görevsizlik kararı + vekalet ücreti

Saygıdeğer Meslektaşlarım,

her ne kadar sormak istediğim konuya ilişkin olarak KMK m.331/2'de "Görevsizlik, yetkisizlik veya gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi hâlinde, yargılama giderlerine o mahkeme hükmeder." şeklinde bir hüküm varsa da, aradığım cevabın zikrettiğim maddede düzenleme alanı bulmadığını düşünüyorum.

sorum özetle şu:
Müvekkil Davalı aleyhine Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılan davada "görevsizlik itirazında" bulundum. nitekim mahkeme bu itirazımızı yerinde görerek, davayı görev yönünden reddetti ve uyuşmazlığın Sulh Hukuk Mahkemesi'nde görülmesi gerektiğine işaret etti. keza bu kararda "yargılama giderleri ile vekalet ücretinin görevli mahkemece değerlendirilmesi" gerektiği şeklinde hüküm tesis etti.

bunun üzerine karşı tarafım, usulüne uyarak dosyayı Sulh Hukuk Mahkemesi'ne gönderdi. Sulh Hukuk Mahkemesi'nde yapılan yargılama sonucunda dava bu defa esastan reddedildi. ne var ki Sulh Hukuk Mahkemesi'ne ait gerekçeli kararda sadece kendi davasına ilişkin olarak "400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine" şeklinde karar verildi. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin görevsizlik kararı çerçevesinde ne bir yargılama giderinden ne de vekalet ücretinden bahsedildi.

diğer açıdan gerek HMK'nın ilgili, gerekse de AAÜT'nin "görevsizlik veya yetkisizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine, davanın nakline veya davanın açılmamış sayılmasına ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar karar verilmesi durumunda Tarifede yazılı ücretin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra karar verilmesi durumunda tamamına hükmolunur. Şu kadar ki, davanın görüldüğü mahkemeye göre hükmolunacak avukatlık ücreti, ikinci kısmın ikinci bölümünde yazılı miktarları geçemez." şeklindeki hükmü uyarınca "görevsizlik kararı" bağlamında karşı taraf ücretinin de ayrıca takdir edilmesi gerekliliğini düşünüyorum.

size göre, Sulh Hukuk Mahkemesi'nin ayrıca "görevsizlik kararı" bağlamında ayrıca bir vekalet ücreti takdir etmesi gerekmez miydi?

bilgisi olan ve/veya yorum getirebilecek arkadaşlarıma şimdiden teşekkür ederim.

Mahkemeler bahsettiğin maddeyi kendilerine göre yorumluyorlar.Bende değindiğin olay ile bir kaç kez karşılaştım.Ancak mahkemelerden 1 tanesi görevsizlik kararı veren mahkeme adına da vekalet ücretine hükmetti.Bazı hakimler lafzı geçen vekalet ücretini davanın neticesinde verilecek tek bir vekalet ücreti olarak yorumluyorlar.Ortada büyük bir yorum sorunu var bana kalırsa ki kanun metnine göre haklı bir durum.

Alıntı: Yazan üye14977 . sadece kendi davasına ilişkin olarak "400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine" şeklinde karar verildi. AAÜT'nin "görevsizlik veya yetkisizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine, davanın nakline veya davanın açılmamış sayılmasına ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar karar verilmesi durumunda Tarifede yazılı ücretin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra karar verilmesi durumunda tamamına hükmolunur. Şu kadar ki, davanın görüldüğü mahkemeye göre hükmolunacak avukatlık ücreti, ikinci kısmın ikinci bölümünde yazılı miktarları geçemez." şeklindeki hükmü uyarınca "görevsizlik kararı" bağlamında karşı taraf ücretinin de ayrıca takdir edilmesi gerekliliğini düşünüyorum. size göre, Sulh Hukuk Mahkemesi'nin ayrıca "görevsizlik kararı" bağlamında ayrıca bir vekalet ücreti takdir etmesi gerekmez miydi?

Sondan başlayarak; son değişiklik ile görevsizlik kararı neticesinde dosya yeni mahkemeye gidiyorsa, tek vekalet ücretine hükmedilmelidir.

Ücret tarifesinde ki durum, dosyanın görevli mahkemeye gitmemesi durumunda geçerlidir.

Belirttiğiniz üzere, 400 TL vekalet ücreti hükmedilmiş, yasa gereği bu kadar olmalı...

HMK 331. maddesinde ki bu hükmü, HMK 327 VE 329. maddeleriyle birlikte değerlendirin. Şayet başvurucu görevsiz mahkemede dava açarken kötüniyetliyse buna göre vekalet ücreti hükmedilmeli ancak kötüniyeti yoksa ek olarak vekalet ücretine hükmedilmesi de doğru bir uygulama değildir. Bu sebeple zaten bu değişiklik yapılmıştır...

katkılarınız için teşekkür ederim.

ne var ki şahsi kanaatim bu halde "çift" vekalet ücretine hükmedilmesi gerekliliği yönünde. bunun için de iki gerekçe sunulabilir.

ilk olarak, o yargılamada yapılan çalışmanın karşılığı gözetilmelidir. takdir ederseniz ki, avukat olarak ilk mahkemeye dilekçeler, deliller sunduk, duruşmasına katıldık ve görevsizlik kararını böylece alabildik. bu uğraşın bir karşılığı olması gerektiğini düşünüyorum.

diğer açıdan Sn. Selim Bey'in yorumunun somut olay açısından bir nebze kabul edilmesi mümkünse de genel olarak hatalı olduğu kanısındayım. şöyle ki; bir an için görevsizlik kararı ile Sulh Hukuk Mahkemesi'ne gelen davayı esastan kaybettiğimizi düşünelim. o halde mahkeme somut olaydaki "400 TL'yi" tarafımıza vermeyecekti. zira "haksız çıkmış" olacaktık.

İkinci olarak konuya ilişkin AAÜT'ün "Görevsizlik, yetkisizlik, dava ön şartlarının yokluğu veya husumet nedeniyle davanın reddinde, davanın nakli ve açılmamış sayılmasında ücret" başlıklı 7'nci maddesinin "Kanunlar gereği gönderme, yeni mahkemeler kurulması, işbölümü itirazı nedeniyle verilen tüm gönderme kararları nedeniyle görevsizlik, gönderme veya yetkisizlik kararı verilmesi durumunda avukatlık ücretine hükmedilmez." şeklindeki 3'üncü bendinin de bu konuda belirleyeceği olacağını düşünüyorum. zira "yasa değişikliği" nedeniyle mahkemenin görevsiz hale gelmesi nedeniyle karşı taraf vekalet ücretine hükmedilemeyeceği açıkça ifade edildiğine göre, diğer hallerde ayrıca "vekalet ücreti" takdir edilmesi gerekliliği kanısındayım.

değerli yorumlara teşekkür ediyorum, yeni yorumlarınızı bekliyorum.

Alıntı: Yazan üye14977 ilk olarak, o yargılamada yapılan çalışmanın karşılığı gözetilmelidir. takdir ederseniz ki, avukat olarak ilk mahkemeye dilekçeler, deliller sunduk, duruşmasına katıldık ve görevsizlik kararını böylece alabildik. bu uğraşın bir karşılığı olması gerektiğini düşünüyorum.

Görevsizliğe ilişkin kararlar, usulen nihai karar olsa da tamamlanmamış karardır.

Görevsizlik kararı verilen mahkemeye, davalı vekili olarak sunduğunuz emek, sadece o mahkemeye has bir emek değildir; misal esasa ilişkin cevabınız, görevli mahkeme için de geçerlidir.

SORU: Müvekkiliniz kiracı aleyhine kiralayan Ocak 2014 ayı için icra takibi başlatmıştır, takibe vekil olarak itiraz ettiniz, takip durdu, kiralayan itiraz için bir şey yapmadı ancak Şubat ayı için takip açtı, gittiniz buna da itiraz ettiniz, bu husus her ay devam etmekte, her ay siz de dilekçeniz ile itiraz etmektesiniz ve takipleri sadece durdurdunuz. Bu nokta da yaptığınız icra takiplerine itiraz için vekalet ücreti hükmedilir mi?