Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Boşanmada kısmi kesinleşme

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 10-10-2011, 15:20   #1
av.ruken

 
Varsayılan Boşanmada kısmi kesinleşme

Boşanma maddi manevi tazminat ve nafakaya ilişkin karar davalı olan müvekkilim tarafından sadece tazminatın takdirindeki kusur oranı, tazminat miktarı ve nafaka yönünden temyiz edilmiştir. Davacı tarafça karar temyiz edilmemiştir. Boşanma hükmünün kesinleştirilmesine ilişkin vermiş olduğumuz dilekçe hakim tarafından karşı tarafa tebliğe çıkartıldı ve karşı tarafça da açık bir beyanla kesinleşme kabul edilmediğinden boşanma yönünden kararı kesinleştirmeyerek dosyayı Yargıtaya gönderiyor. Talebimize ilişkin hiçbir karar verilmeden dosyanın yargıtaya gönderilmesi ve hakimin kararı temyiz etmemiş olan davacının kesinleşmeye ilişkin açık talebini aramasının hukuki dayanağı nedir? Bu durum karşısında ne yapılmalı? Dosya yargıtaya gönderildikten sonra orada bu hususta talebimizin değerlendirilmediği ve öncelikle bu konuda karar verilmesine ilişkin talepte bulunmak ne derece sağlıklı olur?
Old 10-10-2011, 16:43   #2
zeliha ert

 
Varsayılan

eğer dosya yargıtaya gitmiş ise artık mahkeme hakiminin o davayı tekrar ele alma yetkisi yoktur, yargıtay kararını bekleyeceksiniz
Old 10-10-2011, 17:13   #3
Cumhur Okyay

 
Varsayılan

Hakimin kararı temyiz etmemiş olan davacının, kesinleşmeye ilişkin açık talebini aramasının hukuki dayanağı,
bana göre: Anlaşmalı olmasa dahi,boşanma davası, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri davalardan değildir ; "hâkim, kanunlara uygun olarak ve fakat, vicdani kanaatine göre karar verir," ilkesi nazara alınmıştır... Diye düşünüyor, kolaylıklar diliyorum...
Old 10-10-2011, 20:48   #4
Av.Nazife Eytemiş BAŞAR

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan 06Cumhur
Hakimin kararı temyiz etmemiş olan davacının, kesinleşmeye ilişkin açık talebini aramasının hukuki dayanağı,
bana göre: Anlaşmalı olmasa dahi,boşanma davası, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri davalardan değildir ; "hâkim, kanunlara uygun olarak ve fakat, vicdani kanaatine göre karar verir," ilkesi nazara alınmıştır... Diye düşünüyor, kolaylıklar diliyorum...
Temyiz dilekçesinde açıkça BOŞANMA HARİCİNDE tazminat,nafaka vb.temyiz ediyorum yazılmaz ise tüm karar,boşanma dahil temyiz edilmiş sayılır.Ve ilam kesinleşmez,saygılar...
Old 25-11-2011, 15:40   #5
av.ruken

 
Varsayılan

Yargıtay'da dosyanın onaylı suretini istediğimiz aşamada görüştüm. Mahkeme hakiminin boşanma hükmünü kısmi olarak kesinleştirmesi hukuki bir işlem değil idari bir işlemdir ve yerine getirmesi bir zorunluluktur cevabını aldım. Mahkeme hakimi kararı kesinleştirmemekte kararlı. Şaşkınlık içerisinde üzüntüyle yaşananları izliyorum.
Old 25-11-2011, 19:00   #6
ATARAS

 
Varsayılan

Temyiz dilekçesinde, açıkça boşanma kararına karşı bir temyiz talebi olmadığı, bunun dışında kalan nafaka, tazminat hükümlerinin temyiz edildiği belirtilmişse, temyiz dışında kalan boşanma hükmünün kesinleştirilmesi gerekir. bu konuda karşı tarafın görüşünün neden alındığını anlayamadık...iyi çalışmalar
Old 25-11-2011, 19:28   #7
üye26959

 
Varsayılan

ben de en az sizin kadar merak ediyorum hakimin neden böyle bir yola gittiğini. şimdiye kadar karşılaştığım davalarda boşanma kesinleşip temyiz edilen tazminat kısmı bekleniyodu. hakime sorup hukuki dayanak almaya çalışın. olduğunu da zannetmiyorum. içtihat oluşturmaya çalışıyordur
Old 10-01-2012, 12:50   #8
av.ruken

 
Varsayılan

Hakimle görüştüm ve tamamen hukuk dışı bir gerekçeyi yazılı olarak sundu. Dosyada tedbir nafakası varmış ve tedbir nafakası karar kesinleştiğinde sona ereceğinden karşı tarafın hakkını ilgilendiren bir husus olması sebebi ile karşı tarafın onayının istendiği karşı tarafça kesinleşme kabul edilmediğinden kararın kesinleştirilmediği kesinleşme şerhi verilmesi isteğinin bu sebeple reddedildiği yazıyor! daha sonra tekrar dilekçe verdim. Kararın karşı tarafça temyiz edilmediğini tarafımızca da boşanmanın temyiz edilmediğini dolayısıyla boşanma hükmünün kesinleştiğini ve bu yönde yapılacak işlemin hukuki bir işlem değil idari bir işlem olduğunu ve idari bir işlemin yapılmamasının memurun sorumluluğunu gerektirir bir durum olduğunu açıkça belirttim. Hakim bu dilekçemi kabul etti!!! karar kesinleşti. Bu ayrıntıyı bu hususta araştırma yapan meslektaşlarımıza bilgi olması amacı ile yazmak istedi. Hepinize iyi çalışmalar dilerim.
Old 20-02-2014, 12:12   #9
clementine

 
Varsayılan

Tazminat ve nafaka talepli boşanma davamızı davalı taraf "boşanma" yönünden temyiz etmemiş, biz de temyiz etmeyeceğiz. Dosya daha Yargıtaya gitmedi. Boşanma yönünden kesinleşme şerhi istemek için kaleme gittiğimde "bizim hakimimiz kısmi şerh verdirmiyor, şimdiye kadar alan olmadı" dendi. Hakime gittiğimde de kısmi şerh vermiyorum; geçen birisi geldi, yeniden evlenecekmiş ona bile vermedim! dedi. Tazminatlar için icra takibi yapmak istiyorum ve şerh gerekiyor, boşanma kesinleşti dediğimde "ya yargıtay bozarsa? uğraşamam ben bekleyin yargıtaydan dönsün" dedi. peki efendim dedim çıktım.. Yapabileceğim birşey var mı sayın üstatlarım?
Old 22-02-2014, 14:25   #10
Av.Nazife Eytemiş BAŞAR

