03-01-2010, 01:13 | #1 |
|
Amacını Aşan Kısaltma Kullanma Alışkanlığı
Uzun zamandır dikkatimi çeken bir durum var: Herkes özellikle de genç kuşak her şeyi kısaltmaya çalışıyor. Bunu yaparken sözcüklerle, dille, kurallarla sözcüklerin özene özene büründüğü anlamları öldürürcesine kavga ediyorlar.
"Proflar", "doçlar", "Ar-Ge çalışması", olur olmaz kullanılan "TC", "KaKaTeCe" (neden Kuzey Kıbrıs demek zordur, anlayamamışımdır), "SeTeKa", "BeKa", "MeKa", "TeSeKa", "üniler" (üniversite demek istiyor arkadaşlarımız), "kamu dersi" (kamu maliyesi demek istiyor öğrencimiz), "TeHeTe" (Türk hukuk tarihi dersinden söz etmek istiyor öğrenciler), "bütler" (bütünlemeler kast ediliyor), "argörler" (araştırma görevlileri demeye çalışıyorlar)... Bu tümce uzar gider. Bir örnekle açıklayalım: proflar deyince aradaki "esör" yani dört harften tasarruf etmiş oluyor öğrenciler. Çok mu zor profesörler demek, ağzımızdan gerekli gereksiz tonlarca sözcük çıkarken doğru dürüst bir iki cümle kurmak için sözcükleri, ülke adlarını tam söylemek neden bu kadar zor? Kısaltmalar yazı dilinde daha anlamlıdır, mürekkepten tasarruf ettirir. Ya konuşurken? Baş ünsüz harfleri söyleyip araya Türkçenin kurallarında olmayan "a" ünlüsünü koyarak hecelemek çok mu anlamlı? Bizim dilimizde tüm sessiz harfler sesletilirken "e" ünlüsünden yararlanılır. A Be Ce Çe De E Fe Ge HA DEĞİL HE I İ Je KA DEĞİL KE Le Me... Sıkça ileri sürülen itirazı duyabiliyorum, malum örgüt adı... O örgüt adını kurallara uygun söylememek toplumsal duyarlılık sonucu oluşan bir ayrıklıktır, ama istisna kuralı bozmaz. Kuralımız bellidir. Bu kuralın açık açık ihlali amacını aşan kısaltmaların sadece bir boyutu... Konuşurken kısaltma kullanmak yeğlenmez, anlatanın anlatım gücü düşer. İyi bir anlatım sözcükleri tam, kurum adlarını, ülke adlarını tam söylemeyi gerektirir. Kısaltmalar yazı dili içindir özellikle. Yazı dilini bir kenara bırakıp sözlü dili yazı diline taşıran da aynı kişiler, yazı dilini olur olmaz sözlü dile taşıran da aynı kişiler... Yazı dili ile sözlü dil birbirinden ayrıdır, her ikisinin "raconu" farklıdır. Sanırım öncelikle bunu vurgulamak gerekiyor. |
03-01-2010, 10:16 | #2 |
|
Bir dil yarasına (evet, dil yarasının en acıtanı böylesi olsa gerek)dikkat çekmişsiniz Hocam. Alıştığımız (ve de beklediğimiz) duyarlı satırlar için teşekkürler. Yazdıklarınızın altına imza atmamak mümkün değil. İstisnaya verdiğiniz örneğe de katılıyorum. Burada beni daha çok üzen, tek başına kullanıldığında devletimizden TC diye bahsedilmesi. Malûm çevrelerin, ağızlarını doldurup ulus ve cumhuriyeti anmaksızın emek tasarrufuna gitmeleri ve TC diye geçiştirmeleri hep üzmüştür beni. Türkiye Cumhuriyeti'ne tek başına kullanırken (art niyet olmaksızın) "TC" diyen dostlarımıza, "biraz dikkat", "ne olur dikkat", "biraz vefa" diyorum.
Selam ve saygı ile. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Borcu aşan haciz kaldırılması | meteora | Meslektaşların Soruları | 0 | 10-11-2008 16:39 |
Bakanlık müfettişinin sınırı aşan iş kazası raporu hakkında önerileriniz olabilirmi? | SINIRSIZ | Meslektaşların Soruları | 6 | 21-11-2007 17:18 |
İhale bedelini aşan motorlu taşıtlar vergisinin terkini | avalaattin61 | Meslektaşların Soruları | 3 | 27-04-2007 06:33 |
İnfazı Aşan Tutuklama | Emin GÜNEŞ | Meslektaşların Soruları | 5 | 30-10-2003 13:51 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |