Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Muvazaali Davaya KarŞi Ne Yapabİlİrİz ?

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 16-02-2011, 20:03   #1
cevheri

 
Önemli Muvazaali Davaya KarŞi Ne Yapabİlİrİz ?

Müvekkil (A) nın maddi,manevi tazminat ile nafaka alacağından dolayı borçlu (B) nin taşınmazını icra yolu ile sattık,ihaleden kısa bir süre önce (B) nin kardeşleri ve annesi muris muvazaasına dayanarak muvazaalı bir şekilde satışa konu taşınmaza ilişkin tapu iptal ve tescil davasını açtığını ve ilk celsede borçlunun kabulü üzerine davanın kabul edildiğini ve mülkiyetin el değiştirdiğini öğrendik.Borçlu yine ihalenin feshi davasını açmış durumda.Alacağımızı almamıza engel olmak amacıyla açılan ve karara çıkartılan muvzaalı davaya karşı alacaklı sıfatı ile ne yapabiliriz ? Bu konuda meslektaşlarımızın değerli görüşlerini beklemekteyim.Saygılar.
Old 16-02-2011, 20:27   #2
Av. Bülent Sabri Akpunar

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım,

Olayda davalıların alacaklıdan mal kaçırmak için bahsetteğiniz yola gitmiş oldukları açıktır. Bu nedenle, sizin muaccel alacağınız ilamla kesin olduğuna göre, taşınmazın tapu kaydı üzerine olan kişilere karşı açacağınız davada tapunun iptalini talep etmeden BK 18 'e dayalı alacaklıdan mal kaçırmaya yönelik muvaazalı işlemin iptali ile İİK 283/1'e göre taşınmazın haciz ve satışını isteyebilirsiniz. Aşağıdaki karar da bu yöndedir.İhalenin feshi davasında açacağınız davayı bekletici mesele yapmanızı tavsiye ederim.


Alıntı:

MUVAZAA İDDİASINA DAYALI TASARRUFUN İPTALİ

Özet
KENDİ AÇTIĞI BOŞANMA VE TAZMİNAT DAVASINDA HAK KAZANACAĞI ALACAĞINI ALABİLMEYE YÖNELİK ÜÇÜNCÜ KİŞİNİN AÇTIĞI DANIŞIK İDDİASINA DAYALI TASARRUFUN İPTALİ DAVASINDA; DANIŞIK OLUP OLMADIĞI ARAŞTIRILMALI, DANIŞIK VARSA, BOŞANMA VE TAZMİNAT DAVASININ SONUCU BEKLENMELİ, TAHSİLİ GEREKEN BİR ALACAK OLMASI HALİNDE ÎİK 28311 MADDESİ GEREĞİ TAPU İPTALİ OLMADAN ALACAĞIN TAHSİLİNE İMKAN TANINMALIDIR.


İçtihat Metni

Davacı Fatma vekili tarafından, davalı Songül ve Hakan aleyhine 11.2.2004 gününde verilen dilekçe ile tasarrufun iptalinin istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; istemin reddine dair verilen 25.3.2004 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.

Davacı, davalılardan Hakan hakkında açtığı boşanma, maddi ve manevi tazminat davasının yargılaması sırasında davalının taşınmazlarını diğer davalı Songül'e sattığının anlaşıldığını, satış işleminin gerçek olmayıp açtığı dava sonunda hükmedilecek tazminatı ödememek amacına yönelik olduğunu ileri sürerek muvazaalı olarak yapılan tasarrufun iptal edilmesi isteminde bulunmuştur.

Yerel mahkemece, davacı ile davalılardan Hakan arasında alacak-borç ilişkisini gösterir kanıt sunulmadığı gibi hakkında icra takibi de bulunmadığı, halen yargılaması devam eden dosya dayanak gösterilerek istemde bulunulamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Dava, Borçlar Yasasının 18. maddesinde düzenlenmiş bulunan danışık (muvazaa) iddiasına dayalı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. Kural olarak üçüncü kişiler, danışıklı işlem (muvazaalı muamele) nedeniyle hakları zarara uğratıldığı takdirde tek taraflı veya çok taraflı olan bu hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilirler. Çünkü; danışıklı bir hukuki işlem ile üçüncü kişilere zarar verilmesi, onlara karşı işlenmiş bir haksız eylem niteliğindedir. Ancak, üçüncü kişilerin danışıklı işlem ile haklarının nazara uğratıldığının benimsenebilmesi için, onların, danışıklı işlemde bulunandan alacakları bulunmalı ve danışıklı işlem o alacağın ödenmesini önlemek amacıyla yapılmış olmalıdır.

