Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

İş hukuku sorumuz

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 18-12-2015, 23:50   #1
Av. Ahmet GELEGEN

 
Kitap İş hukuku sorumuz

Merhabalar, müvekkilin avukat marifeti olmaksızın açtığı ve yürüttüğü davasına vekil olarak atanmış bulunmaktayım.

Dava "sigortasızlığın tespiti" davası olarak açılmış. Karşı taraf/işveren davayı o kadar gereksizce uzatmış ki dosya tam olarak 7 YILLIK .

Mahkeme 7. yılında dosyayı kabul etmiş, 750 gün sigortasız çalıştığının tespitine dair hüküm kurmuştur. Davalı yan temyizde bulunmuş, yargıtay bozarak dosyayı yollamıştır, şuan direnme dilekçesi vereceğiz ? ... LAKİN ... ? Sormak istediğim husus şu ;

bildiğiniz üzere çoğu alacakların zamanaşımı 5 yıllık süreye tabi iş kanununda. 7 yıllık süren bu dosya için, ISLAH'A başvurup davanın türünü değiştirsem, alacak davasına çevirsem mi bilemedim ? Böyle bir ihtimalim var mı eminde değilim, düşünceleriniz çok önemli, teşekkürler ...
Old 19-12-2015, 00:11   #2
Av.Selim Balku

 
Varsayılan

5 yıllık süre, hak düşürücü süredir, zamanaşımı süresi değil...

Sorun yok...
Old 19-12-2015, 10:08   #3
Av. Ahmet GELEGEN

 
Varsayılan

Zamanaşımı süreleri diye biliyorum Selim bey ama ..
Old 20-12-2015, 14:38   #4
mcakkaya

 
Varsayılan

Sayın Av. Ahmet GELEGEN;
5510 SK nun 86. maddesinde belirtilen beş yıllık süre hak düşürücü süre olup konuya ilişkin yargıtay kararını istifadelerinize sunuyorum.

T.C.

YARGITAY

10. HUKUK DAİRESİ

E. 2005/8646

K. 2005/10542

T. 18.10.2005

• BELGELERİN İŞVEREN TARAFINDAN KURUMA VERİLMEMESİ ( Sigortalılar Çalıştıklarını Hizmetlerinin Geçtiği Yılın Sonundan Başlayarak 5 Yıl İçerisinde Mahkemeye Başvurarak Alacakları İlam İle İspatlayabilirlerse Bunların Mahkeme Kararında Belirtilen Aylık Kazanç Toplamları İle Prim Ödeme Gün Sayılarının Nazara Alınacağı )

• ÇALIŞMANIN KURUMCA TESPİT EDİLEMEMESİ ( Davacının Tespite İlişkin Davasının Yasada Öngörülen Hak Düşürücü Süre Geçirildikten Sonra Açılması Nedeniyle Reddi Gereği )

• HİZMET SÜRELERİNİN TESPİTİ ( Davacının Tespite İlişkin Davasının Yasada Öngörülen Hak Düşürücü Süre Geçirildikten Sonra Açılması Nedeniyle Reddi Gereği )

• HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE ( Sigortalılar Çalıştıklarını Hizmetlerinin Geçtiği Yılın Sonundan Başlayarak 5 Yıl İçerisinde Mahkemeye Başvurarak Alacakları İlam İle İspatlayabilirlerse Bunların Mahkeme Kararında Belirtilen Aylık Kazanç Toplamları İle Prim Ödeme Gün Sayılarının Nazara Alınacağı )

506/m.79

ÖZET : Hizmet süresinin tespitine ilişkin davaların yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı yasada, "Yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurumca tespit edilemeyen sigortalılar, çalıştıklarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak alacakları ilam ile ispatlayabilirlerse, bunların mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayıları nazara alınır." Düzenlemesi yer almakta olup, davacının 01.10.1989 - 23.10.1989 tarihleri arasında geçtiğini iddia ettiği çalışma süresi yönünden Kuruma başvuruda bulunduğu 16.10.2003 tarihine kadar herhangi bir bildirim yapılmadığı ve Kurum tarafından da çalışmadan haberdar olunmadığı gerçeği karşısında, davacının tespite ilişkin davasının yasada öngörülen hak düşürücü süre geçirildikten sonra açıldığı ve bu nedenle reddine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

DAVA : Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde 01.1 0.1989 tarihinden itibaren 23 gün süreyle geçen çalışmalarının tespiti ile diğer sigortalı hizmetleriyle birleştirilmesine karar verilmesini istemiştir.

Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde isteğin kabulüne karar vermiştir.

Hükmün, davalılardan Sosyal Sigortalar Kurumu Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi E. T. tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi:

KARAR : Davacı, 16.10.2003 tarihinde davalı Kuruma verdiği dilekçeyle, A. Fabrikasında 01.10.1989 tarihinde işe başladığına ilişkin işe giriş bildirgesine, anılan işverenin muhasebe kayıtları üzerinde yaptığı inceleme sırasında rastladığını ve çalışma süresinin bir aydan kısa sürmesi nedeniyle Kuruma verilmemiş olan giriş bildirgesi gözetilerek sigortalılık başlangıcının yeniden belirlenmesini istemiş, isteminin Kurum tarafından kabul edilmemesi üzerine açtığı davayla 01.10.1989 tarihinde işe başladığının ve 23 günlük çalışma süresinin tespitini talep etmiş, mahkemece işe giriş bildirgesinin varlığından da bahisle kabule karar verilmiştir.

Hizmet süresinin tespitine ilişkin davaların yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasanın 79. maddesinde, "Yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurumca tespit edilemeyen sigortalılar, çalıştıklarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak alacakları ilam ile ispatlayabilirlerse, bunların mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayılan nazara alınır." Düzenlemesi yer almakta olup, davacının 01.10.1989-23.10.1989 tarihleri arasında geçtiğini iddia ettiği çalışma süresi yönünden Kuruma başvuruda bulunduğu 16.10.2003 tarihine kadar herhangi bir bildirim yapılmadığı ve Kurum tarafından da çalışmadan haberdar olunmadığı gerçeği karşısında, davacının tespite ilişkin davasının yasada öngörülen hak düşürücü süre geçirildikten sonra açıldığı ve bu nedenle reddine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

O halde davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 18.10.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
AB Hukuku, Roma Hukuku, Çevre Hukukunun Ana Bilim Dalı Statüsü Kaldırıldı Av.Suat Ergin Hukuk Haberleri 2 04-10-2012 20:54
Bilişim Hukuku ve Fikri Mülkiyet hukuku alanlarında çalışan bir büroda staj kafalak Adliye Duvarı 0 17-09-2012 15:11
roma hukuku, anayasa hukuku ve siyaset bilimine nasıl çalışabilirz? settarsultan Hukuk Lisans Eğitimi 1 05-12-2009 03:19
Legal İş Hukuku ve Sosyal Güvenlik Hukuku Dergisi Makaleler Listesi Av. Ramazan Çakmakcı İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Çalışma Grubu 3 27-12-2008 17:59
borçlar hukuku,idare hukuku ,uluslararası hukuk,vergi hukuku wellan Ticari Duyurular 0 05-09-2007 21:59


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05901003 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.