Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Sigorta Şirketine Başvuruda Torba Kanunun Etkileri

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 08-09-2011, 14:59   #1
hülya er

 
Varsayılan Sigorta Şirketine Başvuruda Torba Kanunun Etkileri

18.06.2011 tarihinde meydana gelen yaralamalı trafik kazası sonucu Müvekkil birtakım tedavi giderleri ödemiştir. Müvekkile çarpan aracın sigorta şirketine bu tedavi masrafları için başvurduğumuzda sigorta şirketi talebimizi şu gerekçeyle reddetmiştir:

''25.02.2011 tarih ve 27857 mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan 6111 sayılı kanunun 58,59 ve Geçici 1. maddeleri ile tedavi giderlerinin tasfiye usulü değiştirilmiş olup, Geçici 1.maddede; kanunun yayınlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağına dair hüküm yer almaktadır. Söz konusu kanuna istinaden sigorta şirketlerince ödenmesi gereken trafik kazalarında verilen sağlık hizmet bedelleri SGK'ya devredilmiş olduğundan, başvurunuz işlemden kaldırılmıştır''

6111 sayılı kanunun ilgili maddeleri şöyledir:


m.59: Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır.

Geçici Madde 1:
Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedelleri Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır.


Bu durumda sigorta şirketine karşı yöneltilebilecek herhangi birşey kalmamış mıdır? O halde bundan sonra SGK'ya başvurmamız mı gerekecektir?Bu başvuru için bir süre var mıdır?





Old 08-09-2011, 20:26   #2
Malik Eskişehirli

 
Varsayılan

Merhaba.
Sigortacının yanıtı doğru. Bu düzenlemenin öncelikli amacı; Zarar görenlerin tedavilerinin Sağlık Uygulama Tebliği ( SUT ) fiyatlandırması üzerinden Özel Hastanelerce de karşılanması. Çünkü, yasa yürürlüğe girene kadar konu tartışmalı ve sıkça yargıya taşınan noktada idi ve bazı Bilirkişiler SUT uygulanmalı demekle, benim gibi azınlıkta olanlar tedavi tutarının her koşulda ödenmekle zarar görene külfet yüklenmemesi, sorunu zarar görenin sorumluluğunu üstlenen sigortacı ile SUT fiyatlarına ( Bakanlık Talimatlarına ) uymayan Hastane arasında olduğu görüşü idi. Çünkü, olay anında en yakın ( Lüks ) Hastane'ye nakledilen kazazede ve / veya yakınları, örneğin varsayımla SUT ta 200 TL. olan MR, tedavi alınan Hastane'de 800 TL. olarak faturalandırılıyor ve sonuçta istese de istemese de faturayı ödemekle külfete ( zarara ) giren kazazede oluyordu. Bu yasayla tartışmaların bittiği, olayların artık yargıya taşınmayacağı ve Sigortacıların kurtulduğu, son durumun varsayımla SUT taki 10 TL Muayene 15 TL Röntgen fiyatları ile Özel Hastaneler ( ve Tedavi Alacaklar ) açısından düşündürücü noktada olduğu söylenebilecektir. Düzenleme henüz oturmamış olmakla birlikte SGK ya müracaatla bilgilenmeniz yararlı olabilecektir.
İyi Çalışmalar.
Old 09-09-2011, 16:06   #3
Av. Hamza

 
Varsayılan

6111 sayılı yasanın geçici birinci maddesinin 2. cümlesine göre sigorta şirketlerinin 3 yıl daha sorumluluğu devam etmektedir. sigorta şirketine dava açabilirsiniz.
GEÇİCİ MADDE 1 - (1) Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedelleri Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır. Söz konusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanunun 59 uncu maddesine göre belirlenen tutarın % 20’sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın üç yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve Güvence Hesabının yükümlülükleri sona erer. Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Sağlık Bakanlığı ve Sosyal Güvenlik Kurumunun görüşü alınarak Hazine Müsteşarlığınca belirlenir.
Old 09-09-2011, 20:13   #4
Malik Eskişehirli

 
Varsayılan

Kaza tarihi de dikkate alındığında, anılan maddeyi Sigortacı ile Hukukçunun farklı okuması enteresan!
Old 12-09-2011, 14:10   #5
Av. Hamza

 
Varsayılan

Bu konuda Av. Çelik Ahmet Çelik beyin yazısını sunuyorum.



