulunmamaktadır. Davacı-karşı davalı tarafından cezai şartın dayanağı olarak gösterilen ve hükme esas alınan bilirkişi raporuyla mahkemenin kabulüne göre davalı-karşı davacının cezai şart verilmesini gerektiren sözleşmeye aykırı eylemi, süresinde hakedilen iş bedelinin ödenmemiş olmasıdır. Davacı-karşı davalı icra takibinde ve itirazın iptali davasında cezai şartla birlikte ödenmeyen alacağın tahsilini de talep etmiştir.

Bu durumda mahkemece davacı-karşı davalı, davalı-karşı davacının bedel ödemede gecikmesi şeklindeki sözleşmeye aykırı hareketi nedeniyle bedelin ödenmesini talep etmek suretiyle seçimlik hakkını, borcun ifası şeklinde kullandığı ve sözleşmede her ikisinin birlikte istenebileceğine dair hüküm bulunmadığından, asıl davada cezai şarta ilişkin 20.000,00 TL'lik talebin reddine karar verilmesi yerine bu husus gözden kaçırılarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, kararın bozulması uygun görülmüştür.



T.C YARGITAY
19.Hukuk Dairesi
Esas: 2016/ 10140
Karar: 2017 / 6262
Davacı vekili, davalının müvekkili ile 15.5.2012 tarihinde satış sözleşmesi ve bu sözleşmenin eki protokolü imzaladığını, davalıya ait işyerinde yapılan tespit ile davalının sözleşmeye aykırı davrandığını, sözleşmenin 16. maddesinde davalılar sözleşme maddelerinden herhangi birini ihlal etmesi veya işyerini kısmen yada tamamen çalıştırmaması, işletmeyi devretmesi halinde her türlü mali yardım ve katkı ile birlikte 90.000 Amerikan doları cezai şartı nakden ve defaten ödemeyi kabul ettiğini, sözleşmede verilmesi planlanan 40.000 TL katkı payı ve 50.000 TL mali katkının davalılara verildiğini belirterek, 90.000 Amerikan Doları cezai şartın dava tarihinden itibaren devlet bankalarınca Dolara ödenen en yüksek faizi ile birlikte, 90.000 TL mali katkının dava tarihinden itibaren en yüksek ticari faizle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.

Mahkemece yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporlarına göre, davacı ile dava dışı şirket ve davalı şirket arasında satış sözleşmesi imzalandığı, davalı ...'in davalı şirket yetkilisi tarafından verilen vekaletname ile yetkilendirildiği, şirketi temsilen şirket kaşesi üzerine attığı imzanın davalı şirketi bağlayacağı, şahsi sorumluluğu bulunmadığı, davalı şirketin ise sözleşme hükümleri uyarınca üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediği, bu nedenle davacının sözleşme hükümlerine uyulacağı inancıyla davalı şirkete verdiği nakdi ve ayni tüm katkı paylarının bedelini davalıdan iadesini isteme hakkına sahip olduğu, sözleşme hükümlerinin ihlal edilmiş olması nedeniyle davacının cezai şartı talep etme hakkının bulunduğu, sözleşmede kararlaştırılan cezai şartın aynen ödenmesine hükmedilmesinin davalı şirketin iktisaden mahvına sebebiyet verebileceği, bu nedenle fahiş olduğu takdir edilen cezai şart miktarının re'sen tenkis edilerek takdiren 50.000 Amerikan doları cezai şarta hükmedilmesinin uygun olacağı gerekçesiyle davalı ... hakkındaki davanın husumet yokluğu nedeni ile reddine, davalı şirket hakkındaki katkı tutarına ilişkin davanın kısmen kabulü ile 50.000 Amerikan doları cezai şartın davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.

Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 25.09.2017 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Cezai şartın iadesi Avukat Kaya Meslektaşların Soruları 1 06-01-2015 13:07
cezai şartın ödenmemesi hali av.yağmur deniz Meslektaşların Soruları 2 28-12-2011 17:46


THS Sunucusu bu sayfayı 0,02755094 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.