yurtdışı fuar/zarar tespiti

Sayın Meslektaşlarım,
Müvekilin yurtdışında katılımcısı olduğu fuara göndereceği mallar için bir nakliye firması ile anlaşılmış ve nakliye firması malların yurtdışındaki fuar alanına teslim tarihini belirlemiştir. Ancak mallar belirlenen tarihte değil, fuar organizasyonunun başlayacağı günden bir gün önce, kamyon üzerinde teslim alınmıştır.
Normal şartlarda 4 günde tamamlanması gereken stant, 1 günden az bir sürede eksik olarak tamamlanmış, fuar yönetiminden özel izinler alınmış ve fuarın başladığı günün öğleden sonrasında tamamlanabilmiştir. Bu sebeple hem ticari itibar kaybı hem de fuar stantının gereği gibi inşa edilememiş olması, 4 gunluk kaybedilen zaman, mimarlık şirketi ve fuar yönetimi ile yaşanan sıkıntılar... olmak üzere nakliye firmasına dava açacağım.
Sizce öncelikle tespit davası mı açmayalıyım, yoksa bir rakam belirleyip ticaret mahkemesinde alacak davası mı açmayalım-zira nakliye firmasına bir ihtar yolladım ancak orada belirlediğim rakamların da üzerinde bir takım zararlar çıktı, mesela bazı malzemeleri geri getirmeyi unutmuşlar-kaldı ki ihtara cevap vermediler,ödeme de yapmadılar? Sizin izleyeceğiniz yol ne olurdu?
Yorum ve önerileriniz için şimdiden teşekkür ederim.

Tabii bir de fuara katılıp katılamayacağımız malların teslim tarihine göre belli olacağından, devletten yurtdışı fuar teşviği için başvuru da yapamadık.

ticaret mahkemelerinde tespit davası açabilir miyim?

Sulh Hukuk Mahkemesi Hakimine danıştığımda, eda davası gerektiren hallerde tespit davası açarsam reddolacağını söyledi. Ancak yukarıda değindiğim hususun tespit davasına konu edilmesi gerektiğini düşünüyorum.

Bu hususta görüş talebim devam ettiğinden konunun görülebilmesi için tekrar etme zorunluluğu hasıl oldu.
Saygılarımla

Bende tazminat davası açılması gerektiğini düşünmekle beraber olayınıza uygulanacak hükümlerin CMR konvansiyonu olduğunu düşünüyorum. Bir göz atarsanız size yardımı dokunabilir. Gecikmeli ve ayıplı teslimlerde ihbara ilişkin, ispata ilişkin farklı düzenlemeler var. İyi çalışmalar..

Ancak taşımayı yapan, yabancı menşeili şirketin Türkiye temsilciliği, yani kargo şirketi olarak düşünün, ticaret sicilde kaydı var. Yine de CMR konvansiyonuna bakılması gerekir mi?
Dİğer yandan, tazminat davasından önce tespit davası açılarak zararın tespitinin gerektiği düşüncesindeyim. Bu konuda Yargıtay kararı veya görüş bildirecek meslektaşlarımın yardımlarını rica ederim.

Saygılarımla.

Eşyaların Karayolundan Uluslararası Nakliyatı İçin Mukavele Sözleşmesi (CMR)

1. Bu Sözleşme, Sözleşmede belirtildiği gibi yükleme yeri ve teslim için belirlenen yerin en az biri akit ülke olan iki ayrı ülkede olması halinde, tarafların ikametgahı ve milliyetine bakılmaksızın ücret karşılığında yüklerin taşıt ile karadan taşınmasına ait her mukaveleye uygulanacaktır.

CMR 'ın uygulanması gerekir bence.

Alıntı: Yazan E.Polat Eşyaların Karayolundan Uluslararası Nakliyatı İçin Mukavele Sözleşmesi (CMR) 1. Bu Sözleşme, Sözleşmede belirtildiği gibi yükleme yeri ve teslim için belirlenen yerin en az biri akit ülke olan iki ayrı ülkede olması halinde, tarafların ikametgahı ve milliyetine bakılmaksızın ücret karşılığında yüklerin taşıt ile karadan taşınmasına ait her mukaveleye uygulanacaktır. CMR 'ın uygulanması gerekir bence.

Haklısınız, CMR'ye baktım, ancak CMR'nin uygulanması halinde farklı bir prosedür izleneceğine dair bir bilgi bulamadım.

Gecikme ve kısmi kayıp söz konusu olayınızda. Zararımı tespit için tespit davası açmak istiyorum diyorsunuz. Açmış olduğunuz davada gecikme ve kayıp dolayısı ile bilirkişi incelemesi yapılarak zararınız tespit edileceğini, bunun için ayrı bir tespit davası açılması gerekmediğini düşünüyorum. CMR.30. maddesi sürelerde, ispat yükü konusuna ilişkin düzenlemeler var dedim. Farklı bir prosedür olduğunu söylemedim. Saygılar, iyi çalışmalar..