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
HUKUK GENEL KURULU
E. 2008/12-656
K. 2008/638
T. 22.10.2008
• BOŞANMA İLAMI ( Boşanma Yönünden Kesinleşen Karardaki Maddi ve Manevi Tazminat Alacakları İçin Kesinleşme Koşulu Aranmaksızın İcra Takibi Yapılabileceği )
• KESİN HÜKÜM ( Boşanma Yönünden Kesinleşen Karardaki Maddi ve Manevi Tazminat Alacakları İçin Kesinleşme Koşulu Aranmaksızın İcra Takibi Yapılabileceği )
• MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT ( Boşanma Yönünden Kesinleşen Karardaki Bu Alacaklar İçin Kesinleşme Koşulu Aranmaksızın İcra Takibi Yapılabileceği )
• İLAMIN KISMEN KESİNLEŞMESİ ( Boşanma Yönünden Kesinleşen Karardaki Maddi ve Manevi Tazminat Alacakları İçin Kesinleşme Koşulu Aranmaksızın İcra Takibi Yapılabileceği )
2004/m. 36
1086/m. 443, Geç.3
ÖZET : İstek, icra müdürlüğü işlemini şikayete ilişkindir. Aile ve şahsın hukukuna ilişkin ilamlar kesinleşmeden icra edilemez. Kural olarak boşanma ilamı ile birlikte hükmedilen maddi ve manevi tazminat, boşanma kararının eklentisi olması sebebiyle boşanma ilamı kesinleşmeden icraya verilemez. Ancak boşanma yönünden kesinleşen karardaki maddi ve manevi tazminat alacakları için kesinleşme koşulu aranmaksızın icra takibi yapılabilir. Dosya kapsamından, boşanma hükmünün kesinleştiği, ancak boşanmaya bağlı olarak hükmedilen alacakların kesinleşmemiş olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda maddi ve manevi tazminata ilişkin alacaklar için kesinleşmeden icra takibi yapılabilir. Açıklanan nedenlerle, borçlunun şikayetinin reddi gerekir.
DAVA : Taraflar arasındaki şikayet davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Manisa 1. İcra Hukuk Mahkemesi’nce şikayetin kabulüne dair verilen 11.02.2008 gün ve 2008/59-57 sayılı kararın incelenmesi karşı taraf/alacaklı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin 13.05.2008 gün ve 2008/7485-10219 sayılı ilamı ile;
( … Kural olarak boşanma ekinde verilen maddi-manevi tazminat HUMK’nun 443. maddesi gereğince kesinleşmeden takibe konulamaz. Ancak, boşanmaya ilişkin hükmün kesinleşmesi halinde tazminata ilişkin hükmedilen alacağın tahsili için kesinleşme aranmaz. Keza tedbir niteliğinde verilen nafakanın da tahsili için kesinleşmesi gerekmez. Mahkemece açıklanan nedenlerle istemin reddi yerine kabulü isabetsizdir… ),
Gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
KARAR : İstek, icra müdürlüğü işlemini şikayete ilişkindir.
Alacaklı tarafından borçlu aleyhine ilamlı takibe girişilerek, boşanma bölümü kesinleşen ilama dayanılarak ilamda yer alan 10.000,00.- YTL maddi ve 5.000,00..YTL manevi tazminat taleplerini içerecek şekilde, ancak bu kalemler açıklanmadan 15.000,00.- YTL asıl alacak ve 112,50.- YTL işlemiş faizi, 900,00.- YTL ilam vekalet ücreti, 162,40.- YTL yargılama gideri ve 2,00.- YTL bakiye karar harcı ve 8,00.YTL posta pulundan oluşan masrafları ile birlikte toplam 16.184,90.-YTL alacağın icra gideri, icra ücreti vekaleti, takip tarihinden başlayacak yasal faizi ile ve Perihan için her ay işleyecek aylık 100,00.-YTL yoksulluk nafakası ve küçük Nida için her ay işleyecek 100,00.- YTL iştirak nafakası ile birlikte tahsili istenmiştir.
Eldeki şikayet ile, kararın boşanma davası yönünden kesinleştiği, ancak maddi ve manevi tazminata ilişkin hükmün kesinleşmediği ve temyiz edildiği, dayanak mahkeme kararında maddi ve manevi tazminatın, kararın kesinleşmesinden sonra yasal faizi ile birlikte tahsili gerektiği yolunda hüküm bulunduğu, buna rağmen karar kesinleşmeden icraya konulduğu, bu bakımdan yapılan takibin iptaline karar verilmesi gerektiğinden takibin iptali talep edilmiştir.
Mahkemece “İlama aykırı takip yapıldığı yönündeki şikayetin kabulü ile, Manisa 2. İcra Müdürlüğü’nün 2008/879 esas sayılı dosyasında borçlu Recep hakkında yapılan ilamlı icra takibinin iptaline “karar verilmiştir.
