Diyarbakır'da gözaltında ölüm iddiası...

Diyarbakır'da Yolboyu Köyü sakinleri, Pirinçlik Karakolu'nda gözaltına alınan 9 çocuktan birinin ölümü iddiası üzerine, sorumluların bulunmasını istediler. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcısı Durdu Kavak ise yaptığı açıklamada, Adli Tıp Kurumu Diyarbakır Grup Başkanlığında görevli adli tıp uzmanları refakatinde cumhuriyet savcısı tarafından yapılan otopsi sonucunda, adı geçenin ölümünün bu aşamada kalp krizinden kaynaklandığının tespit edildiğini belirtti.
Alınan bilgiye göre, Diyarbakır-Şanlıurfa karayolu üzerindeki Pirinçlik Jandarma Karakolu ekipleri, 9 çocuğu arazideki telefon kablolarını çaldıkları iddiasıyla gözaltına aldı.
Gözaltına alınan çocuklardan Şemsettin Yavuzkaplan'ın (16) gözaltında ölmesi üzerine yakınları karakola çağrılarak durumdan haberdar edildi. Yolboyu Köyü sakinleri ve ölen çocuğun yakınları olaya tepki gösterdi.
Şemsettin Yavuzkaplan'nın annesi Ziynet Yavuzkaplan, gazetecilere yaptığı açıklamada, oğlunu arkadaşlarıyla köy yakınlarında hayvan otlattığı sırada askerlerin telefon kablosu çaldığı iddiasıyla gözaltına aldığını söyledi.
Çocuklara yaklaşan askerlerin havaya ateş açtığını da iddia eden anne Yavuzkaplan, ''Çocuklar daha sonra karakola götürülmüş. Çocuğumun öldüğünü bize haber verdiler. Sorumluların yakalanarak, cezalandırılmasını istiyorum'' dedi.
Öte yandan köylüler, halen 2'si kız, 8 çocuğun gözaltında olduğunu iddia ederek, olayda sorumluluğu bulunan kişilerin tespit edilmesini istediler.

ÖLÜM SEBEBİ KALP KRİZİ
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcısı Durdu Kavak, yaptığı yazılı açıklamada, bugün saat 13.00 sıralarında Diyarbakır Pirinçlik Jandarma Karakol Komutanlığınca ifadesi alınmak üzere yakalanan Şemsettin Yavuzkaplan'ın ölümüyle ilgili gerekli soruşturmanın başlatıldığını belirtti.
''Gerek olay yerinde yapılan incelemede, gerekse ceset üzerinde yapılan otopsi incelemesinde maktulde herhangi bir ateşli ateşsiz silah yarası ya da darp ve cebir izine rastlanılmadığı'' ifade edilen açıklamada, şöyle denildi:
''Adli Tıp Kurumu Diyarbakır Grup Başkanlığında görevli adli tıp uzmanları refakatinde Cumhuriyet Savcısı tarafından yapılan otopsi sonucunda, adı geçenin ölümünün bu aşamada kalp krizinden kaynaklandığı tespit edilmiştir. Ancak tespit edilen bu ölüm sebebinin teyidi açısından bir üst kurum olan İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığından da ayrıca rapor alınacaktır. İlgili ve sorumlu kişiler hakkında soruşturma sürdürülmektedir.''

DİYARBAKIR VALİLİĞİ: "ŞEMSETTİN YAVUZKAPLAN, KARAKOLA GİRMEDEN VEFAT ETMİŞTİR"
Diyarbakır Valiliği, gözaltında öldüğü iddia edilen Şemsettin Yavuzkaplan'ın, karakola girmeden vefat ettiğini bildirdi.
Diyarbakır Valiliğinden yapılan yazılı açıklamada, Diyarbakır il merkez Pirinçlik Jandarma Karakol Komutanlığı sorumluluk bölgesinde bugün saat 06.30 sıralarında Yolboyu köyünde telefon teli hırsızlığı yapıldığı ihbarı üzerine olay bölgesine 1 astsubay, 1 jandarma uzmançavuş ve 5 erbaş ve erden oluşan 7 kişilik devriye görevlendirildiği belirtildi.
Açıklamada, şöyle denildi:
"Olay yerinde yapılan kontrolde 13 telefon direği arasındaki telin kesildiği görülmüş ve yaşları 14-17 arasında değişen 7 şüpheli şahıs söz konusu toplanmış teller ile birlikte yakalanmışlar ve karakola sevki sırasında karakol bahçesine indikten sonra şüphelilerden Şemsettin Yavuzkaplan (16), aniden rahatsızlanarak ve karakola girmeden vefat etmiştir. Adli Tıp doktorunun ilk değerlendirmelerine göre, maktulün kalp krizinden vefat ettiği anlaşılmıştır."
http://www.milliyet.com.tr/2006/12/18/son/sontur01.asp

Ülkemizde, geçmişe oranla insan hakları çok gelişmiş durumdadır. Zira eskiden, gözaltında ölenleri kuytu bir yerlere atar veya gömer ondan sonra da "vallaha da billaha da" biz görmedik derlerdi. Şimdi en azından gözaltına alındığını kabul ediyorlar.
Aslında, hukuki olarak bu konuda çok şeyler söylemek isterdim fakat tck 301.maddeden yargılanmaktan korktuğum için daha fazla konuşmayacağım.