TRAFİK KAZALARI VE TEDAVİ GİDERLERİ HAKKINDA

Genel TRAFİK YASASINDA TEDAVİ GİDERLERİNE İLİŞKİN DEĞİŞİKLİK HAKKINDA
1- Gerekli düzenlemeler yapılıncaya kadar Sigorta Şirketlerinin ve Güvence Hesabı’nın sorumlulukları devam edecektir.
6111 sayılı Yasa’nın 59.maddesiyle değiştirilen 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun tedavi giderlerinin sigortalar tarafından ödenmesine ilişkin 98.maddesinin değiştirilmesi ile ilgili bu sayfada yayınlanan yazımızda önemli bir hata yapılmış ve 6111 sayılı Yasa’nın Geçici 1.maddesi 1.fıkrasının 2’nci cümlesi gözden kaçırılmıştır.
Geçici 1.maddenin 1’inci cümlesinde her ne kadar “Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedelleri Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır” denilmiş ise de,
2’nci cümlesinde: Söz konusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanunun 59 uncu maddesine göre belirlenen tutarın % 20’sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın ÜÇ YIL SÜREYLE ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve Güvence Hesabının yükümlülükleri sona erer” denilmiş bulunmasına göre,
Üç yıl süreyle bu aktarım tamamlanıncaya kadar Sigorta Şirketlerinin ve Güvence Hesabının sorumlulukları ve tedavi giderlerini ödeme yükümlülükleri devam edecektir.
Geçici 1.maddenin 3’üncü cümlesinde: “Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Sağlık Bakanlığı ve Sosyal Güvenlik Kurumunun görüşü alınarak Hazine Müsteşarlığınca belirlenir” denilmiş olup, Hazine Müsteşarlığı tarafından çıkarılacak olan Trafik Kazaları Nedeniyle İlgililere Sunulan Sağlık Hizmet Bedellerinin Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik yayınlanıncaya kadar bu konudaki belirsizliklerin devam edeceği anlaşılmaktadır.
Bu konuda, elimize geçen Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Hukuk Müşavirliği’nin 20.06.2011 gün 18802 sayılı yazısında : “Yasal düzenlemeler yapılıncaya ve Yasa’nın Geçici 1.maddesindeki koşullar oluşuncaya kadar Sigorta Şirketlerinin ve Güvence Hesabı’nın yükümlülüklerinin devam edeceği” açıklanmıştır.
Yukardaki düzeltme dışında, önceki yazımızdaki görüş ve eleştiriler geçerliğini korumaktadır. Buna göre:
2- Yasa değişikliğiyle tedavi giderlerinin kapsamı daraltılmış ve sorumlular arasında eşit olmayan bir durum yaratılmıştır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 98.maddesi, 6111 sayılı Yasa’nın 59. maddesiyle bütünüyle değiştirilmiş olup, “trafik kazalarında yaralanan kişilerin ilk yardım, muayene, kontrol ve bu yaralanmadan ötürü ayakta, klinikte, hastane ve diğer yerlerdeki tedavi giderleri ile tedavinin gerektirdiği tüm iyileştirme giderlerinin” aracın Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortasını yapan sigorta şirketinden “doğrudan” istenebilmesi olanağı ortadan kaldırılmıştır.
Yasa’daki bu değişikle, hem sorumlular arasındaki “eşitlik” bozulmuş ve hem de tedavi giderlerinin “kapsamı” yasaya ve yerleşik içtihada aykırı olarak “daraltılmış”tır. Yeni Yasa hükmüne göre:
a) Bundan böyle, trafik kazasında bedensel zarara uğrayan kişiler, tedavinin gerektirdiği her türlü harcamalarını, artık kaza yapan aracın Trafik Sigortasını yapan sigorta şirketinden isteyemeyecekler ve açtıkları davalarda sigorta şirketleri tedavi giderleri ödemekle yükümlü tutulamayacaklardır. Yasa’nın değişen bu maddesi ile sigorta şirketlerinin yerini (çok daha kısıtlı bir ödeme yükümlülüğü ile) Sosyal Güvenlik Kurumu almıştır.
b) Öte yandan,sigorta şirketlerinin sorumluluğu yönünden tedavi giderlerinin “kapsamı” son derece daraltılmış; sigorta şirketleri adına ve onların yerine Sosyal Güvenlik Kurumu’nun ödeme yükümlülüğü yalnızca “hastane masrafları” ile sınırlandırılmıştır.
c) Oysa, Yargıtay’ın elli yılı aşan yerleşik kararlarına göre, tedavi giderleri “çok kapsamlı” olup, yalnızca “hastane ve hekim masrafları” ile sınırlı değildir. Yaralanan kişinin bütünüyle iyileşip eski sağlığına kavuşuncaya kadar geçecek sürede yaptığı ve ilerde yapacağı doğrudan veya dolaylı tüm masraflar tedavi giderleri kapsamında olup, zarar sorumluları bunların tümünü ödemek zorundadırlar. Hastane, hekim, ameliyat, ilâç gibi doğrudan tedavi giderlerinin yanı sıra, tedavi için yol, beslenme, barınma giderleri, evde özel bakım, fizik tedavi, rehabilitasyon, ortopedik aygıtlar, kol ve bacak protezleri için ödenecek paralar, ilerde yapılması gereken ameliyatlar, yaşam boyunca alınması zorunlu ilâçlar vb. iyileşme için gerekli olan tüm araç, gereç ve gereksinimler tedavi giderleri kapsamındadır.
d) Bugüne kadarki uygulamada ve Yargıtay’ın yerleşik kararları doğrultusunda yukarda sayılan doğrudan veya dolaylı tüm tedavi ve iyileştirme giderleri, sorumlular arasında ayrım yapılmadan, işletenden, sürücüden, sigortacıdan istenebilmekte idi. Şu farkla ki, sigortacının sorumluluğu güvence tutarıyla (limitle) sınırlıydı. Yasa değişikliğiyle, tedavi giderleri yönünden sigortacının ödeme yükümlülüğü (araya Sosyal Güvenlik Kurumu sokularak) daraltılmış ve “hastane masrafları” ile sınırlandırılmıştır. Böylece sorumlular arasında eşit olmayan bir durum yaratılmış; bir anlamda, sigorta şirketleri korunup kollanmıştır.
3- Yasa değişikliği, Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırıdır.
İşleten, sürücü, girişimci gibi trafik kazası sorumluları her türlü tedavi ve iyileştirme giderlerinden sorumlu tutulabilirken, sigorta şirketlerinin sorumluluğunun yalnızca “resmi ve özel hastaneler ile sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri” ile sınırlandırılması, Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırıdır.
4- Değiştirilen yeni 98.madde, aynı yasanın 91.maddesine aykırıdır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91.maddesine göre “İşletenler, bu Kanunun 85.maddesinin 1.fıkrasındaki sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmak zorundadırlar.”
İşletenler, 91.madde hükmü gereği, primlerini ödeyerek Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası yaptırdıktan sonra, sigortacı, işletenlerin üçüncü kişilere karşı sorumluluklarını güvence tutarı kadar (limite kadar) üstlenmiş olur.
Sigortacı, Yasa’nın 91.maddesine göre, işletenin sorumluluğunu üstlenmekle, onun ödemek zorunda olduğu tazminatın türü, niteliği ve kapsamı ne ise, onu limite kadar ödemek zorundadır. Daha açık bir deyişle, sigortacının üçüncü kişilere ödeyeceği tedavi giderlerinin türü, nitelikleri ve kapsamı, işletenin ödemesi gerekenden farklı olmamalı; öte yandan işletenin ödediği primlerin karşılığı olarak limite kadar onun sorumluluğunu üstlenen sigortacının yerine başka biri (Sosyal Güvenlik Kurumu) konulmamalıdır.
Şunu da ekleyelim ki, yukarda açıkladığımız ve Yargıtay’ın yerleşik kararlarıyla kapsamı belirlenmiş tedavi giderleri için işletenin sorumluluğu daha fazla iken, araya Sosyal Güvenlik Kurumu sokularak tedavi ödemelerinin son derece daraltılması ve kısıtlanmasıyla da, Yasa’nın 91.maddesine göre ödenen primler karşılığı işletenin sorumluluğunu üstlenen sigorta şirketlerinin daha az tazminat ödemeleri sonucunu doğuran haksız bir durum yaratılmış bulunmaktadır.
Sonuç olarak, 2918 sayılı Yasa’nın 91.maddesinin yukarda açıklanan anlam ve amacına göre, 6111 sayılı Yasa’nın 59.maddesiyle değiştirilen 98.maddede sigortacının yerini Sosyal Güvenlik Kurumu’nun alması, aynı yasanın 91 ve 98 maddeleri arasında uyumsuzluk yaratmış; iki madde birbirine aykırı düşmüştür.
5- Sigorta Şirketlerinin yükümlülüğünü üstlenen Sosyal Güvenlik Kurumu neyi, nereye kadar ödeyecektir.
6111 sayılı Yasa’nın 59. maddesiyle değişen ve öncekinden çok farklı bir biçime dönüşen 2918 sayılı Yasa’nın (yeni) 98.maddesinin 1.fıkrasına göre, trafik kazasında yaralanan kişilere “resmi ve özel hastanelerde ve sağlık kurumlarında” yapılan tedavilerin masrafları Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından ödenecektir.
Yasadaki yeni hükme göre, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) neyi, neleri ödeyecek ve zaman bakımından nereye kadar ödeyecektir. Yukarda açıkladığımız tedavinin ve iyileşmenin gerektirdiği “çok kapsamlı” tedavi giderlerinin tamamını ödeyecek midir ?
Şu sorulara yanıt verilmelidir:
a) SGK., hastane masrafları dışında, tedavinin gerektirdiği ve kişinin eski sağlığına kavuşması için (hastane sonrası) yaptığı ve yapacağı her türlü giderleri de ödeyecek midir?
b) Yargıtay’ın yerleşik kararlarına göre henüz yapılmamış olup, ilerde yapılacak olan ameliyat ve tedavi giderleri, yaşam boyu bakım ve ilaç giderleri, belirli dönemlerde değiştirilecek olan kol ve bacak protezleri “gerçekleşmiş zarar” niteliğinde olup, bunların uzmanlarca hesaplanması ve mahkemece hüküm altına alınması gerekmektedir. SGK, sigorta şirketlerinin nam ve hesabına bunları da ödeyecek midir ?
c) Gene Yargıtay kararlarına göre kaza geçiren kişinin ve yakınlarının yol, beslenme ve barınma giderleri tedavi giderleri kapsamındadır. Örneğin, yaralanan kişi başka bir şehirde veya başka bir ülkede tedavi görecek ise, seyahat, otel, yeme içme vb. masrafları da tedavi ve iyileşme giderleri olarak istenebilmektedir. SGK. bunları da üstlenecek midir ?
d) Bedensel zarara uğrayan kişinin sakatlık derecesi çok yüksek ve yaşam boyu başkasının bakımına muhtaç ise, “bakıcı giderleri” de tedavi giderleri kapsamında olmak gerekir. Her ne kadar bu konu tartışmalı ise de, “bakıcı” giderleri”nin “beden gücü kaybına” ilişkin tazminatla bir ve aynı tutulması gerçekçi değildir. Bakıcılık, ister kısa süreli olsun, ister yaşam boyu yapılsın, sonuçta “tedavi”nin bir parçasıdır. SGK.,sigorta limitini aşmamak üzere bunu da ödeyecek midir ?
e) Diyelim ki kişi ayakta tedavi görüp evine yollandı; ama tedavisi evde sürecek. Yaptığı masraflar ödenecek midir ?
Aklımıza gelen sorular bunlar, dahası da olabilir. Eğer bunlara yanıt verilemiyorsa, değişen Yasa hükmü bir kez daha gözden geçirilmeli; eşitlik ilkesine aykırı olan yönü Anayasa Mahkemesi’nin gündemine girmeden değiştirilmeli; mümkünse (bizce son derece doğru olan) eski biçimini almalıdır.
6- Eski ve yeni hükümler arasındaki farklar
a) Madde başlıkları farkı ele vermektedir. 98.maddenin eski başlığı “Tedavi giderlerinin ödenmesi” idi. Yeni başlık “Sağlık hizmet bedellerinin ödenmesi”dir. Bu başlıklar, eskisine oranla yeni maddede tedavi giderlerinin “kapsamı”nın yasaya ve yerleşik içtihada aykırı olarak “daraltılmış” ve “sınırlanmış” olduğunu hemen ilk bakışta fark ettirmektedir.
b) Maddenin eski şeklinde tedavi giderleri ”ilk yardım, muayene ve kontrol veya bu yaralanmadan ötürü ayakta, klinikte, hastane ve diğer yerlerdeki tedavi giderleri ile tedavinin gerektirdiği diğer giderler” olarak çok geniş tutulmuş ve “çok kapsamlı” iken,
Yeni maddede “resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri” ile sınırlandırılmıştır.
Old 12-09-2011, 16:17   #6
hülya er