Karşı taraf/alacaklı vekilinin temyizi üzerine özel dairece karar, “Boşanmaya ilişkin hükmün kesinleşmesi halinde tazminata ilişkin hükmedilen alacağın tahsili için kesinleşme aranmayacağı, keza tedbir niteliğinde verilen nafakanın da tahsili için kesinleşmesi gerekmediği, mahkemece açıklanan nedenlerle şikayetin reddi yerine kabulünün isabetsiz olduğu” gerekçesiyle, bozulmuş; mahkemece önceki kararda direnilmiştir. Hükmü temyize karşı taraf/alacaklı vekili getirmektedir.
Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; takip dayanağı ilamın boşanmaya ilişkin bölümünün kesinleşmiş olması karşısında, ilamda yer alan, ancak kesinleşmeyen maddi ve manevi tazminat ile tedbir nafakası vs kalemlerin kesinleşmeleri beklenmeden tahsilinin istenip istenemeyeceği noktasında toplanmaktadır.
Öncelikle, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 443. maddesinin ortaya konulmasında yarar vardır. Anılan maddede:
“Temyizi dava icrayı tehir etmez. Ancak müstedi indettemyiz haksız çıktığı takdirde mahkümunbihi eda ve teslim edeceğine dair kefaleti kaviye göstermek veyahut mahkumunbih olan nukut ve eşyayı bir mevkii resmiye depozito etmek veya hasmı tarafından emval ve emlaki haczedilmiş olmak şartiyle mahkeme temyiz talep üzerine müstacelen icranın tehirine karar verebilir ( ilgili madde İİK m. 36 ).
Müstedi Devlet ise veya müzahereti adliyeye ( m. 465-472 ) nail olup da davanın ve hükmün mahiyetine ve ahvali saireye nazaran icranın tehiri icap ediyorsa bila teminat icranın tehirine karar verilebilir.
Nafaka hükümleri müstesnadır.
Gayrimenkule ve buna müteallik ayni haklara ve aile ve şahsın hukukuna mütedair hükümler kat’iyet kesbetmedikçe icra olunamaz.
Hükmün kesinleştiği ilamın altına veya arkasına yazılıp, tarih ve mahkeme mührü konmak ve mahkeme başkanı veya hakimi tarafından imzalanmak suretiyle belirtilir” hükmü yer almaktadır.
Görülmektedir ki, kural olarak boşanma ilamı ile birlikte hükmedilen maddi ve manevi tazminatın boşanma kararının eklentisi olması nedeniyle boşanma ilamı kesinleşmeden takibe konu edilmesi, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 443. maddesi karşısında mümkün değildir.
Boşanma kararının kesinleşmesi halinde ise bu ilamla birlikte hükmedilmiş olsa bile kesinleşmeyen maddi ve manevi tazminata ilişkin hükmün, takibe konu edilmesi olanaklıdır. Yine, tedbir niteliğinde hükmedilen nafakanın da takibe konu edilmesinde buna ilişkin hükmün kesinleşmesi aranmaz.
Nitekim, aynı ilkeler Hukuk Genel Kurulu’nun 28.02.2001 gün ve 2001/12-206 Esas, 2001/217 Karar sayılı ilamında da vurgulanmıştır
Somut olayda; Manisa 1. Aile Mahkemesi’nin 2006/1001 Esas, 2007/567 Karar sayılı kararı boşanma yönünden kesinleşmiş; hükmün diğer kalemleri yönünden ise, temyiz edilerek 22.01.2008 tarihinde Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’ne gönderilmiş olmakla karar takip tarihinde tazminatlar yönünden kesinleşmemiştir.
Görüldüğü üzere, kesinleşmeden icra olunamayacağı belirgin olan boşanma hükmü kesinleşmiş; bu hükme bağlı olarak hükmedilen ancak temyize konu edilmekle kesinleşmemiş olan diğer alacak kalemleri ise, boşanma hükmünün kesinleşmesi ile birlikte, kesinleşip kesinleşmediklerine bakılmaksızın takibe konulabilir hale gelmiştir.
Bu durum karşısında, mahkemece Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen bozma ilamına uyulmak gerekirken, somut olaya uygun düşmeyen gerekçelerle şikayetin kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : Karşı taraf/alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının özel daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.’nun 429. maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 22.10.2008 gününde, oybirliği ile karar verildi.
Old 06-10-2016, 10:43   #11
sugem

