Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

İcra takibinin iptali

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 08-02-2011, 12:17   #1
av.kadirpolat

 
Varsayılan İcra takibinin iptali

Sayın meslektaşlarım,

Yapılan bir ilamlı icra takibinde;

1- faiz kısmına sadece "yasal faiz" denilmesi ve faiz oranının belirtilmemesi,
2- Tebligatta mahkeme ilamının olmaması,

İcra emrinin iptali için sebep oluşturabilir mi? Bu konuda Yargıtay içtihatları sunmanızı da ayrıca rica ediyorum.

Şimdiden teşekkürler...,
Old 08-02-2011, 14:00   #2
elevent

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av.kadirpolat
Sayın meslektaşlarım,

Yapılan bir ilamlı icra takibinde;

1- faiz kısmına sadece "yasal faiz" denilmesi ve faiz oranının belirtilmemesi,
2- Tebligatta mahkeme ilamının olmaması,

İcra emrinin iptali için sebep oluşturabilir mi? Bu konuda Yargıtay içtihatları sunmanızı da ayrıca rica ediyorum.

Şimdiden teşekkürler...,


Merhaba,

32. maddeye göre İlamlı icrada tebligata ilamın eklenmesi gerekmemektedir.

İİK.nun 32.maddesi aynen; "para borcuna veya teminat verilmesine dair olan ilam icra dairesine verilince icra müdürü borçluya bir icra emri tebliğ eder. Bu emirde 24.maddede yazılanlardan başka hükmolunan şeyin cinsi ve miktarı gösterilir" hükmünü içermektedir. Anılan maddede icra emriyle birlikte dayanak ilamın borçluya gönderileceğine dair yasal bir düzenlemeye yer verilmemiştir.(12.HD 2005/23319 E.- 2005/25635)
Old 08-02-2011, 14:23   #3
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi, 26.12.2006 T., Esas: 2006/21782, Karar: 2006/24761: "Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraf vekilleri tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :


Alacaklı vekili tarafından, Gediz Asliye Hukuk Mahkemesinin 1992/617 esas, 2003/11 karar sayılı, 15.01.2003 karar tarihli ilamına dayalı olarak, ilamlı icra takibine başlandığı, örnek 53 nolu icra emrinin 18.08.2003 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlu vekilinin ise yasal sürede icra mahkemesine başvurarak, icra emrinde alacaklı asilin adresinin ve faizin işlemeye başladığı günün gösterilmediği, faiz oranlarının yasal faizin üzerinde olup, takipte talep edilen işlemiş faizin de fazla olduğu ileri sürerek, icra emrinin iptalini talep ettiği anlaşılmıştır.

İcra Mahkemesince ise, icra emrinde alacaklı asilin adresinin ve faizin işlemeye başladığı gün ile faiz oranının gösterilmediği, takip tarihi itibari ile yasal faiz oranının % 30 olmasına rağmen, % 50 oranından işleyecek faiz talep edildiği gerekçesi ile icra emrinin iptaline karar verildiği görülmüştür.

İİK'nun 58/1. maddesine göre takip talebinde alacaklı asilin adresinin gösterilmesi zorunludur. Aynı zorunluluk, İİK’nun 41. madde delaletiyle icra emri için de geçerlidir. Ancak, somut takip talepnamesine ekli vekaletnamede alacaklının açık adresinin mevcut olduğu ve bu suretle icra dosyası içeriğinden alacaklı asilin açık adresini öğrenme imkanı bulunan borçlunun çıkarlarının zarara uğramayacağı açıktır (Hukuk Genel Kurulu 23.06.2004 tarih, 2004/12-356 E. 2004/379 K. sayılı kararı.). Kaldı ki, alacaklının takip talepnamesinde adresinin bulunmaması, bu eksikliğin icra müdürlüğünce her zaman tamamlattırılması mümkün bulunduğundan takibin ve icra emrinin iptali için gerekçe yapılamayacağından anılan nedene dayalı olarak icra emrinin iptaline karar verilmesi doğru değildir.

İİK’nun 58. maddesinin 2. fıkrasının 3 no'lu bendinde ( alacağın veya istenen teminatın Türk parası ile tutarı ve faizli alacaklarda faizin miktarı ile işlemeye başladığı gün ) takip talepnamesinde gösterileceği hüküm altına alınmıştır.
Somut olayda alacaklı, takip talepnamesinde borçludan tahsilini istediği "işlemiş faiz miktarını" madde hükmüne uygun olarak açıkça belirtmiştir.
Adı geçen faizin başlangıç tarihini ve oranını açıklamamış ise de, takip talepnamesinde dayanak ilamın tarih ve no'su sarahaten yazılmış ve ilamın örneği de talepname ekinde icra dairesine sunulmuştur.

Faizin ilamda hüküm altına alınan tarihten başlayacağı tartışmasızdır.
Basit bir hesaplama ile de faiz oranı bulunabileceği gibi, anılan eksiklik her zaman alacaklıya tamamlattırılabilir. Bu nedenle, takip talebinde ve icra emrinde faizin başlangıç tarihi ve oranının gösterilmemiş olması icra emrinin iptalini gerektirmez.