 
Varsayılan

Bugün SGK'ya gittim. Oradan verdikleri bilgiye göre sigorta şirketleri artık bu konuda yetkili olmayacak, bu işe SGK bakacak.
İstanbul için söylüyorum:
-Devlet hastanesi masrafları için Süreyyapaşa Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezi,
-Özel hastane masrafları için Cibali Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezi yetkiliymiş.
Old 12-09-2011, 20:08   #7
Malik Eskişehirli

 
Varsayılan

Öncelikle, beraber çalışmalarımız olan Sn. Çelik Ahmet ÇELİK Hocamız da Hukukçudur ve tartışma kısmımız dışında değerlendirmelerine de katılıyorum. Olayımıza dönüldüğünde ise; Sn. ER konunun geldiği noktayı belirtmiş ve bu cümlelere ilave artık gereksiz olmakla birlikte, Sigorta şirketlerinin 3 yıl süreyle sorumluluğu şöyle anlaşılmalı; Yönetmelik öncesine ait Hasarların SGK tarafından üstlenilen ( Ödenen ) tutarlarının 3 yıl süreyle aktarımı ile ( SGK ya karşı mali ) sorumluluklarının sonlanacağı....
Old 16-11-2011, 18:45   #8
sailor1981

 
Varsayılan

özel hastane hem kazazededen hem sgk dan tedavi gideri tahsil etmiş ne yapılabilir?
Old 02-01-2012, 12:47   #9
krizantem

 
Varsayılan

Değerli meslektaşlar; Bu hususta daha derinlemesine bir tartışma ortamı yaratabilmek açısından sormak istiyorum:
Bilindiği gibi, değişen yasa ile birlikte dışarıda muayenehanesi olan bir öğretim üyesi bağlı bulunduğu Üniversite Hastanesinde ameliyatlara girememektedir.Bu durumda,trafik kazasına maruz kalan ve sakat kalma ihtimali bulunan, bu nedenle bir dizi operasyon geçirmek durumu ile karşı karşıya bulunan bir hastaya( kazazedeye) önemli ameliyatlar yapılacak ise ve bu ameliyatları yapacak olan hocanın da muayenehanesi var ise... ( doğal olarak bu operasyonlar özel bir hastanede yapılmaktadır)İşte bu noktada SGK ( anlaşması bulunmuyor ise )hiç bir masrafı karşılamaya yanaşmamaktadır.Ya da anlaşması var ise belli bir miktarından fazlasını karşılamamaktadır.Bu halde yapılan masrafın ve sair giderin ZMMS yapan sigorta şirketi tarafından karşılanması gerekmez mi?Husumet kime yöneltilmelidir?Trafik kazasına uğrayan kazazede cebinden yaptığı masrafları sigortacıdan talep edemeyecek midir?
Old 02-02-2012, 21:36   #10
AVK38

 
Varsayılan

Sayın Meslektaşlarım maalesef bu yasa da çalakalem yasalardan. KYTK ile ilgili maddenn başka birçok mevzuatı etkilediği gerçeği gözardı edilmiş. Tazminat davaları, sigorta benzeri konulara çok emeği geçen Sayın Ç.Ahmet ÇELİK in etraflı değerlendirmesinden başka birçok eksiklik mevcut. Devam eden davalarda yasa hükmü gereği davalar reddedilmekte. Yeni taraf eklemek mümkün olmaması sebebi ile yeni dava açılma zorunluluğu var. Reddedilen dava için masraf ve vekalet ücreti sorunu var. Yeni dava için zamanaşımı vs usul sorunları var. Oysa ek maddede bir cümle ile Sigorta şirketleri hakkındaki davalarda SGK nın davalı olacağı(halefiyet gibi) düzenlense idi sıkıntı kısmen çözülür idi. Karar verilmiş tahsilatı yapılmış ancak Yargıtay ca bozulmuş davalar ne olacak v.s. Şu an hukuki gerekçesi örnek olabilecek kararları ulaştırır isek bu konuda gelişme sağlayabiliriz diye düşünüyorum.
Old 03-02-2012, 13:34   #11
krizantem

 
Varsayılan

Bu hususta bilgi paylaşacak ya da derdest davası bulunan değerli meslektaşlarımın katkılarını bekliyoruz...İyi çalışmalar..
Old 15-02-2012, 13:14   #12
sakgoz79

 
Varsayılan

Torba yasa kapsamında derdest bir dosyam mevcuttu ve davayı kazanmaya bir adım kala söz konusu torba yasanın geçici 1. maddesi uyarınca davayı kaybettik ve söz konusu ödemenin yeni yasa gereği S.G.K tarafından karşılanması gerektiği belirtilerek dosya karara bağlandı. Şimdi sormak istediğim husus şu; biz S.G.K ya mevcut karara bağlanmış dosyamızla gittiğimizde bize herhangi bir dosya açıp ödeme yapılabiliyor mu? yoksa il baştan S.G.K ya da aynı davayı mı açmamız gerekiyor? Bu konuda tecrübe sahibi meslektaşlar varsa bilgilerini paylaşırsa çok sevinirim. Zira bu konuda şuanda büyük bir uygulama boşluğu mevcut ve kiminle konuşsak yeterli bilgiye sahip değil. Saygılar.
Old 16-03-2012, 10:41   #13
naif

 
Varsayılan Sİgorta Şİrketİnİn Husumetİ Ve DİĞer Sorularim

Yukarıda paylaşılan bilgiler için Sayın Üstad Meslektaşlarıma teşekkür ediyorum.
Ancak yaşadığımız olayla ilgili bir kaç şey paylaşarak çözüme yardımcı cevaplarınızı bekliyorum:

07.02.2012 tarihinde ".. bedensel işlev kaybı, oluşan/oluşacak organ kayıpları, yapılan/yapılacak tedavi masrafları vd. tüm maddi zararlar tutarının belirlenerek’ ... ‘davalı sigorta şirketi yönünden ise mezkûr zararların sigorta poliçesi limitleri ile sınırlı olmak üzere..." tahsili talepli dava 6111 sayılı Torba Yasada değişen hüküm ve uygulamadan bihaber olmamız sebebi ile bu şekilde açıldı.
Sigorta teminatı bölümünde anılan kalemler şöyledir.
- KİŞİ BAŞINA ÖLÜM/SAKATLIK 200.000,00-TL
- KAZA BAŞINA ÖLÜM/SAKATLIK 2.000.000,00-TL
- KİŞİ BAŞINA TEDAVİ MASRAFI 200.000,00-TL
- KAZA BAŞINA TEDAVİ MASRAFI 2.000.000,00-TL
- ARAÇ BAŞINA MADDİ ZARAR 20.000,00-TL
- KAZA BAŞINA MADDİ ZARAR 40.000,00-TL
Bu bilgiler ışığında;
1- Sigorta şirketinin maddi tazminat talepli davada husumeti tamamen mi ortadan kalkmıştır? Yoksa sadece tedavi giderleri taleplerinden mi muaf tutulacaktır. Bu durumda özel hastanede yapılan pahalı operasyonlar ile SUT arasında kalacak ödeme farkı ne şekilde tazmin edilecektir? Ödenmeyen eksik kısım davaya teşmil mi edilecektir yoksa davacı üzerinde mi kalacaktır?

2-Bu durumda belirsiz alacak davası ile açılmış davada tedavi giderleri üzerinden açılan değerin üzerinden mi karşı vekalet ücreti hesaplanacaktır?

3-HMK- İddia ve savunmanın genişletilmesi veya değiştirilmesi
MADDE 141- (1) Taraflar, cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçeleri ile serbestçe; ön inceleme aşamasında ise ancak karşı tarafın açık muvafakati ile iddia veya savunmalarını genişletebilir yahut değiştirebilirler. "

Bu madde hükmü ne ölçüde uygulanabilir. Replik dilekçesinde dava dilekçemizde belirtilen hangi hususları ne şekilde serbestçe değiştirebiliriz?

Bu konuyla ilgili bir çok soru ve çözümün de çoğalması ümidi ile Saygılar. İyi Çalışmalar..
Old 15-06-2012, 12:23   #14
Pandekt

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan hülya er
18.06.2011 tarihinde meydana gelen yaralamalı trafik kazası sonucu Müvekkil birtakım tedavi giderleri ödemiştir. Müvekkile çarpan aracın sigorta şirketine bu tedavi masrafları için başvurduğumuzda sigorta şirketi talebimizi şu gerekçeyle reddetmiştir:

''25.02.2011 tarih ve 27857 mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayınlanan 6111 sayılı kanunun 58,59 ve Geçici 1. maddeleri ile tedavi giderlerinin tasfiye usulü değiştirilmiş olup, Geçici 1.maddede; kanunun yayınlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağına dair hüküm yer almaktadır. Söz konusu kanuna istinaden sigorta şirketlerince ödenmesi gereken trafik kazalarında verilen sağlık hizmet bedelleri SGK'ya devredilmiş olduğundan, başvurunuz işlemden kaldırılmıştır''

6111 sayılı kanunun ilgili maddeleri şöyledir:


m.59: Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır.

Geçici Madde 1:
Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedelleri Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır.


Bu durumda sigorta şirketine karşı yöneltilebilecek herhangi birşey kalmamış mıdır? O halde bundan sonra SGK'ya başvurmamız mı gerekecektir?Bu başvuru için bir süre var mıdır?






torba yasadaki değişiklikten sonra kanun değişikliğinden sonra çıkarılan yönetmelikte sağlık uygulama tebliğinde yer alan (sut) tedavi kalemlerinin sgk tarafından ödeneceği belirtilmiş. bu tedavi kalemleri arasında ömür boyu bakıcıya muhtaç kişilerin bakıcı giderleri sayılmamış. Yargıtay 4 . Hukuk Dairesi ömür boyu bakıcıya muhtaç kişilerin bakıcı giderlerini tedavinin bir parçası saymakta ve bunu poliçedeki tedavi gideri teminatından saymakta ancak dediğim gibi bu husus sutta yok. O halde sigorta şirketlerinin ömür boyu bkıcıya muhtaç kişilerin bu giderlerinden sorumluluğu hala devam etmektedir. Bilgilerinize.
Old 15-06-2012, 12:44   #15
yılmazkan