 
Soru dosyanın yargıtayda olması nedeniyle işlem yapmama

Merhaba, aynı sorunla ben de karşılaştım, karşılıklı olarak açıkça boşanma hükmünü temyiz etmediğimizi bildirdiğimiz temyiz dilekçelerimiz neticesinde süre biter bitmez dosyanın Yargıtay'a gönderildiğini öğrendik. Şu anda kısmi kesinleşme için talepte bulunduğumuz yerel mahkeme hakimi Yargıtay'daki dosya hakkında işlem yapamayacağını, hiçbir gerekçe sunmaksızın belirtip konuyu kapatıyor. Meskektaşım YArgıtay'daki dosyanın onaylı suretini aldığınızı belirtmişsiniz, onaylı suretinin işlem yapmaya yetecek nitelikte olduğunu hangi mevzuata dayanarak ispatlayabilirim? Söz konusu durum neticesinde doğrudan Yargıtay'a giderek işlem yapabilme imkanımız söz konusu olur mu? Yapılmayan işlem kalemşn sorumluluğunda olduğundan UYAP'tan yerel mahkemeye göndereceğim dilekçede sorumluluğu yerine getirmezse soruşturma başlatılacağına ilişkin ihtar usuli açıdan uygun olur mu? Bilgilendirirseniz çok sevinirim
Old 06-10-2016, 10:51   #12
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

BOŞANMA DAVALARINDA "KISMİ KESİNLEŞME ŞERHİ" VERİLMESİ
1- Boşanma davalarında hükmün BOŞANMA BÖLÜMÜ TEMYİZ/İSTİNAF EDİLMEDEN; kusur belirlemesi ile fer'i hükümlerinin temyiz/istinaf edilmesi mümkündür.
2- Taraflar ve varsa vekilleri temyiz/istinaf dilekçelerinde "HÜKMÜN BOŞANMA BÖLÜMÜNÜ TEMYİZ/İSTİNAF ETMİYORUZ" şeklinde AÇIKÇA yazarak imzalamışlarsa o boşanma kararının BOŞANMA BÖLÜMÜ temyiz/istinaf edilmeyerek KESİNLEŞMİŞ sayılır.
3- Hükmün BOŞANMA BÖLÜMÜNÜN kesinleştiği tarafların temyiz/istinaf dilekçelerindeki "HÜKMÜN BOŞANMA BÖLÜMÜNÜ TEMYİZ/İSTİNAF ETMİYORUZ" açıklamalarıyla ANLAŞILMIŞSA Aile Mahkemesi Hakimi talep halinde "HÜKMÜN BOŞANMA BÖLÜMÜNÜN KESİNLEŞTİĞİNE" ilişkin "KISMİ KESİNLEŞME ŞERHİ" vermek zorundadır.
4- Tarafların temyiz/istinaf dilekçelerinde "HÜKMÜN BOŞANMA BÖLÜMÜNÜ TEMYİZ/İSTİNAF ETMİYORUZ" açıklaması YER ALMIYORSA olası mağduriyetlerin önlenmesi için KISMİ KESİNLEŞME ŞERHİ verilmemelidir.
5- Kesinleşme şerhi verilmesi/verilmemesi İDARİ İŞLEM olduğundan temyiz/istinaf incelemesine konu yapılamaz.
6- Kesinleşme şerhi verilmesi MADDİ HATA sonucu yapılmışsa HER ZAMAN düzeltilebilir.
7- Hukuki HATA SONUCU verilen kesinleşme şerhi, hiçbir hukuksal sonuç doğurmaz.
Ömer Uğur GENÇCAN
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi Başkanı
Old 06-10-2016, 11:36   #13
sugem

 
Soru yapılacak işlem

teşekkürler, yapılmayan idari işlemle ilgili başvurulacak yol nedir? İdari konularla ilgili hiç başvuruda bulunmadığımdan bu hususta bir hataya sebebiyet vermek istemiyorum
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
ilam kısmi kesinleşme icra takibi emrahcevik Meslektaşların Soruları 3 04-10-2016 15:45
TMKm.178 -bir yıllık sürenin başlangıçı ve kısmi kesinleşme yapılamaması Av.Özlem PEKSÜSLÜ Meslektaşların Soruları 1 25-08-2011 09:25
Kesinleşme şerhi akrd61 Meslektaşların Soruları 2 30-11-2010 14:10
kesinleşme Av. İbrahim YİĞİT Meslektaşların Soruları 1 29-01-2009 14:52
Kısmi İhtiyati Haciz-Kısmi Olmayan İcra Takibi Av.Abidin MUTLU Meslektaşların Soruları 4 21-11-2008 10:46


THS Sunucusu bu sayfayı 0,08715701 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.