Öte yandan, Mahkemece takipte talep edilen faiz oranının veya islemiş faizinin fazla olduğunun tespit edilmesi halinde, icra emrinin düzeltilmesi gerekip, icra emrinin tamamen iptali mümkün değildir.

Kabule göre de; ilamda hüküm altına alınan tazminat alacağının yasal faizi ile borçlu belediyeden tahsiline karar verilmiş olup, bu alacağa, 3095 Sayılı Yasanın 1. maddesinde belirtilen, Merkez Bankasının, kısa vadeli işlemlerde öngördüğü iskonto faiz oranlarının uygulanması gerekir. 4833 Sayılı 2003 yılı Mali Bütçe Kanunu'nun 51/t maddesi ile 5027 Sayılı 2004 yılı Bütçe Kanunun 49/o ve 5277 Sayılı 2005 yılı Bütçe Kanunun 37/e maddelerindeki faiz oranlan genel bütçeye dahil dairelerle, katma bütçeli idarelerin ilama bağlı borçları hakkında uygulanır. ( HGK 01.12.2004 tarih ve 2004/12-667 E-K sayılı kararı ) Somut olayda, tarafların sıfatları nazara alındığından sözü edilen Bütçe Kanunlarındaki, faiz oranlarının, olayda uygulama yeri bulunmamaktadır. Bütçe kanunu faiz oranlarının uygulanacağı kabul edilse bile 2003 yılı Bütçe Kanununun 51/t maddesi Anayasa Mahkemesi’nin 22.1.2004 tarih ve 2003/41 E. 2004/4 K. sayılı kararı ile iptal edildiğinden ve elde bulunan ve uyuşmazlığın sürdüğü davalarda, iptal kararının "geriye yürümeme" kuralı uygulanamayacağından, takip tarihi olan 06.08.2003 tarihinde, 2003 yılı Bütçe Kanununda öngörülen % 30 faiz oranının uygulanması zaten mümkün değildir.

O halde Mahkemece, Merkez Bankasından, 3095 Sayılı Kanunun 1. maddesi doğrultusunda faiz oranları sorulup uygulanması gerekli faiz oranları tespit edildikten sonra gerektiğinde bilirkişi incelemesi de yaptırılmak suretiyle Yargıtay denetimine de imkan verecek şekilde, borçlunun işlemiş faize yönelik itirazlarının incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeler ile icra emrinin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366. ve HUMK 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre borçlu vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, 26.12.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi."

Saygılar...
Old 14-02-2011, 12:20   #4
küçükşengün

 
Varsayılan

Kanaatime göre, yasal faiz denilmesi yeterlidir. Zira yasal faiz oranı bellidir.Bu sebeple iptali gerektirmez.
Old 14-02-2011, 15:53   #5
turanuzun

 
Varsayılan

Sayın meslektaşlarım daha önce açtığım bir icra takibinde faiz miktarını %23 olarak belirttim. Fakat icra programıdan kaynaklanan sıkıntı yüzünden serbest faiz yerine yasal faiz olarakta ödeme emrinde çıktı. Borçlu ödemek için icradan kapak hesabı aldığında icra müdürü benim talebime ne yazdığımın fark etmeyeceğini istersem %100 faiz oranı yazacabileceğimi fakat kendisinin yasal faiz miktarı olan %16 dan faiz miktarı hesaplayacağını belirtti. Yani burada icra emrinin iptali yerine faiz miktarına itirazda bulunulması daha isabetli olacaktır. Ödeme emrinde mahkeme ilamınn bulunmaması sonucu itptal istemi yerinde olabilir. sonuçta takib sebebini bilmiyorsunuz ve bu şekilde de tebliğin geeçerli olacağı kanaatinde değilim.
Old 20-07-2013, 15:17   #6
ümitkar

 
Varsayılan

İşçilik alacaklarına dayanarak açtığım bir takipte takip talebinde faiz miktarı belli fakat oran belli değil. Programdan kaynaklı. Borçlulardan kamu kurumu şikayet etti. Mahkeme kamu bankalarına fiili faiz oranlarının sorulmasını istedi. Cevaplar geldikten sonra bilirkişiye gönderecek dosyayı. Benim sorum şu;
Program merkez bankasının hesabına göre yapmış faiz alacağını.Şimdi bildiğim kadarı ile güncel kararlarda fiili en yüksek tl faiz oranı hesaplanıyor.Vekalet ücreti ödememek için ne yapabilirim. Diğer borçlu dosyayı kapatsa durum ne olur. Ben faizden kısmi vazgeçsem yine ne olur.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
İcra takibinin temliki levi Meslektaşların Soruları 8 09-03-2022 14:56
Kira / icra takibinin iptali pascalinho Meslektaşların Soruları 3 28-04-2010 15:09
İpotek takibinin ve ipoteğin iptali avsulesahin Meslektaşların Soruları 2 28-03-2010 17:31
ilamlı icra takibinin iptali Yekta Meslektaşların Soruları 1 23-01-2009 16:21
inkar tazminatı ve menfi tesbitle icra takibinin iptali ve bonoda şekil unsuru iptali Tunc68 Meslektaşların Soruları 2 04-05-2008 14:46


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03470206 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.