 
Varsayılan

Tedavi giderleri SGK ödeyecektir. Burası tamam ancak benim de karşılaştığım ve sormak istediğim soru tedavi nedeniyle geçici süre çalışılamadığında geçici iş göremezlikten kaynaklı zararları sigortacı mı, sgk mi karşılayacaktır?Sigortacılar yukarıdaki maddeyi dayanak göstererek geçici iş gücü kayıplarının da, tedavi gideri sayıldığı bu nedenle de sgk tarafından karşılanması gerektiği iddia etmekteler. Fikir ve önerileriniz almak istiyorum.
Old 15-06-2012, 13:14   #16
av_yaseminceylan

 
Varsayılan

Konuyla ilgili ben de araştırma yapmştım. Bulduğum tek kararsa bu:

T.C.
YARGITAY
10. HUKUK DAİRESİ
E. 2010/66
K. 2011/7237
T. 23.5.2011
• SAĞLIK HİZMET BEDELİ ( Trafik Kazaları Sebebiyle Üniversitelere Bağlı Hastaneler ve Diğer Bütün Resmi ve Özel Sağlık Kurum ve Kuruluşlarının Sundukları Sağlık Hizmet Bedelleri Kazazedenin Sosyal Güvencesi Olup Olmadığına Bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu Tarafından Karşılanacağı )
• TRAFİK KAZALARI ( Sebebiyle Üniversitelere Bağlı Hastaneler ve Diğer Bütün Resmi ve Özel Sağlık Kurum ve Kuruluşlarının Sundukları Sağlık Hizmet Bedelleri Kazazedenin Sosyal Güvencesi Olup Olmadığına Bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu Tarafından Karşılanacağı )
• ZORUNLU MALİ SORUMLULUK SİGORTASI ( Motorlu Bir Aracın Karayolunda İşletilmesi Sırasında Bir Kimsenin Ölümüne veya Yaralanmasına Bir Şeyin Zarara Uğramasına Neden Olması Halinde O Aracı İşletenin Zarara Uğrayan Üçüncü Kişilere Karşı Olan Mali ve Hukuki Sorumluluğunu Belli Limitler Dahilinde Güvence Altına Almak Üzere Oluşturulduğu )
2918/m.98
5684/m.14,59
ÖZET : Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. 2918 sayılı Kanunun 98. maddesindeki "Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır. Trafik kazalarına sağlık teminatı sağlayan zorunlu sigortalarda; sigorta şirketlerince yazılan primlerin ve Güvence Hesabınca tahsil edilen katkı paylarının % 15'ini aşmamak üzere, münhasıran bu teminatın karşılığı olarak Hazine Müsteşarlığınca sigortacılık ilkeleri çerçevesinde maktu veya nispi olarak belirlenen tutarın tamamı sigorta şirketleri ve 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 14. maddesinde düzenlenen durumlar için Güvence Hesabı tarafından Sosyal Güvenlik Kurumuna aktarılır. Söz konusu tutar, ilgili sigorta şirketleri için sigortacılık ilkelerine göre ayrı ayrı belirlenebilir. Aktarım ile sigorta şirketlerinin ve Güvence Hesabının bu teminat kapsamındaki yükümlülükleri sona erer...." 6111 sayılı Kanunun geçici 1. maddesindeki, "Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedelleri Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır. Söz konusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanunun 59. maddesine göre belirlenen tutarın % 20'sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın üç yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve Güvence Hesabının yükümlülükleri sona erer...." düzenlemeleri, bozma sonrası yürütülecek yargılamada gözetilmelidir.

DAVA : Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.

Mahkeme, davanın kısmen kabulüne karar vermiştir.

Hükmün, tarafların avukatlarınca temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi Mustafa Arınmış tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi:

KARAR : Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davacı Kurum avukatının temyiz itirazlarının reddi gerekir.

Davalı avukatının temyiz itirazlarına gelince;

1- ) Zorunlu mali sorumluluk sigortası; "Motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına, bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin, zarara uğrayan üçüncü kişilere karşı olan mali ve hukuki sorumluluğunu belli limitler dahilinde güvence altına almak" üzere oluşturulmuştur. Dolayısıyla, sigorta şirketinin, zorunlu mali mesuliyet sigortası kapsamında Kurumun rücu alacağından sorumluluğu; kaza tarihi itibariyle geçerli olan poliçede yazılı sorumluluk limiti ile sınırlıdır. Sigorta şirketi tarafından, 2918 sayılı Yasa kapsamında poliçeye dayalı akdi sorumluluk nedeniyle poliçe limiti dahilinde, sigortalı, ya da, hak sahiplerine ödeme yapıldığının geçerli belgelerle kanıtlanması durumunda, sigorta şirketinin mükerrer ödeme ile karşı karşıya bırakılmaması bakımından, ödediği miktar oranında tazmin sorumluluğundan kurtulduğunun kabulü gereklidir.

Eldeki davada, davalı sigorta şirketinin, davaya konu trafik kazasının meydana geldiği tarih itibariyle geçerli olan zorunlu mali mesuliyet sigortası kapsamında Kurum zararını, dava açılmadan önce ödediğini ileri sürmesi karşısında, ödemeye yönelik belgelerin içeriği ve geçerliliği yönünde araştırma yapılarak, ödeme yapılıp yapılmadığı, yapılmışsa tarih ve miktarı yönünden dayanağı belgeler de getirtilerek, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.

2- ) Öte yandan, bazı maddeleri dışında 25.02.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6111 sayılı Kanunun 59. maddesiyle değişik 2918 sayılı Kanunun 98. maddesindeki "Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır.

Trafik kazalarına sağlık teminatı sağlayan zorunlu sigortalarda; sigorta şirketlerince yazılan primlerin ve Güvence Hesabınca tahsil edilen katkı paylarının % 15'ini aşmamak üzere, münhasıran bu teminatın karşılığı olarak Hazine Müsteşarlığınca sigortacılık ilkeleri çerçevesinde maktu veya nispi olarak belirlenen tutarın tamamı sigorta şirketleri ve 03.06.2007 tarihli ve 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 14. maddesinde düzenlenen durumlar için Güvence Hesabı tarafından Sosyal Güvenlik Kurumuna aktarılır. Söz konusu tutar, ilgili sigorta şirketleri için sigortacılık ilkelerine göre ayrı ayrı belirlenebilir. Aktarım ile sigorta şirketlerinin ve Güvence Hesabının bu teminat kapsamındaki yükümlülükleri sona erer..." 6111 sayılı Kanunun geçici 1. maddesindeki, "Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedelleri Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır. Söz konusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanunun 59. maddesine göre belirlenen tutarın % 20'sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın üç yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve Güvence Hesabının yükümlülükleri sona erer..." düzenlemeleri, bozma sonrası yürütülecek yargılamada gözetilmelidir.