Diğer yandan; zarara uğradıklarını ileri süren üçüncü kişilerin, danışıklı işlemde bulunduğu iddia edilen kişi hakkında tazminat davası açmış olmaları, bu davanın kabulü için tek başına yeterli olmadığından danışıklı işlemde bulunanın, üçüncü kişilere borçlu bulunduğunun gerçekleşmesi ve borcunu ödememek için danışıklı hukuki işlem yapmış olması gerekir.

Davacı, davalılardan Hakan'ın hükmedilecek tazminatı ödememek amacıyla dava konusu edilen taşınmazların danışıklı olarak davalıya devredildiği iddiası ile eldeki bu davayı açmıştır. Davacının bu davayı açmaktaki amacı, açtığı dava sonucu hak kazanacağı alacağını alabilmeye yönelik olarak, danışıklı olduğunu ileri sürdükleri hukuki işlemlerin kendisi yönünden geçersizliğini sağlamaktır. Yargılama sonunda davaya konu edilen satışın danışıklı olduğunun kanıtlanması halinde davacı, satışa konu edilen maldan da alacağın tahsili için yararlanabilecektir. Ancak, davacının bu hakkı ayni değil şahsi sonuç doğuracağından, danışıklı işlemin kanıtlanması durumunda tapunun iptaline değil, İcra ve iflas Yasasının 283/1. maddesi gereğince, iptal ve tescile gerek olmaksızın taşınmazın haciz ve satışına karar verilecektir. Bu davada güdülen amaçta da bu olduğundan, davacının karşılanması gereken bir alacağı bulunup bulunmadığının belirlenmesi gerekir. Bunun için de davacının açtığı boşanma ve tazminat davasının sonucu beklenilmen ve ona göre karar verilmelidir.

O halde somut olayda, satış işlemlerinin danışıklı olup-olmadığı konusu araştırılmalı; davalıların danışıklı bir davranış içinde bulundukları sonucuna varılması durumunda, davacının açtığı boşanma ve tazminat davasının sonucu beklenilmen, o dava sonunda davacının tahsili gereken bir alacağı bulunduğu takdirde İcra ve İflas Yasasının 283/1. maddesi uygulanmak sure tiyle, tapu iptaline gerek olmadan davacıların alacaklarını alabilmelerini sağlamak için dava konusu taşınmazın haciz ve satışını isteyebilmeleri yönünde hüküm kurulmalıdır. Yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular gözetilmeden, yerinde görülmeyen yazılı gerekçeyle, istemin reddilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.

Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıdaki nedenlerle (BOZULMASINA) ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 14.7.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Old 16-02-2011, 23:34   #3
cevheri

 
Varsayılan

Borçlu taraf ihalenin feshi davasında tazminat ödememek için davadan feragat etti ve dava red olundu.İhale kesinleştiği takdirde ihale bedeli esas icrasına gönderilmesi gerekmekte.Bu noktada borçlu ne gibi bir hamle yapabilir ? ihale alıcısı ile taşınmazın yeni malikleri arasında mülkiyet değiştiğinden bedel davasına dönüşmez mi ? esas icrası ihale bedelini tarafıma ödemesi gerekmez mi ?
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Davaya Cevap Süresi Kaçırılmasının Davaya Etkisi Nedir? nanu Meslektaşların Soruları 17 16-10-2016 00:36
KarŞi Dava Av.Alperen Meslektaşların Soruları 5 30-07-2010 22:04
Mala KarŞi SuÇlar furugferruhzad Meslektaşların Soruları 1 04-05-2010 11:29
Muvazaali Tapu Devrİ-İptal Davasi ALAMUT Meslektaşların Soruları 2 06-12-2009 12:19
Lehdara KarŞi Takİp avukat1980 Meslektaşların Soruları 2 20-10-2008 18:40


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06861806 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.