O halde, davalı avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 23.05.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 15-06-2012, 13:15   #17
Pandekt

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan yılmazkan
Tedavi giderleri SGK ödeyecektir. Burası tamam ancak benim de karşılaştığım ve sormak istediğim soru tedavi nedeniyle geçici süre çalışılamadığında geçici iş göremezlikten kaynaklı zararları sigortacı mı, sgk mi karşılayacaktır?Sigortacılar yukarıdaki maddeyi dayanak göstererek geçici iş gücü kayıplarının da, tedavi gideri sayıldığı bu nedenle de sgk tarafından karşılanması gerektiği iddia etmekteler. Fikir ve önerileriniz almak istiyorum.

Yılmaz Bey geçici iş gücü kaybından doğan zararlar poliçedeki tedavi teminatından değil, sakatlık/ölüm teminatındandır. Yargıtay'ın görüşleri de bu yönde. Zira burada istenen geçici iş gücü kaybı sebebiyle görülen tedavi giderleri değil bizzat geçici iş gücü kaybından doğan zararın kendisidir. Tedavi gideri değildir. Torba Yasa, değişen KTK ve ilgili yönetmelik çok açık, sağlık uygulama tebliğindeki tedavi kalemlerini SGK öder diyor. Geçici iş göremezlikten doğan zararlar hala poliçe teminatı kapsamında burada bir değişiklik yok.
Old 15-06-2012, 13:19   #18
Pandekt

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av_yaseminceylan
Konuyla ilgili ben de araştırma yapmştım. Bulduğum tek kararsa bu:

T.C.
YARGITAY
10. HUKUK DAİRESİ
E. 2010/66
K. 2011/7237
T. 23.5.2011
• SAĞLIK HİZMET BEDELİ ( Trafik Kazaları Sebebiyle Üniversitelere Bağlı Hastaneler ve Diğer Bütün Resmi ve Özel Sağlık Kurum ve Kuruluşlarının Sundukları Sağlık Hizmet Bedelleri Kazazedenin Sosyal Güvencesi Olup Olmadığına Bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu Tarafından Karşılanacağı )
• TRAFİK KAZALARI ( Sebebiyle Üniversitelere Bağlı Hastaneler ve Diğer Bütün Resmi ve Özel Sağlık Kurum ve Kuruluşlarının Sundukları Sağlık Hizmet Bedelleri Kazazedenin Sosyal Güvencesi Olup Olmadığına Bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu Tarafından Karşılanacağı )
• ZORUNLU MALİ SORUMLULUK SİGORTASI ( Motorlu Bir Aracın Karayolunda İşletilmesi Sırasında Bir Kimsenin Ölümüne veya Yaralanmasına Bir Şeyin Zarara Uğramasına Neden Olması Halinde O Aracı İşletenin Zarara Uğrayan Üçüncü Kişilere Karşı Olan Mali ve Hukuki Sorumluluğunu Belli Limitler Dahilinde Güvence Altına Almak Üzere Oluşturulduğu )
2918/m.98
5684/m.14,59
ÖZET : Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. 2918 sayılı Kanunun 98. maddesindeki "Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır. Trafik kazalarına sağlık teminatı sağlayan zorunlu sigortalarda; sigorta şirketlerince yazılan primlerin ve Güvence Hesabınca tahsil edilen katkı paylarının % 15'ini aşmamak üzere, münhasıran bu teminatın karşılığı olarak Hazine Müsteşarlığınca sigortacılık ilkeleri çerçevesinde maktu veya nispi olarak belirlenen tutarın tamamı sigorta şirketleri ve 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 14. maddesinde düzenlenen durumlar için Güvence Hesabı tarafından Sosyal Güvenlik Kurumuna aktarılır. Söz konusu tutar, ilgili sigorta şirketleri için sigortacılık ilkelerine göre ayrı ayrı belirlenebilir. Aktarım ile sigorta şirketlerinin ve Güvence Hesabının bu teminat kapsamındaki yükümlülükleri sona erer...." 6111 sayılı Kanunun geçici 1. maddesindeki, "Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedelleri Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır. Söz konusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanunun 59. maddesine göre belirlenen tutarın % 20'sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın üç yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve Güvence Hesabının yükümlülükleri sona erer...." düzenlemeleri, bozma sonrası yürütülecek yargılamada gözetilmelidir.

DAVA : Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.

Mahkeme, davanın kısmen kabulüne karar vermiştir.

Hükmün, tarafların avukatlarınca temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi Mustafa Arınmış tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi:

KARAR : Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davacı Kurum avukatının temyiz itirazlarının reddi gerekir.

Davalı avukatının temyiz itirazlarına gelince;

1- ) Zorunlu mali sorumluluk sigortası; "Motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına, bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin, zarara uğrayan üçüncü kişilere karşı olan mali ve hukuki sorumluluğunu belli limitler dahilinde güvence altına almak" üzere oluşturulmuştur. Dolayısıyla, sigorta şirketinin, zorunlu mali mesuliyet sigortası kapsamında Kurumun rücu alacağından sorumluluğu; kaza tarihi itibariyle geçerli olan poliçede yazılı sorumluluk limiti ile sınırlıdır. Sigorta şirketi tarafından, 2918 sayılı Yasa kapsamında poliçeye dayalı akdi sorumluluk nedeniyle poliçe limiti dahilinde, sigortalı, ya da, hak sahiplerine ödeme yapıldığının geçerli belgelerle kanıtlanması durumunda, sigorta şirketinin mükerrer ödeme ile karşı karşıya bırakılmaması bakımından, ödediği miktar oranında tazmin sorumluluğundan kurtulduğunun kabulü gereklidir.

Eldeki davada, davalı sigorta şirketinin, davaya konu trafik kazasının meydana geldiği tarih itibariyle geçerli olan zorunlu mali mesuliyet sigortası kapsamında Kurum zararını, dava açılmadan önce ödediğini ileri sürmesi karşısında, ödemeye yönelik belgelerin içeriği ve geçerliliği yönünde araştırma yapılarak, ödeme yapılıp yapılmadığı, yapılmışsa tarih ve miktarı yönünden dayanağı belgeler de getirtilerek, hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.

2- ) Öte yandan, bazı maddeleri dışında 25.02.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6111 sayılı Kanunun 59. maddesiyle değişik 2918 sayılı Kanunun 98. maddesindeki "Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmi ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır.

Trafik kazalarına sağlık teminatı sağlayan zorunlu sigortalarda; sigorta şirketlerince yazılan primlerin ve Güvence Hesabınca tahsil edilen katkı paylarının % 15'ini aşmamak üzere, münhasıran bu teminatın karşılığı olarak Hazine Müsteşarlığınca sigortacılık ilkeleri çerçevesinde maktu veya nispi olarak belirlenen tutarın tamamı sigorta şirketleri ve 03.06.2007 tarihli ve 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 14. maddesinde düzenlenen durumlar için Güvence Hesabı tarafından Sosyal Güvenlik Kurumuna aktarılır. Söz konusu tutar, ilgili sigorta şirketleri için sigortacılık ilkelerine göre ayrı ayrı belirlenebilir. Aktarım ile sigorta şirketlerinin ve Güvence Hesabının bu teminat kapsamındaki yükümlülükleri sona erer..." 6111 sayılı Kanunun geçici 1. maddesindeki, "Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedelleri Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır. Söz konusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanunun 59. maddesine göre belirlenen tutarın % 20'sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın üç yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve Güvence Hesabının yükümlülükleri sona erer..." düzenlemeleri, bozma sonrası yürütülecek yargılamada gözetilmelidir.

O halde, davalı avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 23.05.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Evet ve benim okuduğum son tarihli kararlarda bu 3 yıllık akratımı sigorta şirketi henüz tamamlamadı ise sorumluluğu devam eder diyor. Elimdeki davada sigorta şirketi henüz aktarımını tamamlamamış şu halde ben davayı açıktan sonra sigorta şirketi kurtulmak için aktarımı tamamlar ise ne olacak? Hala davayı açmadım, bekliyorum. Üstelik faturaların SGK'ya kesilmesinden bahsediliyor yönetmelikte elimdeki faturalar müvekkil adına, SGK'ya yazı yazdım sonucu bekliyorum. SGK'ya tedavi gideri için dava açan meslektaşımız var mı acaba?
Old 15-06-2012, 13:23   #19
yılmazkan

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Pandekt
Yılmaz Bey geçici iş gücü kaybından doğan zararlar poliçedeki tedavi teminatından değil, sakatlık/ölüm teminatındandır. Yargıtay'ın görüşleri de bu yönde. Zira burada istenen geçici iş gücü kaybı sebebiyle görülen tedavi giderleri değil bizzat geçici iş gücü kaybından doğan zararın kendisidir. Tedavi gideri değildir. Torba Yasa, değişen KTK ve ilgili yönetmelik çok açık, sağlık uygulama tebliğindeki tedavi kalemlerini SGK öder diyor. Geçici iş göremezlikten doğan zararlar hala poliçe teminatı kapsamında burada bir değişiklik yok.
Sayın Pandekt ben de sizinle aynı fikirdeyim. Dediğiniz gibi geçici iş gücü kaybının tedavi gideri sayılabilmesine anlam veremiyorum. Ancak taraf olduğum 3 davada benzer iddialarla karşılaştım. Konuyla ilgili sigortacıları haklı gösterir yargıtay kararına da rastlamadım. Teşekkür ediyorum.
Old 15-06-2012, 13:35   #20
Pandekt

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan yılmazkan
Sayın Pandekt ben de sizinle aynı fikirdeyim. Dediğiniz gibi geçici iş gücü kaybının tedavi gideri sayılabilmesine anlam veremiyorum. Ancak taraf olduğum 3 davada benzer iddialarla karşılaştım. Konuyla ilgili sigortacıları haklı gösterir yargıtay kararına da rastlamadım. Teşekkür ediyorum.

Sigorta şirketleri karlarına kar katlarken SGK'ya çok fazla yüklenildi diye düşünüyorum ben hiçbir fırsatı kaçrımayan sigorta şirketleri şimdi de bunu iddia ediyorlar belli ki. Trafik kazaları nedeniyle ilgililere sunulan sağlık hizmet bedellerinin tahsiline ilişkin usul ve esaslar hakkında yönetmelik oldukça açık. Sigorta şirketleri geçici iş göremezlik durumundaki tedavi giderleriyle geçici iş göremezlik zararını birbirine karıştırmakta.
Old 05-10-2012, 15:32   #21
iussy

 
Varsayılan

Sayın Pandekt,

Elinizde sigorta şirketinin sorumluluğunun 3 yıl boyunca devam edeceğine dair karar varsa paylaşmanız mümkün müdür?
Teşekkürler.
İyi çalışmalar.

Saygılarımla.
Old 05-10-2012, 15:37   #22
Pandekt

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan iussy
Sayın Pandekt,

Elinizde sigorta şirketinin sorumluluğunun 3 yıl boyunca devam edeceğine dair karar varsa paylaşmanız mümkün müdür?
Teşekkürler.
İyi çalışmalar.

Saygılarımla.

Benim elimde böyle bir karar yok, ancak yukarıdaki Yargıtay ilamı yardımcı olabilir. Bir de şu ilam var,

T.C.

YARGITAY

10. HUKUK DAİRESİ

E. 2010/14712

K. 2012/4112

T. 6.3.2012

• GEÇİCİ İŞ GÖREMEZLİK ÖDENEKLERİNİN RÜCUAN TAZMİNİ TALEBİ ( Motorlu Araç İşletilmesinden Kaynaklanan Sorumluluğun Zorunlu Olarak Sigorta Teminatına Bağlandığı - Ancak Sigorta Şirketlerinin ve Güvence Hesabının Yükümlülüklerinin Aktarım Koşuluna Bağlı Olarak Sona Erebileceği )

• MOTORLU ARAÇ İŞLETİLMESİNDEN KAYNAKLANAN SORUMLULUK ( Geçici İş Göremezlik Ödeneklerinin Rücuan Tazmini Talebi/Sorumluluğun Zorunlu Olarak Sigorta Teminatına Bağlandığı - Aktarım Yapılmadığı Takdirde Sigorta Şirketinin Sorumlu Olabileceği )

• GÜVENCE HESABININ VE SİGORTA ŞİRKETLERİNİN SORUMLULUĞU ( Geçici İş Göremezlik Ödeneklerinin Rücuan Tazmini Talebi - Aktarım Yapılmadığı Takdirde Sigorta Şirketinin Sorumlu Olabileceği )

• AKTARIM KOŞULU ( Sigorta Şirketinin Sorumluluğunun Ortadan Kalkması İçin Aktarım Koşulunun Gerçekleşmesi Gereği - Geçici İş Göremezlik Ödeneklerinin Rücuan Tazmini Talebi )

• ZORUNLU SİGORTA TUTARINI AŞAN TEDAVİ GİDERİ ( Geçici İş Göremezlik Ödeneklerinin Rücuan Tazmini Talebi - Zarara Sebep Olan veya Hukuken Sorumlu Olanlar Tarafından Karşılanacağı/Poliçe Limitini Aşan Kısım Yönünden Sorumluluğun Devam Edeceği )

506/m.26

6111/m.59, Geç.1

ÖZET : Dava, trafik-iş kazası sonucu yaralanan sigortalıların tedavileri için yapılan giderler ile ödenen geçici işgöremezlik ödeneklerinin rücuan tahsili istemine ilişkindir. Sigorta şirketinin, tedavi giderleri kapsamında, sigorta şirketinin, motorlu araç işletilmesinden kaynaklanan sorumluluğun zorunlu olarak sigorta teminatına bağlanması nedeniyle, yasadan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı Yasa ile getirilen düzenleme ile sona erdirilmiş bulunmaktadır. Ne var ki; anılan Yasanın 59 ve Geçici 1. maddelerinde, aktarım ile sigorta şirketlerinin ve Güvence Hesabının bu teminat kapsamındaki yükümlülüklerinin sona ereceği belirtilmiş olup, yasanın açık hükmü karşısında; sorumluluğun, ancak, yapılacak aktarım sonrasında ortadan kalktığının kabulü gerekir.

Bu haktan, sigorta sözleşmesinin tarafı olan işleteni ve şoförlerinin yararlanması gerekmekte olup, poliçe limiti kapsamında kalan tedavi giderleri nedeniyle sorumlulukları sona erecektir. Ancak, zorunlu sigorta teminat tutarlarını aşan tedavi giderlerinin, zarara sebep olan veya hukuken sorumlu olanlar tarafından karşılanacağı, bu kişiler yönünden poliçe limitini aşan kısım yönünden sorumluluğun devam edeceği de kabul edilmelidir.

DAVA : Dava, trafik-iş kazası sonucu yaralanan sigortalıların tedavileri için yapılan giderler ile ödenen geçici işgöremezlik ödeneklerinin 506 sayılı Yasanın 26. maddesi gereğince rücuan tahsili istemine ilişkindir.

Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçe ile, davanın kabulüne karar verilmiştir.

Hükmün, davalılardan M. Y. tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik Hakimi Aydın Eser tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi:

KARAR : Yasa Koyucu tarafından, trafik kazası nedeniyle sağlık hizmet sunucularınca verilen tedavi hizmet bedellerinin tamamının Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanması esasının getirilmesi amacıyla 25.02.2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 13.02.2011 tarih 6111 sayılı Yasanın 59. maddesi ile 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 98. maddesi değiştirilmiş, anılan değişiklik ile, “Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır.

Trafik kazalarına sağlık teminatı sağlayan zorunlu sigortalarda; sigorta şirketlerince yazılan primlerin ve Güvence Hesabınca tahsil edilen katkı paylarının %15'ini aşmamak üzere, münhasıran bu teminatın karşılığı olarak Hazine Müsteşarlığınca sigortacılık ilkeleri çerçevesinde maktu veya nispi olarak belirlenen tutarın tamamı sigorta şirketleri ve 03.06.2007 tarihli ve 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 14'üncü maddesinde düzenlenen durumlar için, Güvence Hesabı tarafından Sosyal Güvenlik Kurumuna aktarılır. Söz konusu tutar, ilgili sigorta şirketleri için sigortacılık ilkelerine göre ayrı ayrı belirlenebilir. Aktarım ile sigorta şirketlerinin ve Güvence Hesabının bu teminat kapsamındaki yükümlülükleri sona erer. Hazine Müsteşarlığının bağlı bulunduğu Bakanlığın teklifi üzerine Bakanlar Kurulu söz konusu tutarı % 50'sine kadar artırmaya veya azaltmaya yetkilidir...” hükmü getirilmiştir.

6111 sayılı Kanunun, yayımı tarihinde yürürlüğe giren Geçici 1. maddesi ile de, "Bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedelleri Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır. Söz konusu sağlık hizmet bedelleri için bu Kanunun 59'uncu maddesine göre belirlenen tutarın % 20’sinden fazla olmamak üzere belirlenecek tutarın üç yıl süreyle ayrıca aktarılmasıyla anılan dönem için ilgili sigorta şirketleri ve Güvence Hesabının yükümlülükleri sona erer...” hükmü öngörülmüştür.

2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 91. maddesine göre, işletenler motorlu taşıtların kullanılmasından doğan, üçüncü kişilere verdikleri zararları karşılamak üzere zorunlu mali mesuliyet sigortası yaptırmak zorundadırlar. Sigorta şirketi, araç sahibinin, gerek, müstahdeminin kusurundan ve gerekse, bizzat kendi kusurundan doğacak mali mesuliyetini temin etmektedir. Bu yönden, sigorta şirketleri, işletenin, yada, şoförlerinin, kusurları ile neden oldukları olaydan dolayı doğan mali sorumluluklarının, belirli limit dahilinde, kefili durumundadır. Karayolları Trafik Kanuna göre zorunlu mali mesuliyet sigortası yaptırmak zorunlu bulunmakla beraber, bu tür sigorta sözleşmesi de, diğer sözleşmeler gibi sigorta ettiren ile, sigortacı arasında karşılıklı ve birbirine uygun irade açıklaması ile, sigorta sözleşmesi poliçeye bağlanmak suretiyle kurulur.

Tedavi giderleri kapsamında, sigorta şirketinin, motorlu araç işletilmesinden kaynaklanan sorumluluğun zorunlu olarak sigorta teminatına bağlanması nedeniyle, yasadan ve sözleşmeden doğan bu yükümlülüğü, 6111 sayılı Yasa ile getirilen düzenleme ile sona erdirilmiş bulunmaktadır. Ne var ki; anılan Yasanın 59 ve Geçici 1. maddelerinde, aktarım ile sigorta şirketlerinin ve Güvence Hesabının bu teminat kapsamındaki yükümlülüklerinin sona ereceği belirtilmiş olup, yasanın açık hükmü karşısında; sorumluluğun, ancak, yapılacak aktarım sonrasında ortadan kalktığının kabulü gerekir. Nitekim, bu husus 27.08.2011 tarihli 28038 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Trafik Kazaları Nedeniyle İlgililere Sunulan Sağlık Hizmet Bedellerinin Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelikte de vurgulanmıştır.

Bu haktan, sigorta sözleşmesinin tarafı olan işleteni ve şoförlerinin yararlanması gerekmekte olup, poliçe limiti kapsamında kalan tedavi giderleri nedeniyle sorumlulukları sona erecektir. Ancak, zorunlu sigorta teminat tutarlarını aşan tedavi giderlerinin, zarara sebep olan veya hukuken sorumlu olanlar tarafından karşılanacağı, bu kişiler yönünden poliçe limitini aşan kısım yönünden sorumluluğun devam edeceği de kabul edilmelidir.

Mahkemece, yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular gözetilerek, 6111 sayılı Yasanın 59 ve Geçici 1. maddelerinde belirtilen tutarların sigorta şirketleri tarafından aktarılıp aktarılmadığı araştırılmaksızın, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu, yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.

O halde, davalılardan M.Y.’nun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan, M. Y.'ya iadesine, 06.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Burada sigorta şirketinin sorumluluktan kurtulması için aktarımın yapılmış olmasının gerektiğine vurgu yapılmış, aktarım gerçekleşinceye kadar sorumluluk devam ediyor.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
sigorta şirketine ihbar... 961 Meslektaşların Soruları 1 23-02-2011 21:09
Sigorta şirketine başvuru sumeyra Meslektaşların Soruları 3 06-01-2010 12:09
sigorta şirketine dava Murat Özyılmaz Meslektaşların Soruları 4 03-12-2008 16:08
Başvuruda Bulunmama Rağmen Sigorta Edilerek Kredi Kartının borçlandırılması Cansel İpek Hukuk Soruları Arşivi 1 12-04-2006 10:48


THS Sunucusu bu sayfayı 0,17018390 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.